Antalya-Serik İlçesi Orhan Gazi Mesleki Ve Teknik Anadolu Lisesi-İbni Sina Mesleki Ve Teknik Anadolu Lisesi Onarım İşi yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacaktır.
Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre İhale 27.01.2023 - 10:30'da: Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü adresinde yapılacaktır. * DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN
Antalya’da sahillerinde kadın dron pilotları hayat kurtaracak
Turizm kenti Antalya’da bu yıl sahillerde boğulmalara karşı görev alacak olan CANKUŞ (Cankurtaran Dron) eğitimlerine kadın dron pilotları da büyük ilgi gösteriyor.
Türkiye’de her yıl 900 civarında yaşanan boğulmalar nedeniyle can kayıpları yaşanırken, bu durumun önüne geçilebilmesi adına vakaya zamanında müdahale etmek için özel olarak imal edilen dronlar cankurtaran görevi görecek. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından ehliyet verilmiş ve uçuş tecrübesi olan profesyonel dron pilotları vakaya ilk can simidini bırakarak kişiyi kurtaracak. Suya iniş kalkış yapabilen ve su geçirmez özellikte olan Cankuş Dronlar, 79,3 km/s hızla uçabiliyor. Boğulma vakalarında, bir yetişkin 50 saniyede boğulurken, bir çocuk ise 30 saniyede boğulduğu bildirilirken, Cankuş Dron ile verilen eğitimler ile birlikte, 100-150 metreye maksimum 8- 10 saniyede ulaşılması hedefleniyor.
Projenin hayata geçmesinde büyük emekleri olan girişimci, Uluslararası İnsansız Hava Aracı Pilotları Derneği kurucu Başkanı Erdoğan Budak, son dönem kadın pilotların da bu projeye katılım gösterdiğine dikkat çekti.
Her hafta düzenli olarak eğitim düzenlediklerini kaydeden Budak, "Cankuş dron pilotlarımız ile birlikte Antalya Belek’te yine eğitimdeyiz. Her geçen gün de sayımızı artırmaya devam ediyoruz. Bu hafta kadın dron pilotlarımız da bizlere katıldı. Ulu önderimiz Atatürk’ün de söylediği gibi, İstikbal göklerdedir. Yine bildiğiniz üzere 1935 yılında Sabiha Gökçen ilk savaş pilotumuz olmuştur. Biz projemiz içerisinde kadınlarımızın da mutlaka olmasını istiyoruz. Hassasiyetleri ile, dikkatleri ile, titizlikleri ile mutlaka bir değer katacaklar. Hedefimiz kadın drone pilotlarımızın sayısını arttırmak” dedi.
Kaynak : İHA
Türkiye’de her yıl 900 civarında yaşanan boğulmalar nedeniyle can kayıpları yaşanırken, bu durumun önüne geçilebilmesi adına vakaya zamanında müdahale etmek için özel olarak imal edilen dronlar cankurtaran görevi görecek. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından ehliyet verilmiş ve uçuş tecrübesi olan profesyonel dron pilotları vakaya ilk can simidini bırakarak kişiyi kurtaracak. Suya iniş kalkış yapabilen ve su geçirmez özellikte olan Cankuş Dronlar, 79,3 km/s hızla uçabiliyor. Boğulma vakalarında, bir yetişkin 50 saniyede boğulurken, bir çocuk ise 30 saniyede boğulduğu bildirilirken, Cankuş Dron ile verilen eğitimler ile birlikte, 100-150 metreye maksimum 8- 10 saniyede ulaşılması hedefleniyor.
Projenin hayata geçmesinde büyük emekleri olan girişimci, Uluslararası İnsansız Hava Aracı Pilotları Derneği kurucu Başkanı Erdoğan Budak, son dönem kadın pilotların da bu projeye katılım gösterdiğine dikkat çekti.
Her hafta düzenli olarak eğitim düzenlediklerini kaydeden Budak, "Cankuş dron pilotlarımız ile birlikte Antalya Belek’te yine eğitimdeyiz. Her geçen gün de sayımızı artırmaya devam ediyoruz. Bu hafta kadın dron pilotlarımız da bizlere katıldı. Ulu önderimiz Atatürk’ün de söylediği gibi, İstikbal göklerdedir. Yine bildiğiniz üzere 1935 yılında Sabiha Gökçen ilk savaş pilotumuz olmuştur. Biz projemiz içerisinde kadınlarımızın da mutlaka olmasını istiyoruz. Hassasiyetleri ile, dikkatleri ile, titizlikleri ile mutlaka bir değer katacaklar. Hedefimiz kadın drone pilotlarımızın sayısını arttırmak” dedi.
Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.01 13:20:52
Son Düzenlenme Tarihi :
Antalya’da turistlerin yeni cazibesi noktası dünyaca ünlü falezlerin mağaraları
Antalya’nın dünyaca ünlü falezlerinin denizle buluştuğu noktada bulunan onlarca mağara, kente gelen turistlerin yeni çekim noktası oldu. Dünyanın dört bir tarafından gelen tatilciler bir yandan tatillerini yaparken diğer taraftan da dalgıçların rehberliğinde mağaralara dalış yaparak su altını keşf..
Antalya’nın dünyaca ünlü falezlerinin denizle buluştuğu noktada bulunan onlarca mağara, kente gelen turistlerin yeni çekim noktası oldu. Dünyanın dört bir tarafından gelen tatilciler bir yandan tatillerini yaparken diğer taraftan da dalgıçların rehberliğinde mağaralara dalış yaparak su altını keşfetmenin keyfini sürüyor.
Turizm kenti Antalya’da her yıl onlarca ülkeden milyonlarca turist ağırlamaya devam ediyor. Denizi, kumu, güneşi ve tatil merkezleri ile adeta birçok şehri kıskandıran Antalya’da bu yıl beklenen turist sayısı ise 17 milyon. Turizmi kenti Antalya’ya gelen milyonlarca turist bir yandan en güzel tatil merkezlerinde tatillerini yaparken diğer taraftan da dünyaca ünlü falezlerin denizle buluştuğu noktada bulunan onlarca mağaraya dalış yapıyor. Deniz canlıları açısından da birçok türü barındıran mağaralar şehre gelen turistlerin yeni çekim ve cazibe merkezi oldu. Özellikle Rus ve Avrupalı turistler mağara dalışlarına ilgi gösteriyor.
“Mağaralara dalış yapmak için çok sayıda turist geliyor”
Antalya’da uzun zamandır su altına dalış yapmak isteyen turistlere rehberlik yapan Antalya Sualtı Derneği Başkanı Semih Başaran, “Kaleiçi yat limanında dalışlarımızı yapıyoruz. Antalya su altı güzellikleri ile de öne çıkıyor. Bizim tarihimiz var, bu liman 2 bin yıl önce yapıldığı biliniyor. Aynı zamanda falezlerin doğal yapısından kaynaklanan mağaralar turistlerin ilgisini çekiyor. Mağaralara dalış yapmak için çok sayıda turist geliyor. Hiç eğitim almadan tanıtım dalışı şeklinde dalış da yapabiliyorlar. Bunlar da ayrı bir deneyim oluyor. Bu şekilde şehrimizin denizaltı güzelliklerini görme fırsatı buluyorlar” dedi.
“Çöplere çok sık rastlıyoruz”
Zaman zaman deniz altında istenmeyen görüntüler de gördüklerini belirten Başaran, “Çöplere çok sık rastlıyoruz. Pandemi döneminde daha çok maske ve eldiven görürken şimdi karasal çöpleri görmeye başladık. Özellikle pet şişeler canlılar için çok zararlıdır. Bunun yanında içecek kutularını çok sık görüyoruz. Diğer taraftan su altı canlılarına da zarar veriyoruz. Özellikle falezleri yaşam alanı haline getiren Akdeniz Fokları etkileniyor. Plastikler yaşamlarını tehdit ediyor” açıklamasını yaptı.
Daha çok Avrupalı turistler ilgi gösteriyor
Antalya’da su altına daha çok Avrupalı turistlerin ilgi gösterdiğini belirten Başaran, “Rus turistlerde azımsanmayacak derece fazla var. Arap ülkelerinden de gelenler var. Bir dalış 40 dakikaya yakın sürer. Daha önce eğitim aldı ise uzun da sürebilir. Mağaralara girmek için uzmanlık gerektiriyor. Bunu eğitimini almak gerekiyor. Oralara girince de yine çöp görüyoruz” sözlerine yer verdi.
Turizm kenti Antalya’da her yıl onlarca ülkeden milyonlarca turist ağırlamaya devam ediyor. Denizi, kumu, güneşi ve tatil merkezleri ile adeta birçok şehri kıskandıran Antalya’da bu yıl beklenen turist sayısı ise 17 milyon. Turizmi kenti Antalya’ya gelen milyonlarca turist bir yandan en güzel tatil merkezlerinde tatillerini yaparken diğer taraftan da dünyaca ünlü falezlerin denizle buluştuğu noktada bulunan onlarca mağaraya dalış yapıyor. Deniz canlıları açısından da birçok türü barındıran mağaralar şehre gelen turistlerin yeni çekim ve cazibe merkezi oldu. Özellikle Rus ve Avrupalı turistler mağara dalışlarına ilgi gösteriyor.
“Mağaralara dalış yapmak için çok sayıda turist geliyor”
Antalya’da uzun zamandır su altına dalış yapmak isteyen turistlere rehberlik yapan Antalya Sualtı Derneği Başkanı Semih Başaran, “Kaleiçi yat limanında dalışlarımızı yapıyoruz. Antalya su altı güzellikleri ile de öne çıkıyor. Bizim tarihimiz var, bu liman 2 bin yıl önce yapıldığı biliniyor. Aynı zamanda falezlerin doğal yapısından kaynaklanan mağaralar turistlerin ilgisini çekiyor. Mağaralara dalış yapmak için çok sayıda turist geliyor. Hiç eğitim almadan tanıtım dalışı şeklinde dalış da yapabiliyorlar. Bunlar da ayrı bir deneyim oluyor. Bu şekilde şehrimizin denizaltı güzelliklerini görme fırsatı buluyorlar” dedi.
“Çöplere çok sık rastlıyoruz”
Zaman zaman deniz altında istenmeyen görüntüler de gördüklerini belirten Başaran, “Çöplere çok sık rastlıyoruz. Pandemi döneminde daha çok maske ve eldiven görürken şimdi karasal çöpleri görmeye başladık. Özellikle pet şişeler canlılar için çok zararlıdır. Bunun yanında içecek kutularını çok sık görüyoruz. Diğer taraftan su altı canlılarına da zarar veriyoruz. Özellikle falezleri yaşam alanı haline getiren Akdeniz Fokları etkileniyor. Plastikler yaşamlarını tehdit ediyor” açıklamasını yaptı.
Daha çok Avrupalı turistler ilgi gösteriyor
Antalya’da su altına daha çok Avrupalı turistlerin ilgi gösterdiğini belirten Başaran, “Rus turistlerde azımsanmayacak derece fazla var. Arap ülkelerinden de gelenler var. Bir dalış 40 dakikaya yakın sürer. Daha önce eğitim aldı ise uzun da sürebilir. Mağaralara girmek için uzmanlık gerektiriyor. Bunu eğitimini almak gerekiyor. Oralara girince de yine çöp görüyoruz” sözlerine yer verdi.

