SON DAKİKA

logo

Şakir Aydın başkanın zaten sırtı yere gelmiyordu, bundan sonra hiç gelmez

CHP Elmalı denince akla ilk gelen isim ilçe başkanı Şakir Aydın’dır. 2005 yılından bu yana siyasetin içinde olan bir isimdir. 7 Ekim 2010 yılından bu yana, başka bir ifade ile 13 yıldır CHP Elmalı İlçe Başkanlığı görevini başarı ile yürütmekte, siyasetteki çizgisinden en küçük bir taviz vermeden, bulunduğu her ortamda yanlışları dile getiren bir siyasetçidir.

     Başkanlığı görevini başarı ile yürütmekte, siyasetteki çizgisinden en küçük bir taviz vermeden, bulunduğu her ortamda yanlışları dile getiren bir siyasetçidir.    
    Partisini kendi kişisel çıkarları ya da bazı mevkiler için sıçrama taşı olarak görmeyen Başkan Şakir Aydın, Elmalı’da CHP’yi 1 nci parti yapmak için verilen mücadelede her zaman ön safta olmuş, ittifak ortağı İYİ Parti’nin Belediye Başkan adayının seçimi kazanmasında, yine CHP’lilerle birlikte ciddi bir katkı ortaya koymuştur. 
    Gülen bir yüze sahip olmasına karşın  bir yanlışta sert bir mizaça bürünür ve sözünü de esirgemez, CHP Elmalı İlçe Başkanı Şakir Aydın.
    Zaman zaman özellikle CHP dışından bazıları koltuğunu kaydırmak için direk Ankara’da temaslarda bulunsa da, siyasi geleceklerini sağlama almak için o koltuğa başkalarını oturtmak isteseler de,  Elmalı CHP tabanında olduğu gibi Antalya ve Ankara’da da güçlü bir iletişime sahip olan Şakir başkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ile  CHP İl Başkanı  Nuri Cengiz’in de katıldığı ve 14 Mayıs öncesi  yapılan ve yapılacak çalışmaların değerlendirildiği belediye başkanları ve  CHP ilçe başkanların yer aldığı toplantıda görüşlerini dile getirdi.  
    Toplantı sonunda çekilen resimde Şakir başkanın, bir tarafında Büyükşehir Belediye başkanı Muhittin Böcek’in, diğer tarafında ise İl Başkanı Nuri Cengiz’in olması bazı ilçe başkanları arasında “Şakir başkanın zaten sırtı yere gelmiyordu, bundan sonra hiç gelmez” yorumlarına neden olurken, elbette şakir Aydın’ın çekilen fotoğrafta orada olması bir tesadüfte değildi ! * Ferudun ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.18 09:40:29
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






İklim değişikliği, Antalya’da kuraklığın etkilerini şiddetlendiriyor

Türkiye’nin güney kıyısında yer alan Antalya, güzel plajları, büyüleyici manzaraları ve ılıman iklimi ile tanınan popüler bir turizm merkezidir. Ancak son yıllarda bölge, yerel nüfus ve tarım için önemli sorunlara neden olan şiddetli bir kuraklıkla karşı karşıya kalmaktadır.

    Kuraklık, uzun süreli anormal derecede düşük yağış olduğunda meydana gelen doğal bir olgudur. Antalya’da bölge, 2018’den bu yana kuraklık yaşıyor ve yağış seviyeleri ortalamanın önemli ölçüde altında. Bu, yerel rezervuarların ve akiferlerin tehlikeli derecede azalmasıyla bir su krizine yol açtı.

    Kuraklığın etkileri çok geniş kapsamlı olmuştur. Ekinlerini yetiştirmek için sulamaya bağımlı olan çiftçiler ağır darbe aldı. Sınırlı su kaynakları nedeniyle ekinlerini küçültmek, hatta tamamen terk etmek zorunda kaldılar. Bu, hem yerel hem de ulusal ekonomileri etkileyen gıda fiyatlarında artışa yol açmıştır.

    Su sıkıntısı Antalya ekonomisine önemli katkı sağlayan turizm sektörünü de etkiledi. Plajların ve yüzme havuzlarının kurumasıyla turistlerin bölgeyi ziyaret etme olasılığı azalıyor ve bu da otellerin, restoranların ve turizmle ilgili diğer işletmelerin gelirlerinin düşmesine neden oluyor.

    Kuraklığın yerel çevre için de ciddi sonuçları oldu. Su eksikliği, yerel ekosistemi korumak için gerekli olan bitki örtüsünün azalmasına neden oldu. Birçok hayvanın yeterli su ve yiyecek bulmakta zorlanmasıyla yaban hayatı da etkilendi.

    Türk hükümeti, su kullanımına ilişkin kısıtlamalar ve su altyapısına yapılan yatırımların artırılması da dahil olmak üzere bir dizi tedbir uygulayarak kuraklığa yanıt verdi. Ancak, iklim değişikliği ve sürdürülemez su yönetimi uygulamaları gibi sorunun temel nedenlerini ele almak için daha fazlasının yapılması gerekiyor.

    İklim değişikliği, Antalya’da ve dünyanın diğer bölgelerinde kuraklığın etkilerini şiddetlendiriyor. Artan küresel sıcaklıklar ve yağış modellerindeki değişiklikler, kuraklıkları daha sık ve şiddetli hale getiriyor. Bu nedenle, sera gazı emisyonlarını azaltmak ve iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için harekete geçmek elzemdir.

    Sonuç olarak, Antalya’daki kuraklık acil müdahale gerektiren ciddi bir sorundur. Durum yerel nüfusu, tarımı, turizm endüstrisini ve çevreyi etkiliyor. İklim değişikliği ve sürdürülemez su yönetimi uygulamaları da dahil olmak üzere sorunun temel nedenlerinin ele alınması, bölgenin geleceği için çok önemlidir. Sürdürülebilir çözümler geliştirmek ve Antalya’nın doğal kaynaklarını gelecek nesiller için korumak için hükümet ve yerel toplulukların birlikte çalışması esastır. * Haber Merkezi

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.22 09:36:00
Son Düzenlenme Tarihi :





Belediyelerin iftar yemekleri ve siyasilerin yer sofrasında sahur ya da iftar paylaşımları

Aslında Ramazan ayı içerisinde köşe yazısı yazmama kararı almıştım ama bu kararımı bozmak zorundayım. Çünkü, içinde bulunduğumuz 11 ayın sultanı mübarek Ramazan ayında belediyelerin reklam kokan toplu iftar yemekleri, yine özellikle siyasilerin peşpeşe sosyal medyada yer sofrasından sahur ve iftar paylaşımları konularında sosyal medyadan verdiğim birkaç kısa mesajı daha detaylı şekilde ele almamı ve düşüncelerimi paylaşmamı gerektiriyor.

    Yer sofralarından verilen sahur ya da iftar sofralarından başlayayım. 
    Ak Parti Genel Merkezi’nden il teşkilatlarına, belediye başkanlarına ve milletvekillerine sosyal medyada yer sofralarında sahur ya da iftar“ paylaşımları yapın mı talimatı verildi ?
    Bakıyorum sosyal medyada Ak Partili milletvekillerinin, belediye başkanlarının, kadın ya da gençlik kollarının peşpeşe yer sofralarından sahur ya da iftar paylaşımları.
    Evet, özellikle kırsal kesimde yer sofraları halen kuruluyor, bu geleneği şehir merkezinde devam ettiren ailelerde var. Ama, çoğunluk masada  kahvaltısını yapıyor, yemeğini yiyor. 
    Sanıyorum burada bir algı oluşturulmaya çalışılıyor ama Ak Parti Genel Merkezi’nde bu fikir kiminse bu paylaşımların özellikle sıklığına toplum genelinde oluşturacağı tepkiyi hesaplayamamış.
    Sen 11 ay yerde yemek yiyen ailenin sofrasına oturma, Ramazan ayı girince yer sofrasında iftar ya da sahur yapan aile ya da üniversite öğrencileri arayışına gir, bul, onlarla sahur ya da iftarda buluş, birde güzelcene poz ver, o pozu da sosyal medyadan paylaş...
    Bir gazeteci meslektaşımın dediği gibi REKLAM...
    Hem reklam, hem de mesaj verme...Oy hesabı yapma...Algı operasyonu..
    Yersen...Yedirebilirsen..Basit, sonuçsuz hatta tam tersi bir sonuca neden olan bir seçim propagandası..
    Sayın Ak Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu’nun sosyal medyada yine yer sofrasında üniversite öğrencileri ile birlikte çektirdiği fotoğrafı kullanarak ben de sosyal medyadan şu paylaşımı yaptım:
    Sayın vekilim keşke yer sofrasında sahurluk ikram edip paylaşana kadar üniversiteli kardeşlerimize küçük çalışma masaları hediye etseydiniz, o fotoğrafı paylaşsaydınız. Yer sofrasından daha çok ses getirir, bir işe de yarardı. 
TOPLU İFTAR SOFRALARINDA
KAÇ KİŞİ ORUÇLU    
    Belediyeler peşpeşe iftar yemekleri düzenliyorlar. Gerek var mı, bana göre yok. Bu da REKLAM kokan hareketler mi, evet. Ama aynı zamanda belediyenin sırtından belediye başkanının rozetini taşıdığı siyasi parti içinde bir PROPAGANDA aracı. 
    İftar kime yaptırılır, oruçlu olana. Oruç tutmayan iftar yapmaz, canı istediği zaman gider akşam yemeğini yer. Peki, toplu iftar sofralarındaki masalarda kaç kişi oruçlu ? Ya da o masalarda akşam ezanının okunmasını ve tuttuğu orucu açmayı bekleyen kaç kişi..
       Hepsini geçtim, mahalleliye toplu iftar veriliyorsa,  belediye başkanının rozetini taşıdığı partinin il başkanının o iftarda işi ne ?
    Niye Ramazan ?
    Yılın diğer 11 ayında neden mahalleliye toplu yemek ikramında bulunulmaz ?
    Keşke belediyeler iftar sofralarında TOK olanı ağırlayana kadar, gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşabilseler, onlara yılın bir günü değil, 365 günü evinde sofra kurabilseler..
    İşte o zaman yapılan ne REKLAM kokardı, ne de siyasi PROPAGANDA havası oluşurdu.
     Başkan içinde hem bu dünya hem de öbür taraf için daha hayırlı olurdu.  * ERKİN ÖZGÜNSÜR



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.04.16 12:00:17
Son Düzenlenme Tarihi :