Eleştirilerin dozu artıyor!
Herkesin galibiyet beklediği, herkesin 3 puan bizim dediği bir karşılaşmadan Antalyaspor’un son 2 haftada olduğu gibi yine bir puanla ayrılması, Nuri Şahin’e ve yönetime eleştirilerin dozunu yükseltmeye devam ediyor.
Sezonun ilk haftasından itibaren kırmızı - beyazlıların oynadığı futbol, futbolcuların performansı, sahadaki mücadele kimseyi memnun etmezken, haftalar ilerledikçe “toparlanacak” dediğimiz Antalyaspor’un futbolunu geliştirememesi, halen sezonun ilk maçındaki futbolunu oynamaya devam etmesi, transferlerin beklentilerin altında kalması, “işe yaramayan, verim alamadığımız futbolcuları göndererek, katkı koyacağına inanıyoruz denilen futbolcuların kadroya dahil edildiği” Antalyaspor’da, 4 hafta sonunda değişen bir şeyin olmaması dikkat çekici.
Transferlerin neredeyse tamamına yakını sezon başladıktan sonra takıma dahil olurken, 2-3 haftalık süreçte fiziksel olarak toparlanamadıkları dikkat çekiyor.
İŞLER İYİ GİTMİYOR
Antalyaspor 4 haftada henüz galibiyetle tanışamazken, en azından milli aranın ardından takımın toparlanması, istenilen futbolu sahaya taşıması ve en önemlisi de artık galibiyetler almaya başlaması gerekiyor.
Ligde oynadığı futbol ile “küme düşecek takımlar arasına adını şimdiden yazdıran kırmızı - beyazlıların” artık, milli arayı en iyi şekilde değerlendirmesi, futbolcuların performanslarını yükseltmeleri ve en önemlisi de Nuri Şahin’in artık klasik taktiksel anlayışından çıkarak, her takibe göre farklı taktiksel anlayışları sahaya yansıtması gerekiyor.
Hızlı oynayamayan, rakip yarı sahaya hızlı geçemeyen ve en önemlisi de rakibi eksik yakalayamayan Antalyaspor’un, artık Fenerbahçe maçına kadar tüm eksiklerini tamamlaması gerekiyor.
HALEN DURAN TOPTAN GOL YİYORUZ
Antalyaspor halen duran toptan gol yemeye devam ediyor. Naldo’nun transfer edilmesine rağmen ısrarla Ömer - Veysel ikilisi ile devam edilmesi dikkat çekerken, Naldo’nun hazır denmesine rağmen hazır olmaması da dikkat çekiyor.
Rakibin tek gol silahı olan Thiam’ı duran topta kontrol edemeyen Antalyaspor defansı, artık bu hastalığından da kurtulmak zorunda.
Geçtiğimiz dönemlerde takımı duran toplarda Murat Öztürk çalıştırırken, yoğun eleştiriler sonrası duran top antrenmanlarında ve maç içerisindeki duran top organizasyonlarında yardımcı antrenör Joao Tralhao öne çıkmaya başladı.
HABER: FERUDUN ÖZGÜNSÜR/TOROS GAZETESİ
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.09.03 20:05:19
Son Düzenlenme Tarihi :
BRAF Genel Sekreteri Güçer: “Yalanın yayılma hızı gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla”
Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteler Platformu (BRAF) Genel Sekreteri Deniz Güçer, yalanın yayılma hızının oldukça yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Yalanın yayılma hızının gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla olduğu bir gerçek” dedi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nca düzenlenen ..
Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteler Platformu (BRAF) Genel Sekreteri Deniz Güçer, yalanın yayılma hızının oldukça yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Yalanın yayılma hızının gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla olduğu bir gerçek” dedi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nca düzenlenen Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteler Platformu (BRAF) 10. Yıllık Toplantısı ve "Uluslararası Dezenformasyon ve Dijital Medya Okuryazarlığı Çalıştayı", Antalya’nın Serik ilçesi Belek turizm bölgesindeki bir otelde gerçekleşti. 2 gün sürecek olan ve uluslararası medyanın da yakından takip ettiği çalıştayın açılış konuşmasını yapan BRAF Genel Sekreteri Deniz Güçer, en son 2018 yılında Romanya’da yapılan toplantı sonrası BRAF olarak pandeminin gelmesiyle etkilendiklerini ve şu anda yapılan toplantıya da büyük önem verdiklerini kaydetti.
"Dikkat ve titizlikle yaklaşıyoruz"
Dezenformasyon konusundan bahseden Deniz Güçer, sözlüklerde “bilgi çarpıtma” olarak geçen dezenformasyonun bu çağda fazlaca ön plana çıktığını, olumsuz ve yıkıcı etkileri nedeniyle de tartışılması elzem hale geldiğini vurguladı. Dezenformasyonun baş kaynağı ya da en önemli aracının medya olduğunu kaydeden Güçer, “Radyo ve Televizyon Üst Kurulu olarak biz sorumluluk alanımız olan görsel ve işitsel medyada dezenformasyon konusuna dikkatle ve titizlikle yaklaşıyoruz. Medya mecralarının çeşitlenmesi ve dijitalleşmesiyle birlikte yalanın, üretilmiş haberlerin, dezenformasyonun ve mezenformasyonun hızla yayıldığını görüyoruz. Yalanın yayılma hızının gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla olduğu da bir gerçek. Dezenformasyon artık ülkelerin milli güvenlik meselesi haline geldi. Hatta ve hatta bunu da aşarak küresel bir güvenlik sorununa dönüştü” ifadelerine yer verdi.
“Dezenformasyonla uluslararası ortak mücadele edilmesi gerekiyor”
Yalan ve dezenformasyonun her türünü bertaraf etmek için ortak mücadele olması gerektiğinin altını çizen Güçer, şunları söyledi:
“Bunu hiç kimse ya da hiçbir kurum tek başına yapamaz. Dezenformasyonla mücadele; resmi kurumlar, teknoloji şirketleri, sivil toplum örgütleri, bilim insanları, medya kurumları ve gazetecilerin bir araya gelmesiyle ortak bir akılla ancak mümkün olabilir. Uluslararası iş birliğiyle dezenformasyonla ortak mücadele edersek kazanırız.”
“RTÜK olarak medya okuryazarlığını dijital okuryazarlığa çeviriyoruz”
Güçer, kişilerin dijital okuryazarlık seviyelerinin yükseltilmesi için de birlikte çalışılması gerektiğini ifade ederek, “RTÜK olarak medya okuryazarlığını dijital okuryazarlığa çeviriyoruz. Her birimiz sorumlu olduğumuz toplamlara yeni medya okuryazarlığı becerisini kazandırmalıyız” diye konuştu.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) Daimi Sekreteryası idari yetkilisi Alexei Nistrean ise dezenformasyonun insanlarda nefret yayılması ve şiddete neden olduğuna dikkat çekti. Ülkeler arasında yayılan bilginin milyonlarca insana ulaştığına işaret eden Nistrean, bunun davranışlara yansıdığını söyledi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nca düzenlenen Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteler Platformu (BRAF) 10. Yıllık Toplantısı ve "Uluslararası Dezenformasyon ve Dijital Medya Okuryazarlığı Çalıştayı", Antalya’nın Serik ilçesi Belek turizm bölgesindeki bir otelde gerçekleşti. 2 gün sürecek olan ve uluslararası medyanın da yakından takip ettiği çalıştayın açılış konuşmasını yapan BRAF Genel Sekreteri Deniz Güçer, en son 2018 yılında Romanya’da yapılan toplantı sonrası BRAF olarak pandeminin gelmesiyle etkilendiklerini ve şu anda yapılan toplantıya da büyük önem verdiklerini kaydetti.
"Dikkat ve titizlikle yaklaşıyoruz"
Dezenformasyon konusundan bahseden Deniz Güçer, sözlüklerde “bilgi çarpıtma” olarak geçen dezenformasyonun bu çağda fazlaca ön plana çıktığını, olumsuz ve yıkıcı etkileri nedeniyle de tartışılması elzem hale geldiğini vurguladı. Dezenformasyonun baş kaynağı ya da en önemli aracının medya olduğunu kaydeden Güçer, “Radyo ve Televizyon Üst Kurulu olarak biz sorumluluk alanımız olan görsel ve işitsel medyada dezenformasyon konusuna dikkatle ve titizlikle yaklaşıyoruz. Medya mecralarının çeşitlenmesi ve dijitalleşmesiyle birlikte yalanın, üretilmiş haberlerin, dezenformasyonun ve mezenformasyonun hızla yayıldığını görüyoruz. Yalanın yayılma hızının gerçek bilginin dolaşımından katbekat fazla olduğu da bir gerçek. Dezenformasyon artık ülkelerin milli güvenlik meselesi haline geldi. Hatta ve hatta bunu da aşarak küresel bir güvenlik sorununa dönüştü” ifadelerine yer verdi.
“Dezenformasyonla uluslararası ortak mücadele edilmesi gerekiyor”
Yalan ve dezenformasyonun her türünü bertaraf etmek için ortak mücadele olması gerektiğinin altını çizen Güçer, şunları söyledi:
“Bunu hiç kimse ya da hiçbir kurum tek başına yapamaz. Dezenformasyonla mücadele; resmi kurumlar, teknoloji şirketleri, sivil toplum örgütleri, bilim insanları, medya kurumları ve gazetecilerin bir araya gelmesiyle ortak bir akılla ancak mümkün olabilir. Uluslararası iş birliğiyle dezenformasyonla ortak mücadele edersek kazanırız.”
“RTÜK olarak medya okuryazarlığını dijital okuryazarlığa çeviriyoruz”
Güçer, kişilerin dijital okuryazarlık seviyelerinin yükseltilmesi için de birlikte çalışılması gerektiğini ifade ederek, “RTÜK olarak medya okuryazarlığını dijital okuryazarlığa çeviriyoruz. Her birimiz sorumlu olduğumuz toplamlara yeni medya okuryazarlığı becerisini kazandırmalıyız” diye konuştu.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) Daimi Sekreteryası idari yetkilisi Alexei Nistrean ise dezenformasyonun insanlarda nefret yayılması ve şiddete neden olduğuna dikkat çekti. Ülkeler arasında yayılan bilginin milyonlarca insana ulaştığına işaret eden Nistrean, bunun davranışlara yansıdığını söyledi.