“Ne İsa’ya yarandın, ne Musa’ya yarandın” diye bir söz vardır. Bir hikaye üzerine söylenilmiş bir sözdür ve “Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” sözünün bir başka versiyonudur.
Gazeteci için bu sözler “cuk” diye oturmuştur. Yaptığınız haberler, yazdığınız yazılar bir grup tarafından doğru bulunup takdir edilirken, bir başka grup tarafından doğru olduğu bilinmesine rağmen bulunmaz ve dolayısıyla taktirde edilmez.
Tam tersine haberin muhatabı bir süre selamı-sabahı keser. Gönüllüleri sosyal medya üzerinden size yönelik bombardıma başlarlar. Telefon açıp hakaret ederler, tehdit ederler. Yandaş medyadaki sahte isimler devreye girer, kimi zaman isimle, kimi zaman isminizi vermeden isteğe göre yorum yapar.
Fazla takmam, bildiğim yoldan da geri kalmam. İyi ve güzeli her zaman över, babam olsa yalan ve yanlışı da yazmaktan geri kalmam. 
Gazetenin geri planında kesinlikle kimse yoktur. 
Siyasi bir gazetedir ama görüyor-sunuz Ak Partili belediyelerinde haberleri var, CHP’lilerin de. MHP’lilerin haberleri de gazetemizde her zaman yer bulmuştur. 
Bu da bizim güçlü olmamızı sağlayan en önemli olgudur ki... 
Gazetemin aboneliğini iptal etmişler, ilanı kesmişler...
Umurumda bile değildir. 
Çünkü rızkı veren’de, kesen de O’dur. Biz O’na sırtımızı dayadık. O’ndan yardım umarız...
Her şeyde şükrederiz.

Ekleme Tarihi : 2016-04-07 10:25:57.000

Son Düzenlenme Tarihi :