SON DAKİKA

logo

ATSO Sigortacılık Komitesi zorunlu trafik poliçesi sıkıntısı için harekete geçti

ATSO Başkanı Davut Çetin, bazı sigorta şirketlerinin son günlerde teminatlardaki artış ve primlerin maliyetleri karşılamaması nedeniyle Zorunlu Trafik Sigortası tanzim etmekten kaçındıkları ve poliçe kesmemek için bahaneler ürettikleri yönünde üyelerimizden duyumlar aldıklarını belirtti.

    Bu durumun etik olmadığı gibi yasalara da aykırı olduğunu belirten Davut Çetin, “Bu durum hem sigorta acentelerini ekonomik olarak etkileyecek hem de trafikte sigortasız dolaşan araç sayısının artmasına sebep olacaktır. Trafikte sigortasız dolaşan araçların karışacağı kazalar sebebiyle telafi edilemeyecek maddi mağduriyetler, yaralanmalar ve can kayıpları ortaya çıkacak hem de sosyal yıkımlara yol açacaktır” dedi.

    ATSO 40.Grup Sigortacılık Komitesi’nin sorunun çözülmesi acilen konunun muhataplarıyla irtibat kurduğunu belirten Davut Çetin, kısa adı SEDDK olan Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından söz konusu Sigorta Şirketlerine yaptırım uygulanması gerektiğini bildirdi.

ATSO 40.GRUP HAREKETE GEÇTİ

    ATSO 40.Grup Sigortacılık Komitesi’yle bir araya gelerek değerlendirmelerde bulunan Başkan Davut Çetin konuyla ilgili şunları kaydetti: 

“Son günlerde sektörde faaliyet gösteren sigorta şirketlerinin özellikle Zorunlu Trafik sigortası teminatlarının yüzde 100 arttığı temmuz ayı itibariyle hasar maliyetlerindeki ön görülemeyen maliyet artışları sebebiyle Sigorta Şirketlerinin Zorunlu Trafik Sigortasını tanzim etmekten kaçındıklarını poliçe kesmemek için türlü türlü bahaneler ürettiklerini duymakta ve görmekteyiz.

    Özellikle şehrimiz ekonomisinin bel kemiğini oluşturan turizmde, ulaştırma ve nakliyat sektöründe faaliyet gösteren işletmelerimizi, en önemlisi vatandaşlarımızı ilgilendiren bu sorunun çözülmesi büyük önem arz etmektedir. Bu durum ayrıca sigorta acentelerimizi doğrudan etkilemekte olup acentelerle sigortalıları karşı karşıya getirmiş acenteleri neredeyse poliçe kesemez duruma düşürmüştür.

KAZA SONRASI MAĞDURİYET

    Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Genel Şartlarında sigorta priminin ne şekilde tahsil edileceğinin açıkça belirtilmesine rağmen, sigorta şirketlerinin son zamanlarda zorunlu trafik sigortası yapılırken sırf poliçe tanzim etmemek adına ödeme seçeneklerini sınırlandırarak vatandaşın ekonomik satın alma özgürlüğünü kısıtlamaları hem etik değil hem de kanunlara aykırıdır. Bu durum hem sigorta acentelerini ekonomik olarak etkileyecek hem de trafikte sigortasız dolaşan araç sayısının artmasına sebep olacaktır. Trafikte sigortasız dolaşan araçların karışacağı kazalar sebebiyle telafi edilemeyecek maddi mağduriyetler, yaralanmalar ve can kayıpları ortaya çıkacak hem de sosyal yıkımlara yol açacaktır.

SEDDK YAPTIRIM UYGULAMALI

    Bu konunun çözümü ile ilgili 40.Grup sigortacılık komitemiz acilen toplanmış ve sorunun çözülmesi ile ilgili olarak konunun muhatapları ile irtibata geçme kararı almışlardır. Zorunlu trafik sigortasının acente üretimlerinde önemli bir paya sahip olduğunun altını çizen komitemiz Trafik sigortası lisansı bulunan sigorta şirketlerinin biran önce trafik sigortalarının kesilmesine imkan sağlamaları gerektiğini yapmak istemiyorsa da 5684 sayılı sigortacılık kanunda açıkça belirtildiği üzere SEDDK (Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu) tarafından yaptırım uygulanmasının doğru olacağını dile getirmişlerdir.

TRAFİK SİGORTASI HAVUZ SİSTEMİNE DAHİL EDİLSİN

    Komitemiz ayrıca uzun vadede sorunun tamamen çözülmesi ve gündemden düşmesi adına DASK havuz sistemi, Riskli sigortalar havuzu sistemi ve TARSİM havuz sistemi gibi konularda tecrübe kazanmış olan kamunun, kaos haline gelen trafik sigortasının da tamamının havuz sistemine dahil edilerek kar/zarar maliyetlerinin havuz sistemi üzerinden yapılarak, Sigorta şirketlerinden bu yükün alınarak, acenteler gibi onlarında komisyon alarak Sistemin kökünden çözülmesi gerekmektedir.”


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.07.28 10:47:07
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Küçük Antalya'da salatalık hasadı başladı

(İHA) - Marmara Bölgesi'nin örtü altı tarımda önemli merkezlerinden Bilecik'teki seralarda salatalık hasadı başladı.   
  Bilecik genelinde 2 bin 700 dekar alanda bulunan seralarda salatalık üretiminden yılda 3 kez ürün alınıyor. Söğüt ilçesinde, Sakarya Nehri havzasındaki köylerde kurulu seralarına sabah erken saatlerde gelen üreticiler, ürünlerini toplayıp sevkiyata hazırlıyor. Yakacık Köyü Muhtarı Hüseyin Yıldırım, köyde 100 dönümden fazla alanda seralarda üretim yapıldığını söyleyerek, "Şu anda burası 'Marmara'nın Küçük Antalya'sı' diye adlandırılan bölge. Bu bölgede sebze üretiminde ağırlık domates, salata. Salatanın da hasadına başladık. Sonra domates gelecek 20 gün sonra. İlk hasat şu anda 7-8 lira bizim buradan hale gönderdiğimiz. Biz Bilecik’e pek vermiyoruz bizim eksenimiz İstanbul, İzmit, Ankara Bursa büyük şehirlere gönderiyoruz. Aşağı yukarı Çaltı, Akçasu, Yakacık bu bölgede en az 100 dönüm salatalık serası bulunuyor. Dönüm başı bin 500 ton 2 bin ton salata rekoltesi oldu. Geçen sene bu sene de bekliyoruz aynı rekoltesi. Fiyatlar şu anda iyi bu şekil giderse bereket versin. Seraların çoğu boş hastalık çok. Çoğu zaten bu yüzden ekemiyor işçi sıkıntısı da var, işçi olmayınca hele bu salatalık içinden çıkılmıyor. Bu sene geç kaldı havalar serin gitti Nisanın 10’u gibi ektim ben bunları normalde 1 ayda döküme gelmeliydi ama 1 buçuk ayda oldu" dedi. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.08 16:10:09
Son Düzenlenme Tarihi :





Akdeniz Üniversitesi’nden, lisans öğrencilerine yönelik projeye destek

Akdeniz Üniversitesi, lisans öğrencilerinin projelerde daha fazla yer almalarını sağlamak amacıyla Özlenen Öğrenci Bilimsel Araştırma Projeleri’ni uygulamaya koydu. Proje ekibinde lisans öğrencisi yer alması şartı getirilen bu yeni proje türü öğrenciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Akdeniz Üni..

Akdeniz Üniversitesi, lisans öğrencilerinin projelerde daha fazla yer almalarını sağlamak amacıyla Özlenen Öğrenci Bilimsel Araştırma Projeleri’ni uygulamaya koydu. Proje ekibinde lisans öğrencisi yer alması şartı getirilen bu yeni proje türü öğrenciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Akdeniz Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) Komisyonu lisans öğrencilerinin projelerde daha fazla yer almalarını sağlamak amacıyla ‘Özlenen Öğrenci Bilimsel Araştırma Projeleri’ni hayata geçirdi. Lisans öğrencilerinin katılımının ön şart olduğu yeni proje türü öğrenciler tarafından büyük ilgi gördü. Bu tür projeler ile lisans öğrencilerinin bilimsel araştırma projelerine katılımlarının artması ve lisans öğrencileri arasında araştırma kültürünün yaygınlaştırılması hedefleniyor. Bilimsel Araştırma Projelerinden Sorumlu Rektör Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Küçükçetin, bu proje türü hakkında bilgi verdi.

“Lisans öğrencisinin dahil olma şartı var”
Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın talimatıyla eğitimle araştırmayı lisans düzeyinde bütünleştirmek istediklerini vurgulayan Prof. Dr. Küçükçetin, BAP Komisyonu’na sunulan “Bilimsel Araştırma Projeleri’ne lisans öğrencilerinin dahil edilmesine yönelik teşvik maksatlı proje değerlendirme sürecinde ek puan uygulamalarımız vardı. Ancak bu uygulama da lisans öğrencilerimizin projelere arzu ettiğimiz düzeyde katılımlarını sağlayamadı. Bunu artırmak amacıyla proje ekibinde lisans öğrencilerinin yer almaları şartı olan ‘Özlenen Öğrenci Bilimsel Araştırma Projelerini’ hayata geçirdik” ifadelerini kullandı.

“BAP projelerinin en az yüzde 50’sinde lisans öğrencisinin yer almasını hedefliyoruz”
Akdeniz Üniversitesi’nde Bilimsel Araştırma Projeleri’nin yaklaşık yüzde 20’sinde lisans öğrencilerinin yer aldığını belirten Prof. Dr. Küçükçetin, “Özlenen Öğrenci Bilimsel Araştırma Projeleri ile bu oranın en az yüzde 50’ler seviyesine çıkmasını hedefliyoruz. 2023 yılı itibariyle uygulamaya giren bu yeni proje türü çerçevesinde her bir proje için 10 bin TL bütçe desteği veriyoruz. Lisans öğrencilerimiz bu proje türüne yoğun ilgi gösterdi. Bugün itibariyle 10’un üzerinde proje bu çerçevede desteklendi. Değerlendirme süreci devam eden proje başvuruları da var” diye konuştu.

“Proje çalışmaları için mezuniyeti beklemeyin”
Yeni proje türü ile maksatlarının lisans öğrencilerimizi henüz eğitim öğretim dönemi içindeyken bilimsel projelere dahil etmek olduğunun altını çizen Prof. Dr. Küçükçetin, “Böylece hem öğrencilerimizin lisans düzeyinde kendilerini geliştirmelerine yardımcı olurken, hem de özel sektör ve kamu kurumlarındaki ihtiyaçlara karşılık verebilecek düzeyde nitelikli gençlerin yetişmesine katkı sağlamış olacağız. İstiyoruz ki, gençlerimiz proje çalışmalarını mezuniyet sonrasına ertelemesinler, henüz lisans aşamasında işin içine girsinler, bilimsel bir projede yer alsınlar. Ayrıca inanıyoruz ki lisans öğrencilerimizin katılımı, projelere de enerji ve yenilikçi bir bakış açısı katacaktır” dedi.

“Proje ismi anketten çıktı”
Özlenen Öğrenci Bilimsel Araştırma Projeleri isminin lisans öğrencilerimize yönelik düzenlenen bir anketten çıktığını da açıklayan Prof. Dr. Ahmet Küçükçetin, “Açıkçası ülkemizin, milletimizin, üniversitelerimizin, kamu ve özel sektörümüzün, bilimsel araştırma merkezlerimizin özlediği, beklediği, hedeflediği ‘Özlenen Öğrenci’ modelinin ortaya çıkmasını istiyoruz. Bu proje türü sayesinde öğrencilerimizin bilimsel merak duygularını uyandırmak, ekip çalışmasını ve projelerdeki iş akışını tecrübeli, kendilerine rehberlik edecek, alanlarında en yetkin hocalarının liderliğinde öğrenme fırsatı bulmalarını istiyoruz. Öğrencilerimiz daha lisans eğitimi aşamasında projelerde yer alarak hem bilimsel araştırmaların zevkine varabilecekler, hem de yeteneklerini keşfedebilecekler” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.02 11:28:09
Son Düzenlenme Tarihi :