SON DAKİKA

logo

Dayanışma ve hüzün aynı sofrada

Konyaaltı Belediyesinin Ramazan ayı dolayısı ile Siteler Mahallesinde kurduğu iftar sofrasında deprem bölgesinden Antalya’ya gelen afetzede vatandaşlar ile bölge halkı aynı sofrada buluştu.
Konyaaltı Belediyesi, Ramazan ayı dolayısıyla Siteler Mahallesinde iftar sofrası kurdu. Siteler Kapalı Pazar yerinde kurulan sofraya yaklaşık 3 bin vatandaş katıldı. Konyaaltı Belediyesi ekipleri, ilçede bulunan depremzede vatandaşları otobüsle iftar sofrasına taşıdı. Çocuklarıyla birlikte iftar yerine gelen aileler, Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen’le sohbet ederek ihtiyaçlarını iletti. İftar sonrasında kısa bir konuşma yapan Başkan Esen, Ramazan’a buruk bir şekilde girdiklerini aktardı. Deprem acısının etkisi altında olduklarını kaydeden Esen, “İçimiz çok huzurla dolu değil. Daha yeni yaşadığımız bir acının, hala küllenmemiş bir etkisi altındayız. Bugün aramızda deprem bölgesinden buraya gelip Antalya’da misafirimiz olan depremzede ailelerimiz, kardeşlerimiz var. Onları da sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Kaybettiğimiz tüm canlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralı olan kardeşlerimize acil şifa diliyorum” dedi.

“Sıcak yuvalarına kavuşacaklar”
Afetzedeler ile birlikte buruk bir Ramazan ayı geçirdiklerini kaydeden Başkan Esen, acıların bir an önce sarılmasını ve öbür Ramazan’da sıcak yuvalarına kavuşmalarını temenni ettiğini belirtti. Bir daha böyle afetlerin yaşanmamasını dileyen Esen, sözlerine şöyle devam etti, “Bugün depremzede kardeşlerimiz burada. Bir kat daha duyguluyum, bir kat daha hüzünlüyüm. Kahramanmaraş Göksun doğumluyum. Doğduğum yerim, memleketimin insanlarının böyle bir acı ile doyduğum yerde ikinci memleketim olan Konyaaltı’nda bulunmalarından üzüntü duyuyorum. Keşke daha güzel daha mutlu vesileler ile bir araya gelseydik. Bunun üzüntüsünü yaşıyoruz. Ama çok şükür ki sizler buradasınız. Çok şükür ki buranın yardımsever insanları ile bir aradasınız. Çok şükür ki aynı masada buluştuk. İnşallah daha güzel günlerde daha güzel sofralarda bir arada olmamız dileğiyle hepinize sevgiler saygılar sunuyorum.”

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.29 14:24:40
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






ATSO Fikir Yarışması’nda Başvuru Süresi Uzatıldı

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, Cumhuriyetin 100. Yılında Antalya’ya “simge” bir eser kazandırmak için açılan “Cumhuriyetimizin 100. Yılı Eseri Projesi’nin başvuru süresinin kamuoyunun yoğun ilgisi üzerine 15 Ekim’e kadar uzatıldığını açıkladı.

     7’den 70’e herkesin katılımına açık olan fikir yarışmasının beklenenin üzerinde bir ilgi gördüğünü belirten Davut Çetin şunları kaydetti; Antalya Ticaret ve Sanayi Odası olarak Cumhuriyetimizin 100.Yılını kentimizde simge bir eserle taçlandırmak istiyoruz. Amacımız; Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘en büyük eserim’ dediği Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılında, Cumhuriyetimizin kurucularının aziz hatıralarını anmak, gelecek nesillerin bu gururu yaşamasını ve yaşatmasını sağlamaktır. Atamız’ın “Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir” sözü, bizim için her zaman büyük bir moral ve gurur kaynağı olmuştur.

Bu eserle, Cumhuriyetimizin başarısının sembollerinden birisi ve Türkiye’nin vitrini olan Antalya’nın tarihi ve doğal zenginliklerinin yanı sıra, 21. yüzyılın çağdaş, yenilikçi, dünyanın her yerinden gelen ziyaretçileri sevgi, saygı, hoşgörüyle kucaklayan bir kent olduğunu göstermek arzusundayız.

    Antalya’da Cumhuriyetimizin 100. Yılı simge eseri ne olmalıdır? Bilim insanından sanatçıya, öğrenciden ev hanımına tüm hemşerilerimizi Cumhuriyetimizin 100. Yılı Eseri Projesi için birlikte düşünmeye davet ediyoruz.

    Cumhuriyetimizin ilke ve değerlerini en iyi şekilde temsil edecek; özgün, yenilikçi, sürdürülebilir, uygulanabilir, Antalya kenti doğal, kültürel ve tarihi yapısına uygun, geçmişten günümüze kentin tarihi, kültürel birikimi ve belleğinin izlerini taşıyan en iyi 10 fikir, ATSO, SİAD’lar platformu, Akdeniz Üniversitesi, Antalya Kent Konseyi ve TMMOB’a bağlı Meslek Odaları temsilcilerinden oluşan Çalışma Komitesi tarafından belirlenerek kamuoyuna açıklanacak. En iyi 10 proje fikrinden değerlendirme kriterlerini tam olarak karşılayanların her birine 5 bin TL ödenecek. Proje seçimi için geniş katılımlı çalıştay düzenlenecek, paydaş kurum ve kuruluşların temsilcilerinin fikir ve önerileri de dikkate alınacak.”

 

    Fikir başvurularının Oda’nın resmi internet sitesi atso.org.tr’de yer alan online form aracılıyla alınacağını belirten Davut Çetin, “Yaş sınırlaması yok. Eser, geçmiş ve gelecek konseptiyle ve Antalya’nın gelecekteki simge eserlerinden birisi olarak düşünülmelidir. Antalya’nın sosyal, kültürel, turistik yaşamına zenginlik katmalıdır. Eser fikir önerileri, heykel, eğitim projesi, rekreasyon projesi, müze, kütüphane, konsept sokak, denizaltı müzesi gibi farklı niteliklerde olabilir, ancak proje eseri için sürdürülebilirlik, sosyal sorumluluk, finansman imkanları ve verimliliği koşulları dikkate alınacaktır. Katılım için son tarih, 15 Ekim 2021 Cuma, saat 24.00’tür.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.09.25 08:57:35
Son Düzenlenme Tarihi :





"AKBAŞ ÇOBAN KÖPEĞİ ANTALYA'DA DA ÇOK RAHAT YETİŞİR"

(İHA) - Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde yetişen Türkiye’nin yerli köpek cinsi akbaşların üreme dönemi başlarken, 2009 yılında koruma altına alınan türün sayısı çoğaldı.   
  Sivrihisar’da yetişen yerli ve milli bir ırk olan akbaş köpekleri üreme dönemine girdi. Sivrihisar Belediyesi, Sivrihisar Kaymakamlığı ile Sivrihisar Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen proje çerçevesinde, 2009 yılında korumaya alınan özel türün nüfusu arttı. Akbaş Çoban Çiftliği’ndeki yavru popülasyonunun yükselişi gözlere çarparken, akbaşlara ilgi ve talep gösteren vatandaşların sayısı çoğaldı. Sürü başlarının yanı sıra yurt dışında da yoğun bir şekilde kullanıldığı belirtilen yerli köpek türü, yüksek adaptasyon kabiliyeti ve her türlü hava şartına uyum sağlayabilmesi ile dikkat çekiyor. 
 
  “Sivas’ın kangalı varsa aynı şekilde Sivrihisar’ın da akbaşları mevcut” 
  Sivrihisar İlçe Tarım Müdürü Erhan Ulutürk, Sivrihisar akbaşlarının koruma altına alındıktan sonra oldukça çoğaldığını söyledi. Sürü başlarında kullanımı yaygınlaşan akbaş köpeklerinin diğer ırklara göre bazı üstün özellikleri olduğuna da değinen Ulutürk, “Biz bu akbaşları 2009 yılında koruma altına aldık. Akbaş yerli ve milli bir ırktır. Sivas’ın kangalı varsa aynı şekilde Sivrihisar’ın da akbaşları mevcut. Aksaray, Malatya gibi bizim de Sivrihisar’daki akbaşlarımız meşhur. Sayıları da oldukça çoğaldı, koruma altına aldığımızda parmakla gösterilecek kadar azlardı. Şimdi ise sürü başlarında akbaşları rahatlıkla görebiliyoruz. İlk olarak 8 tane hayvanımızla başladık, daha sonra bir pik dönemimiz oldu ve hayvanımız 100 başa kadar çoğaldı. Akbaşlar etrafta çoğalınca ve özel kişiler de üretime başlayınca biz bu sayıyı sabitledik. Şu anda 50 civarında koruma altında bulunan akbaşlarımız mevcut. Akbaşların diğer köpeklere göre üstün özellikleri var. Tabii ki en büyük özelliği yerli ve milli bir ırk olması. Ülkemizde tanınmayan akbaş çoban köpeklerimizi tanıttık, kullanılmaya başlandılar” dedi. 
 
  “Amerika’nın Kanada bölgesinde çok fazla akbaş var" 
  Akbaşların yurt dışından da yoğun talep gördüğünü ifade eden Ulutürk, yerli köpeğin 1996 yılında Amerika’da 12 ırk arasından en iyi sürü bekçi köpeği seçildiğini belirtti. Üreme dönemiyle ilgili detaylardan ve yavru akbaş sayısının artışından da bahseden Sivrihisar İlçe Tarım Müdürü Erhan Ulutürk, konuşmasına şöyle devam etti: 
  “Akbaş çoban köpeğimiz soğuğa dayanıklı olduğu kadar sıcağa da çok dayanıklıdır. Mesela kangallar çok fazla sıcağa dayanıklı olmadığı halde akbaşlar beyaz olması sebebiyle Antalya bölgesinde bile çok rahatlıkla yetiştirilebilir. Adana bölgesine de verdik, hiçbir problem çıkmadı. Mesela aynı şekilde Erzurum'a da verdik. Soğuk bölgede de gayet güzel yetiştiler ve ortama uyum sağladılar. Yani adaptasyonları yüksek. Yurt dışından bile talep alıyoruz, Amerika ve Hollanda’ya akbaş gönderiyoruz. Ayrıca Amerika’nın Kanada bölgesinde sayıları çok fazla. Akbaşlar 1996 yılında Amerika’da 12 ırk arasından en iyi sürü bekçi köpeği seçildi. Bazı köpekler sürüyü etrafında işte çevirir, kollar ama kurda karşı koruyamaz. Bizim köpeğimiz hem kurda karşı koruyabilir hem de gerektiğinde eğer eğitilir ise sürüyü otlatabilir. Şu anda 4-5 anaç köpeğimiz var. Bir kısmı büyüdü, satışlarını yaptık. Geçtiğimiz günlerde doğan, 2 aylık, 1 buçuk aylık ve 3 aylık olan yavrularımız var. Akbaşlar genellikle iklim değişikliklerinde kızgınlık gösteriyorlar, ondan 2 ay sonra da doğum yapıyorlar. Yavrular 2 ay sonra annesinin yanında ayrılıyor ve verilebilecek duruma geliyor.” 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.24 10:32:53
Son Düzenlenme Tarihi :