ENGELSİZ KUTLAMA AYŞENUR’U AYAĞA KALDIRDI

Manavgat Belediyesi’nin düzenlediği 3 Aralık Dünya Engelliler Günü organizasyonunda sahnede tekerlekli sandalyesiyle dans ederken öğretmeninin yardımıyla ilk defa ayağa kalkan 18 yaşındaki CerebralPalsy hastası Ayşenur Kandemir’in azmi, gözleri yaşarttı

Manavgat Belediyesi Ilıca Meliha Ercan Engelsiz Yaşam Merkezi öğrencileri, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle İbrahim Sözen Gençlik Merkezi’nde muhteşem bir program düzenledi. Kutlama programına Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, oda başkanları, belediye başkan yardımcıları, birim müdürleri ve Manavgat Belediyesi’nin Side, Çolaklı ve Sarılar Kreşlerindeki öğrencileri de katıldı. Program, ilk olarak engelli bireylerin ve ailelerinin hayat hikayelerini anlatmalarıyla ve dans gösterileriyle başladı. Engelli birey annesi olan Hayriye Özmen, günlük hayattaki karşılaştıkları zorluklardan bahsederken, (MOYED)Manavgat Ortopedik ve Yürüme Engelliler Derneği Başkanı Serkan Erenoğlu ise geçirdiği bir trafik kazası sonucunda tekerlekli sandalyeye mahkum olduğunu ve her sağlıklı bireyin birer engelli adayı olduğunu vurguladı. Hayat hikayelerinin ardından öğretmenleriyle birlikte engelsiz dans yapan özel bireyler, izleyenlere unutulmaz anlar yaşattı.

HERKESE UMUT OLDU

Tekerlekli sandalyesi ile Öğretmeni Önder Şimşek eşliğinde “Katibim” şarkısında dans etmek için sahneye çıkan CerebralPalsy hastası18 yaşındaki Ayşenur Kandemir’in ilk defa sahnede ayağa kalkması ise günün konusu oldu. Tekerlekli sandalyede dans ederken herkese örnek olurcasına ayağa kalkma başarısını gösteren Ayşenur izleyenlerin gözlerini yaşartırken, engel tanımayan tüm özel bireylere de umut oldu. Genç Ayşenur’a bir destek de Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’den geldi. Başkan Şükrü Sözen, genç Ayşenur’un yanına gidip sarılarak hayata tutunma çabasından ve azminden dolayı tebrik etti. Ayrıca Başkan Sözen, yaşamın var olduğu sürece umudun da var olduğunu belirterek Ayşenur Kandemir’in sağlığına kavuşacağını belirterek onunla birlikte dans etmek istediğini de söyledi.

EN BÜYÜK ENGEL SEVGİSİZLİKTİR

Hafızalardan silinmeyecek güzellikteki programın sonunda engelli bireyler hep birlikte sahneye gelerek ellerinde pankartlar ile topluma mesaj verdi. “Engelleri Beraber Aşalım”, “Sevgi Bütün Engelleri Aşar”, “Engel Yok”, “Çözüm Sende” gibi dövizlerle sahneye çıkan öğrencilere Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’de eşlik etti. Özel bireylerle birlikte Erkin Koray’ın “Fesuphanallah”şarkısını söyleyip dans eden Başkan Şükrü Sözen, tüm öğrencilerle bire bir ilgilendi, bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi. Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, “ 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle hep bir arada olmak büyük bir mutluluk. Yaşamın değerini anlamayan insanlar asıl engelli olanlardır. Bizler, doğayı seviyoruz ve ona zarar vermemek adına her zaman hassas yaşamaya özen gösteriyoruz. Doğanın kendine verdiği nimetlerin bilincinde olmayan ve doğayı katletmek için tüm gücünü ortaya koyan zihinlerde engel olduğuna inanıyoruz. Manavgat Belediyesi ailesi olarak bugün sizin yanınızda olmaktan gurur duyuyoruz. Tüm gücüyle bu özel dostlarımızın toplum içerisinde yer bulması için çalışma gerçekleştiren eğitmen kadromuza da ayrıca teşekkür ediyorum. En büyük engel sevgisizliktir. En büyük özveriyi gösteren ise özel çocuklarımızın aileleridir. Onların bu çabası önünde saygıyla eğiliyorum ve büyük bir alkışı hak ettiklerini düşünüyorum” dedi. Meliha Ercan Engelsiz Yaşam Merkezi öğrencileri tarafından verilen hediyedeki “Karanlığımızı ışığımızla aydınlatırız, biz sizinle küllerimizden yeniden doğarız” notu ise Başkan Sözen’i duygulandırdı.

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2021.12.06 20:22:47

Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap

İl Turizm ve Kültür Müdürü: Elmalı'nın arı serenleri ve tahıl ambarlarını korumalıyız

Antalya İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Candemir Zoroğlu, Elmalı’nın kırsal kültürel mirası olan seren ve tahıl ambarlarının Antalya ve Elmalı için önemine işaret ederek; “Proje sonrasında korunmaya devam etmesi çok önemli, bu alanlar bir rota haline getirilerek, bizi rakip kültürel destinasyonlardan ayıran bir özellik olarak yerli ve yabancı turistlere bölgenin kültürel mirası olarak tanıtılmalı” dedi.

Antalya Kültürel Miras Derneği (ANKA) tarafından hazırlanan, “Ortak Kültür Mirası: Türkiye ve AB Arasında Koruma ve Diyalog-II Hibe Programı tarafından desteklenen Hazine ve Maliye Bakanlığı ileKültür ve Turizm Bakanlığınca yürütülen, destekçileri arasında Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Elmalı Belediyesi’nin yer aldığı KIRKAMBAR Projesinin “Odak Grup” toplantısı önceki gün Antalya Müzesi Süleyman Fikri Erten Konferans Salonunda gerçekleştirildi.

Toplantıya; Antalya İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Candemir Zoroğlu, Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı İsmail Oskay, Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi MüzelerŞube Müdürü Mehmet Şengül, Elmalı Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Durmuş Altan, kültürel miras uzmanları ve basın mensupları katıldı.

Tanıtım ve farkındalık faaliyetleri kapsamında, proje paydaşı Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile birlikte düzenlenen odak grup toplantısında, “Kırsal Miras, Kırsal Sit, Somut ve Somut Olmayan Kültürel Miras” kavramları ele alındı. Kültürel miras alanında çalışan uzmanlar için proje sonuçları doğrultusunda “Elmalı Kırsal Miras Korunum Durumu Analizi”’nin değerlendirildiği etkinlikte ambar ve serenlerin gerçek işlevleriyle korunumunun önemine dikkat çekildi.

BÖLGE TURİZMİNE KATKI SAĞLAYACAK

Antalya İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Candemir Zoroğlu, açılış konuşmasında projenin Antalya ve Elmalı için önemine işaret ederek; “Kırkambar Projesi’ni gıpta ederek takip ediyorum. Antalya ve Elmalı için çok önemli ve değerli olduğunu düşündüğüm bu projenin içinde yer almayı çok istedim. Elmalı’nın kırsal kültürel mirası olan seren ve tahıl ambarlarının proje sonrasında korunmaya devam etmesi çok önemli, bu alanlar bir rota haline getirilerek, bizi rakip kültürel destinasyonlardan ayıran bir özellik olarak yerli ve yabancı turistlere bölgenin kültürel mirası olarak tanıtılmalı” dedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı İsmail Oskay da tarihi tahıl ambarlarının geleneksel tarım üretimine dikkat çeken bir sembol olduğunu hatırlatarak; tahıl ambarları ve serenlerin sayısallaştırılması, belgelenmesi ve tanıtımı projesinin önemini vurguladı. Oskay; “Projenin aynı zamanda Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak, Elmalı ve Demre’nin Antalya turizmine inanç turizmi, kırsal turizm, gastronomi turizmi bağlamında yeni destinasyonlar olarak kazandırılması çabalarımızı destekleyerek, bölge turizmine de katkı sunacağını düşünüyorum” dedi.

Elmalı Kültür ve Sosyal İşler Müdürü ve Proje Koordinatör Yardımcısı Durmuş Altan da, Kırkambar Projesi’nden sonra Elmalılı çiftçilerin tarihi tahıl ambarlarına bakışının değiştiğini belirterek, ambar ve serenlerin Elmalının tanıtımına katkı sunacağını söyledi.

AMBAR VE SERENLER GERÇEK İŞLEVLERİ İLE KORUNMALI

Erciyes Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim Üyesi Dr. Leyla Kaderli ise “Kırsal Miras ve Koruma Yaklaşımları” başlıklı konuşmasında Kırkambar Projesi çerçevesinde “Elmalı Kırsal Miras Korunum Durumunu” analiz etti. Dr. Kaderli, kırsal kültürel miras kavramının ülkemizde henüz tam olarak anlaşılmadığını belirterek, Avrupa’da 80’li yılların başında kırsal kültürel miras kavramının konuşulmaya başlandığını ve bu miras ögelerinin “insanlığın ortak mirası” olarak değerlendirildiğini söyledi. Dr. Kaderli “tahıl ambarları” ve “arı serenlerinin” de insanlığın ortak mirası olduğunun altını çizdi. Kırsal miras niteliğindeki yapıların bir “anıt” çerçevesinde mi yoksa “kırsal sit” alanı içinde mi korunacağına daha en başta karar verilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Kaderli, Dünya genelinde farklı yaklaşımlar olsa da “kırsal peyzaj” ve “kırsal miras ögelerinin” birlikte korunumu yaklaşımının öne çıktığını kaydetti.

Dr. Kaderli sözlerine şöyle devam etti: “Kültürel miras yapılarının korunumu çalışmaları belli ilkelere göre yapılmalıdır. Belgeleme, rölöve, restitüsyon, konservasyon ve restorasyon şeklinde sırasıyla gerçekleşmeli ve tüm bu çalışmalar planlanırken ve hayata geçirilirken işlevi de beraberinde düşünülmelidir. Proje kapsamında kayıt altına alınan 1658 ambarın yüzde 77’si halihazırda aynı işlevle kullanılmaya devam ediyor. Yaşayan kültürel mirasın korunumu için en uygun çözümün de bu olduğunu düşünüyorum.”

Sadece kırsal miras yapılarına odaklanan koruma önerilerinin başarısız olacağının altını çizen Dr. Kaderli, korumanın; üretim, yapım tekniği, ekonomik ve sosyal yaşantıya kadar birçok alanda yapılması gereken düzenlemelerle birlikte bütüncül bir yaklaşım, disiplinler arası bir çalışma ile sağlanabileceğini ifade etti.

ANTALYA’NIN TARIM TARİHİNE VE KIRSAL MİRASINA DUYARLI OLMALIYIZ

Proje Danışmanı Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökhan Tiryaki Kırkambar Projesinin, sivil toplum kuruluşlarının Antalya’da kültürel miras alanında gerçekleşen çalışmalara yapabileceği olumlu katkıların somut bir örneğini teşkil ettiğini vurguladı. Tiryaki, “Kırkambar projesi bize tarım tarihi ve kültürü, geleneksel halk mimarlığı, somut olmayan kültürel miras, kırsal miras ve kırsal sit gibi kavramlara daha duyarlı olmamız gerektiğini göstermesi açısından da önem taşıyor. Antalya’da ve bildiğim kadarıyla Türkiye’de Kırsal Miras alanında sivil toplum tarafından yapılmış ilk kapsamlı Önleyici Koruma Projesi olan Kırkambardan danışma kurulu üyesi olan yirmiye yakın uzman olarak bizler de pek çok şey öğrendik” dedi.

Toplantıda Proje Koordinatörü Dr. Selda Baybo da Kırkambar Projesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri belgeleme, sayısallaştırma ve tanıtım çalışmaları hakkında bilgi verdi. Antalya Müzesi Süleyman Fikri Erten Konferans Salonunda gerçekleştirilen, Kültürel Miras Uzmanları Odak Grup toplantısı soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.

Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2022.06.12 14:13:15

Son Düzenlenme Tarihi :

Toplu Konut Projesi RANT PROJESİ OLMAMALI

Elmalı Belediyesi’nin dar gelirli aileler için 450 konut projesi kuşkusuz Elmalılıları heyecanlandırdı. Her ne kadar detay paylaşılmamış olsa da, Belediye Başkanı Halil Öztürk’ün sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımdan, uygun fiyat ve uzun vade seçenekleriyle 450 konutun inşaatına başlanacağını, 2 etap halinde gerçekleşecek projede 2+1 ve 1+1 daire seçeneklerin vatandaşların tercihlerine sunulacağı ve konut başvurularının Elmalı Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’ne yapılabileceğini öğreniyoruz.

Elmalı’da yazı ilçede geçirmek isteyen yazlıkçılar sayesinde sadece kiralık değil, satılık konut talebi de artıyor. Bir yandan artan talepler, diğer yandan inşaat maliyetlerindeki ciddi artış, ilçedeki satılık daire fiyatlarına direk yansıyor, ortaya astronomik rakamlar çıkıyor ve o rakamlarla da özellikle dar gelirli vatandaşlar tarafından daire sahibi olunması imkansız hale geliyor ve artan talep aynı zamanda daire kiralarına da kiracı aleyhine yansıyor.

Bu açıdan Elmalı Belediyesi’nin 450 konutluk toplu konut projesi çok ama çok önemli.

Umarım bu proje Halil Öztürk’ün yurtdışında yerinde incelediği, Elmalı’da sözkonusu yabancı firma ile törenle protokolün imzalandığı sera atıklarından enerji ve sıcak su üretilecek proje gibi sessiz-sedasız gündemden kalkmaz.

Ya da seçimlerden önce Halil Öztürk’ün söz verdiği otopark, pazar yeri, kent meydanı projesinde olduğu gibi farklı bir şekle dönüşmez.

Salça- sirke- turşu fabrikası projesi gibi seçim öncesi verilen ama halen yerine getirilemeyen projeler gibi olmaz, hayvan pazarı ya da et entegre tesisi gibi bir türlü hayata geçirilemeyen projeler arasında yer almaz.

Hayvan barınağı, yeni evlenenlere ya da öğrencilere destek projeleri gibi kağıt üzerinde kalan bir projede olmaz diye umuyorum, Elmalı Belediyesi’nin 450 dairelik toplu konut projesinin.

Detaylar kamuoyuyla paylaşılmadı,biran önce paylaşılmalı.

Mesela peşin ödeme yapılacak mı ? Ara ödemeler var mı ? Ayda ne kadar ödenecek ? Kaç yılda bitecek ? Konum ve kat farkı olacak mı ? Başvuru için hangi şartlar aranacak ? Müteahhite mi verilecek, yoksa belediye şirketi vasıtasıyla mı yapacak ? Müteahhit yapacaksa, kaç daire verilecek ?

Bu soruların cevapları mutlaka verilecektir verilmesine de...

BU PROJE BAZILARININ RANT PROJESİNE

DÖNÜŞMEMELİ,DÖNÜŞMESİ ENGELLENMELİ

Bu proje bazılarının RANT projesine dönüşmemeli. Bunu önlemenin tek yolu da, gerçek ihtiyaç sahiplerinin toplu konut fırsatından yararlandırılması ve sıkıntıya düşen ve almak istediği daireyi satmak zorunda kalan dar gelirli vatandaştan bu daireyi belediyenin alıp, ihale yoluyla satışa çıkarması.

Böyle bir durumda fiyatın ne şekilde belirleneceğinin önceden çerçevesinin çizilmesi ve toplu konut başvurusu kabul edilenle imzalanacak sözleşmede bu maddenin de yer alması yeterli. Bu madde sayesinde rantçıların dar gelirliler adına 450 daireden birini ya da birkaçını kapmaları da önlenir.

* Erkin ÖZGÜNSÜR

SON DAKİKA