“Bundan 2 yıl önce, 23 Kasım 2018 Cuma günü Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın liderliğinde ve 99 Kurucu Üyemizin imzalarıyla Yeniden Refah Partimizi kurduk” diyen yeniden Refah Partisi Elmalı İlçe Başkanı Uğur Türkmen, “Yeniden Refah Partimiz’i kurarken binlerce yol arkadaşımızla birlikte yaşadığımız heyecan, merhum Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamız’ın 1969’da başlattığı yürüyüşün ilk adımlarının heyecanı ile aynı heyecandı. Partimizi kurduğumuz o gün, mazlumların kurtuluş ümidinin yeniden yeşerdiğinin müjdesi olan tarihi bir gündü” dedi.
“Partimizi kurarken, yola çıkarken zorlukları biliyorduk. Nasıl engellerle karşılaşacağımızı, hangi sıkıntılarla karşı karşıya kalacağımızı, bu yolun uzun ve meşakkatli bir yol olduğunu, bu yolda yürümenin zor ve zahmetli olduğunu biliyorduk. Bütün bu zorluklara rağmen, ülkemiz ve milletimiz büyük sıkıntılarla karşı karşıya iken, beka sorunu yüksek sesle dile getiriliyorken, ekonomik sorunlar milletimizin adeta belini büküyorken elbette seyirci kalamazdık” diye açıklamasına devam eden Türkmen şunları söyledi:
“İslam coğrafyası işgal altındayken, Müslümanlar eziliyor ve katlediliyorken, Akdeniz’in ve Ege’nin serin sularında küçücük yavrularımız can veriyorken elbette duramazdık.
Bütün bu zorluklara karşın sabrın, mücadelenin, kararlı olmanın, azmetmenin, cihat şuuruyla çalışmanın, Milletimiz’i, bütün mazlum Müslümanları ve bütün ezilmişlerimaddi ve manevi sıkıntılarından kurtarma heyecanının, imanın ve inancın karşısında beşeri hiçbir gücün duramayacağını da biliyorduk ve bu şuurla yola çıktık.
Milletimiz için “Paylaşımda Adalet” ve “Yönetimde Adalet”i tesis edeceğimize dair Milli Görüş sözü vererek yola revan olduk.
Milli Görüş Hareketi’nin yarı yolda kalmayacağını, Milli Görüş çınarının yeni sürgünler vereceğini aziz milletimizin kıymetli evlatlarına bir kez daha gösterdik. “1. Kırk Yıl”daMilletimiz’eefsane hizmetler yapmış Milli Görüş Hareketi’nin, “2. Kırk Yıl”da da bu hizmetleri sürdüreceğinin bir kez daha müjdesini verdik.
Bir kurtuluş ümidi bekleyen mazlum İslam coğrafyasına, üzülmeyin, ye’se düşmeyin, yola çıktık geliyoruz dedik. “Milletimiz için Biz Varız”, “Tüm Ezilenler için Biz Varız” dedik.
Yeniden Refah Partimiz’in bugün Türkiye’de yüz binlerce teşkilat mensubuyla var olan, çalışan, ülkemizin ve milletimizin geleceği için projeler, çözümler üreten büyük bir teşkilat haline geldiğini görmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz.
İki yıl önce kurduğumuz partimizde ilçe kongrelerimizi, il kongrelerimizi büyük katılımlarla, heyecanlı, coşkulu, ülkemize ve Milletimiz’e hizmet etme şuuruyla bir araya gelen topluluklarla gerçekleştirdik.
Bugün geldiğimiz noktada 81 ilde, 820 ilçede teşkilatlarımızı kurduk. BugünHakkari’mizden Edirne’mize, Sinop’umuzdan Antalya’mıza ülkemizin her köşesinibağımsızlığın ve maneviyatın“Hilali”, bereketin “Başağı” ile kuşanmış tabelalarımız ve bayraklarımız sarmış durumdadır.
İl ve ilçe kongrelerinin tamamlanması sonrasında 1. Olağan Büyük Kongremiz’içoğunluğu gençlerden oluşan 40.000’den fazla kişinin katılımı ile, siyasi tarihimizin en büyük kongresi olarak gerçekleştirdik.
Genel Başkanımız’ın “İnsan Seli, Heyecan Seli, Coşku Seli” diye tarif ettiğiBüyük Kongremiz’e katılanların büyük çoğunluğunu gençlerin oluşturması ise “Burada Gelecek Var” sloganımızın ne kadar isabetli olduğunun ispatı olmuştur.
Bugün Türkiye’nin her köşesinde sokağa çıktığınızda, parti stantlarımızda, esnaf ziyaretlerinde, salon toplantılarında ülkesine ve milletine hizmet etme sevdasıyla çalışan teşkilat mensuplarımızı görürsünüz.
Bu kadar kısa süre içerisinde, bu kadar muazzam bir teşkilat yapısının oluşturulması, Yeniden Refah Partisi bayrağının ülkemizin tamamında dalgalanıyor olması, sözümüzün, sesimizin bütün Milletimiz’e ulaşması ve İslam coğrafyasındaki mazlum Müslümanlarınumudu olması, Yeniden Refah Partisi kadrolarının inancının ve azminin en büyük ispatıdır.
İki yıldır büyük bir heyecanla sürdürdüğümüz bu çalışmalarda, Türkiye’mizin ihtiyacı olan samimiyete, nezakete, yalnızca vatan ve millet için çalışma anlayışına, en kıymetli manevi mirasa, tertemiz bir geçmişesahip olan Yeniden Refah Partimiz’in, Milletimiz’den gördüğü büyük teveccühe şahitlik ediyor olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz.
Partimizin kurulduğu günden bu yana tüm Anadolu’yu karış, karış geziyor, milletimizle buluşuyoruz. Kapısına kadar gittiğimiz insanlarımız yakamızda bulunan rozetimizi görünce hasretle bize sarılıyor. Yeniden Refah Partisi ve Dr. Fatih Erbakan ismini duyunca bizleri sevgi ve muhabbet ile kucaklıyor, efsane Milli Görüş hizmetlerine duydukları özlemi ifade ediyorlar.
Bu azim ve inançla Yaşanabilir Bir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye, Hak ve Adaletin hakim olacağı Yeni Bir Dünya hedefine ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz.
Partimizi kurduğumuz günden bugüne kadar Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın liderliğinde, ülkemizin karşı karşıya olduğu bütün sorunlarla ilgili görüş ve düşüncelerimizi sadece eleştiri boyutunda değil, çözüm önerilerimizi ve somut projelerimizi de aktararak ifade ettik.
Ekonomik krizden, İstanbul Sözleşmesi’nin yol açtığı sosyal sorunlara, işsizlikten, eğitimde yaşanan sıkıntılara, Kıbrıs’tan, Akdeniz’de karşı karşıya olduğumuz tehlikelere kadar birçok konuda, doğruya gönül rahatlığıyla doğru, yanlışa da kararlılıkla yanlış diyerek düşüncelerimizi aziz Milletimiz’le paylaştık. Sadece eleştiren değil, Milli Görüş zihniyetiyle çözümü açıkçaortaya koyanbir siyaset anlayışıyla hareket ettik. Başta “Milli Kaynak Paketleri-1” kitabımız olmak üzere hazırladığımız tüm projeleri titiz çalışmalarla hazırladık ve tüm Milletimiz’lepaylaştık.
Tüm bu projeleri geliştirirken hedefimiz Yeniden Büyük Türkiye’yi inşa etmektir. Milli ve manevi değerlere bağlı, eğitimli ve donanımlı gençliğimizle, anne ve baba olmanın değerini bilen, yeni nesilleri yetiştirecek en sağlam yapının aile olduğunun bilincinde olan Milletimiz’le, refahın ve kalkınmanın üretmekle mümkün olduğunu bilen sanayicimizle, çiftçimizle Yeniden Büyük Türkiye hedefine ulaşacağız, ekonomik ve teknolojik bakımdan güçlü Türkiye’yi hayata geçireceğiz.
Merhum Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamız’ın 1997 senesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin 54. Hükümetinin Başbakanı olarak kurduğu “D-8Organizasyonu”na bugüne kadar gereken önemi vermeyen ve Avrupa Birliği’ne üye olma hayali peşinde koşan dış politika anlayışını terk edeceğimizi, önce D-8’i canlandıracağımızı, sonrasında nihai hedefimizin 57 Müslüman ülkenin bir araya getirilerek oluşturulacak olan “D-60Organizasyonu”nu, yani İslam Birliği’ni kurmak olduğunu her platformda dile getirdik ve bu hedefe Yeniden Refah Partisi iktidarında ve Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın Cumhurbaşkanlığı’nda ulaşılacağını ifade ettik.
Bugün Ayasofya’nın zincirlerinin kırılmasının mutluğu içerisindeyken, Mescid-i Aksa’nın esaretinin hüznünü yaşamaya devam ediyoruz.
Karabağ’ın Ermenistan işgalinden kurtarılmasını sevinçle karşılarken, Doğu Türkistan, Suriye, Yemen ve Filistin’deki kardeşlerimiz için göz yaşı dökmeye devam ediyoruz.
Sadece mazlum Müslümanların değil, Afrika’dan Asya’ya, Avrupa’dan Amerika’ya tüm ezilmişlerin acı feryatlarını duymaya devam ediyoruz.
Aylan bebeğin acısı dinmeden, Akdeniz’de alabora olmuş tekneye tutunmuş Afrikalı annenin “bebeğim nerede” çığlıklarıyla sarsılıyoruz.
Tüm bu acı gerçeklerin reçetesi olan “D-60” öncülüğünde oluşturulacak “Yeni Bir Dünya” hedefi için çalışıyoruz.
Yeniden Refah Partimiz; Yeniden Büyük Türkiye’nin mimarı olacak kadroları,İslam Birliği’ni kuracak iradeyi ve Yeni Bir Dünya’yı inşa edecek lideri ve vizyonu bünyesinde barındırmaktadır.
Bu inanç, bu gayret, Milletimiz’in teveccühü ve en önemlisi Rabbimiz’in yardımı ile bu hedeflere ulaşmak elbette mümkün olacaktır.
Yeniden Refah Partimiz’in 2. Kuruluş Yıldönümü’nde, bugüne kadar büyük fedakarlıklarla çalışan tüm teşkilat mensuplarımıza, tüm üyelerimize, partimize gösterdikleri büyük teveccüh dolayısıyla Aziz Milletimiz’e, sonsuz teşekkürler ediyoruz.
Yeniden Refah Partimiz’inöncülüğünde‘Yeniden Büyük Türkiye’ hedefine ulaşılmış olan, adalet, refah, huzur ve barışın hakim olduğu, yedi milyar insanın kul haklarının teminat altına alındığı ‘Yeni Bir Dünya’nın kurulmuş olduğu nice kuruluş yıldönümlerinde buluşabilmek duasıyla Yüce Yaratana emanet olunuz.
‘İlyas Yılgör 3. Uluslararası Fotoğraf Yarışması’ ödül töreni yapıldı
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, birçok kurumun katkısıyla organize edilen ve FIAP ile PSA üyesi olan EFIAP/Platin ve PPSA unvanlarını taşıyan fotoğraf sanatçısı Hulki Muradi tarafından yürütülen ‘İlyas Yılgör 3. Uluslararası Fotoğraf Yarışması’ ödül törenine katıldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Nikah Salonunda gerçekleştirilen törene, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, İlyas Yılgör’ün eşi Janet Yılgör, İlyas Yılgör’ün oğulları Esat Yılgör ile İskender Yılgör, daire başkanları, Meclis üyeleri, fotoğraf sanatçıları ve sanatseverler katıldı. Başkan Seçer törende ilk olarak sergiyi gezdi. Ardından İlyas Yılgör Özel Ödülü’nü almaya hak kazanan fotoğrafı imzaladı. Başkan Seçer fotoğrafın arkasına, “İlyas Yılgör’e dolu dolu bir hayat, değerli evlatlar yetiştirdiği için saygı ve acil şifalar diliyorum” notunu yazdı.
Ödül töreninde konuşan Başkan Seçer, geçirdiği rahatsızlık sonucu hastanede tedavi gören İlyas Yılgör’e geçmiş olsun dileklerinde bulunarak, Yılgör’ün hayata, kente ve çevreye değer katan bir insan olduğunu söyledi. Yarışmanın her geçen yıl bir önceki yıla göre daha da zenginleştiğini kaydeden Seçer, “Birçok ülkeden çok sayıda sanatçının ve 2 binden fazla eserin mücadele ettiği bir organizasyon. Her bir eser bence bir diğeri kadar değerlidir ama ödüle layık görülenler mutlaka en ince ayrıntılarına kadar incelenmiştir ve seçilmiştir. Yarışmaya eserleriyle katılan bütün fotoğraf sanatçılarımızı kutluyorum. Bütün eserlerin de başarılı olduğunu, derece aldığını söylemek istiyorum” dedi.
“Mersin genç ama çok kadim bir yerleşim yeri”
Mersin’in genç ancak bir o kadar da değerli ve kadim bir kent olduğuna dikkat çeken Seçer, “Mersin hızla değerlenen bir kent. Bu değeri katanlar da İlyas Yılgör gibi daha örneklerini verebileceğimiz Mersin’de doğmuş, büyümüş, buranın değerine değer katmış insanlardır. Toplumları, kentleri, ülkeleri de değerli kılan sadece oranın yeraltı, yerüstü zenginlikleri değil, o bölgenin insanları, sanatçıları, bilim insanları, liderleri, topluma örnek olmuş insanlarıdır. Mersin de böyle bir coğrafya. Merkez olarak genç bir kentiz ama bütün bir coğrafyaya baktığınız zaman çok kadim bir yerleşim yeriyiz” diye konuştu.
Mersin Büyükşehir Belediyesinin çalışmalarını başlattığı Mersin’e Değer Katanlar Kurulu’nun (MEDEKA) organizasyonun oluşmasına büyük katkı sağladığını belirten Seçer, “MEDEKA’nın Mersin’e gerçekten değer kattığını görmekten mutluluk duyuyorum. Kentimizde yaşayanları teşvik etmek, kültür, sanat, müzik, fotoğraf ve arkeoloji gibi birçok alanda Mersin’i söz sahibi yapmak, var olan değerlerini açığa çıkarmak ve her şeyden önemlisi Mersin’in tanıtımı için kent elçiliği misyonunu yerine getirdiğini düşünüyorum. Bunları gördükçe de son derece mutlu oluyorum. Özellikle MEDEKA’da emeği geçen herkese de çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
MEDEKA Fotoğraf Kurulu Sözcüsü Hulki Muradi ise “İlyas üstadın bir fotoğraf yarışmasını yapmak gerçekten Mersin’in dünyaya açılan yüzü oldu. Çünkü ustaya saygıyı ve onurlandırmasını Mersin aslında fotoğraf yoluyla bütün dünyaya sundu. Aristo diyor ki ‘sanat insanı diğer canlılardan ayıran en önemli şeydir.’ Şöyle bir düşündüğünüzde kaya resimleri dünden bugüne bize geçmişi anlatan şeyler oldu. Fotoğraf da o yüzden dünyada dostluk köprüleri kuran çok önemli bir araç. Ben bu konuda bizim her zaman yanımızda olan belediye başkanımızı, Yılgör ailesini tebrik ediyor ve kutluyorum” dedi.
Konuşmaların ardından ödül takdimi yapıldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Nikah Salonunda gerçekleştirilen törene, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, İlyas Yılgör’ün eşi Janet Yılgör, İlyas Yılgör’ün oğulları Esat Yılgör ile İskender Yılgör, daire başkanları, Meclis üyeleri, fotoğraf sanatçıları ve sanatseverler katıldı. Başkan Seçer törende ilk olarak sergiyi gezdi. Ardından İlyas Yılgör Özel Ödülü’nü almaya hak kazanan fotoğrafı imzaladı. Başkan Seçer fotoğrafın arkasına, “İlyas Yılgör’e dolu dolu bir hayat, değerli evlatlar yetiştirdiği için saygı ve acil şifalar diliyorum” notunu yazdı.
Ödül töreninde konuşan Başkan Seçer, geçirdiği rahatsızlık sonucu hastanede tedavi gören İlyas Yılgör’e geçmiş olsun dileklerinde bulunarak, Yılgör’ün hayata, kente ve çevreye değer katan bir insan olduğunu söyledi. Yarışmanın her geçen yıl bir önceki yıla göre daha da zenginleştiğini kaydeden Seçer, “Birçok ülkeden çok sayıda sanatçının ve 2 binden fazla eserin mücadele ettiği bir organizasyon. Her bir eser bence bir diğeri kadar değerlidir ama ödüle layık görülenler mutlaka en ince ayrıntılarına kadar incelenmiştir ve seçilmiştir. Yarışmaya eserleriyle katılan bütün fotoğraf sanatçılarımızı kutluyorum. Bütün eserlerin de başarılı olduğunu, derece aldığını söylemek istiyorum” dedi.
“Mersin genç ama çok kadim bir yerleşim yeri”
Mersin’in genç ancak bir o kadar da değerli ve kadim bir kent olduğuna dikkat çeken Seçer, “Mersin hızla değerlenen bir kent. Bu değeri katanlar da İlyas Yılgör gibi daha örneklerini verebileceğimiz Mersin’de doğmuş, büyümüş, buranın değerine değer katmış insanlardır. Toplumları, kentleri, ülkeleri de değerli kılan sadece oranın yeraltı, yerüstü zenginlikleri değil, o bölgenin insanları, sanatçıları, bilim insanları, liderleri, topluma örnek olmuş insanlarıdır. Mersin de böyle bir coğrafya. Merkez olarak genç bir kentiz ama bütün bir coğrafyaya baktığınız zaman çok kadim bir yerleşim yeriyiz” diye konuştu.
Mersin Büyükşehir Belediyesinin çalışmalarını başlattığı Mersin’e Değer Katanlar Kurulu’nun (MEDEKA) organizasyonun oluşmasına büyük katkı sağladığını belirten Seçer, “MEDEKA’nın Mersin’e gerçekten değer kattığını görmekten mutluluk duyuyorum. Kentimizde yaşayanları teşvik etmek, kültür, sanat, müzik, fotoğraf ve arkeoloji gibi birçok alanda Mersin’i söz sahibi yapmak, var olan değerlerini açığa çıkarmak ve her şeyden önemlisi Mersin’in tanıtımı için kent elçiliği misyonunu yerine getirdiğini düşünüyorum. Bunları gördükçe de son derece mutlu oluyorum. Özellikle MEDEKA’da emeği geçen herkese de çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
MEDEKA Fotoğraf Kurulu Sözcüsü Hulki Muradi ise “İlyas üstadın bir fotoğraf yarışmasını yapmak gerçekten Mersin’in dünyaya açılan yüzü oldu. Çünkü ustaya saygıyı ve onurlandırmasını Mersin aslında fotoğraf yoluyla bütün dünyaya sundu. Aristo diyor ki ‘sanat insanı diğer canlılardan ayıran en önemli şeydir.’ Şöyle bir düşündüğünüzde kaya resimleri dünden bugüne bize geçmişi anlatan şeyler oldu. Fotoğraf da o yüzden dünyada dostluk köprüleri kuran çok önemli bir araç. Ben bu konuda bizim her zaman yanımızda olan belediye başkanımızı, Yılgör ailesini tebrik ediyor ve kutluyorum” dedi.
Konuşmaların ardından ödül takdimi yapıldı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.29 10:45:22
Son Düzenlenme Tarihi :
Antalya Devlet Konservatuvarı’ndan halka açık iki sanatsal etkinlik
Akdeniz Üniversitesi Antalya Devlet Konservatuvarı Müzik Bölümü ve Sahne Sanatları Bölümü mayıs ayı içerisinde halka açık iki sanatsal etkinlik sergiledi.
Akdeniz Üniversitesi Atatürk Konferans Salonu’nda gerçekleşen Orkestra ve Çocuk Korosu konserinde konservatuvar öğrenci orkestrası ile çocu..
Akdeniz Üniversitesi Antalya Devlet Konservatuvarı Müzik Bölümü ve Sahne Sanatları Bölümü mayıs ayı içerisinde halka açık iki sanatsal etkinlik sergiledi.
Akdeniz Üniversitesi Atatürk Konferans Salonu’nda gerçekleşen Orkestra ve Çocuk Korosu konserinde konservatuvar öğrenci orkestrası ile çocuk korosu kursiyerleri birlikte sahne aldı. Konserde konservatuvarın öğrenci orkestrası ile Doç. Dr. Sonat Coşkuner’in yıl boyunca çalıştırmış olduğu koroyu, Antalya Devlet Opera ve Balesi Şefi Hakan Kalkan yönetti. 6-8 yaş ve 9-14 yaş kategorilerinden oluşan çocuk korosunun seslendirdiği şarkılara eşlik eden orkestra, ayrıca Norveçli besteci Edvard Grieg’in “Peer Gynt” adlı Orkestra Suitini de seslendirdi.
“Ortaokul, lise ve lisans öğrencilerinden sahne sanatları gösterisi”
Konservatuvarın Sahne Sanatları Bölümü Bale Ana Sanat Dalı’nın sahnelemiş olduğu temsil ise Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Konservatuvarda eğitim almakta olan ortaokul, lise ve lisans devresi öğrencilerinin yer aldığı gösteride konservatuvarın bale kurslarına devam etmekte olan 5 yaş ve 6-8 yaş gurubu kursiyerler de sahne aldılar. Bale Ana Sanat Dalı Başkanı Öğr. Gör. İlknur Gora’nın koordinatörlüğünde hazırlanmış olan gösteride Öğr. Elm. Alev Nur Mutal Aksoy, Öğr. Elm. Özge Uygan, Öğr. Elm. Nisa Ezgi Doğan’ın öğrencileri ile Antalya Devlet Opera ve Balesi sanatçıları Selin İnan, Mert Söylemez ve Yetkin Şahin’in öğrencileri sahne aldılar.
“Sahne performansı sanat eğitiminin vazgeçilmez bir unsuru”
Akdeniz Üniversitesi Antalya Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Ceren Hepyücel, “Sanat eğitiminin vazgeçilmez bir unsuru olan sahne performansını öğrencilerimizin her yıl gerçekleşmelerinden büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz. Ayrıca konservatuvarımız bünyesinde 2022 yılında başlatmış olduğumuz bale ve koro kurslarımızda eğitim alan kursiyerlerimiz de bu yıl ilk defa etkinliklerimizde yer aldılar. Eğitimlerimizi şehrimizdeki sanat severler ile bu alana ilgi duyan çocuklarımızla buluşturmuş olmaktan da memnuniyet duyuyoruz” şeklinde konuştu.
Akdeniz Üniversitesi Atatürk Konferans Salonu’nda gerçekleşen Orkestra ve Çocuk Korosu konserinde konservatuvar öğrenci orkestrası ile çocuk korosu kursiyerleri birlikte sahne aldı. Konserde konservatuvarın öğrenci orkestrası ile Doç. Dr. Sonat Coşkuner’in yıl boyunca çalıştırmış olduğu koroyu, Antalya Devlet Opera ve Balesi Şefi Hakan Kalkan yönetti. 6-8 yaş ve 9-14 yaş kategorilerinden oluşan çocuk korosunun seslendirdiği şarkılara eşlik eden orkestra, ayrıca Norveçli besteci Edvard Grieg’in “Peer Gynt” adlı Orkestra Suitini de seslendirdi.
“Ortaokul, lise ve lisans öğrencilerinden sahne sanatları gösterisi”
Konservatuvarın Sahne Sanatları Bölümü Bale Ana Sanat Dalı’nın sahnelemiş olduğu temsil ise Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Konservatuvarda eğitim almakta olan ortaokul, lise ve lisans devresi öğrencilerinin yer aldığı gösteride konservatuvarın bale kurslarına devam etmekte olan 5 yaş ve 6-8 yaş gurubu kursiyerler de sahne aldılar. Bale Ana Sanat Dalı Başkanı Öğr. Gör. İlknur Gora’nın koordinatörlüğünde hazırlanmış olan gösteride Öğr. Elm. Alev Nur Mutal Aksoy, Öğr. Elm. Özge Uygan, Öğr. Elm. Nisa Ezgi Doğan’ın öğrencileri ile Antalya Devlet Opera ve Balesi sanatçıları Selin İnan, Mert Söylemez ve Yetkin Şahin’in öğrencileri sahne aldılar.
“Sahne performansı sanat eğitiminin vazgeçilmez bir unsuru”
Akdeniz Üniversitesi Antalya Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Ceren Hepyücel, “Sanat eğitiminin vazgeçilmez bir unsuru olan sahne performansını öğrencilerimizin her yıl gerçekleşmelerinden büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz. Ayrıca konservatuvarımız bünyesinde 2022 yılında başlatmış olduğumuz bale ve koro kurslarımızda eğitim alan kursiyerlerimiz de bu yıl ilk defa etkinliklerimizde yer aldılar. Eğitimlerimizi şehrimizdeki sanat severler ile bu alana ilgi duyan çocuklarımızla buluşturmuş olmaktan da memnuniyet duyuyoruz” şeklinde konuştu.

