Nasrettin Hoca, suya gönderdiği çocuğun eline testiyi vermiş ve; “–Testiyi kırmadan getir” diyerek bir de tokat patlatmış. Yanındakiler hocaya söylenmişler: “–Hocam, çocukcağız testiyi kırmadı ki, tokat atıyorsun! Bu yaptığın doğru bir iş değil!” Hoca istifini bozmadan cevap vermiş: “–Doğru söylüyorsunuz; ancak testiyi kırdıktan sonra tokat atmanın ne faydası olur?”
* Erkin ÖZGÜNSÜR
Yazımın sonundaki cümleyi Elmalı Belediye Meclisi’nin CHP’li üyelerine baştan söyleyeyim,
İhale ilanı yayınlanmış...
İhale yapılmış...
Sözleşme imzalanmış...
Düğün salonu yıkılmış...
4,5 aylık bir süreçten bahsediyorum...
İş bu aşamaya kadar gelinceye kadar neredeydiniz ?
Biraz geç kalmadınız mı ?
AK PARTİLİ İSMAİL DEMİR SAYESİNDE MECLİSİN HEP GÜNDEMİ OLMUŞTUR
31 Ağustos 2020 yılından bu yana Ak Parti Elmalı Belediye Meclis Üyesi İsmail Demir tarafından dillendirilmek suretiyle Elmalı Belediye Meclisi’nin değişmeyen gündem dışı maddesi olmuştur, Elmalı Kent Meydanı Projesi.
Demir, projede özellikle rezidans dairelerin bulunduğu 10 katlı bina ile ilgili kamuoyunun tepkisini sürekli ısrarla dile getirmiştir.
Öncelikle bunu bir kenara not edin.
31 AĞUSTOS 2021’DE
SÜREÇ RESMEN BAŞLADI
İsterseniz Elmalı Kent Meydanı ile ilgili bugüne kadar ki resmi süreci şöyle bir hatırlayalım:
Elmalı Kent Meydanı Projesi, 31 Ağustos 2020 ve 7 Eylül 2020 tarihlerinde olmak üzere iki kez kat karşılığı inşaat yapılmak üzere 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 35/a maddesi çerçevesinde kapalı teklif usulü ile gazetemizde ve Türkiye’deki tüm ihale ilanlarının yayınlandığı ilan.gov.tr. adresinde ihaleye çıkarılıyor.
17 Eylül 2020 tarihinde 63 milyon 176 bin 110 lira bedelle Elmalı Belediyesi’nde, aralarında CHP’li Meclis Üyesi Kamuran Ünal’ın da bulunduğu İhale Komisyonu gözetiminde ihalesi yapıldı.
“Elmalı’ya Kent Meydanı Projesi” başlığıyla servis edilen haberler ulusal ve yerel basında peşpeşe yayınlandı.
17 Eylül 2020 tarihinde Kanal V ekranlarında Ali Buldu’nun hazırlayıp sunduğu “Yüksek Tansiyon” programının canlı yayın konuğu olan Belediye Başkanı Halil Öztürk, Elmalı Kent Meydanı Projesi’ni anlattı.
29 Eylül 2020 tarihinde Belediye Başkanı Öztürk, Elmalı Kent Meydanı projesi ile ilgili esnaf ve mülk sahibi vatandaşlarıla bir araya geldi.
6 Ekim 2020 tarihinde Belediye Başkanı Halil Öztürk, sosyal medya hesabından “İlçemizin modern kentleşme anlayışı ile imarında yeni bir vizyon getirecek Yeni Elmalı Kent Meydanı Projesi’nin ilk imzalarını Yüklenici Firma HSY Yapı İnşaat San. Tic. A.Ş. TAM-ER İnş. Taah. Tic. San. Aş. İş Ortaklığı Yönetim Kur. Başkanı Murat Kargacı ile attık” paylaşımını yaptı.
CHP, HALİL ÖZTÜRK’E
VERİLEN YETKİNİN
İPTALİNİ İSTİYOR
2021 yılının ilk meclisinde CHP grubu adına söz alan Erhan Durkan, nedenlerini sıralayarak, Kent Meydanı Projesi ile ilgili
“Yapılmış olan ihalenin durdurulmasının oylanması,
Başkan Halil Öztürk’e verilen yetkinin sonlandırılmasının oylanmasını
Ve bu konudaki yetkinin 6 kişilik bir komiteye verilmesinin (2 CHP, 2 İYİ Parti, 1 Ak Parti, 1 MHP) oylanması konusunda “gündem dışı” diye belirterek bir önerge verdi.
İlk kez ‘Gündem dışı” diye bir önerge verildi.
İlk kez, benim bilebildiğim kadarıyla meclis tarafından bir Elmalı Belediye Başkanı’na verilen yetki aynı meclis tarafından (bir grup) geri alınmak isteniyor.
İlk kez yapılmış ve sonuçlanmış bir ihalenin iptal edilmesi için meclisin karar alması isteniyor.
Ve bu önergeyi de veren genelde ve yerelde halen ittifaklarını sürdüren Millet İttifakı’nın CHP’si.
HALİL ÖZTÜRK’TEN
‘BEN YAPTIM OLDU”
MANTIĞI
Önce Elmalı Belediye Başkanı için bir paragraf açalım...
Şehrin göbeğine Kent Meydanı Projesi yapmak istiyor ama bırakın muhalefet meclis üyelerini, ittifak ortağı CHP’yi, hatta kendi meclis üyelerini bile detaylı bir şekilde bilgilendirmeden, kafasındaki projeyi onlarla tartışmadan ve onların görüşünü almak bir yana merak bile etmeden ihalesini yapıveriyor.
İhale yapılıyor ama meclis üyeleri projenin detayları ve belediyenin payı konusunda bilgiye de son derece geç ulaşıyor...
Yüklenici firma ile imzalanan sözleşmenin halen detayları bilinmiyor.
Yani, Halil Öztürk nedense meclis üyelerini baypass ederek, “Ben yaptım oldu” mantığıyla Elmalı Kent Merkezi Projesi’nde peşpeşe adımlarını atıyor.
Kamuoyunu bilgilendirdi mi ?
Mülk sahipleri hariç HAYIR.
CHP’Lİ ÜYELERİN BU PROJEYE KARŞI OLDUKLARI KONUSUNDA BENİ KİMSE İKNA EDEMEZ
Elmalı Belediye Meclisi’nin en fazla ikisini izleyememişimdir. Ama onları da bir arkadaşımız izlemiş ve aldığı ses kaydını mutlaka dinlemişimdir.
Elmalı Belediyesi’nin CHP’li üyelerinin Elmalı Kent Meydanı Projesi için Başkan Halil Öztürk’e verilen yetkinin ve yapılan ihalenin iptali ile ilgili öne sürdükleri nedenler yerindedir, doğrudur.
Ama adama sormazlar mı ? Şimdiye kadar neredeydiniz ?
Yaklaşık 4,5 aydır gündemde olan bu konu hakkında Ocak 2021 meclisine varıncaya kadar diğer meclis toplantılarında neden eleştirilerinizi ve tepkinizi net bir şekilde ortaya koymadınız?
Ocak 2021 meclisinde olduğu gibi kestirip atmadınız ?
Elmalı Kent Meydanı Projesi ihaleye çıkmadan önce “Başkan dur bir bakalım. Sana yetki verdiysek, başına buyruk hareket et demedik. Bizlerin düşüncelerimizi öğrenmeden, meclisin bu konuda tamamının ortak bir görüşü ortaya çıkmadan bu ne acele ? İktidar, muhalefet tüm meclis üyeleri ile biraraya gelin, kafanızdaki projeyi bizlerle bir paylaşın. Tartışalım, en doğrusunu, en güzelini ve en uygununu ortaya çıkartalım” niye demediniz?
“Belediye olarak bunu (Kent Meydanı) yapma şansımız yok” düşüncesi sizde hakim değil miydi.
Sizler için sorun daireler yani oraya yapılacak bina değildi, Ocak Meclisi'ne kadar değil mi ?
Burada bir virgül koyuyorum...
İhaleye çıkıldı, tek bir firma ihaleye katıldı.
Bari imzalar atılmadan önce “Halil başkan bak yanlış yapmaya devam ediyorsun. Meclis üyeleri yokmuş gibi davranıyorsun. Bizler Elmalı halkının temsilciyiz” niye demediniz ?
BELEDİYE TAZMİNAT
ÖDEMEK ZORUNDA KALABİLİR
Bir soru: Bu ihale iptal edilirse belediye tazminat ödemek zorunda kalabilir mi ?
Müteahhit ben Elmalı Kent Meydanı Projesi’ne başlayacaktım, bu yüzden iş almadım, ona göre ekip oluşturdum derse...
Bal gibi alır...
CHP’Lİ MECLİS ÜYELERİ
NE OLDU DA, FİKİR DEĞİŞTİRDİ?
Dedim ya meclis toplantılarını izliyorum. Ve o toplantılarda Ocak 2021 meclisine kadar CHP’li üyelerin net bir şekilde bu konuda çıkışlarına şahit olmadım.
BANA GÖRE Ocak 2021 meclisine kadar da CHP’li üyeler Elmalı Kent Meydanı Projesine ve projenin detaylarına karşı değillerdi.
Ne mi değişti ?
Mehmet Tufan’ın sözünde gizli: “Biz hiç yerine mi sayılıyoruz”
Ve CHP'nin ilçe yönetiminin, ağır toplarının bu konuda oluşan rahatsızlık konusunda CHP'li meclis üyelerinin dikkatini çekmeleri...
Sonuç olarak....
İş bu haddeye gelmeden ihale aşamasında olmasa da, ihalenin onaylanması aşamasında Halil Öztürk’e DUR denilseydi.
Hiç olmazsa aynı zamanda çeşitli toplantılara evsahipliği yapan Elmalı merkezdeki tek salon yerinde kalırdı....
KENT MEYDANI İÇİN
KAYNAK ŞART
Bu arada sadece dükkanların yerine yeni dükkanların olacağı, 4 daire sahibine parasının verileceği ya da eşit değerde bir daire alınacağı, otopark ve semt pazarının bulunacağı, rezidans dairelerin olmayacağı, ama aynı zamanda düğün salonu olarakta hizmet verecek çok amaçlı bir salonunda olacağı bir kent meydanı için bile olsa kaynağa ihtiyaç var.
Elmalı Belediyesi’nin bugünkü ekonomik gücüyle kent meydanını yapması imkansız...
Ya dairelerin olduğu bina daha az katlı olacak,
Ya belediye ciddi anlamda borçlanacak..
Ya da belediye tüm gayrimenkulleri satarak maddi kaynak yaratacak.
83 yaşındaki bileyci, 50 yıllık zanaat tutkusuyla gençlere taş çıkartıyor
Antalya’da yaşayan 83 yaşındaki bileyici Yusuf amca yaklaşık 75 yıllık iş hayatının 50 yılını bıçak bileyerek geçirdi. ‘İşleyen demir paslanmaz’ sözünü kendine ilke edinen yaşlı adam küçük dükkânında hem müşterilerini ağırlıyor hem de iş aşkıyla gençlere örnek oluyor
Antalya’da yaşayan 83 yaşındaki bileyici Yusuf amca yaklaşık 75 yıllık iş hayatının 50 yılını bıçak bileyerek geçirdi. ‘İşleyen demir paslanmaz’ sözünü kendine ilke edinen yaşlı adam küçük dükkânında hem müşterilerini ağırlıyor hem de iş aşkıyla gençlere örnek oluyor.
Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde bulunan “Demirciler Çarşısında” bileycilik yapan 83 yaşındaki Yusuf Zeki Sapmaz’ın hayatının neredeyse 75 yılı çalışarak geçti. Küçük dükkânının kepengini haftanın 6 günü kaldıran yaşlı adam dedesinden babasına, babasından da kendisine geçen bileycilik zanaatını hem aşkla yapıyor hem de ileri yaşına rağmen evinden dükkânına uzanan 1 saatlik yolu toplu ulaşımla aşarak gençlere taş çıkartıyor. Yusuf Zeki Sapmaz 8’li yaşlardan bu yana çeşitli işlerde çalıştığını vurgulayarak, yıllarca okulu ve işi arasında mekik dokuduğunu aktardı. Sapmaz, “Babam, dedem hatta dedemin babası da bu işlerle uğraşırdı. Daha ötesi varsa bilmiyorum. O zamanlar demircilik önemliydi, ‘kızını valiye vereceğine demirciye ver’ derlerdi. Şu anda fabrikalar bu işin üretim kısmını elimizden aldı. Tamirattan başka bir şey yapamıyoruz, o yüzden de gelirimiz daraldı. Kolay bir şey değil sıkıntı çok ama idare ediyoruz” dedi.
“Bu işi sevmesem yapamam”
50 yılını zanaata veren yaşlı adam, bir zanaatkârın işini sevmesi gerektiğini ve dikkatlice yapmasını gerektiğini vurguladı. Sapmaz, “Bu işi sevmesem yapamam, bir zanaatkâr işini sevmiyorsa kendini sakatlar, dikkatini işine vermeyen çok kişi ellini ve parmağını kestirdi. Dikkatli olmak lazım” şeklinde konuştu.
Haftanın 6 günü 1 saatlik yolu aşarak kepenk kaldırıyor
Pazar günleri hariç her gün dükkânını açtığını aktaran Sapmaz, “Pazar günleri yatıp dinleniyorum ama geri kalan günlerde hasta olmadıktan sonra geliyorum. Evden buraya tramvay ve otobüsle geliyorum. Kolay değil, arabası olanlar benim oturduğum yerden buraya 10 dakikada gelirken benim 1 saatimi alıyor. Sabah 09.30 gibi dükkânda oluyorum ve akşam 18.00 saatlerinde evime gidiyorum” dedi.
“Eser yaptığımda kendime güven duyuyorum”
Her işe sevgi katılarak yapılması gerektiğini vurgulayan yaşlı adam, “Buraya gelip ufacık bir eser yaptığımda kendime güven duyuyorum. İşte sanatın aşkı budur. Bunu bütün ve zanaatkâr için söylüyorum. Eğer usta dürüstse ve çırağına hakikatleri söyleyip onu doğru yolda tutabilirse işte en büyük mutluluk ustalıkta budur” şeklinde konuştu.
“İşleyen demir paslanmaz”
Sapmaz, gençlere ve yaşlılara da tavsiyelerde bulundu. Yaşlı adam, “Evde oturmak yerine dışarıya çıkıp bir şeylerle uğraşıp zanaattan zevk alırsan değerin artar. Ufak da olsa hareket ettiğin zaman herhangi bir yerim ağrıyor demezsin hem dinç olursan hem de kafanı dağıtırsın. Yaşlılar parklarda, ağaç altında otursunlar ki kafalarını dağıtsınlar. İleri yaşına rağmen çalışmaktan ve işinden duyduğu mutluluğu dile getiren Sapmaz, “İşleyen demir paslanmaz benim felsefem bu. Kim olursa olsun herkese tavsiyem, herkes çalışmalı ki o ekmeğin tadını alsın, kazandığı parayı müsrif olarak harcamasın, tasarruflu olsunlar. Beni yüksek görsünler diye değil yeri geldiğinde para harcasınlar. Çalışmayıp anne babadan beklemesinler. Sen çocuklarına ne vereceksin? Sen baba olduğunda o çocuklar senden istemeyecek mi, isteyecek. Tasarrufun en büyük önemi bunlar. Büyüklerimiz ‘ak akçe kara gün içindir’ derler. Bunlar hep tecrübeyle söylenmiş sözler bunu yaşamasalar söyleyemezlerdi” ifadelerini aktardı.
“Kendisi yaşam dolu bir insan”
Yaşlı adamın esnaf komşusu Ayşe Zardali ise Sapmaz’ın yaşına rağmen dinamik olmaya çalıştığını dile getirdi. “Biz bir malzeme kaldıracağımız zaman bize izin bile vermiyor. Eğer ben buraya gelmezsem ölürüm. 15-20 gün sonra hastalanırım diyor ve bunları yaparken de zevkle yapıyor. Buraya İki tramvay kullanarak geliyor. Bu yaştaki bir insanın bunları yapabilmesi çok güzel bir şey. Yusuf amca çok farklı bir insan, konuşması sohbeti çok hoşuma gider onu dinlemek beni dinlendirir sakin sakin anlatır her şeyi. Geçmişten konuşuruz sohbetlerimiz olur. Kendisi yaşam dolu bir insan” dedi.
Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde bulunan “Demirciler Çarşısında” bileycilik yapan 83 yaşındaki Yusuf Zeki Sapmaz’ın hayatının neredeyse 75 yılı çalışarak geçti. Küçük dükkânının kepengini haftanın 6 günü kaldıran yaşlı adam dedesinden babasına, babasından da kendisine geçen bileycilik zanaatını hem aşkla yapıyor hem de ileri yaşına rağmen evinden dükkânına uzanan 1 saatlik yolu toplu ulaşımla aşarak gençlere taş çıkartıyor. Yusuf Zeki Sapmaz 8’li yaşlardan bu yana çeşitli işlerde çalıştığını vurgulayarak, yıllarca okulu ve işi arasında mekik dokuduğunu aktardı. Sapmaz, “Babam, dedem hatta dedemin babası da bu işlerle uğraşırdı. Daha ötesi varsa bilmiyorum. O zamanlar demircilik önemliydi, ‘kızını valiye vereceğine demirciye ver’ derlerdi. Şu anda fabrikalar bu işin üretim kısmını elimizden aldı. Tamirattan başka bir şey yapamıyoruz, o yüzden de gelirimiz daraldı. Kolay bir şey değil sıkıntı çok ama idare ediyoruz” dedi.
“Bu işi sevmesem yapamam”
50 yılını zanaata veren yaşlı adam, bir zanaatkârın işini sevmesi gerektiğini ve dikkatlice yapmasını gerektiğini vurguladı. Sapmaz, “Bu işi sevmesem yapamam, bir zanaatkâr işini sevmiyorsa kendini sakatlar, dikkatini işine vermeyen çok kişi ellini ve parmağını kestirdi. Dikkatli olmak lazım” şeklinde konuştu.
Haftanın 6 günü 1 saatlik yolu aşarak kepenk kaldırıyor
Pazar günleri hariç her gün dükkânını açtığını aktaran Sapmaz, “Pazar günleri yatıp dinleniyorum ama geri kalan günlerde hasta olmadıktan sonra geliyorum. Evden buraya tramvay ve otobüsle geliyorum. Kolay değil, arabası olanlar benim oturduğum yerden buraya 10 dakikada gelirken benim 1 saatimi alıyor. Sabah 09.30 gibi dükkânda oluyorum ve akşam 18.00 saatlerinde evime gidiyorum” dedi.
“Eser yaptığımda kendime güven duyuyorum”
Her işe sevgi katılarak yapılması gerektiğini vurgulayan yaşlı adam, “Buraya gelip ufacık bir eser yaptığımda kendime güven duyuyorum. İşte sanatın aşkı budur. Bunu bütün ve zanaatkâr için söylüyorum. Eğer usta dürüstse ve çırağına hakikatleri söyleyip onu doğru yolda tutabilirse işte en büyük mutluluk ustalıkta budur” şeklinde konuştu.
“İşleyen demir paslanmaz”
Sapmaz, gençlere ve yaşlılara da tavsiyelerde bulundu. Yaşlı adam, “Evde oturmak yerine dışarıya çıkıp bir şeylerle uğraşıp zanaattan zevk alırsan değerin artar. Ufak da olsa hareket ettiğin zaman herhangi bir yerim ağrıyor demezsin hem dinç olursan hem de kafanı dağıtırsın. Yaşlılar parklarda, ağaç altında otursunlar ki kafalarını dağıtsınlar. İleri yaşına rağmen çalışmaktan ve işinden duyduğu mutluluğu dile getiren Sapmaz, “İşleyen demir paslanmaz benim felsefem bu. Kim olursa olsun herkese tavsiyem, herkes çalışmalı ki o ekmeğin tadını alsın, kazandığı parayı müsrif olarak harcamasın, tasarruflu olsunlar. Beni yüksek görsünler diye değil yeri geldiğinde para harcasınlar. Çalışmayıp anne babadan beklemesinler. Sen çocuklarına ne vereceksin? Sen baba olduğunda o çocuklar senden istemeyecek mi, isteyecek. Tasarrufun en büyük önemi bunlar. Büyüklerimiz ‘ak akçe kara gün içindir’ derler. Bunlar hep tecrübeyle söylenmiş sözler bunu yaşamasalar söyleyemezlerdi” ifadelerini aktardı.
“Kendisi yaşam dolu bir insan”
Yaşlı adamın esnaf komşusu Ayşe Zardali ise Sapmaz’ın yaşına rağmen dinamik olmaya çalıştığını dile getirdi. “Biz bir malzeme kaldıracağımız zaman bize izin bile vermiyor. Eğer ben buraya gelmezsem ölürüm. 15-20 gün sonra hastalanırım diyor ve bunları yaparken de zevkle yapıyor. Buraya İki tramvay kullanarak geliyor. Bu yaştaki bir insanın bunları yapabilmesi çok güzel bir şey. Yusuf amca çok farklı bir insan, konuşması sohbeti çok hoşuma gider onu dinlemek beni dinlendirir sakin sakin anlatır her şeyi. Geçmişten konuşuruz sohbetlerimiz olur. Kendisi yaşam dolu bir insan” dedi.