Başkan Uysal ve eşi Ümran Uysal, belediye meclis üyeleri ve eşlerini akşam yemeğinde ağırladı. Yemekte konuşan Başkan Uysal, kararlarda oy birliği oranı en yüksek ilçe belediye meclisinin Muratpaşa olduğunu söyledi. Bu durumun geçen 5 yılda da aynı olduğuna dikkat çeken Uysal,  “Bu meclis gündemine gelen işlerin niteliğiyle alakalıdır. Gelen işler, asla dolambaçlı, kamu yararına aykırı şeyler içermediği için oy birliği oranı yüksek oluyor. Buna riayet etmeye devam edeceğiz. Zaten belediyeciliğimizin özü bu” diye konuştu.

MURATPAŞA’NIN FARKI VAR

    Muratpaşa’nın her alanda Türkiye’de alışılagelen ya da alıştırılmak istenen belediyecilik anlayışının dışında bir çizgisi olduğunun altını çizen Başkan Uysal, Muratpaşa farkını şu sözlerle anlattı:

    “Başka bir belediye, çok az emtiasını kendisi üretir. Belki bir bitki serası vardır. Belki, büyük bir belediyeyse, asfalt plenti vardır. Ama bunlar entegre değildir. Muratpaşa’da bunlar entegredir. Muratpaşa sadece asfaltını değil park bitkilerini de, park mobilyalarını da, çöp konteynerlerini de kendisi üretir. Hatta kıyılarındaki kafeteryalarını da kendisi işletir. Çünkü biliyoruz ki, buraları ihaleye çıktığımızda mafyatik örgütlenmelerin eline geçiyor ve çok uzun yıllar sağlıklı ihale de yapılamıyor. Muratpaşa’mızda kıyı kullanımları kamunun tasarrufu altındadır.”

KONTEYNERLER MERKEZDEN İZLENECEK

    Yenilikçiliğin yine Muratpaşa’nın önemli bir farkı olduğu vurgulayan Başkan Uysa, “Her kalem işle ilgili sürekli inovasyon vardır” dedi. Yeraltı, asansörlü çöp konteyner sisteminin Muratpaşa’nın inovatif çözümlerinden biri olduğunu belirten Başkan Uysal, ilçede artık doluluktan taşan çöp konteyneri görüntüsünü ortadan kaldıracak yeni bir çalışmayı da meclis üyeleriyle paylaştı. Başkan Uysal, “Merkezi sinyal sistemiyle konteyner doluluk oranını tespit ettiğimiz ve ona göre kamyon sefer sayılarını düzenlediğimiz bir sistem üzerine çalışıyoruz” dedi.

    Yeşildere Mahallesi’nde başlayan ve tüm Muratpaşa’ya yayılacak bir çalışmayla tüm parkları güneş enerjisiyle aydınlatacaklarını da açıklayan Başkan Uysal, “Tüm parkları güneş enerjisiyle aydınlanan belediye olmaya doğru gidiyoruz” dedi. Bu çalışmaların, kamunun ağırlığını yerine göre korumak anlayışında olduğu gibi belediyecilikte bir tutum olduğunu dile getiren Başkan Uysal, Muratpaşa’nın bu haliyle özgün bir yapı olduğunun altını çizdi.

MAHALLE KAFELERİ GELİYOR

    Muratpaşa’da, 6 yıl içinde temel ve sosyal belediyecilik alanlarında Türkiye rekorları kırdığının altını çizen Başkan Uysal, cadde ve sokak yenileme çalışmalarının yanı sıra evde bakım, hasta nakil, engelli ve yaşlı hizmetleri gibi birçok sosyal çalışmayı da hayata geçirdiklerini belirtti. Sosyal belediyecilik alanında yaşlı evleri, kadın danışma merkezleri ve komşu evleriyle kurumsal bir model oluşturduklarını aktaran Başkan Uysal, yakında sosyo- ekonomik durumu az gelişmiş mahallerde, mahallenin sosyalleşme ihtiyacını karşılayacak kafelerin açılacağının müjdesini de verdi.

KIRCAMİ’DE ÇAPLAR DAĞITILIYOR

    Çevreci Komşu Kart, Abdullah Sevimçok Sivil Toplum ve İnovasyon Merkezleri (ASSİM), Türkan Şoray Kültür Merkezi gibi çalışmaları başlıklar halinde sıralayarak konuşmasına devam eden Başkan Uysal, Ermenek, Zeytinköy ve Kırcami’de mülkiyet, tapu ve planlama çalışmalarıyla ilgili son gelinen noktaları da meclis üyeleriyle paylaştı. Başkan Uysal, Kırcami’de planının bütün engellere rağmen bu engelleri hukuki yoldan aşarak mücadeleye devam ettiklerini belirterek “Bu kararlılığımız devam ediyor. Nihayetinde çap vermeye, inşaat ruhsatı vermeye başladık” dedi.

TURUNÇ MASA

    Başkan Uysal, konuşmasının sonunda ise, belediye olarak en önemli çalışma alanından birini de komşulama ve kardeşleşme başlığı altında toplanan proje ve hizmetler olduğunu belirtti. Bu çerçevede 5’inci yaşına giren Turunç Masa projesinin özgün bir model olduğunu belirten Başkan Uysal, “Turunç Masa, bir kardeşleşme ve komşulaşma modelidir. Siyasi, kültürel, cinsiyet, yaş hiçbir ayrım olmadan insan olan herkese kamu hizmetinin gitmesi, kamunun ulaşmasıdır” dedi.  Bununla birlikte Muratpaşa’da her biri içeriğe sahip, felsefesi ve ağırlığı olan 11 festival yaptıklarını dile getiren Başkan Uysal, dini ve milli bayramları Muratpaşa birlik içinde kutladıklarını söyledi.

81 PROJE YÜRÜTÜLÜYOR

    Muratpaşa’nın insan kaynağı olan, bütçesi ayrılmış, uygulanmaya başlanmış ve yüzde 51 oranında sonuç alınmış 81 proje yürüttüğünü belirten Başkan Uysal, “Bunların hepsinde geçen dönemde dahil bütün meclis üyelerimizin payı var. Her işte sizlerin katkısı var. Bunlarını hepsi siyaset üstü yaklaşımlar içerir. Bunların hepsi genel kamu yararınadır” dedi. 

(İHA) - Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde yetişen Türkiye’nin yerli köpek cinsi akbaşların üreme dönemi başlarken, 2009 yılında koruma altına alınan türün sayısı çoğaldı.   

  Sivrihisar’da yetişen yerli ve milli bir ırk olan akbaş köpekleri üreme dönemine girdi. Sivrihisar Belediyesi, Sivrihisar Kaymakamlığı ile Sivrihisar Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen proje çerçevesinde, 2009 yılında korumaya alınan özel türün nüfusu arttı. Akbaş Çoban Çiftliği’ndeki yavru popülasyonunun yükselişi gözlere çarparken, akbaşlara ilgi ve talep gösteren vatandaşların sayısı çoğaldı. Sürü başlarının yanı sıra yurt dışında da yoğun bir şekilde kullanıldığı belirtilen yerli köpek türü, yüksek adaptasyon kabiliyeti ve her türlü hava şartına uyum sağlayabilmesi ile dikkat çekiyor. 

 

  “Sivas’ın kangalı varsa aynı şekilde Sivrihisar’ın da akbaşları mevcut” 

  Sivrihisar İlçe Tarım Müdürü Erhan Ulutürk, Sivrihisar akbaşlarının koruma altına alındıktan sonra oldukça çoğaldığını söyledi. Sürü başlarında kullanımı yaygınlaşan akbaş köpeklerinin diğer ırklara göre bazı üstün özellikleri olduğuna da değinen Ulutürk, “Biz bu akbaşları 2009 yılında koruma altına aldık. Akbaş yerli ve milli bir ırktır. Sivas’ın kangalı varsa aynı şekilde Sivrihisar’ın da akbaşları mevcut. Aksaray, Malatya gibi bizim de Sivrihisar’daki akbaşlarımız meşhur. Sayıları da oldukça çoğaldı, koruma altına aldığımızda parmakla gösterilecek kadar azlardı. Şimdi ise sürü başlarında akbaşları rahatlıkla görebiliyoruz. İlk olarak 8 tane hayvanımızla başladık, daha sonra bir pik dönemimiz oldu ve hayvanımız 100 başa kadar çoğaldı. Akbaşlar etrafta çoğalınca ve özel kişiler de üretime başlayınca biz bu sayıyı sabitledik. Şu anda 50 civarında koruma altında bulunan akbaşlarımız mevcut. Akbaşların diğer köpeklere göre üstün özellikleri var. Tabii ki en büyük özelliği yerli ve milli bir ırk olması. Ülkemizde tanınmayan akbaş çoban köpeklerimizi tanıttık, kullanılmaya başlandılar” dedi. 

 

  “Amerika’nın Kanada bölgesinde çok fazla akbaş var" 

  Akbaşların yurt dışından da yoğun talep gördüğünü ifade eden Ulutürk, yerli köpeğin 1996 yılında Amerika’da 12 ırk arasından en iyi sürü bekçi köpeği seçildiğini belirtti. Üreme dönemiyle ilgili detaylardan ve yavru akbaş sayısının artışından da bahseden Sivrihisar İlçe Tarım Müdürü Erhan Ulutürk, konuşmasına şöyle devam etti: 

  “Akbaş çoban köpeğimiz soğuğa dayanıklı olduğu kadar sıcağa da çok dayanıklıdır. Mesela kangallar çok fazla sıcağa dayanıklı olmadığı halde akbaşlar beyaz olması sebebiyle Antalya bölgesinde bile çok rahatlıkla yetiştirilebilir. Adana bölgesine de verdik, hiçbir problem çıkmadı. Mesela aynı şekilde Erzurum'a da verdik. Soğuk bölgede de gayet güzel yetiştiler ve ortama uyum sağladılar. Yani adaptasyonları yüksek. Yurt dışından bile talep alıyoruz, Amerika ve Hollanda’ya akbaş gönderiyoruz. Ayrıca Amerika’nın Kanada bölgesinde sayıları çok fazla. Akbaşlar 1996 yılında Amerika’da 12 ırk arasından en iyi sürü bekçi köpeği seçildi. Bazı köpekler sürüyü etrafında işte çevirir, kollar ama kurda karşı koruyamaz. Bizim köpeğimiz hem kurda karşı koruyabilir hem de gerektiğinde eğer eğitilir ise sürüyü otlatabilir. Şu anda 4-5 anaç köpeğimiz var. Bir kısmı büyüdü, satışlarını yaptık. Geçtiğimiz günlerde doğan, 2 aylık, 1 buçuk aylık ve 3 aylık olan yavrularımız var. Akbaşlar genellikle iklim değişikliklerinde kızgınlık gösteriyorlar, ondan 2 ay sonra da doğum yapıyorlar. Yavrular 2 ay sonra annesinin yanında ayrılıyor ve verilebilecek duruma geliyor.”