SON DAKİKA

logo

875 bin adet boş makaron ele geçirildi

5607 Sayılı Kanuna Muhalefetten (Kaçak Makaron ve Tütün) bir kişi gözaltına alındı.

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı talimatları doğrultusunda; Antalya İl J.K.lığı İsth.Şb.Md.lüğü ve Kepez İlçe J.K.lığı ekipleri tarafından yapılan çalışmalar kapsamında, R.O. isimli şahsın Adana'dan temin ettiği kaçak makaron ve tütünleri kendisine ait minibüs ile Antalya'ya getirerek Kepez ilçesinde piyasaya süreceği yönünde alınan bilgiye istinaden, şüphelinin aracında yapılan aramada;
♦️(875.000) adet boş makaron
♦️(480) Kg. kaçak tütün
♦️(96) adet manuel sigara doldurma makinası
♦️(550.000) sigara sarma kağıdı
♦️(89.000) adet sigara paketleme ambalajı
♦️(32.000) Tl. suçtan elde edilen nakit para ele geçirilmiştir. Olay ile ilgili R.O. isimli şahıs gözaltına alınarak adli tahkikata başlanıldı.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.07 18:13:37
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Antalya’da Yörükler yaylalara yerleşmeye başladı

Antalya’nın Akseki, Manavgat, Gündoğmuş ve Alanya ilçelerinde yaşayan Yörükler, havaların ısınmasıyla yaylalara göç etmeye başladı. Yörükler her yıl çıktıkları yaylalardaki obalarına yerleşmeye başladı. Yaylaya çıkan Yörüklerin bazıları taş ile çevrili obalarda kalırken, bazıları ise ata gelenekle..

Antalya’nın Akseki, Manavgat, Gündoğmuş ve Alanya ilçelerinde yaşayan Yörükler, havaların ısınmasıyla yaylalara göç etmeye başladı. Yörükler her yıl çıktıkları yaylalardaki obalarına yerleşmeye başladı. Yaylaya çıkan Yörüklerin bazıları taş ile çevrili obalarda kalırken, bazıları ise ata gelenekleri olan kıl çadırlarda kalıyor.
Antalya’nın çeşitli köylerinde yaşayan ve hayvancılık dışında geçim kaynakları bulunmayan Yörükler, havaların ısınması üzerine daha serin olan yaylaların yolunu tuttu. Yaz mevsimini Akseki’nin 2 bin 200 rakımlı Göktepe ve Gündoğmuş ilçesinin Eğrigöl Yaylası’nda geçirecek Yörüklerin ana geçim kaynağı olan keçiler ise çobanlar tarafından otlatılarak götürülüp getiriliyor. Bazı Yörükler ise hayvanlarını kamyonlara yükleyerek yaylalarına getiriyor. Yörükler, yaklaşık 4 - 5 ay burada kalıyor. Yaylanın temiz havası ve muhteşem doğasında hayvanlarını besleyen Yörükler, atalarının mirasını yaşatıyor.

Hayvancılık ata mesleği
Manavgat ilçesi Gebece Mahallesi’nde yaşayan Duran Topaça (71) hayvancılık mesleğinin atalarından kaldığını söyledi. Hayvanlarını yaylaya çıkararak obalarına yerleştiklerini anlatan Topaça, "Hayvancılık baba mesleğimizdir. Çocuk yaştan bu yana hayvancılık yapıyorum. Her geçen yıl bu meslekte zorlaşıyor. Çocuklarımın da kıl keçileri bulunmaktadır. Hep birlikte keçilerimizi otlatmak için yaylaya çıkmak zorundayız. Hava şartlarına göre her yıl mayıs ayı sonlarında, hayvanlarımızla beraber Akseki’nin Yarpuz Mahallesi yakınlarındaki Kaklıktaş Yaylası’na çıkıyoruz. Şu an obalarımıza yerleştik. Yine hava şartlarına göre eylül ayı sonunda, kasım ayı başlarında ise tekrar köyümüze döneceğiz" diye konuştu.
Topaça, keçilerin sütünden yoğurt ve peynir yaptıklarını dile getirerek, hayvanlarının yaylada doğal ortamda beslendiklerini, peynir ve yağının oldukça lezzetli olduğunu, bunları yaylaya kadar gelen özel müşterilere sattıklarını belirtti.

Yağmurlar nedeniyle bu yıl geç çıktılar
Bu yıl bahar yağmurlarının fazla yağmasından dolayı yaylaya 15 gün geç çıktıklarını anlatan Topaça, "Eskiden yaylaya bundan 15 gün önce çıkardık. Bu yıl bahar yağmurları oldukça fazla yağdı. Biz yüksek rakımlı yaylada kaldığımız için yıldırım düşmelerine karşın yaylaya geç çıkmak zorunda kaldık. Yağmurlar ile birlikte Yaylalarda bu yıl ise çok güzel ot var" diye konuştu.

"Böyle gelmişiz böyle gidiyoruz"
Yörüklerden Hatice Uçar ise, Toroslar’ın zirvesinde hayvanlarıyla geçimlerini sağlamak için yazın yaylaya çıkmak zorunda kaldıklarını söyledi. Hayvancılığın ata meslekleri olduğunu ve geleneklerini sürdürerek dağlarda kıl çadırda kaldıklarını anlatan Uçar, "Yaylada bizim evimiz, kıl çadırdır. Bizim mutfağımız, her şeyimiz dağlardır. Zorda olsa alıştık. Bize artık zor gelmiyor. Su sorunumuz olmasa daha iyi ama su sorunumuz var. Suyu tankerlere doldurup geliyoruz. Yaşam şartlarımız bu. Yaylaya çıkmak zorundayız. Yapmasak olmuyoruz. Böyle gelmişiz böyle gidiyoruz. Mecburen yapıyoruz. Yapacağımız başka bir işimiz yok. Göçer yaşamın zorlukları çok" diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.18 11:29:12
Son Düzenlenme Tarihi :





Sosyal Bilimler MYO’da “Geleneksel Pilav Günü” gerçekleştirildi

Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Mezunlar Derneği tarafından Kepez Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenen Geleneksel Pilav Günü büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi.
Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu ve Sosyal Bi..

Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Mezunlar Derneği tarafından Kepez Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenen Geleneksel Pilav Günü büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi.
Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Mezunlar Derneği tarafından Kepez Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenen Geleneksel Pilav Günü büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi. Bu yıl 28.cisi düzenlenen etkinliğe Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Burhan Özkan, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nurşen Adak, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökhan Akyüz, Eğitim Fakültesi Prof. Dr. Hilmi Demirkaya, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Engin Karadağ, İletişim Fakültesi Dekan Yard. Doç. Dr. Ayşad Güdekli, Finike MYO Müdürü Doç. Dr. Yasemin Tezcan, Korkuteli MYO Müdürü Doç. Dr. Mehmet Zanbak, BATEM Müdürü Dr. Abdullah Ünlü, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Mezunlar Derneği (SOBİLMED) Başkanı İsmail Apaydın, akademisyenler, sektör paydaşları, belediyelerden temsilciler ile mezunlar ve öğrenciler katıldı.
Geleneksel Pilav Günü etkinliğinin açılış konuşmasını yapan Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Burhan Özkan, “İlki 1995 yılında yapılan ve Yüksekokulumuzun en önemli geleneklerinden birisi olan Geleneksel Pilav Günü öğrencilerimizi, mezunlarımız ve sektör paydaşlarımız ile buluşturmak amacıyla düzenlenmektedir. Sosyal Bilimler MYO ailesi olarak köklerimizde böyle bir gelenek olduğu için mutlu ve gururluyuz. Geleneklere sahip çıkılması ve sürdürülmesini, kurumsallaşma, aidiyet duygusu ve vefalı olma noktasında çok önemsiyoruz. Pilav günü geleneğini başlatarak SBMYO ailesinin bu ayrıcalığı yaşamasına vesile olan rahmetli hocamız Işık Şifa Üstüner başta olmak üzere, bugüne kadar bu geleneğin sürdürülmesinde katkısı olan herkese çok teşekkür ediyor ve şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.

“Programlarımız ülke genelinde tercih sıralamasında ilk sıralarda”
“Pilav Günü” ve “Kariyer Günü” gibi köklü geleneklere ilave olarak 2022 yılı Aralık ayında kurulan Mezunlar Derneğine sahip olmanın gururunu ve ayrıcalığını yaşadıklarını altını çizen Prof. Dr. Özkan, “7000’e yakın öğrencisiyle yüksekokulumuz üniversitemizin en fazla öğrenciye sahip birimidir. Öğrencilerimiz 13 normal örgün öğretim, 13 ikinci öğretim ve 1 uzaktan eğitim programı olmak üzere toplam 27 programda eğitim almaktadır. Söz konusu programlarımız ülkemiz genelinde tercih sıralamasında ilk sıralarda yer almaktadır. Bu noktada yüksekokulumuza destekleri için öncelikle Rektörümüz Prof.Dr. Özlenen Özkan hocamıza huzurlarınızda çok teşekkür ediyorum. Ayrıca bu başarıda büyük emekleri olan başta müdür yardımcılarımız olmak üzere SBMYO ailesinin akademik ve idari elemanlarına teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Ara eleman değil aranan veya ana eleman yetiştiriyoruz”
Eğitim-öğretim programlarıyla öğrencilere üst düzey bilgi, beceri ve yetkinlik kazandırmanın en temel gayeleri olduğunu belirten Prof. Dr. Özkan, “Bilindiği gibi ülkelerin dünyada söz sahibi olmalarında en önemli unsur, nitelikli insan işgücüne sahip olunmasından kaynaklanmaktadır. Bu noktada MYO’lar nitelikli iş gücü oluşturmaya katkı sağlayan en önemli kurumlardan biri olarak görülmektedir. Çünkü mesleki eğitim-öğretimde yaparak öğrenme, yani bilmeyi, yapabilmeye çevirmek esastır. Dolayısıyla mesleki eğitim; teorik eğitimi, pratik eğitimle tamamlama ve istihdama yönlendirebilme odaklıdır. Günümüzde başarı ve rekabet, daha çok bilgi ve beceriye tabi hale geldiğinden öğrencilerimizi ara elemandan ziyade “Aranan Eleman” veya “Ana Eleman” olarak mezun etmeye özel önem veriyoruz. Mezunlarımızın aranan ya da ana eleman olması; ancak iyi bir mesleki eğitim ve Akademi-sektör iş birliği ile mümkündür. Öğrencilerimizin mesleki eğitimde sektörün ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikleri kazanabilmesi için sektörle ilişkilerimizin güçlü ve sürdürebilir olması ve sektör beklentileri ile mesleki eğitim arasındaki köprünün güncel kalabilmesinin önemini biliyoruz. Bu noktada artık Mezunlar Derneğimizin de çok önemli rol oynayacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.09 13:44:50
Son Düzenlenme Tarihi :