Arkadaşımız İsa Kavlak, geride bıraktığımız cumartes günü yapılması gereken ancak son anda ertelenen Ak Parti Elmalı İl Teşkilatı kongresi için kulis bilgilerini paylaştı
Geride bıraktığımız cumartesini günü gerçekleştirilmesi gereken ancak son dakika kararı ile kimilerine göre süpriz, kimilerine göre “olağan” bir şekilde ertelenen Ak Parti Elmalı İlçe Kongresi’nde, yeni tarihin açıklanması iki aday ve ekibi tarafından dört gözle beklenirken, siyasi kulislerde dolaşan söylentilere göre, olağan kongrenin ileri bir tarihe ertelenmesi nedeni, hem Antalya’nın, hem de Ankara’nın tek adayla seçime gidilmesi görüşünde olması. Bugüne kadar Ak Parti’de il ve ilçe kongreleri genelde tek adayla gerçekleştirilirken, Elmalı’da mevcut ilçe Başkanı Mustafa Başkaya’nın yanısıra eski ilçe başkanı Ali Gökçe’nin “adaylıklarını” açıklamaları, siyasi tansiyonu belki seçim öncesi yükseltmedi ama seçim sonrası yükselteceği kesindi. İki ya da daha fazla adaylı seçimlerin soncunda istenilse de, istenilmese de bir takım kırgınlıkların yaşandığı ve bundan da Ak Parti’nin zarar gördüğünü kaydeden Ak Partili bir yönetici, iptal gerekçesini de bu nedene bağlarken, bu gelişmelerin ışığında ortaya çıkan sonuç iki adaydan birinin çekilmesi ya da il yönetiminin belirleyeceği bir adayla seçimin yine tek adayla yapılması. Burada şu soru cevap bekliyor: İl yönetimi hangi kıstasa göre o adayı belirleyecek ?
İl yönetiminin işinin hiçte kolay olmayacağı da kesin.
Çalışan kalpte bypass, hastayı 3-4 günde taburcu ediyor
En çok koroner bypass ameliyatı için kendilerine başvuruda bulunulduğunu belirten Coşkun, “Hastayı değerlendirdikten sonra en çok seçtiğimiz yöntem, çalışan kalpte bypass oluyor. Buradaki gaye, hastanın düşük riskle bir kalp ameliyatı geçirmesi ve bu ameliyat sonucunda uzun yıllar herhangi bir kalp sorunu yaşamadan normal hayatına devam edebilmesi. Seçtiğimiz cerrahi yöntem, bazı zorunluluklardan dolayı ortaya çıkmış bir yöntem.
Kalp ve Damar Cerrahisi Prof. Dr. İsa Coşkun, çalışan kalpte yapılan bypass ameliyatla hastaların daha çabuk iyileştiğini ve 3-4 günlük bir sürede taburcu edildiğini söyledi.
Memorial Antalya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Prof. Dr. İsa Coşkun, kalp ve damar hastalıklarıyla ilgili bilgiler paylaştı, cerrahi yöntem gereken hastalarda ameliyat seçeneğinin güncel teknolojiyle birlikte ilerlediğini söyledi.
Kalp ve damar hastalıklarının geniş bir konu olduğuna işaret eden Prof. Dr. İsa Coşkun, kardiyoloji hekimlerinde yapılan tetkikler sonrası hastaların kendilerine geldiğini ve değerlendirilmeye alındığını kaydetti. Tedavi seçeneğinin hastaya faydalı olacak seçeneğe göre değiştiğini aktaran Prof. Dr. Coşkun, “Bir kalp hastası bize başvurduğunda ya bunu ilaç tedavisiyle takip etmemiz lazım ya balon stentle damarını açmamız lazım ya da ameliyat yapmamız lazım. Bu üç seçenekten bir tanesini uyguluyoruz. Hastaların hangi cerrahi yöntemiyle seçileceğini de mevcut patolojisine göre karar veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Çalışan kalpte bypass
En çok koroner bypass ameliyatı için kendilerine başvuruda bulunulduğunu belirten Coşkun, “Hastayı değerlendirdikten sonra en çok seçtiğimiz yöntem, çalışan kalpte bypass oluyor. Buradaki gaye, hastanın düşük riskle bir kalp ameliyatı geçirmesi ve bu ameliyat sonucunda uzun yıllar herhangi bir kalp sorunu yaşamadan normal hayatına devam edebilmesi. Seçtiğimiz cerrahi yöntem, bazı zorunluluklardan dolayı ortaya çıkmış bir yöntem. İlk kalp ameliyatları başladığında klasik yöntem yani kalp akciğer makinesine bağlanıp ameliyat sırasında kalbi durdurularak yapılan ameliyat yöntemi kullanılmış. Bu ameliyatlar yapılmaya başlandıktan sonra bir süre bu yöntemin hastada birçok sorunlar oluşturduğu gözlemlenmiş. Hastalarda felç, böbrek rahatsızlıkları ve kalp ameliyatı sonrası en sık görülen problemlerden biri ise akciğer problemleri ortaya çıkmış” diye konuştu.
“3-4 günde taburcu oluyorlar”
Kalp cerrahlarının en iyi yöntemi araştırması ve gelişen teknolojiyle birlikte çalışan kalpte ameliyat yönteminin ortaya çıktığını aktaran Coşkun, yöntemin faydalarını şu sözlerle anlattı:
“Günümüzde bu yöntemi kullanmaya başladık. Ameliyat ettiğimiz hastaların yüzde 95’inde çalışan kalpte bypass uygulamaktayız. Hastalar ameliyatın ertesi günü servis odasına çıkabiliyor, yakınlarıyla birlikte odada kalabiliyor ve servis koridorlarında yürüyebilecek hale gelebiliyor. Ameliyat sonrası 3 ya da 4’üncü günde taburcu olabiliyor. Daha hızlı iyileşiyorlar. Bizim hasta grubumuz genellikle 60 yaş ve üzeri gruptur. Bu ameliyatları sık yapan kliniklerde görülmüştür ki, bir takım nörolojik ve algı değişiklikleri çalışan kalple yapılan hastalarda görülmemekte. Hasta sanki genel cerrahi ameliyatı olmuş gibi erken uyanmakta, erken mobilize olup daha hızlı iyileşmekte.”
Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gereken hususlar
Prof. Dr. Coşkun, hastanın taburcu olduktan sonra dikkat etmesi gereken hususlara da değinerek, “Hastaların ameliyat sonrası yara iyileşmelerinin olabildiğince hızlı ve normal hayata olabildiğince çabuk adapte olmaları. Hastanın bunun için doktor tavsiyelerine uyması çok önemli. Hastanın enfeksiyon riskini azaltmak için kişisel hijyen çok önemli. Eğer ek bir hastalığı varsa bunu doktorların tavsiyesine göre tedavi edilmesi önemlidir. Ameliyat sonrası en ufak bir problem olduğunda da ameliyatı yapan hekime danışması gerekir” dedi.
Kaynak : İHA
Memorial Antalya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Prof. Dr. İsa Coşkun, kalp ve damar hastalıklarıyla ilgili bilgiler paylaştı, cerrahi yöntem gereken hastalarda ameliyat seçeneğinin güncel teknolojiyle birlikte ilerlediğini söyledi.
Kalp ve damar hastalıklarının geniş bir konu olduğuna işaret eden Prof. Dr. İsa Coşkun, kardiyoloji hekimlerinde yapılan tetkikler sonrası hastaların kendilerine geldiğini ve değerlendirilmeye alındığını kaydetti. Tedavi seçeneğinin hastaya faydalı olacak seçeneğe göre değiştiğini aktaran Prof. Dr. Coşkun, “Bir kalp hastası bize başvurduğunda ya bunu ilaç tedavisiyle takip etmemiz lazım ya balon stentle damarını açmamız lazım ya da ameliyat yapmamız lazım. Bu üç seçenekten bir tanesini uyguluyoruz. Hastaların hangi cerrahi yöntemiyle seçileceğini de mevcut patolojisine göre karar veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Çalışan kalpte bypass
En çok koroner bypass ameliyatı için kendilerine başvuruda bulunulduğunu belirten Coşkun, “Hastayı değerlendirdikten sonra en çok seçtiğimiz yöntem, çalışan kalpte bypass oluyor. Buradaki gaye, hastanın düşük riskle bir kalp ameliyatı geçirmesi ve bu ameliyat sonucunda uzun yıllar herhangi bir kalp sorunu yaşamadan normal hayatına devam edebilmesi. Seçtiğimiz cerrahi yöntem, bazı zorunluluklardan dolayı ortaya çıkmış bir yöntem. İlk kalp ameliyatları başladığında klasik yöntem yani kalp akciğer makinesine bağlanıp ameliyat sırasında kalbi durdurularak yapılan ameliyat yöntemi kullanılmış. Bu ameliyatlar yapılmaya başlandıktan sonra bir süre bu yöntemin hastada birçok sorunlar oluşturduğu gözlemlenmiş. Hastalarda felç, böbrek rahatsızlıkları ve kalp ameliyatı sonrası en sık görülen problemlerden biri ise akciğer problemleri ortaya çıkmış” diye konuştu.
“3-4 günde taburcu oluyorlar”
Kalp cerrahlarının en iyi yöntemi araştırması ve gelişen teknolojiyle birlikte çalışan kalpte ameliyat yönteminin ortaya çıktığını aktaran Coşkun, yöntemin faydalarını şu sözlerle anlattı:
“Günümüzde bu yöntemi kullanmaya başladık. Ameliyat ettiğimiz hastaların yüzde 95’inde çalışan kalpte bypass uygulamaktayız. Hastalar ameliyatın ertesi günü servis odasına çıkabiliyor, yakınlarıyla birlikte odada kalabiliyor ve servis koridorlarında yürüyebilecek hale gelebiliyor. Ameliyat sonrası 3 ya da 4’üncü günde taburcu olabiliyor. Daha hızlı iyileşiyorlar. Bizim hasta grubumuz genellikle 60 yaş ve üzeri gruptur. Bu ameliyatları sık yapan kliniklerde görülmüştür ki, bir takım nörolojik ve algı değişiklikleri çalışan kalple yapılan hastalarda görülmemekte. Hasta sanki genel cerrahi ameliyatı olmuş gibi erken uyanmakta, erken mobilize olup daha hızlı iyileşmekte.”
Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gereken hususlar
Prof. Dr. Coşkun, hastanın taburcu olduktan sonra dikkat etmesi gereken hususlara da değinerek, “Hastaların ameliyat sonrası yara iyileşmelerinin olabildiğince hızlı ve normal hayata olabildiğince çabuk adapte olmaları. Hastanın bunun için doktor tavsiyelerine uyması çok önemli. Hastanın enfeksiyon riskini azaltmak için kişisel hijyen çok önemli. Eğer ek bir hastalığı varsa bunu doktorların tavsiyesine göre tedavi edilmesi önemlidir. Ameliyat sonrası en ufak bir problem olduğunda da ameliyatı yapan hekime danışması gerekir” dedi.
Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.19 14:18:35
Son Düzenlenme Tarihi :
Mevsimlik tarım işçilerinin çocukları köy yaşam merkezlerinde eğitim alıyor
Gül çiçeği hasadı için Isparta’ya gelen mevsimlik tarım işçilerinin çocukları kendileri için açılan köy yaşam merkezlerinde eğitim alıyor. Yaklaşık 350 öğrenci, gül çiçeği hasadı bitene kadar köy yaşam merkezlerinde sosyal faaliyetlere ve etkinliklere katılıyor.
Dünyanın gül yağı ihtiyacının yüzde 65’ini karşılayan Isparta’da gül çiçeği hasadı başladı. Gül bahçelerinde çalışmak üzere Şanlıurfa ve Hatay illerinden Isparta’ya gelen mevsimlik tarım işçilerinin çocukları için, Isparta Valiliği öncülüğünde Milli Eğitim İl Müdürlüğü tarafından köy yaşam merkezleri açıldı.
Isparta’nın Keçiborlu ilçesine bağlı Tepecik köyünde açılan köy yaşam merkezinde, mevsimlik tarım işçilerinin 0-3 ve 0-6 yaş grubundaki çocuklarına yönelik eğitim çalışmaları yapılıyor. Çocuklar, gül çiçeği hasadı bitene kadar köy yaşam merkezindeki öğretmenler eşliğinde çeşitli aktivite ve etkinliklere katılarak eğlenceli vakit geçiriyor.
Gül çiçeği hasadı boyunca köy yaşam merkezinde yaklaşık 350 öğrencinin eğitim alacağını belirten Milli Eğitim İl Müdürü Erhan Baydur, “Keçiborlu ilçemizde açmış olduğumuz 3 tane köy yaşam merkezine bağlı olarak mevsimlik tarım işçilerimizin çocuklarının eğitimlerini aldığı yerdeyiz. Bu yıl Mayıs ayında başlayan ve Haziran ayının sonuna kadar devam edecek gül hasat sezonunda mevsimlik işçilerimizin çocuklarına yönelik eğitimleri devam ettiriyoruz. Örgün eğitimde olan çocuklarımız köylerimizde bulunan okullarında eğitim öğretime dahil ediyoruz. Ondan sonraki süreçlerde yine köy yaşam merkezlerinde sosyal faaliyetlere ve etkinliklere katılıyorlar. Örgün öğretimle birlikte 0-3 ve 0-6 yaş, örgün dışı okul öncesi eğitim alan toplam 350 öğrencimiz şu anda mevsimlik işçi vatandaşlarımızın çocukları eğitim öğretim görüyor köy yaşam merkezlerimizde” dedi.
Dünyanın gül yağı ihtiyacının yüzde 65’ini karşılayan Isparta’da gül çiçeği hasadı başladı. Gül bahçelerinde çalışmak üzere Şanlıurfa ve Hatay illerinden Isparta’ya gelen mevsimlik tarım işçilerinin çocukları için, Isparta Valiliği öncülüğünde Milli Eğitim İl Müdürlüğü tarafından köy yaşam merkezleri açıldı.
Isparta’nın Keçiborlu ilçesine bağlı Tepecik köyünde açılan köy yaşam merkezinde, mevsimlik tarım işçilerinin 0-3 ve 0-6 yaş grubundaki çocuklarına yönelik eğitim çalışmaları yapılıyor. Çocuklar, gül çiçeği hasadı bitene kadar köy yaşam merkezindeki öğretmenler eşliğinde çeşitli aktivite ve etkinliklere katılarak eğlenceli vakit geçiriyor.
Gül çiçeği hasadı boyunca köy yaşam merkezinde yaklaşık 350 öğrencinin eğitim alacağını belirten Milli Eğitim İl Müdürü Erhan Baydur, “Keçiborlu ilçemizde açmış olduğumuz 3 tane köy yaşam merkezine bağlı olarak mevsimlik tarım işçilerimizin çocuklarının eğitimlerini aldığı yerdeyiz. Bu yıl Mayıs ayında başlayan ve Haziran ayının sonuna kadar devam edecek gül hasat sezonunda mevsimlik işçilerimizin çocuklarına yönelik eğitimleri devam ettiriyoruz. Örgün eğitimde olan çocuklarımız köylerimizde bulunan okullarında eğitim öğretime dahil ediyoruz. Ondan sonraki süreçlerde yine köy yaşam merkezlerinde sosyal faaliyetlere ve etkinliklere katılıyorlar. Örgün öğretimle birlikte 0-3 ve 0-6 yaş, örgün dışı okul öncesi eğitim alan toplam 350 öğrencimiz şu anda mevsimlik işçi vatandaşlarımızın çocukları eğitim öğretim görüyor köy yaşam merkezlerimizde” dedi.

