SON DAKİKA

logo

Personel taşıma amaçlı araç kiralama hizmeti alınacaktır

ANTALYA E TİPİ KAPALI CEZA İNFAZ KURUMU

2023 YILI İÇİN 4 ADET PERSONEL SERVİS ARACI KİRALAMA İŞİ (ŞUBAT-ARALIK 11 AY) (2 ADET 16 KİŞİLİK, 2 ADET 27 KİŞİLİK) hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.

 Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre İhale 22.12.2022 - 10:30'da: GENEL BÜTÇE AMBAR BİRİMİ adresinde yapılacaktır. * DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.11.29 19:57:01
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Serebral palside erken teşhis hayat kurtarıyor

Serebral palside erken teşhisin hayat kurtardığını belirten Çocuk Nörolojisi Uzmanı Prof. Dr. Serdal Güngör, “Serebral palside erken teşhis önem taşıyor. Çocukları üzerinde gözlemci olan aileler, sorunu erken dönemde fark edebiliyor. Erken fark etmek, tedavinin de erken başlamasını sağladığı için ..

Serebral palside erken teşhisin hayat kurtardığını belirten Çocuk Nörolojisi Uzmanı Prof. Dr. Serdal Güngör, “Serebral palside erken teşhis önem taşıyor. Çocukları üzerinde gözlemci olan aileler, sorunu erken dönemde fark edebiliyor. Erken fark etmek, tedavinin de erken başlamasını sağladığı için önem taşıyor” dedi.
6 Ekim Dünya Serebral Palsi Farkındalık Günü için açıklamalarda bulunan Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Çocuk Nörolojisi Uzmanı Prof. Dr. Serdal Güngör, serebral palside erken teşhisin önemine dikkat çekerek ailelerin çocuklarının gelişimsel hareketlerini incelemesinin önemine değindi.

“Serabral palsili çocuklar bizim için çok önemli”
Serebral Palsi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Serdal Güngör, “6 Ekim bizim için önemli bir gün, çünkü Dünya Serebral Palsi Günü. Serabral palsili çocuklar bizim için çok önemli. Türkiye’de çok sayıda serebral palsili çocuk var. Serabral palsi gelişmekte olan beyinde doğum öncesi veya doğum sonrası dönemlerde ortaya çıkabilecek zedelenmeler sonucunda çocukta kalıcı ancak beyine ilerleyici bir hastalık şeklinde olmayan bir hastalıktır. Çocuklardaki karşılığı, motor fonksiyonlarında kayıplar ve hareketteki bozukluklardır. Hastalar farklı bulgular ile karşımıza gelebilirler. Aileler tarafından fark edilen bulgular, çocuğun yürümesinde aksaklıklar, gelişim basamaklarındaki gecikmeler en önemli faktörler içerisinde yer alır” diye konuştu.

Serebral palsi nedenleri
Hastalığın ortaya çıkış sebeplerine değinen Prof. Dr. Güngör, “Serebral palsi için önemli risk faktörleri var. Beyin anne karnında gelişmeye başlar ve doğumdan sonra da gelişmeye devam eder. Bu süreçler içerisinde herhangi bir şekilde yaşanan sorunlar hastalığı tetikleyebilir. Doğum öncesi annedeki enfeksiyonlar, çoğul gebelikler, travmalar, kronik hastalıklar gibi birçok faktör önemli riskler oluşturur” dedi.

“Bakım şartlarına dikkat”
Bakım şartlarının iyileştirilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Güngör, “Doğumun iyi şartlarda yapılmasının yanı sıra, gebe takibinin de iyi yapılması gerekir. Sadece gebelik döneminde değil, gebelik sonrası süreç de büyük önem taşıyor. Doğum sonrası herhangi bir dönemde, bebeğin geçirdiği travmalar, kafa içerisinde meydana gelen kanamalar, enfeksiyonlar, doğum sonrası bebekte tekrarlayan kan şekeri düşüklüğü, beyinde oluşturacağı sorunlar serebral palsiye neden olabilir” şeklinde konuştu.

“Erken teşhis önem taşıyor”
Serebral palside erken teşhisin önemine değinen Prof. Dr. Güngör, “Çocukları üzerinde gözlemci olan aileler, sorunu erken dönemde fark edebiliyor. Erken fark etmek, tedavinin de erken başlamasını sağladığı için önem taşıyor. Çocuğun tedavisi, çocuğun ihtiyaçlarına göre hazırlanıyor. İpuçlarına dikkat etmek lazım. Erken bebeklik döneminde bebeklerde aşırı ağlama, emme ve yutma bozuklukları, gıdaları diliyle dışarı doğru itme, hareketlerde değişiklikler varsa dikkatli olunmalı. Örneğin, bebekler çok hareketlidir. Eğer bir bebek bir tarafını hareket ettirirken diğer tarafını ettirmiyorsa bizim için bir sorun var demektir. Bebeklerin bezleri değişirken zorluk yaşanıyorsa, bacaklar içe doğru çapraz duruyorsa, bu soruna işaret eder” dedi.

“Tedavi, hastaya göre belirleniyor”
Hastalıkla birlikte eşlik eden sorunlar ve tedavi yöntemlerinden bahseden Prof. Dr. Serdal Güngör, “Bu tür bebeklerde görüntüleme yöntemleri bize sadece beynin hangi alanlarının etkilendiğini gösterir. Klinik bulgular da çok önem taşır. Tedavi, hastadan elde edilen bulgulara göre şekillenir. Bu hastalarda eşlik eden sorunlar, motor fonksiyon bozuklukları, kas sertlikleri, ortopedik sorunlar, epilepsi nöbetleri, beslenme problemleri ortaya çıkabilir. Bunları takiben kabızlık, uyku bozuklukları, işitme engelleri gibi sorunlar doğabiliyor. Tedavideki temel amacımız multidisipliner bir yaklaşımla gitmek, her şeyden önce erken teşhis ve doğru tedaviyle sorunları en aza indirgeyip birçok problemin önlenmesini sağlayabiliriz” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.10.06 21:48:18
Son Düzenlenme Tarihi :





ANIZ YAKANA CEZA

Antalya gibi ormanlık alana sahip yerlerde anız yakma yasağının özel olarak gündeme gelme sebebinin orman yangınları olduğunu ifade eden Aksu Kaymakamı Aydın Ergün, “Anız yangınları orman yangınlarına da sebep oluyor bu nedenle ilçemizde çok dikkatli olmalıyız. Emniyet bandı uygulamasını, yani arazinin etrafını 5-10 metre genişliğinde pullukla sürmeyi hayata geçirebilirsek yangın çıktığında diğer tarlalara sıçramasına da engel olmuş olunur. Anız yakmak yasak ve muhtarların bu konuda vatandaşı iyice bilgilendirmesini istiyorum. Anız yakanlar ihbar edilmeli. Emniyet ve jandarma ekiplerimiz anında olaya müdahale ederek gerekli cezai işlemi uygulayacak. Aksulu vatandaşlarımızdan bu konuda duyarlı olmalarını, anız yakmamalarını istiyoruz.” dedi.

Toplantıda; anız yakma konusunda alınması gereken tedbirler ve uygulanacak cezai işlemler ele alındı. Anız yakmanın cezası dekar başına 80,39 TL.  Anız yakılan alan orman alanına ve meskunmahale bitişik ise bu ceza 5 katı olarak uygulanacak. Anız yangınının zararları ise; topraktaki faydalı mikroorganizmaları öldürmesi, toprak erozyonu oluşturması, üründe verim kaybı yapması, çevredeki ağaç ve canlılara zarar vermesi, havayı kirletmesi, doğal dengenin bozulmasına sebep olması.

Alınması gereken tedbirlerin başında ise hububat üreticilerinin hasattan sonra arazisinin etrafını 5-10 metre genişliğinde pullukla sürmesi geliyor. Muhtarlara düşen sorumluluklar ise; vatandaşı uyarmak, kurallara uymayanları ilgili kurumlara ihbar etmek.

 

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.06.05 06:12:22
Son Düzenlenme Tarihi :