SON DAKİKA

logo

Elmalı Ziraat Odası araç ve ekipman parkını güçlendiriyor

Her platformda Elmalılı çiftçilerin sorunlarını dillendiren ve çözüm önerileri da sunan Elmalı Ziraat Odası, araç ve ekipman konusunda da çiftçilere destek oluyor.

 Son olarak yaklaşık 1,4 milyon liraya 2 nci kepçeyi alan ve hizmete sokan Elmalı Ziraat Odası’nın başarılı başkan ve yönetimi, görevde bulundukları süre içinde oda’yı iki katlı yeni hizmet binasına kavuşturdu, aynı bina içinde birde laboratuvar kurdu. 2 adet katı gübre serpme makinasını oda araç ve ekipman parkına  kazandıran Kurubaş ve yönetimi, kükürt atma makinası, gübre serpme makinası, ot biçme makinası ve 2 tohum eleme makinasını da Elmalı Ziraat Odası’na kazandırarak, araç ve gereci olmayan ama bu makinalara ihtiyaç duyan çiftçileri de rahatlattı.
Elmalılı çiftçiler, Ziraat Odası Başkanı Salih Kurubaş ve yönetim kuıruluna teşekkür ederlerken, “Bir yandan odamız her açıdan her geçen gün daha da güçleniyor, bir yandan da araç ve ekipman parkına alınan araçları kullanımımıza sunarak bizi de rahatlatıyorlar, ” dediler.” 
      *Sinem YÜKSEL

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.09.20 21:30:35
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Komşu ilçe ziyaretleri başkanlara BÜYÜKŞEHİR yolunda katkı sağlamaz diye düşünüyorum

Merkez ilçe belediye başkanlarımız artık ilçe sınırlarını aşıp, yakın-uzak ilçelere ekip-ekipman gönderiyor, buldukları her fırsatta komşu olan-olmayan ilçeleri ziyaret ediyorlar. Madden ve manen yanlarında oluyorlar. Hakan başkanla başlayan bu harekete, Ümit başkanında dahil olduğunu söylersek, yakında bu akımın bir hedefi olan ilçe belediye başkanları arasında hızla yaygınlaşacağına inanıyorum.

    Biliyorsunuz, Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü en son Döşemealtı ilçesine gitmiş, yanında partisinin Döşemealtı İlçe Başkanı olduğu halde ilçe esnaflarını ziyaret edip, yemek davetine icabet etmişti.  Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal'ı ise en son olarak Serik’te dolaşırken görmüştük.
    Bana göre bu iki değerli başkanın ortak özelliği isimlerinin sürekli büyükşehir için geçmesi. 
    Böyle bir niyetleri var mı, yok mu ? bu konuda bir yorum yapmayacağım ama bana göre öncelikli  hedeflerinin yerlerini korumak olduğunu söyleyebilirim.
    Önümüzde önce 2023 genel seçimleri var hatırlatmasını yaparken, Ak Parti büyükşehir için mevcut milletvekili Mustafa Köse, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Pof. Dr. Özlenen Özkan ve büyükşehir eski belediye başkanı Menderes Türel ile Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’nün ismi kamuoyunda geçiyor. 
    Bu dörtlü arasında Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’nün şansının fazla olmadığını düşünüyorum. Bunu yazarken elbette Ak Parti ya da Cumhur ittifakı için Kepez’in önemli olduğunu ve Kepez’i kazanmaları içinde mevcut belediye başkanı Hakan Tütüncü’ye ciddi anlamda ihtiyaç olduğunu anlayacaklarını parantez içinde vurgulamak istiyorum.
******
    Muratpaşa Belediye  Başkanı Ümit Uysal içinde Büyükşehir yolunun açık olduğunu düşünmüyorum. 
    Mevcut büyükşehir belediye başkanı Muhittin Böcek, muhtemelen milletvekili adayı olmayacak ya da  partisi tarafından gösterilmeyecek. Bunun en önemli nedeni, Böcek’in büyükşehir belediye başkanlığını bırakması halinde meclis aritmetiğinden dolayı büyükşehirdeki  yönetimin kaybedilebileceği endişesi.
    Dolayısıyla Muhittin Böcek 2024 te de “Büyükşehir” diyecek...
****
    Sevgili başkanların kendi ilçelerini sokak sokak dolaşmaya devam etmelerinde de faydalı görüyorum, muhtarların çıkıp mahalle sakinlerinin “nerede bizim başkan” dedikleri mesajlarını almamaları için.. 
    Şu an için yakın-uzak komşu ilçe ziyaretlerinin  Tütüncü'ye de Uysal'a da büyükşehir yolunda fayda getirmeyeceğini vurgulamak istiyorum.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.02.01 08:10:05
Son Düzenlenme Tarihi :





Nohutun kalbi Anadolu’da bulundu

Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker’in danışmanlığında yürütülen çalışmalarda Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüksek sıcaklık ve kuraklığa dayanıklı bir nohut türü bulundu. Kalp şeklinde daneleriyle de dikkat çeken türe Cumhuriyetin 100’üncü yılına ithafen Turcicum ismi verildi.

Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker’in danışmanlığında yürütülen çalışmalarda Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüksek sıcaklık, kuraklığa ve yaprak galeri sineği ve tohum böceklerine dayanıklı bir nohut türü bulundu. Türe, Cumhuriyetin 100’üncü yılına ithafen Cicer Turcicum Toker, J.  Berger & Göktürk ismi verildi. Yeni keşfedilen tür, bitki bilimi alanında dünyanın en önemli dergilerinden biri olan Frontiers in Plant Science dergisinde bilim dünyası ile paylaşıldı.

MELEZLEME ÇALIŞMALARI BAŞARIYA ULAŞTI
Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker danışmanlığında Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Anabilim Dalı Doktora Öğrencisi Tuba Eker tarafından yürütülen çalışmalarda yeni tür, tarımı yapılan tür ve diğer yakın akraba türler ile melezlenmiş ve sağlıklı F1 bitkiler elde edildi. Yüksek sıcaklık ve kuraklık başta olmak üzere canlı ve cansız streslere dayanıklı olan bu nohut türünün, yoğun olarak üretilen ticari nohut türleriyle melezleme çalışmalarında ilk aşama başarıyla sonuçlandı.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN YÜZÜNCÜ YILINA ARMAĞAN
Çalışmalarla ilgili bilgi veren Prof. Dr. Cengiz Toker, tescil edilen türe Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılına ithafen Cicer turcicum isminin verildiğini belirterek, “Türümüz uluslararası literatüre endemik bir tür olarak girdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin Yüzüncü Yılına armağan olsun.” dedi. Kalp şekliyle de dikkat çeken yeni türün yurt dışında nohut üzerine araştırma yapan bilim insanları tarafından da çok yoğun ilgi gördüğünü belirten Prof. Dr. Toker, “Avusturalya, ABD, Kanada ve Avrupa’dan birkaç ülkeden nohut türünü incelemek için talep oldu. Melezleme çalışmalarını ya da buradan bulunabilecek izole edilecek genlerle ilgili patent hakkına ilk biz sahip olalım diye vermedik.” diye konuştu.

ZOR ŞARTLARA DAYANABİLİYOR
Yeni keşfedilen Cicer Turcicum türünün özellikle yüksek sıcaklık ve kuraklığa dayanıklılığı ile umut vadettiğini anlatan Prof. Dr. Cengiz Toker, “Tarımını yaptığımız nohut çeşitleriyle melezleme çalışmalarımızın ilk etabı başarıyla tamamlandı. Deneme seralarında, normal nohut türlerinin yüksek sıcaklık nedeniyle kuruduğu ortamda, yeni türümüz ve melez türler çiçek dökmeden yeşil kaldı. Bu genleri tarımı yapılan nohut çeşitlerine aktarabilirsek, tarımı yapılan nohut çeşitlerine çok önemli birkaç özellik kazandırmış olacağız.” diye konuştu.

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ BİLİME AÇILDI
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin dünyada tarımın ilk yapıldığı bölgelerden olduğunu ve buğday, arpa, bezelye, nohut, mercimek gibi birçok türün köken merkezi olduğunu belirten Prof. Dr. Cengiz Toker, terör sorunu nedeniyle bölgenin bilimsel anlamda yeterince incelenemediğini kaydetti. Son yıllarda terörün sona ermesiyle bölgede bilimsel çalışmaların arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Toker, “Terörün olduğu yıllarda Güneydoğu da çalışma yapmak için her türlü izin almanız gerekiyordu. Tehlikeli olduğu için birçok araştırmacı buraya gitmekten imtina ediyordu. Günümüzde sorun ortadan kalktığı için bütün bilim insanlarına açık bir yer. Bu bölge bu anlamda genetik kaynaklar bakımından çok önemli. Dolayısıyla son zamanlarda bu bölgenin daha çok ziyaret edilip o bölgenin potansiyelinin ortaya çıkarılabileceğini düşünüyorum.” açıklamasında bulundu. Cengiz Toker, konuyla ilgili bilimsel çalışmaların bitki bilimi alanında dünyanın en önemli dergilerinden biri olan Frontiers in Plant Science (IF = 6.627) dergisinde yayınlandığını belirterek, bu tür dergilerde yapılan bilimsel çalışmaların dünya üniversite sıralamalarında çok etkili rol oynadığını sözlerine ekledi.

ZARARLI BÖCEKLERE KARŞI DA DAYANIKLI
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Anabilim Dalı Doktora Öğrencisi Tuba Eker de melezleme çalışmaları hakkında bilgi verdi. Yeni bulunan türün tarıma kazandırılması için deneme üretimlerinin sürdüğünü anlatan Tuba Eker, “Yaptığımız çalışmalar sonucunda bazı zararlı böceklere de yüzde yüz dayanıklı olduğunu da tespit ettik. Ayrıca oldukça yüksek bir sıcaklık dayanımı var. Serada 45-55 dereceye kadar ulaşan sıcaklıklarda hala çiçeklenip dane verdiğini gördük. Yaptığımız saksı denemelerinde toprakta su kapasitesi kalmayıp artık yarılmaya başladığında dahi hayatta kalabiliyor. Bu özelliklerin tüketimde olan kültür nohutlarına aktarılması en önemli mesele. Tarımını yaptığımız nohutlarla melezleme yaparak Cicer Turcicum türünden güçlü yani arzu ettiğimiz özellikleri aktarmaya çalışıyoruz. Çalışmalarımıza devam ediyoruz. Küresel ısınmanın 2100 yılına kadar 3-4 santigrat derece artacağı bildiriliyor. Bu da türümüzün tarımsal üretim için önemini artırıyor.” şeklinde konuştu. Tuba Eker, melezleme çalışmaları sonucunda elde edilecek ticari ürünün danelerinin, Cicer Turcicum gibi kalp şeklinde olabileceğini de sözlerine ekledi. -AÜ BSN.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.22 10:53:42
Son Düzenlenme Tarihi :