SON DAKİKA

logo

Muratpaşa ve Prag 6 belediyeleri kardeş şehir oldu

Muratpaşa Belediyesi, 2015’te ‘iyi niyet bildirgesini’imzaladığı Çek Cumhuriyeti Prag 6 Belediyesi’ylekardeş şehir oldu. Prag’da gerçekleşen kardeş şehir protokolü imza törenine Türkiye Cumhuriyeti Prag Büyükelçisi Egemen Bağış da katıldı.

Antalya Muratpaşa Belediyesi ve Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’ın Prag 6 Belediyesi kardeş şehir oldu. Belediye başkanları Ümit Uysal ve Ondrej Kolar arasında protokol Prag 6 belediye binasında düzenlenen törenle imzalandı. Türkiye Cumhuriyeti Prag Büyükelçisi Egemen Bağış da törende yer aldı.

İLK İMZA MURATPAŞA’DA ATILDI

Başkan Uysal, Prag 6 ve Muratpaşa’nın birçok açıdan benzerolduğunu söyledi. Prag 6’nın “Avrupa’nın kalbi” olarak anılan Prag’ın en büyük belediyelerinden biri olduğunu dile getiren Başkan Uysal, iki belediyenin Ekim 2015’te kardeş şehir iyi niyet bildirgesiniMuratpaşa’da imzaladığını hatırlattı. Uysal, takip eden yıllarda ikili ilişkilerin güçlenerek geliştiğini söyledi.

HEDİYELER KALEİÇİ’Nİ ANLATIYOR

Başkan Uysal, törendeBelediye Başkanı Kolar ve Meclis Üyeleri MarianHosek ve Eva Smutna’yaKaleiçi’nin anıtsal yapılarından tarihi Üç Kapılar’ın farklı formlarda yapılmış hediyeliklerini takdim etti. Heyet, imza törenin ardından 2. Dünya Savaşı sırasında Prag’da katledilen çocukların anısına yapılan Lidice Anıtı’nı da ziyaret etti.

PROTOKOLÜN KAPSAMI

İmzalanan kardeş şehir protokolü, kültürel mirasın geliştirilmesi ve korunması, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda temel belediyecilik hizmetlerinde iyi uygulama örneklerinin paylaşılması ve ekonomi, çevre, ticaret, turizm, kültür, spor alanlarında işbirliği ve deneyim paylaşımını kapsıyor.

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.09.11 22:02:24
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






EKDAĞ Konyaaltı Plajı hizmete açıldı

atandaşların ve tatilcilerin gözdesi.

    Antalya'nın dünyaca ünlü Konyaaltı Plajı’nda hizmet veren Antalya Büyükşehir Belediyesi EKDAĞ Sosyal Tesisleri, kapılarını açtı. Varyant altında hizmet veren tesis, yenilenen kafeterya bölümü, plajı, yürüyüş yolları ve soyunma kabinleri ile misafirlerine konforlu bir hizmet sunuyor. 

UYGUN FİYAT KONFORLU HİZMET 

    Uygun fiyat politikasıyla hizmet veren tesisin kafeterya bölümü yenilenerek kapasitesi 120 kişiye hizmet verecek şekilde düzenlendi. Kafeteryada fastfood yiyecekleri, pizza, tost, salata ve makarna ürünleriyle zengin bir menü misafirleri karşılıyor. 400 şezlong ve 200 şemsiyenin bulunduğu plajda olası tehlikelere karşı cankurtaran ekibi de hazır bekliyor. 

HİJYEN VE GÜVENLİK ÖN PLANDA  

T    esisin tuvaletlerinde de hijyen tedbirleri kapsamında fotoselli musluklar, temassız sabunluklar ile çevreci bir uygulama olan susuz pisuvar kullanılıyor. Engelli bireyler için plajda özel şezlong ve yürüme yolu da bulunuyor. Şezlonglardan, yürüyüş yollarına, restorandan soyunma kabinleri ve tuvaletlere kadar tatilciler, huzurlu ve güvenli bir ortamda denizin keyfini çıkartıyor.

EV RAHATLIĞINDA TESİS 

    EKDAĞ Konyaaltı Tesisi’nde kendisini çok rahat hissettiğini söyleyen Mulise Tunçkol, “Geçen yıl da gelmiştim ve çok memnun kalmıştım. Bu yıl da sezonu yine EKDAĞ tesisinde açıyorum. Evimde oturur gibi kitabımı okuyorum, çayımı kahvemi içiyorum, denizde yüzüyorum çok güzel bir mekan. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e teşekkür ederim” dedi. 

Antalya’ya ilk defa tatile geldiğini belirten Aysun Sönmez de, “İstanbul’da yaşıyorum, ve pandemiden dolayı uzun zamandır tatil yapamıyordum. Antalya’da ilk kez bu tesiste denize girdim. Güzel ve konforlu bir tesis, fiyatlar uygun, denizi temiz gayet rahat ettim” diye konuştu. 

KONYAALTI’NA GELİNCE ADRESİMİZ EKDAĞ

    İstanbul’dan Antalya’ya yerleşmeye karar veren Deniz ailesi geçen senede EKDAĞ tesisine geldiklerini ve çok memnun kaldıklarını kaydederek, “Bu sezon da ilk buraya geldik. Konyaaltı’nı seviyoruz. Tesis, yenilenmiş gayet güzel olmuş. Fiyatları uygun, hijyenik, personel çalışkan güvenilir ailecek keyifli bir gün yaşıyoruz. Bu sezonki adresimiz EKDAĞ Plajı olacak” ifadelerini kullandı.   



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.06.20 20:17:37
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalya’nın deprem künyesinde Hatay ve Kahramanmaraş detayı

Antalya’da antik çağlardan günümüze meydana gelen depremleri inceleyen ve önemli belgeler elde eden Uzman Tarihçi Çağrı Yılmaz, Hatay, Kahramanmaraş ve Adana bölgelerinde meydana gelen büyük depremlerin ardından Antalya’da da depremlerin yaşandığını söyledi. Yılmaz, tarih boyunca yaşanan depremlerin ardından çıkan tsunamilerde ise 3 antik kentin sular altında kaldığına dikkat çekti.
Antalya Düşünce Platformu Genel Sekreteri ve Tarihçi Çağrı Yılmaz, Antalya’da gerçekleşen depremler üzerine Akdeniz Üniversitesi Akdeniz Uygarlıklar Araştırma Merkezi’nde tez çalışmasına başladı. Çalışmasında antik çağlardan günümüze çok sayıda belgeyi inceleyen Yılmaz, çok önemli deprem notları ile karşılaştı. Yılmaz çalışmalarında depremin yanı sıra depremlerin ardından Antalya’da tsunami olaylarının da meydana geldiğini ortaya çıkardı.

“Myra Antik Kenti, Simena, Aperlai antik kentlerinin tsunami sonucu denizin altında kaldığını görüyoruz”
Meydana gelen depremlerde Antalya’da büyük yıkımlar tespit ettiğini belirten Yılmaz, “Çalışmalarımda Antalya’nın deprem tarihinin çok sığ incelendiğini gördüm. Arşiv belgeleri, Antalya’yı ziyaret eden seyyahlar sadece Osmanlı arşivi değil Ermeni kaynaklarını da incelemek açısından tarihçilerin kaynaklarını araştırdığımda çok fazla deprem olduğunu gördüm. Çalışmaya antik çağlardan başladım. İlk olarak Antalya’da depremi Karain Mağarası’nda görüyoruz. Bu depremde Karain Mağarası’nda üzerine kaya parçası düşerek ölen bir kadın cesedi bulunuyor. Yine incelemelerimizde Rodos merkezli Akdeniz’de meydana gelen bir depremde Myra Antik Kenti, Simena, Aperlai antik kentlerinin tsunami sonucu denizin altında kaldığını görüyoruz” dedi.

“Antalya’nın en büyük depremi 1741 yılında Rodos merkezli olmuştur”
Bizans İmparatorluğu kaynaklarında 500’lü yıllarda Antalya’da başka bir depremle karşılaştıklarını belirten Yılmaz, “Bu depremde özellikle can kayıplarının yaşandığı açıkça yazılıyor. Günümüze yaklaştığımız zaman Kıbrıs’ta 1222 yılında gerçekleşen bir deprem yine özellikle Antalya’yı derinden etkilemiştir. Daha yakın tarihe geldiğimiz zaman 1468 yılında ufak çaplı bir deprem meydana geldiğini gördük. Bugünkü liman bölgesinde gerçekleşen büyük bir depremde Leonardo da Vinci kendi notlarında denizin yarıldığını, denizin 3 saat boyunca yok olduğunu not almıştır. Antalya’nın en büyük depremi 1741 yılında Rodos merkezli olmuştur. Bu depremde Finike bölgesinde büyük yıkım olmuştur. Bu depremin yaraları sarılmadan 1743 yılında büyük bir deprem oluyor. Depremlerin şiddeti ölçülemiyor ama 7’nin üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Fransa Büyükelçiliği bunu not almıştır. Bu depremde konsolosluk yıkılarak konsolos ölmüştür” sözlerine yer verdi.

“Antalya’da 3 ve 15 senelik zaman aşımıyla büyük depremlerin gerçekleştiğini gördük”
1926 yılında yine Antalya’da büyük bir deprem meydana geldiğini belirten Yılmaz, “Bu devletin kayıtları devlet arşivimizde vardır. Depremin yıkımının büyük olduğunu yazmaktadır. Biz bu belgeleri incelerken Türkiye’nin tarihsel sismik yapısını da inceledik. İlginç bir detayla karşılaştık. Biz yakın zamanda yaşadığımız büyük Kahramanmaraş depremine bir de tarihsel açıdan bakmak istedik. Araştırmamızda bu bölgede meydana gelen 3 büyük depremin ardından Antalya’da 3 ve 15 senelik zaman aşımıyla büyük Antalya depremlerinin gerçekleştiğini gördük. Örnek olarak 526 yılında meydana gelen Hatay depreminden 17 yıl sonra Antalya’da büyük bir deprem meydana geliyor. 1222 yılında meydan gelen Kıbrıs depreminden 10 yıl önce Adana, Hatay bölgesinde çok büyük bir deprem var. Yakın zamanda ise bizi de korkutan 1738 yılında büyük bir Malatya, Hatay, Adana bölgesini etkileyen ciddi bir depremin 3 yıl ardından 1741 yılında Antalya’da deprem meydana geliyor. 1743 yılında gerçekleşen çok büyük bir depremle karşılaştık. Biz bunu 3 noktada tespit ettik” dedi.

“Özellikle deniz merkezli depremler Antalya’yı çok daha büyük etkileyecek”
Akdeniz Üniversitesi Coğrafya Bölümü Türkiye Coğrafyası Ana Bilim Dalı Başkanı ve Antalya Düşünce Platformu Kurucu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ertürk ise büyük depremlerin ardından Antalya’da yaşanan tsunami gerçeğini anlattı. Antalya’da gerçekleşen depremlerin daha çok deniz merkezli olduğuna dikkat çeken Ertürk, şöyle konuştu:
"Güneybatı Helen Yayı üzerinde meydana gelen depremlerin Antalya’yı etkilediği gördük. Antik dönemdeki depremlere baktığımız zaman ise özellikle bir takım antik şehirlerin depremlerde değil sonrasında meydana gelen tsunamiden etkilendiğini gördük. Antalya için karasal depremleri sayabiliriz ama özellikle deniz merkezli depremler Antalya’yı çok daha büyük etkileyecek. Tsunaminin boyutunun ne kadar olacağını şu an için tahmin etmek çok zor. Nasıl bir alanda tahribat yapacak bilmek güç."

“Antalya sanıldığı gibi deprem bakımından rahat bir bölge değil”
Antalya’da ciddi bir şehirleşme olduğunu belirten Ertürk, "Bunun sonucunda var olan yapı stokumuzun elden geçirilmesi gerekir. 1999 öncesi yapılan bina stoklarının iyi araştırılması lazım. Bazı zeminlere yapılan binaların tekrar araştırılması gerekir. Bunu yapacak olan yer bilimcilere ve gerekli odalardır. Biz sadece bu bölgede meydana gelen depremlerin fotoğrafını çekiyoruz. Bu fotoğrafta depremlerin genetiğini ele alıyoruz. Biz özellikle şunu söylüyoruz; Antalya sanıldığı gibi deprem bakımından rahat bir bölge değil. Geçmişte çok büyük depremler yaşanmış. Depremin Antalya’da olabileceğimi düşünerek yaşamalı ve önlem almalıyız" ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.09 13:13:41
Son Düzenlenme Tarihi :