Konu ile ilgili olarak yapılan yazılı açıklama şöyle:

“Bilindiği üzere 31.12.2019 tarihinde Çin Halk Cumhuriyetinin Vuhan şehrinde 2019 yılının Aralık ayı sonlarında ortaya çıkan ve hızlıca dünyanın birçok ülkesine yayılan, pek çok ölüme neden olan, ağır tehlike arz eden COVID-19 olarak adlandırılan bulaşıcı bir hastalığın Ülkemizde de 10.03.2020 tarihinde tespit edilmesi ile Adalet Bakanlığımızın talimatları doğrultusunda alınacak önlemlere yönelik Elmalı A3 Tipi Kapalı/Açık Ceza İnfaz Kurumumuz ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğümüz ile koordineli çalışmalara başlanılmıştır. Bu kapsamda Adliyemiz, Cezaevi Müdürlüğümüz ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğümüzde tüm alanlar hastalığın yayılımını engellemek ve enfeksiyondan korunma ve kontrol için rutin olarak ilaçlanmakta ve dezenfekte edilmektedir. Binalarımızın günlük temizlik hizmetleri yanında dezenfekte işlemleri de eklenmiştir. Ring ve servis araçları her kullanımdan sonra dezenfekte edilmiştir. Kurumlarda görev yapan personelin, vatandaşların hükümlü ve tutukluların kurumlara giriş çıkışlarında Covid 19’un en önemli belirtilerinden olan varsa yüksek ateşin tespit edilebilmesi için ateş ölçer ile sürekli kontrolleri yapılmış ve halen ölçümleri devam etmektedir. Bina girişlerine. Her kata ve bütün kalem ve odalara dezenfektan asılmış ve herkesin kullanmasına imkân sağlanmıştır.

Genelgeler doğrultusunda kronik rahatsızlığı olan personellerimize izin verilmiş, bütün adli, cezaevi ve denetim işlemleri en az personel sayısı ile dönüşümlü sürdürülmektedir. Tutuklu dosyalar hariç dava, duruşma, icra takibi ve tahsili vb. işlemler 30.04.2020 tarihine kadar ertelenmiştir. Adalet Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İşyurtları himayesinde, Elmalı A3 Tipi Açık Ceza İnfaz Kurumunda bulunan hükümlülerce işletmeciliği yapılan Adliyemizde çay ocağı ve kantin işletmesine hemen son verilerek hükümlüler cezaevinde izolasyona alınmıştır. Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce; Denetim Bürosunda görev yapan personel tarafından Kamuya yararlı bir işte çalışma yükümlülüğü kapsamında işbirliği yaptığımız kurumlarla irtibata geçilerek kurumlarda çalışan yükümlülere yönelik gerekli güvenlik önlemlerinin alınması yönünde bilgilendirme yapılmıştır. Yapılması planlanan Koruma Kurulu Toplantıları ertelenmiştir.

Dosya sorumluları ile yükümlüler arasında gerçekleştirilen Vaka Sorumlusu Görüşmelerine 04.05.2020 tarihine kadar ara verilmiş, Adalet Ormanı kapsamında gerçekleştirilmesi planlanan ağaç dikme etkinliği iptal edilmiş, Finike Devlet Hastanesi ve Demre Devlet Hastanesi ile Denetimli Serbestlik Müdürlüğümüz dışındaki Kamuya Yararlı Bir İşte Ücretsiz Çalıştırma yükümlülüğü faaliyetlerine 04.05.2020 tarihine kadar ara verilmiş olup, 7 kişi Finike Devlet Hastanesinde, 3 kişi Demre Devlet Hastanesinde, 1 kişi de Elmalı Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde çalıştırılmaya devam edilmektedir.

Ceza İnfaz Kurumumuza yeni gelen hükümlü ve tutukluların salgına ilişkin belirtilerin saptanması için 14 gün süreyle barındırmak üzere geçici izole koğuşu oluşturulmuştur. Olası tehlikeli salgın hastalığa karşı personelin korunması için kişisel koruyucu malzemeler (eldiven, maske, sıvı sabun, alkol bazlı el dezenfekteni vb. maddelerin) temin edilmiştir.

Tüm birimlerde çalışan personelin enfeksiyona yakalanmaması için posta yoluyla gelen tüm zarfların eldiven ve maske kullanarak açılması yönünde talimat verilmiştir. Ceza İnfaz Kurumu ve eklentilerinde her türlü toplantı, seminer, çalıştay tören ve benzeri toplu katılımı içeren tüm etkinlikler iptal edilmiştir.

Ceza İnfaz Kurumları Tutukevleri İşyurtları Kurumu (İşyurtları Daire Başkanlığı) tarafından 16.03.2020 tarihinde gönderilen yazıya istinaden Sayın Bakanımızın talimatları doğrultusunda; İşyurtları ve Kamu Kurumları arasında imzalanan Kamu Protokolleri çerçevesinde çalıştırılan Hükümlü ve tutukluların çalışma yerlerine gönderilmemesi, kamuya açık misafirhane, restoran, kafeterya ve çay ocaklarına ait tüm faaliyetlerin durdurulması ve hükümlü ve tutukluların çalıştırılmasının belirtilen sürelerde sonlandırılmasına ilişkin yazıya uyulmuş ve bu çerçevedeki önlemler titizlikle takip edilmiştir.

Cezaevi Müdürlüğümüze gelen günlük ihtiyaçlar kapsamındaki yiyecek, içecek, sebze ve meyve, gazete gibi tüm malzemelerin 24 saat bekletildikten sonra teslimi  apılmaktadır. Ceza İnfaz kurumunda hükümlü ve tutuklularla teması olan personelin tamamının izole edilmesi kapsamında bakanlığımız tarafından verilen talimatlar doğrultusunda İlçemiz bünyesinde bulunan Belediyeye ait huzurevi binasında 50 personel (aşçı, şoför dâhil) izoleye alınmış ve Kuruma geliş-gidiş sıralarında sadece bu personele

kullanımına servis aracı tahsis edilmiştir.

Hükümlü ve tutukluların ziyaretleri geçici süreyle iptal edilmiştir. İptal edilen ziyaretlerin yerine haftalık 10 dakika telefon görüşmesi yerine 20 dakika telefon görüşmesi yaptırılmaktadır. Kurum içinde görev yapan vaizlerin görevleri geçici süreyle iptal edilmiştir. Hükümlü ve tutukluların nakil, sevk gibi işlemleri geçici süreyle durdurulmuştur. Hasta muayeneleri Kurum içinde tabip tarafından yapılmaktadır. Açık Ceza İnfaz Kurumunda barındırılan hükümlülerin özel izinleri, eğitim faaliyetleri durdurulmuştur. Hükümlü ve tutukluların avukat ile görüş hakkı kapsamında Kuruma gelen avukatlarla ilgili yapacak görüşmeler ikinci bir emre kadar ertelenmiş, zorunlu ve acil durumlarda ise maske ve eldiven kullanarak fiziki temasların önlendiği kapalı görüş alanlarında görüşmeleri sağlanmaktadır.

Bugün itibariyle adli hizmetler devam etmekte olup, gerek Adliyemiz, gerek Ceza İnfaz Kurumumuzda gerekse de Denetimli Serbestlik Müdürlüğü personelinde bu hastalığa yönelik herhangi bir bulgu tespit edilmemiş, bu hastalığın olduğu yönünde herhangi bir bilgi tarafımıza ulaşmamıştır.

Coronavirüs ile mücadele tüm hassasiyeti ile devam etmektedir.” * haber Merkezi

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Döşemealtı’nda kurduğu EKDAĞ Halk Ekmek Fabrikası bir yılda yaklaşık 9 milyon ekmeği Antalyalılar ile buluşturdu. 11 farklı çeşidi bulunan Halk Ekmek, kalitesi ve fiyatıyla Antalyalıların tercihi olmayı sürdürüyor.

Her gün artan fiyatlar nedeniyle zorlanan vatandaşların yanında yer alan Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin halkın ucuz, hijyenik ve sağlıklı ekmek yiyebilmeleri için kurduğu Halk Ekmek Fabrikası üretimini sürdürüyor. 

Başkan Muhittin Böcek’in “Halkın Ekmeği Halk Ekmek” sloganıyla hayata geçirdiği Halk Ekmek Fabrikası bir yılda 9 milyon adet ekmek üretimi gerçekleştirdi. 

11 FARKLI ÇEŞİT EKMEK ÜRETİLİYOR

Döşemelatı’nda 1000 metrekare kapalı alana sahip fabrikada EKDAĞ güvencesiyle normal ekmek, kepekli ekmek, köy ekmeği, tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği, çok tahıllı ekmek, sade roll ekmek, kepekli roll ekmek,  sandviç ekmeği, hamburger ekmeği ve Ayvalık ekmeği olmak üzere 11 farklı çeşit ekmek üretiliyor. Halk Ekmek’in en çok tercih edilen çeşitleri ise sırasıyla normal ekmek, kepekli ekmek, köy ekmeği ve tam buğday ekmeği oldu. 

BAŞKAN BÖCEK’E HALK EKMEK TEŞEKKÜRÜ

Sağlıklı, hijyenik ve güvenilir ortamda üretimi gerçekleştirilen ekmekler şehrin farklı noktalarında bulunan 95 adet Halk Ekmek Büfesinde Antalyalılar ile buluşuyor. Kalitesi ve fiyatıyla öne çıkan Halk Ekmek, Antalyalıların tercihi olmaya devam ediyor. Sofraları için Halk Ekmek tercih eden vatandaşlar da Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e Halk Ekmek için teşekkür ediyor. 

* BŞ BLD. BASIN

Mersin’de geçirdiği trafik kazası sonrası beli kırılan ve omurilik kemiği zarar gören 56 yaşındaki Erdal Kayhan, doktorların “yürümesi çok zor” demesine rağmen 5 ayda destekle de olsa yürümeye başladı. Mersin Şehir Hastanesinde her gün fizyoterapistlerin eşliğinde çalışma yapan Kayhan, yatakta dönemeyecek durumdan merdiven çıkıp, inmeye kadar ilerledi.

Mersin’de yaşayan 2 çocuk babası Erdal Kayhan, 25 Aralık 2022 tarihinde akrabalarıyla Sadiye köyüne gittiği sırada kaza geçirdi. İçerisinde bulunduğu araç 25 metre uçuruma uçarken, Kayhan pencereden dışarı fırlayarak, ağır yaralandı. Çevredekilerin ihbarıyla bölgeye gelen ambulansa hastaneye kaldırılan Kayhan’ın belinin kırıldığı, omurilik kemiğinin zarar gördüğü, kaburgalarında kırıklar ve vücudunun bir çok noktasında kanamalar olduğu belirlendi. Mersin Şehir Hastanesinde başarılı bir ameliyat geçirerek hayati tehlikeyi atlatan Kayhan, yürüme noktasında büyük zorluklar yaşadı. Doktorların “yürümesi çok zor” demesine rağmen 5 ay gibi bir sürede, destekle de olsa yürümeye başlayan Kayhan, gören herkesi umutlandırdı.

“35 metre uçtum”

Başından geçen kaza ve sonrasındaki süreçle ilgili konuşan Erdal Kayhan, 5 ay önce büyük bir kaza geçirdiklerini belirterek, “Akşam 22.00 sıralarında cenazemiz var diye bizim Sadiye köyüne gidiyorduk. Buzlanmadan dolayı bulunduğumuz araç kaydı ve uçuruma uçtu. Ben düşme sırasında araçtan fırladım ve yaklaşık 35 metre uçuruma uçtum. O an bilincim filan tamamen açıktı. Hatta önce ayağım koptu zannettim. Şansımıza bizden önce de orada bir kaza olmuştu ve insanlar vardı. Ayağımın yerinde olduğunu insanlar söyleyince belimin kırıldığını anladım. Oradan beni sağlık ekiplerinin öncülüğünde çıkardılar ve hastaneye getirdiler. Burada hemen ameliyat ettiler ve 8 gün yoğun bakımda kalmışım. Ben orayı 10 dakika gibi hatırlıyorum” diye konuştu.

“Burada her gün 90 dakika maç yapıyor gibiyim”

Yoğun bakımdan çıktıktan sonra 2 ay boyunca sırt üstü yattığını kaydeden Kayhan, “O ara ufak ufak fizyoterapist hocalarımızla çalışmalara başladık. İlk buraya yatakta geliyordum. O günleri hiç unutmuyorum. Doktorlarımız beni parmağıyla iteklediğinde bile düşüyordum. Hocalarımız o zaman bana hep destek verdi. Çok şükür 5 ay gibi bir sürede bu durumlara geldik. Şu anda kendimi süper hissediyorum. İnşallah daha da iyisi olacak. Ben eski futbolcuyum. Burada her gün 90 dakika maç yapıyor gibiyim. Benim attığım bir adım bile o kadar önemli ki. O adımları buradaki hocalarımız sayesinde attık. Eğer hareket edemeseydim bu benim için ölüm gibi bir şey olacaktı” şeklinde konuştu.

“Yürümesi ’çok zor’ dediler”

Oğlu Orhan Kayhan, çok zor bir süreç geçirdiklerini vurgulayarak, “Hastaneye geliyorsunuz ve size ‘babanız masada kalabilir’ diyorlar. Zor bir ameliyat geçirdi. 8 gün yoğun bakımda yattı. Ameliyata giren doktorlara yürümesiyle ilgili soru sorduğumda ‘çok zor’ dediler. Dura denilen sinirin toplandığı yerin tamamen parçalandığını, orayı onarabildikleri kadar onardıkları ifade ettiler. Bize yürümekten önce idrarını, büyük abdestini yapabilecek mi, asıl sorunlar bunlar dediler. Önce ayakları ufak ufak hareket etmeye başladı. Daha sonra tuvalete çıkabildi. Yavaş yavaş derken şu anda çok şükür destekle yürüyecek seviyeye geldik. Daha tedavinin 5’inci ayındayız. Önümüzde 1 yıla kadar bir iyileşme süreci var. Tamamen eski hayatına, konforuna ulaşabilecek diye düşünüyoruz. İlk duyduğumuz söylemlere göre şu anda bulunduğumuz yer çok güzel bir nokta” ifadelerini kullandı.

“Şu anda destekle yürüyebiliyor, hatta merdiven inip, çıkabiliyor”

Fizyoterapist Mehmet Kara da Erdal Kayhan’ın trafik kazası sonrası kendilerine geldiğini söyledi. İlk olarak yatakta tedaviye başladıklarını dile getiren Kara, “Dönmeyi bile zor yapabiliyordu. Bizim düşüncemiz zamanla hareketleri yapabileceği yönündeydi. Bu şekilde ilk günden çalışmalarımıza başladı. Tabi omurilik yaralanmasında ilk başta hareketler sınırlı olsa bile her yapılan şeyin bir kıymeti vardı. Biz o yönde yılmadan, Erdal beyin de gayretleriyle tedavimize başladık. Önce destekli bir şekilde ayakta tuttuk. Sonrasında cihazlar kullanarak ayakta tuttuk. Şu anda sadece kendisi walker (yürüteç) kullanarak yürüyebiliyor. Hatta merdiven inip, çıkabiliyor. Tabi bunların hepsi söylerken çok kolay ama burada her zaman şunu düşünüyorum. Bu tedavi halka halka oluşuyor. Burada herhangi bir yerde aksaklık oldu mu bu tedavi süreci aksamaya uğrar. Ancak burada herkesin özverisiyle bir çalışma yürüttük. Geldiği noktanın biz daha ilerisini hedefliyoruz. Erdal beyi getirebileceğimiz maksimum noktaya getirip, günlük yaşam aktivitelerine en bağımsız şekilde döndürebilmek” dedi.