SON DAKİKA

logo

Antalya’da mahallelinin ürkek misafirleri

Antalya’nın Akseki ilçesi Gidengelmez Dağları’ndaki yaban keçileri soğuk havada yiyecek bulmakta zorlanınca her yıl olduğu gibi otlamak için dağın eteğindeki Değirmenlik Mahallesi’ne kadar indi. Mahalleli tarafından korunan keçiler, gündüz otladıktan sonra akşam mahalleden ayrılıyor.
Akseki’nin en uzak mahallelerinden biri olan, milli park niteliğindeki Gidengelmez Dağları’nın batısına kurulu Değirmenlik Mahallesi’nin sakinleri, kış mevsiminde farklı misafirleri ağırlıyor. Avlanılması ve evcilleştirilmesi yasak olan dağ keçileri, soğuk havalarda yiyecek bulmakta güçlük çektikleri için artık şehir merkezlerine iniyor. Yaban Hayatını Koruma Sahası’ndaki Gidengelmez Dağları’nda kaçak avlanmaya izin verilmemesi, koruma altındaki bölgede ateşli silahlarla atış yapılmasının önüne geçilmesiyle kendilerini güvende hisseden yaban keçileri, dağın yüksek kesimlerinin karla kaplanması nedeniyle Gidengelmez Dağları’nın eteklerinde bulunan Değirmenlik köyünün arazilerine ve hatta köydeki evlerin bahçelerine kadar gelerek otlanıyorlar. Genellikle sabah saatlerinde köye inen yaban keçileri, hava kararmadan yeniden yaşam alanlarına dönüyor. Keçiler mahallede köylülerin evlerinin önündeki bahçelerde ekili çilekleri yerken, kent dışından yaban keçilerini görmek ve fotoğraflamak isteyenler köyü ziyaret ediyor.

“Gelecekleri günü özlemle bekleriz”
Değirmenlik Mahallesi’nde yaşayan Ramazan Arslan, her yıl olduğu gibi yaban keçilerini köylerinde ağırlamaktan mutlu olduklarını söyledi. Bölge insanının kendilerini koruduklarını bildikleri için hayvanların kendini güvende hissettiğini ve köyün kenarlarında yayıldıklarını söyleyen Arslan, “Her yıl keçilerin köye inmesini özlemle bekliyoruz. Onlar mahalle halkımızla iç içe yaşıyorlar. Köy halkı bu hayvanları çok seviyor. Hayvanlar çok rahat bir şekilde köyümüzün içine kadar evlerimizin önüne kadar geliyorlar. Bahçelerimize giriyorlar. Hatta bahçelere kadar gelerek otlanıyorlar. Çünkü yaban keçileri kendilerini güvende hissediyorlar. Bahçelerimizdeki otları yiyorlar” dedi.

“Kaçak avcılara göz açtırmayız”
Gidengelmez Dağları’ndaki yaban keçilerini tüm mahalle halkı ile birlikte koruduklarını, yaban keçilerinin korunması ve sayılarının artması için tüm mahalleli olarak çaba sarf ettiklerini dile getiren Arslan, “Mahalle halkı olarak kaçak avcılara göz açtırmıyoruz. Yaban keçisinin yıl boyunca her türlü avlanmasının yasaktır. Buraya kaçak avcı giremez. Halkımız dışardan gelen yabancıları hemen tanır. Kaçak avcıyı gördüğü anda köylümüz tarafından av koruma ekiplerine hemen haber verir. Kimse burada kaçak av yapamaz. Sadece av turizmi çerçevesinde çıkarılan envantere göre avlanmaya izin veriliyor. Hafta sonları Antalya, Konya gibi illerden bu hayvanları izlemeye geliyorlar. Fotoğraf sanatçıları gelip fotoğraf çekiyorlar” diye konuştu.

“Sabah saatlerinde inip, akşam saatlerinde dönüyorlar”
Yaban keçileri en ufak bir sesten bile kaçmasına rağmen artık köylüler tarafından onlara zarar gelmeyeceğini bildiklerini kaydeden Arslan, ”Sabah saatlerinde saat 09.00-10.00 gibi bahçelere inip, akşamüzeri saat 15.00 gibi hava kararmadan yuvalarına dönüyorlar. Bölgede kaçak av yaptırmıyoruz. Köydeki köpeklerin de keçilere zarar vermemeleri için uğraş veriyoruz. Tüm mahalle halkı bu konuda oldukça duyarlı. Yaban keçilerinin korunması ve sayılarının artması için çabalıyoruz” dedi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.19 10:22:00
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






MEB’den öykü temelli eğitim seti

Millî Eğitim Bakanlığınca özellikle otizm spektrum bozukluğu ve zihinsel yetersizliği olan öğrenciler için "Öykü Temelli Müdahale Seti" hazırlandı.   
MEB Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğünce hazırlanan set, hem dijital ortamda hem de basımı gerçekleştirilerek öğretmen ve öğrencilerin istifadesine sunuldu.  
Alanında uzman akademisyenlerin desteğiyle hazırlanan set, orta-ağır düzeyde zihinsel yetersizliği ve otizm spektrum bozukluğu olan öğrencilerin öğrenim gördüğü okullara ve özel eğitim sınıflarına dağıtılmaya başlandı.
Açık ve anlaşılır bir şekilde öğrencilere kazandırılmak istenen davranışlarla birlikte bu davranışların sergilenmesinin beklendiği koşulları betimleyen öyküler; başlık, giriş, gelişme ve sonuç bölümlerini içerecek şekilde hazırlandı. Yazılan öyküler resim, fotoğraf gibi görsellerle desteklendi ve belirli uygulama basamakları izlenerek sistematik bir süreç hâline getirildi.
Öykü Temelli Müdahale Seti'nin içinde 10 adet "Güç Kartı" ve 10 adet "Sosyal Öykü" olmak üzere iki kategoride toplam 20 öykü bulunuyor. Öykülerde birden fazla davranışın öğretimi ve çeşitli problem davranışların önlenmesine yönelik kurgular yer alıyor. Sosyal öykü ve güç kartlarının kullanımına yönelik detaylı bir öğretmen kılavuzu olan bu setin örnek öğretim oturumları da bulunuyor.
Öğretmen kılavuzunun ilgili bölümlerindeki karekod okutularak da bu oturumlara erişim sağlanabiliyor.
* MEB BASIN

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.23 09:24:50
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalya’nın hikayeleri bu kitapta

Muratpaşa Belediyesi, Attalos’unAttelia’sından Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Antalya’sınabugüne kadar arkeolojinin sınırlarında kalmışbilgilerini, hikayeleştirerek“Sarpedon’dan Keykubad’a Bir Zamanlar Antalya” kitabında bir araya getirdi. Belediye Başkanı Ümit Uysal, Türkçe ve İngilizce yayınlanan kitabın tanıtımını 6. Kaleiçi OldTown Festivali kapsamında düzenlenen “Eski şehirler hikayelerini anlatıyor” panelinde yaptı.

Mimar Zenon’un biricik aşkı Serikli Belkıs için yaptığı Aspendos Antik Tiyatrosunun, elips, parabol, hiperbol gibi matematik terimlerinin mucidi Aksulu Apollonius’un, depremde yerle bir olan Likya kentlerinin yardımına koşan Kumlucalı hayırsever Opromoas’ın, denizlerin, yolcuların ve fakirlerin koruyucusu Demreli Aziz Nikoloas’ın, Troya savaşının Kaş Kınıklı kahramanıSarpedon’un, Büyük İskender’e direnen Döşemealtılıların, ilk kadın belediye başkanı Aksulu PlanciaMagna’nın hikayesi “Sarpedon’dan Keykubad’a Bir Zamanlar Antalya” kitabında toplandı.

Muratpaşa Belediyesi, yüzlerce kültüre, dile, inanca tanıklık eden Antalya’nın söylencelerini,efsanelerini, imparatorlarının, bilim insanlarının, şairlerinin, hekimlerinin, hayırseverlerinin hikayelerini “Sarpedon’dan Keykubad’a Bir Zamanlar Antalya” kitabında bir araya getirdi.

Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın önerisiyle başlayan ve Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Arkeoloji bölümünden Aytaç Dönmez’in 6 aylık çalışmasınınsonucu ortaya çıkan kitabın tanıtımı 21 ülkeden 36 şehrin katılımıyla düzenlenen 6. Kaleiçi OldTown Festivali kapsamında Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Eski şehirler hikayelerini anlatıyor” panelinde yapıldı. 

HİKAYELERİMİZİ PAYLAŞMALIYIZ

Panelin açılış konuşmasını yapan Başkan Uysal, Antalya’nın tarihi kent merkezi Kaleiçi gibi yaşayan antik kentlere sahip şehirlerin benzer sorunlar yaşarken benzer hikayeleri de paylaştığını söyledi.  Şehirlerin ancak hikayeleriyle cazip hale gelebileceğini ve korunabileceğini belirten Başkan Uysal, “Bu hikayeleri paylaşmamız lazım.Çünkü insanlar aşkve kahramanlık hikayelerinden hoşlanıyorlar.Aşk ve kahramanlık hikayeleri, diğer hikayeler şehirleri ilginç kılıyor. İlginç kıldığı zaman şehirler, insanları tarafından korunuyor. Hiç kimse şehirlere, antik kalıntıları kötülük yapamıyor” diye konuştu.

Ancak bu sayede binlerce yıllık yapıların duvarlarını ticari levhalardan korunabileceğine dikkat çeken Başkan Uysal, “Savaşlarda, çatışmalarda ya da basit anlaşmazlıklardatarihi yapıların yıkılmasını,kentlerin zarar görmesini istemiyorsak,kentlerimizeyeterince restorasyon bütçesi ayrılmasını istiyorsakantik hikayelerimizi, şehirlerimizin hikayelerini paylaşmamız, halkımıza da anlatmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

Antik döneme ait bu hikayelerin sadece üniversitelerin, akademinin alanında sınırlı kalmasının kültürel varlıkların korunmasına yerel halkın katılımını güçleştirdiğine dikkat çeken Başkan Uysal, “Yeni kuşaklar hikayeleri bilmezse, şehirlerimizi tanımazsa korumayacaklardır. O da kültür varlıklarıher türlü sıkıntıya açık hale gelecektir” diye konuştu. Bir yeri ancak hikayeleriyle birlikte bildiğinizde o bölgenin unutulmaz olacağını dile getiren Başkan Uysal, “Böylece, birbirimize karşı çok daha kalıcı bilgilerimiz ve duygularımız olur” dedi.

ALANINDA BİR İLK

“Sarpedon’dan Keykubad’a Bir Zamanlar Antalya” kitabının yazarı öğretim görevlisi Aytaç Dönmez, Başkan Uysal’ın fikri olan bu çalışmayla ilk kez Antalya sınırlarında gerçekleşmiş antik aktarımlarda geçen mitolojik anlatımları, kahramanları, tarihsel önemli kişilikleri, olayları, şair, sporcu ve bilim insanlarını hikayesel bir dille, yalın olarak bir araya getirildiğini söyledi. Dönmez, “Böylelikle bizler, hem yaşadığımız topraklardaki geçmişi daha iyi anlayabilecek hem de bu farkındalık sayesinde sahip olduğumuz çok katmanlı bu kültür coğrafyasını, Antalya’yı dünyaya daha iyi anlatabileceğiz” diye konuştu.

Dönmez, konuşmasının ardından efsanevi Troya Savaşı’nın iki Antalyalı kahramanı Başkomutan Sarpedon ve büyük okçu Pandaros’un hikayesini Türkan Şoray Kültür Merkezi’ni dolduran, konuk ülke heyetleriyle paylaştı. Panel, katılımcı ülkelerinin anlatımlarıyla devam etti. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.10.16 14:24:38
Son Düzenlenme Tarihi :