SON DAKİKA

logo

header-ad

İslamlar Mahallesi Baranda yaylasında küçükbaş hayvan yetiştiricileri ile toplantı

Elmalı İlçesi İslamlar Mahallesi Baranda yaylasında Antalya İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliğince organize edilen “Batı Akdeniz Bölgesinde Maki ve Mera Alanlarında Yapılan Küçükbaş Hayvan Yetiştiriciliğinin Yöresel Aktörleri, Ekosistem Hizmetleri ve Yerel Toplumlar Projesi” toplantısı gerçekleştirildi.Toplantıya, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Çatal, Öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Tolunay, Antalya Tarım ve Orman İl Müdürü Gökhan Karaca,Antalya Koyun Keçi Yetiştiricileri Birlik Başkanı Zeliha Öztürk,Antalya Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı ve Yetiştiriciliği Müdürü Özlem Çağrıcı Armut, Elmalı Tarım ve Orman İlçe Müdürü Dilek Boğatimur,Elmalı Orman İşletme Müdürlüğü Orman Şefi Mahmut Er ,İslamlar Mahalle Muhtarı Bilal Karakaya ve köylüler katıldı.

“KEÇİ PEYNİRİ,SÜTÜ DEĞERLİ ANCAK, KEÇİ,OĞLAK TEKE FİYATLARI DEĞERİNİN ALTINDA!”
Antalya İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği,  Küçükbaş Hayvan Yetiştiricisinin yanında. Antalya Koyun Keçi Yetiştiricileri Birlik Başkanı Zeliha Öztürk, küçükbaş hayvancığının daha da gelişmesi adına bölgede çeşitli toplantılar düzenliyor. 
Bilimsel destekler alıyoruz!
Antalya Koyun Keçi Yetiştiricileri Birlik Başkanı Zeliha Öztürk yaptığı açıklamasında, amaçlarının yetiştiricilerin daha çok verim elde etmesi adına çalışmalar yapmak olduğunu belirterek, Üniversitelerden aldıkları bilimsel destekle ile yetiştiricilerin yanlarında olduklarını söyledi.
Keçi peyniri,sütü değerli ancak, keçi, oğlak teke fiyatları değerinin altında!
Toplantıda açıklamalarda bulunan Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Tolunay, yaptıkları araştırmalar ve ortaya çıkan projedeki sonucu değerlendirirken, keçi yetiştiriciliğinin son durumu hakkında bilgiler verdi. 
Prof. Dr. Ahmet Tolunay yaptığı açıklamasında “ Yetiştiriciler keçi çobanlığının zor olduğunu, yem fiyatları ve bakım masraflarının (aşı, ilaç vb.) yüksek olduğunu ifade etmektedirler. Keçinin peynirinden ve sütünden yüksek kazanç sağlarken keçi, teke, oğlak fiyatları değerinin altında satıldığını söylemişlerdir. Yetiştiriciler otlatma sorunun olduğunu ve keçinin ormana zarar vermediğini söylerlerken ormancı baskısının yüksek olduğunu ve ormancılar ile ilişkilerin kötü olmasının önemli bir sorun olduğunu dile getirmektedirler. Yetiştiriciler ormanlık alanlarda yem kaynağının azaldığını, taş ve mermer ocaklarının keçilere ve keçi yetiştiriciliğine zarar verdiğini ve yırtıcı hayvanların kendilerine ve sürülerine zarar vermelerinden dolayı bu mesleği sürdürülebilir halde yapamayacaklarını ve devlet desteğinin ve yardımlarının düşük olmasından dolayı Antalya ve Burdur ilinde yaşayan yetiştiriciler bu mesleği bırakabileceklerini ifade etmektedirler” dedi.
Çoban bulma sorunu var!
Yetiştiricilerin yaşam koşullarının ağır olduğunu söylediklerini ve şehirde yaşayan bireylere göre olanaklarının kısıtlı olduğunu da söylediklerini ifade eden Prof. Dr. Ahmet Tolunay, “ Yetiştiriciler İş yoğunluklarından dolayı tatile çıkmadıklarını dile getirmektedirler. Çalışmaya katılanların çoğu bu işi gücünün yettiği kadarıyla yapacaklarını söylemektedirler. Yetiştiricilerin büyük çoğunluğu çoban bulma sorunlarının olduğunu söylemelerine rağmen yabancı uyruklu çobanların sürülere iyi bakmadıklarını düşündükleri veya tecrübe edindikleri için yabancı uyruklu çobanları kullanmamaktadırlar. Keçi yetiştiricilerinin yaklaşık % 90’ı keçi yetiştiriciliğini severek yapmakta ve bu mesleği atalarından bu yana yürütmektedir. Yıllardan buyana keçilerin ormana zarar vermediğini düşünmektedir. Orman idaresinde görev yapan ormancıların keçi yetiştiricileri üzerinde bir baskı hissettikleri, ormancılar ile ilişkilerin kötü olması çok önemli bir sorun olduğunu vurgulamıştır. Keçi yetiştiricilerine devlet desteğinin düşük olduğunu belirtmiştir. Keçi yetiştiricilerin büyük çoğunluğu günümüzde güneş enerjisinden enerji üretiminde ve su ısınma sistemlerinde faydalandığını belirtmiştir. Keçi yetiştiricileri, keçilerin otlatma alanlarında arazi bozulmasına yol açmadığını belirtmektedir” diye konuştu.
“Batı Akdeniz Bölgesinde Maki ve Mera Alanlarında Yapılan Küçükbaş Hayvan Yetiştiriciliğinin Yöresel Aktörleri, Ekosistem Hizmetleri ve Yerel Toplumlar Projesi” sonuç kısmı ise şu şekilde paylaşıldı:
-Keçilerin son yıllarda ekonomik önemi artış göstermiştir. Ayrıca keçiler sahip oldukları bazı avantajlı yönleri ile ekstrem iklim koşullarında da verimliliklerini devam ettirebilmektedirler. Özellikle diğer çiftlik hayvanları tarafından değerlendirilemeyen bazı yem kaynaklarını efektif bir şekilde değerlendirmekte ve diğer türlerden daha az metan emisyonuna neden olmaktadır. Bu durum kıl keçilerini ve kıl keçisi yetiştiriciliğini iklim değişikliğinde avantajlı bir konuma sokmaktadır.
-Yürürlükteki 6831 Sayılı Orman Kanununa göre ormanlara her türlü hayvan sokulması yasaktır.Ancak, kamu yararı gereklerine uygun olarak, Orman Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen orman alanlarında; orman idaresince tespit edilen usul ve esaslar çerçevesinde hayvan otlatılmasına izin verilmektedir.
-Hayvan otlatılmasına izin verilecek sahaların ve hayvan türlerinin belirlenmesi ile otlatma zamanı ve süresinin tayinine ve ilgililere duyurulmasına ilişkin uygulamalar Orman Genel Müdürlüğü tarafından başarılı bir şekilde yürütülmektedir.
-Keçi yetiştiriciliği ağırlıklı olarak ormanlık ve dağlık alanlardaki işletmelerde yapılmaktadır. Türkiye’de yaklaşık 500 bin adet işletmede keçi yetiştiriciliği yapılmakta ve bu üretim kolu yaklaşık 3 milyon kişinin gelirine katkıda bulunmaktadır. Küresel ısınma ve kuraklık, insanoğluna birçok olumsuzluklar getirecektir. Küresel ısınma ve kuraklık bazı bitki ve hayvan türlerinin yok olmasına neden olacaktır. Kuraklığa dayanaklı türler ise ayakta kalabilecektir. Kıl keçisi, kuraklığa ve susuzluğa dayanaklı bir hayvan olup, yine kuraklığa ve susuzluğa dayanaklı odunsu bitki türleriyle beslenmektedir.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.08.08 17:00:32
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Spor sahası inşaat işleri yaptırılacaktır

ALANYA ALAADDİN KEYKUBAT ÜNİVERSİTESİ YAPI İŞLERİ VE TEKNİK DAİRE BAŞKANLIĞI

 Atletizm Pisti, Tribün, Basketbol Sahası ve Tenis Kortu Yapılması yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.

 Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre İhale 16.03.2022 - saat 10:00'da Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı Kestel Mah. Üniversite Cad. No:86/3 Alanya/Antalya adresinde yapılacaktır. *DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.02.17 19:02:49
Son Düzenlenme Tarihi :





Kepez Meclisi, Azerbaycan için tek yürek oldu

Kepez Belediyesi Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik saldırısı ortak bildiri ile kınandı. Başkan Hakan Tütüncü ve meclis üyeleri ortak bildiriyle kardeş Azerbaycan’ın yanındayız mesajı verirken, belediye hizmet binası ve meclis salonu, Türk ve Azerbaycan bayraklarıyla donatıldı.

Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik saldırısı tüm Türkiye’de olduğu gibi Kepez Belediyesi meclisinde de tepkiyle karşılandı. Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü başkanlığında gerçekleştirilen Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nın açılışında, saldırıya karşı ortak tavır sergilendi. Kepez Belediyesi Meclisi’nde grubu bulunan AK Parti, MHP, CHP ve İYİ Parti’nin imzaladığı bildiriyle, Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırısı ortak bildiri metni ile kınandı. Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik saldırısına tepki göstermek için hazırlanan ortak metni AK Parti Grup Sözcüsü Serhan Demir okudu.

Aziz Milletimiz’e

Meclis üyelerinin ortak imzası ile okunan ve “Aziz Milletimiz’e” diyerek başlayan ortak bildiri de; “Kepez Belediye Meclisi’nde grubu bulunan siyasi partiler olarak, Ermenistan silahlı kuvvetlerinin 28 Eylül 2020 tarihinde Yukarı Karabağ’da ateşkesi ve uluslararası hukuku ihlal ederek ağır silahlarla Azerbaycan sivil yerleşim yerlerini ve askerlerini hedef alan saldırılarını en güçlü şekilde kınıyoruz. Bu son saldırı yakın zamanda Tovruz’da gerçekleştirdiği saldırılardan sonra, Ermenistan’ın bölgede kalıcı barışın ve istikrarın tesisi önündeki en büyük engel olduğunu bir kez daha göstermiştir. Sovyetler Birliği’nin dağılması ile birlikte Azerbaycan topraklarını 30 yıla yakın süredir işgali altında tutan Ermenistan’ın Azeri kardeşlerimize yaptığı soykırım ve işkence halen hafızalarımızdadır. Azerbaycan topraklarına yaptığı yeni saldırı ile başka amaç ve hedefler peşinde olduğu açıkça anlaşılan Ermenistan’ın bu saldırısı asla kabul edilemez. Bizler, uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde halkını korumak ve toprak bütünlüğünü tesis etmek amacıyla Azerbaycan’ın gerçekleştirdiği savunmayı destekliyoruz. Saldırıda şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralı kardeşlerimize ise acil şifalar diliyoruz” denildi.

Türkiye Dünya'da güçlü bir ülke

“Terörle mücadelesinde, Kıbrıs sorununda, Ege meselesinde, Doğu Akdeniz’de haklılığını ve kararlılığını bekası ve çıkarları kapsamında hep birlikte tüm dünyaya gösteren Türkiye, Güney Kafkasya meselesinde de kararlılığını ortaya koymaktan hiçbir zaman çekinmeyecektir.” ifadesinin yer aldığı bildiride; “Bölgesinde ve dünyada güçlü bir lider ülke olan Türkiye, gerek ülkemizin milli çıkarlarına gerekse Azerbaycan halkına yönelik hiçbir oyuna müsaade etmeyecektir. Bölgede barışın tekrar tesisi için Ermenistan’ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarını derhal terk etmesi ve Ermenistan’ı şımartan ve kullanan güçlerin de bu ülkeyi destekler yöndeki tavırlarına da ivedilikle son vermesi gerektiğine inanıyoruz.  Karabağ meselesinde bugüne kadar sessiz kalan ve 30 yıldır Azerbaycan’ı oyalayan uluslararası aktörleri de Ermenistan’ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmesi ve bölgede barışın tesis edilmesi için çaba göstermeye davet ediyoruz. Türkiye ve Azerbaycan arasındaki kardeşlik hukuku, ortak tarihi geçmiş ve kader birlikteliğimiz nedeniyle bizlerin de hiçbir zaman yapılanlara kayıtsız kalamayacağımızı, her türlü şartlarda kardeş ülke Azerbaycan’ın yanında olmaya devam edeceğimizi Kepez Belediye Meclisi olarak kamuoyu ile saygıyla paylaşıyoruz.” denildi.

Antalya ve Azerbaycan kardeşliği

 Okunan ortak bildirinin ardından söz alan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Antalya’nın Azerbaycan ile ortak bir ilişkisinin olduğunu hatırlattı. Tütüncü; “1918 yılında görev yapan Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu Bakü’ye ulaşıyor. Bakü’de Ermeni mezalimini sonlandırma konusunda da çok büyük bir görev yapıyor. O ordunun içerisinde şehadet mertebesine ulaşan 10 Antalyalı hemşehrimiz var. Onların hepsinin isimleri de belli. Biz 2 yıl evvel, Türk Ocağı ile birlikte bir program çerçevesinde bununla ilgili bir anıt ve bir cadde yaptık. DokumaPark'ın içerisindeki o anıta 10 Antalyalı hemşehrimizin ismini yazdık. Devlet Hastanesi’nin hemen doğusunda bulunan o caddenin üzerine de onların isimlerini tekrar yazmak suretiyle Antalya  ile Azerbaycan arasındaki kardeşliğin yüzyıl evveliyata dayanan hukukun altı koyu kalemlerle çizilmiş olduk. Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Azerbaycan’ın tasası tasamız, sevinci sevincimizdir “ sözleri çok manidardır. Azerbaycan Milli Lideri Haydar Aliyev’in;  “Biz bir millet, iki devletiz” ifadeleri de bu anlamda üzerinde durulması gereken en önemli hususlardan bir tanesidir. Nazım Hikmet'ten, Mehmet Emin Resulzade’ye, Ahmet Cevat’a kadar gönül dünyamızı sesleriyle, sözleriyle renklendiren bütün büyüklerimiz aslında derin ilişkilerimizin, derin kardeşlik bağımızın ne kadar önemli ve ne kadar derin olduğunu göstermişlerdir.” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti’nin duruşu belli

Dağlık Karabağ konusunda da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin duruşunun belli olduğunu vurgulayan Başkan Tütüncü, “Nasıl ki; 1989’da bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan'a dönemin başbakanının ve cumhurbaşkanının, devlet yetkililerinin katkıları destekleri olmuşsa, ve o günden itibaren o destek de bir milli politikaya  dönüşmüşse, devletimiz bu milli politikanın peşinden giderek, Dağlık Karabağ meselesinde yaşanan hususlarda Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında olduğunu her haliyle, her şekliyle, gerek sözle, gerek davranışlarıyla ortaya koymuşlardır. Belediye meclisimizin bu duyarlılığı bu metni kaleme alması, bu metni de kamuoyu ile paylaşması bugünkü toplantımız açısından önemlidir. “ diye konuştu.

 Başkan Tütüncü’nün konuşmasının ardından Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda gündem maddelerinin görüşülmesine geçildi.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.10.02 15:34:00
Son Düzenlenme Tarihi :