SON DAKİKA

logo

Sağlık Emekçileri Parkı açıldı

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, aynı zamanda bir yenilenebilir enerji santrali gibi çalışan Sağlık Emekçileri Parkı’nın açılışında “Aslında park, kısmen sağlık çalışanlarımız gibi. Kendine yetmeye çalışıyor. Mevcut koşullar ne olursa olsun ayakta kalmaya çalışıyor. Toplumu ve insanı için çalışıyor” dedi.

Muratpaşa Belediyesi’nin covid-19 pandemisiyle canı pahasına mücadele eden ve bu mücadelede hayatını kaybeden sağlık emekçilerine adadığı ‘Sağlık Emekçileri Parkı’ düzenlenen törenle açıldı. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin karşısında yer alan 2 bin metrekarelik parkın açılışına Antalya Tabip Odası Başkanı Nursel Şahin, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası temsilcileri, CHP Antalya İl Başkanı Nusret Bayar, CHP Muratpaşa İlçe Başkanı Hasan Şahin, CHP Antalya milletvekilleri Rafet Zeybek ve Aydın Özer, belediye meclis üyeleri katıldı.

EN ÇOK FEDEKARLIĞI ONLAR YAPTI

Başkan Uysal, 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutlayarak başladığı konuşmasında, dünyanın hiç tanımadığı, bilmediği bir felaketi yaşadığını söyledi. İnsanlarının hayatlarını kaybettiğini, çok ağır hastalık süreçleri geçirdiğini, evlerine kapandığını ve pandemininsosyo-ekonomik buhranlara neden olduğunu kaydeden Başkan Uysal, “Bu süreçte, ‘Hepimiz çok fedakarlık ediyoruz’ diyebilirim. Ama en çok, yaşamını ortaya koyarak, fedakarlık eden sağlık çalışanlarımız olmuştur” dedi.

SADECE BİR TEŞEKKÜR DEĞİL

Muratpaşa Belediyesi’nin hizmete açtığı Sağlık Emekçileri Parkı’nın bu anlamda bir teşekkürün ifadesi olduğu kadar sağlık çalışanlarının hatırlanması ve sorunlarına ilişkin farkındalığın oluşturulması anlamında kamusal bir görevi de yerine getirdiğini dile getiren Başkan Uysal, bu süreçte 140 hekim olmak üzere 387 sağlık çalışanın covid-19 nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi. Bunun çok üzücü olduğunu belirten Başkan Uysal, “Bu süreçte pandemi dışında kötü muameleye maruz kalan sağlık çalışanımız oldu. Bunu bir an önce atlatmayı temenni ediyoruz” dedi.

KENDİNE YETEN PARK

Açılışı yapılan Sağlık Emekçileri Parkı’nın yenilenebilir enerji sistemine sahipTürkiye’deki ilk park olduğunu dile getiren Başkan Uysal, şunları söyledi:

“Bu park kendine yeten bir park. Bütün masrafını 3- 3.5 yıl içinde amorti eden, aydınlatması dahil kendi kendine üreten, yerden su çekmeyi kendi kendine yapan bir park. Aslında park, kısmen sağlık çalışanlarımız gibi. Kendine yetmeye çalışıyor. Mevcut koşullar ne olursa olsun ayakta kalmaya çalışıyor. Toplumu ve insanı için çalışıyor.”

SAĞLIKÇILARDAN TEŞEKKÜR

Antalya Tabip Odası Başkanı Şahin ise sağlık çalışanlarının pandemi döneminde toplumdan 9 kat daha fazla hastalandığını söyledi, “Hekimlerimizi, sağlık çalışanlarımızı koruyamadık” dedi. Pandeminin ilk günlerinde takdirle karşılanan, alkışlanan sağlık emekçilerinin görünmez olduğunu dile getiren Şahin, şunları söyledi:

“Hepimize, topluma seslendiler. ‘Tükeniyoruz, ölüyoruz.Yaşatmak için yaşamak istiyoruz’ dediler. Bütün meslektaşlarımız, özverili ve fedakarca çalıştı. Onun için Muratpaşa Belediyesi ve Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Bunlar bir farkındalıktır. Bizi görmektir, işitmektir. Hatırlanmaktır.  Önlenebilir bu hastalıktan toplumuzu ve sağlık çalışanlarını korumamamız lazım. Onun için hep birlikte, topyekun, yerel yönetimlerle, dayanışmayla, toplumu ‘hastalık mı açlık mı’ ikilemine sokmadan mücadele etmeye devam edeceğiz.”

TEMİZ ENERJİ SANTRALİ

Muratpaşa Belediyesi’nin 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında açılışını gerçekleştirdiği Sağlık Emekçileri Şehir şebeke elektrik sisteminden tamamen bağımsız olarak ihtiyacı olan tüm elektrik enerjisini kendisi üretiyor. Parkta yer alan güneş enerji panelleri, güneşten aldığı enerjiyi elektrik enerjisine çeviriyor ve parkın süs havuzundaki değirmeni döndürüyor. Gün boyu dönen değirmen pilleri şarj ediyor ve güneşin batmasıyla birlikte parkın lambaları yanmaya başlıyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarından güneş enerjisi sistemi üzerine kurulu ve hidroelektrik enerji sistemin de küçük bir örneğinin yer aldığı parkta ayrıca cep telefonu, tablet şarj edilmesini sağlayacak usb bağlantı noktaları da bulunuyor.

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.03.16 08:31:47
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Hatay’da 13 katlı lüks binayı yıkmak için çözümü böyle buldular

Depremin vurduğu Hatay’da 13 katlı lüks site, tepesine iş makinesi çıkarılarak yıkılmaya başlandı. Bina tepesindeki iş makinası, vatandaşların da ilgi odağı oldu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkımı yaşayan Hatay’da ekiplerin hasarlı binaları yıkım çalışmaları aralıksız sürüyor. İskenderun ilçesi Çay Mahallesi’nde bulunan lüks sitede ekipleri yıkım çalışması başladı. Daire fiyatlarının 2 milyon TL’yi bulduğu 4 bloklu 13 katlı lüks site, tepesine iş makinası çıkarılarak yıkılmaya başlandı. Çevrede güvenlik önlemi alınarak yıkılan sitenin tepesindeki iş makinası da vatandaşların ilgi odağı oldu.
“Kaç tonluk makinelerin en tepeden kat kat yıkmaları bize garip geliyor “
Ekiplerin yıkıma tepeden başlamasının kendilerine ilginç geldiğini belirten Cansu Kara, “Burası İskenderun ilçesi Çay Mahallesi. Bundan birkaç gün öncesinde görmüş olduğunuz binaya vinçle, yıkım yapılacak diye geldiler. Bende yakında bulunan bir spor salonunda çalışıyorum. Yıkımın tepeden başladığı için çevreye moloz düşüyor, tabi ki Hataylılar olarak biz bu duruma alıştık. Tepeden yıkıyor olmaları bize çok ilginç geldi açıkçası. Çünkü kaç tonluk makinelerin en tepeden kat kat yıkmaları bize garip geliyor. Burayı araç ve yaya trafiğine kapattılar. Buradan herhangi bir insan geçmesine de izin vermiyorlar” dedi.
“İlk kez gördüğüm için çok ilginç geldi”
İlk kez böyle bir yıkım çalışması gördüğünü ifade eden Özgür Türkmen, “İskenderun burası, binanın tepesinde iş makinası var. Binayı yıkıyor. İlk kez gördüğüm için çok ilginç geldi” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.04 19:21:01
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.09.04 19:24:01





84 yaşında avukat oldu, azmin zaferini çeşitli dillerde piyano çalarak kutladı

Antalya’da yaşayan 84 yaşındaki Mustafa Yavuz Yalçınkaya 1959’da girdiği hukuk fakültesinden Türkiye’nin en yaşlı hukuk fakültesi mezunu olarak 63 yıl sonra mezun oldu. Cübbesini giyerek görevine başlayan Yalçınkaya, zaferini piyano çalıp 5 dilde şarkı söyleyerek kutladı.
Antalya’da yaşayan 84..

Antalya’da yaşayan 84 yaşındaki Mustafa Yavuz Yalçınkaya 1959’da girdiği hukuk fakültesinden Türkiye’nin en yaşlı hukuk fakültesi mezunu olarak 63 yıl sonra mezun oldu. Cübbesini giyerek görevine başlayan Yalçınkaya, zaferini piyano çalıp 5 dilde şarkı söyleyerek kutladı.
Antalya’da yaşayan 84 yaşındaki evli, 1 çocuk babası Mustafa Yavuz Yalçınkaya, 1959 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne girmeye hak kazandı. Yalçınkaya, öğretmenlik görevi nedeniyle okulunu bırakmak zorunda kaldı. Yalçınkaya, bir kısmı yurt dışında olmak üzere 30 yıla yakın kamu görevi yaptı ve 47 yaşında emekli oldu. Emeklilik sonrasında ise uzun yıllar müzisyenlikle uğraştı.

"Türkiye’nin en yaşlı mezunu olarak bitirdi"
Yalçınkaya, 2018 yılında çıkan öğrenci affıyla, 1959’da bıraktığı Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne geri dönerek, geçen yıl Türkiye’nin en yaşlı mezunu olarak bitirdi. Mezuniyetin ardından Antalya’ya gelen Yalçınkaya burada 1 yıllık stajını tamamladıktan sonra işyeri açma ruhsatı alarak cübbesini giydi. Yalçınkaya azminin zaferini evinde piyona çalıp, 5 dilde şarkı söyleyerek kutladı.

"1959 yılında Ankara Hukuk Fakültesini kazandım"
Yaşamını anlatan Yalçınkaya, “Elmalı’da doğdum, baba askerdi. Bu yüzden birçok il gezdim. 1959 yılında Ankara Hukuk Fakültesini kazandım. Daha sonra yedek subay öğretmeni olarak görev yapmaya başladı. Yurt dışında görevlerde bulundum. Ardından Antalya’da bir otelin teklifi ile müzisyenliğe başladım. Çok iyi piyona biliyordum. Gece kulüplerinde görev aldım. Ardından ise üniversitelerde af çıktığını öğrendim. Bunun üzerine hukuk fakültesine geri döndüm. Sonra bir kez daha bıraktım. Bir süre sonra en son afta okulumu tamamladım” dedi.

"Okulda bana öğrenciler, “Yavuz amca” diyorlardı"
Geçen yıl mezun olduğunu belirten Yalçınkaya, “Antalya’da stajımı tamamladım. Allah nasip etti ruhsatımı alarak cübbemi giydim. Bu annemin bir temennisiydi. Annem bana “Sen şu fakülteyi bitirsen Kızılay’da takla atacağım” demişti. Birden fazla dilde piyano biliyorum. Okulda bana öğrenciler, “Yavuz amca” diyorlardı. Derslerimi ben kütüphanede çalışarak bitirdim. Hergün erkenden dersime gelirdim. Her derse girdim, saat 09.00 da sınıfta olurdum. Hocalar şaşırırdı. Bugün hocalarım arayarak beni tebrik etti” ifadelerine yer yerdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.25 16:58:12
Son Düzenlenme Tarihi :