Hakan Tütüncü, Basın Müdürü Gültekin Bursalı aracılığıyla bana bir mesaj yollamış : “Elinden geleni ardına koymasın.”
Anne-babalar dikkat!
ilyonlarca öğrenci son ders zilinin çalmasıyla yarıyıl tatiline girerken, anne babalar olarak karneye vereceğiniz tepkiyle şimdi sizin sınavınızın başladığını biliyor muydunuz? Acıbadem Maslak Hastanesi Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç “Çocuğunuzun karnesi beklentinizin altında da kalsa, üstünde de gelse tepkilerinizin kontrollü olması son derece önemli. Zira çocuklar sevgiyi başarı bazlı değişen bir olgu olarak kodlayabiliyorlar. Bu nedenle onlara bu alt mesajı vermemek ve geliştirici, destekleyici bir ebeveyn olabilmek adına dikkat edilmesi gereken çok önemli kurallar var” diyor. Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç, ebeveynlere başarılı ya da zayıf karne karşısında kaçınmaları gereken davranış modellerini ve doğru yaklaşım örneklerini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
M
Kıyaslamak, dinlemeden yargılamak, ceza vermek, ‘tembelsin, başarısızsın’ gibi etiketler yapıştırmak, ses tonunu yükseltmek ya da umursamaz davranmak! Herhangi bir başarısızlığınızda sizin için çok önemli birinin bu tür tepkileri verdiğini düşünün, ne hissedersiniz? İlk söyleyeceğiniz; kızgınlık ya da kırgınlık olacaktır öyle değil mi? Acıbadem Maslak Hastanesi Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç işte bu hisleri çocukların çok daha yoğun hissettiklerini ve daha kötüsü, sadece bir duygu olarak yaşamayıp bu duyguyu genellediklerini belirterek “Ailesinden karnesine bu tür yaklaşımlarla karşılaşan çocuk ister istemiz kendisini reddedilmiş, dışlanmış ya da sevilmeyen bir birey olarak hissedecektir. Bu duyguları ailesine karşı hissetmesi başarı ihtimalini değil başarısızlık ihtimalini artıracaktır. Bu da aileden uzaklaşmayı tetikleyecektir” diyor. Peki ailelerin zayıf karneye doğru yaklaşımı nasıl olmalı? Uzman Psikolog Dilara Yamanlar önerilerini şu şekilde sıralıyor;
Yargılamadan düşük notların nedenini bulun!
Çocukla iletişim kurarak, öncelikle iyisiyle kötüsüyle bir dönemi bitirmiş olmasını kutlamak, hemen ardından da karnesindeki zayıf notları yargılamadan bunların nedenini bulmaya çalışmak gerekiyor. Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç çocuğa “İyisiyle, kötüsüyle koca bir dönemi bitirdin, zorlandığın noktalar da olmuştur, keyif aldığın noktalar da. Bir dönemi daha bir sürü tecrübeyle bitirdiğin için seni tebrik ediyorum. Hadi biraz bu dönemi değerlendirelim, karnendeki notların beraber üstünden geçelim. Burada diğer notlarına göre biraz daha düşük olan birkaç ders görüyorum, sence neden böyle olmuş olabilir? Sence bunu nasıl geliştirebilirsin? Biz ebeveynlerin olarak sana nasıl destek verebiliriz?’” şeklinde yaklaşmak gerektiğini söylüyor.
Çabasını takdir edin, pozitif noktalarını dile getirin!
Çocuğa doğru yaklaşımda ikinci adımda; kucaklayıcı olmak, çabasını takdir etmek, pozitif noktalarını dile getirmek, aynı zamanda geliştirebileceği yönlerini göstermek çok önemli. Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç “‘Sen benim için çok değerlisin, sonuç ne olursa olsun benim sana karşı olan sevgim hiç değişmeyecek. Odaklandığında, çabaladığında çok güzel şeyler yaptığını görüyorum, yeterince çabaladığında elinden geleni yaptığında çok daha iyi sonuçların olacağına da inanıyorum. Gel bir sarılalım, önümüzdeki dönem yepyeni bir dönem, onunla ilgili neleri daha farklı yaparsak sonuç daha farklı olur biraz onun hakkında konuşalım” şeklindeki yaklaşımın daha yapıcı ve kucaklayıcı olacağını söylüyor.
Önerisini sorun ve anladığınızı gösterin!
Çocuğa tatile başlayacağını ama bu düşük gelen derslerle ilgili küçük adımlarla çalışmaya başlaması gerektiği anlatılıp, önerisi alınmalı. Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç “Bir dönem boyunca yoruldun, tatile de ihtiyacın var, hadi gel tatilin planını birlikte yapalım, neler yapmayı düşünüyorsun? Düşük derslerle ilgili konu tekrarlarına da vakit ayırsak güzel bir başlangıç yapmış oluruz, tatilin hangi aşamasına konu tekrarını koymayı tercih edersin?’ şeklinde ana çerçeve belirlenip seçim hakkı çocuklara bırakıldığında anne babanın işi kolaylaşıyor ve çocuklar da daha fazla motive oluyor” diyor.
Kendinizi sorgulayın!
Son adım olarak kendinizi sorgulamanız gerektiğini vurgulayan Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç, anne babaların ‘biz nerede eksik yapmış olabiliriz, takip konusunda, teşvik etme konusunda, başarının devamlılığı konusunda neler yapabiliriz’ diye düşünerek, çocuğun öğretmenleriyle görüşüp, gelişim için onların da önerilerini dinlemeleri gerektiğini söylüyor.
Başarılı karne karşısında tepkilerinizi abartmayın!
Peki başarılı hatta fazlasıyla iyi bir karne karşısında tepkiler nasıl olmalı? Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç, çocuğa abartılı hediyelerden ve ‘zekisin’ gibi etiketlerden, övgülerden uzak durulması gerektiğini belirterek “Bu durum hediye için çalışmaya ya da ‘Zaten çok zekiyim’ mesajıyla çabasının azalmasına sebebiyet verebilir. Yapmanız gereken; takdir etmek, çabasını gördüğünüzü ve gurur duyduğunuzu söylemek, başarıya ulaşmasında etkili olan faktörlerin üzerinden geçmek, bu başarının ona nasıl hissettirdğini konuşmak ve sarılarak ya da beraber yemeğe giderek başarısını kutlamaktır. Bu tutum çocuğunuzun başarısının devamlılığını sağlamak için ideal olacaktır” diyor. Karnenin zeka göstergesi ya da hayat başarısı göstergesi olmadığının unutulmaması gerektiğinin altını çizen Uzman Psikolog Dilara Yamanlar Büyükkoç “Karnenin sadece bir dönemin ya da bir yılın özeti olduğu hatırlanmalı ve çocuğa da hatırlatılmalıdır. Böylelikle yeni döneme yepyeni bir başlangıç yapma ihtimalini de artırmış oluruz” diyor.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.01.20 08:21:06
Son Düzenlenme Tarihi :
Akdeniz’de evde kişisel bakım ve temizlik hizmeti vatandaşların yüzünü güldürüyor
Hizmetten faydalanan ve çok memnun olan 75 yaşındaki Naciye Ateş, eşinin vefatından sonra yaklaşık 10 yıldır yalnız yaşadığını söyledi. Üç çocuğu olduğunu ancak çocuklarının başka şehirlerde yaşadığını anlatan Ateş, yalnızlığın zorluklarını anlattı. Özellikle pandemi döneminde bir çift kelime konuşacak kimseyi dahi bulamadığını aktaran Ateş, "Bazen saat ile konuşuyordum. ‘Sen daha şanslısın, en azından dönüyorsun. Ben onu da yapamıyorum’ diyerek adeta duvardaki saatle diyaloğa giriyordum. Çok şükür 1 ay önce Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü personeli ile tanıştım. Düzenli olarak evime temizliğe gelmeye başladılar. Onlar bana terapi gibi geldi. Sağ olsunlar her işime koşturuyorlar” ifadelerini kullandı.
“Tepeden tırnağa hizmet ettiler”
Yaklaşık 1 ay önce perde asarken düşüp kolunun kırıldığını kaydeden Ateş, “Kolum bu duruma geldikten sonra ev işleri yapmakta zorlanmaya başlamıştım. Akdeniz Belediyesi personeli komşumun evinde temizlik yaptığını, kendisine bakım yaptığını gördükten sonra ‘Acaba ben de bu hizmetten faydalanabilir miyim?’ diye sordum.
Onlar da ‘Tabii ki’ cevabını verdi. Yapılan değerlendirmeden sonra evime geldiler. Yerleri, kapıları, pencereleri sildiler. Etrafı toparladılar, el ve ayak tırnaklarımı, saçımı kestiler. Hani derler ya ‘tepeden tırnağa’ diye. Öyle hizmet ettiler bana. Keşke tüm belediyeler bu hizmeti verse. Gittiğim her yerde de bunu anlatıyorum. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Akdeniz Belediyesinden 4 yıldır evde kişisel bakım ve temizlik hizmeti aldığını söyleyen yüzde 71 engelli Sümeyra Eker ise “Ben kuaför hizmeti, temizlik hizmetinin yanı sıra, manevi rehberlik ve psikolojik destek de alıyorum. Akdeniz Belediyesi her türlü ve her zaman yanımda oluyor. İyi ki bu kızlarımız var. Yoksa ben kendime nasıl bakardım, evimi nasıl temizlerdim? Akdeniz Belediyesi ve Belediye Başkanımız Mustafa Gültak iyi ki var. O olmasaydı ve bu hizmetler sunulmasaydı ben ne yapardım? Gültak Başkanımız, bizim koruyucu meleğimiz. O’nu da gerçek melekler korusun” dedi.