SON DAKİKA

logo

header-ad

Elmalı’da sera içinde kenevir yetiştirmiş

Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde; Bozhüyük Mahallesinde uyuşturucu madde ile mücadele kapsamında yapılan çalışmalar neticesinde

 S.E. isimli şahsın serasında uyuşturucu madde bulunduğu ve yasadışı kenevir bitkisi ekimi yaptığı bilgisi alınması üzerine şüpheli şahsın serasında arama yapıldı.
Yapılan aramalarda sera içinde 6 kök kenevir bitkisi ele geçirildi. * Haber Merkezi

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.08.03 12:32:09
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Mersin’deki polisevi saldırısının sanıkları yargılanmaya başlandı

Mersin’in merkez Mezitli ilçesindeki Tece Polisevi’ne geçen yıl düzenlenen terör saldırısıyla ilgili 7’si tutuklu, 2’si firari, biri tutuksuz 10 sanığın yargılanmasına başlandı.
Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Sait D., Abdulgalip G., Zeki Ö., Mazlum K., Mazlum D., Kahraman B. ve Ahmet E. katıldı. Avukatların da hazır bulunduğu duruşmada tutuksuz sanık Fatih S. yer almadı. İddianamede, kadın teröristlerin paramotorla geldikleri Tarsus ilçesi Yaramış Mahallesi’ndeki arazinin yakınında bekçilik yaptığına yer verilen Sait D., savunmasında saldırıyı gerçekleştiren teröristleri tanımadığını iddia etti. Teröristlerle bahçede karşılaştığını öne süren sanık, "Karanlık çökmek üzereydi, bahçenin içinden birdenbire 2 kadın çıktı. ’Bu saatte burada ne geziyorsunuz’ diye sordum. Biri ’Mersin’den buraya gezmeye geldik’ dedi, diğeri hiç konuşmadı. Türkçe bilen kadınla konuşurken Abdulgalip G. geldi. Ben de hava karanlık olduğu için Abdulgalip’e ’hava da karardı bunları al yola bırak’ dedim. Bu kişilerin örgüt mensubu ya da terörist olabileceğini, bu olayı gerçekleştirebileceklerini bilmiyordum" dedi.

"Makyajları bile vardı"
İddianamede, teröristleri aracıyla kent merkezine götürmekle suçlanan Abdulgalip G. ise ziraat mühendisi olduğunu, çeşitli işler için bahçeleri gezdiğini ifade ederek, "Aracımla Tarsus’a gitmek üzere yola çıktığımda, bekçilik yaptığı arazinin yanından geçerken Sait el işareti yaparak beni durdurdu yanındaki 2 kadını yola götürmemi istedi. Ben de kadınları yolda kalmışlar gibi düşündüm. Sırt çantaları vardı, giyim kuşamları düzgündü, hatta makyajları da vardı. Ben onlardan hiç şüphelenmedim, aracıma bindirdim. Birisi yanımdaki koltuğa, diğeri arka koltuğa oturdu. ’Akşam vakti burada ne işiniz var’ diye sorduğumda ’evden kaçtık, erkek arkadaşlarımızla tartıştık, onlardan ayrıldık ve gezmeye geldik’ dediler. Ben de üzerlerindeki sırt çantasından dolayı inandım. Onları çarşıdaki otobüs durağına kadar götürdüm, orada indiler. Sonrasında eve giderken yol üzerinde bu kişilerle tekrar kesiştik. Bu kez ’bizi tekrar aldığın yere bırakabilir misin’ dediler. Nereye gideceklerini sorduğumda Mersin’e gitmek istediklerini söylediler. Ben de evden kaçtıklarını düşündüğüm, tiplerinden şüphelenmediğim ve hava karardığı için ’sizi Mersin’e bırakabilirim’ dedim. Hatta bana 500 lira teklif ettiler, önce kabul etmedim sonrasında parayı aldım. D-400 kara yolundan Mersin’deki bir alışveriş merkezinin oraya götürdüm çünkü oradan birçok araç geçiyordu, merkezi bir yerdi. Önde oturan Suriyeli Türkçe bilmiyordu. Arkada oturan kadın Türkçe konuşuyordu, Diyarbakırlı olduğunu söyledi. Bu 2 kadının bölgeye ne şekilde geldiklerini kesinlikle görmedim. Böyle bir terör eylemine karışacakları aklıma gelmezdi" ifadelerini kullandı.
Sanıklardan Mazlum D. de olayla bağlantısı olmadığını iddia ederek, "Örgüt mensubu kadınlarla herhangi bir ilgim, alakam ve tanışıklığım yok. Tece’deki eve polisler geldiğinde 3 cep telefonunun binadan aşağıya atılması olayı doğrudur. Dolandırıcılık yaptığımız için bu telefonlar delil niteliğinde olacağından cep telefonlarını Ahmet E. binadan aşağıya attı" savunmasını yaptı.
Diğer sanıklar da haklarındaki suçlamaları reddetti.

Bölgede keşif yapılacak
Tanıkları ve avukatları da dinleyen mahkeme heyeti, Sait D., Abdulgalip G., Zeki Ö., Mazlum K., Mazlum D., Kahraman B. ve Ahmet E.’nin tutukluluk halinin devamına karar verdi. Tutuksuz Fatih S.’nin de savunması için hazır edilmesini kararlaştıran heyet, teröristlerin polisevi yakınındaki çöp konteynerine bıraktığı patlayıcı düzenekte parmak izi tespit edilen firari PKK’lı terörist Dilşah Ercan ve paramotorda parmak izi saptanan ve teröristleri saldırıya hazırladığı belirlenen firari Ahmet Ahmo hakkında çıkarılan yakalama emirlerinin infazının beklenmesine hükmetti. Heyet, teröristlerin saldırıya hazırlandıkları iddia edilen Tarsus ilçesi Yaramış Mahallesi’ndeki bölgede de keşif yapılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

İddianamede ağır cezalar istendi
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, firari sanıklar Dilşah Ercan ve Ahmet Ahmo ile Sait D. ve Abdulgalip G. hakkında "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma", "izinsiz olarak ateşli silah ve mermileri ülkeye sokma, imal etme, nakletme satma", "tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma veya el değiştirme", "kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürme", "kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürmeye 7 kez teşebbüs", "kişiyi tasarlayarak öldürmeye 3 kez teşebbüs" ve "mala ve kamu malına zarar verme" suçundan 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 227’şer yıla kadar hapis cezası istendi.
Diğer sanıklar için de "izinsiz olarak ateşli silah ve mermileri ülkeye sokma, imal etme, nakletme satma" ve "tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma veya el değiştirme" maddeleri hariç aynı suçlardan 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 207’şer yıla kadar hapis talep edildi.
Mersin’de iki kadın terörist tarafından 26 Eylül 2022’de polisevine düzenlenen saldırıda polis memuru Sedat Gezer şehit olmuş, meslektaşı Abdulkadir Öztürk yaralanmıştı. Kurşun isabet eden bir kadın ile yüksekten atlayan 2 kişinin yaralandığı saldırıyı gerçekleştiren teröristler, üzerlerindeki patlayıcıyı infilak ettirmeleri sonucu ölmüştü.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.30 17:27:43
Son Düzenlenme Tarihi :





DEPREM EĞİTİMLERİNE AĞIRLIK VERİLDİ

Yaşanan asrın felaketinin ardından deprem sırasında ve sonrasında yapılacak olanlar, kurtarma çalışmaları ve depreme maruz kalanların enkaz altında neler yapabileceklerine yönelik eğitimlere olan talepde arttı.
Ülkemizin bir çok şehrinin deprem kuşağında veya yakında yapılandırılmış olması, son deprem felaketi nedeniyle deprem konusunda daha fazla eğitimli insana ihtiyaç duyulmasına neden oldu.
Bir çok kurum ve kuruluş AFAD’dan depremle ilgili eğitimler almaya ve kurtarma konusunda kendilerini geliştirmeye başladı.
Bunlardan birisi de Kepez Ülkü Ocakları oldu.
Kepez Ülkü Ocakları İlçe Başkanlığı yaptığı açıklamada, “AFAD ile birlikte eğitim çalışmaları uygulamalı ve aktif bir sekilde devam ederek gerekli bilgilere ve donanımlara dinamik bir ekiple sürdürmekteyiz. Ülkü Ocakları olarak acil durumlarda Devletimizin ve Milletimizin yanındayız.” denildi.
* İSA KAVLAK

Kaynak : İsa KAVLAK
Ekleme Tarihi : 2023.06.18 15:25:04
Son Düzenlenme Tarihi :