İsveç’te Türkiye Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim’in yakılmasına tepki gösteren Elmalı Eğitim Bir Sen Başkanı Eyüp Demirhan , kutsal olana saldırmanın düşünce ve ifade özgürlüğü kisvesiyle örtülemeyeceğini söyleyerek, eylemi gerçekleştirenleri ve izin verenleri kınadı.
İsveç’te ırkçı Stram Kurs partisinin kurucusu Rasmus Paludan’ın Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kuran-ı Kerim yakma eyleminde bulunmasına, İsveç polisinin hiçbir müdahalede bulunmamasının açıkça islam düşmanlığının dışa vurumu olan bu provokatif eylemi ifade özgürlüğü olarak kabul edip müsaade göstermesine tüm dünyanın şahit olduğunu belirten Elmalı Eğitim Bir Sen Başkanı Eyüp Demirhan , “Kutsal kitabımıza yapılan bu aşağılık saldırıyı lanetliyoruz” dedi.
“İsveç suçu
himaye etti”
DEMİRHAN sözlerini şöyle sürdürdü: “Kur’an-ı Kerim’in kainatı aydınlatan ruhunun önüne geçemezsiniz. Müslümanların birliğini engelleyemezsiniz. Kutsal olana saldırmanın hiçbir şekilde düşünce ve ifade özgürlüğü kisvesiyle örtülemeyeceğini, aksine bunun bir nefret suçu olduğunu biliyoruz. Ancak her nedense Müslümanların kutsalı söz konusu olduğunda bütün dünyanın, bilhassa batının nasıl üç maymunu oynadığını da görüyoruz. Geldiğimiz aşamada İsveç’in Müslümanların en büyük kutsalı olan yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’e karşı yapılacak bir saldırıya izin vermesiyle suçu himaye ettiğine de tanıklık ediyoruz.”
(Özel) Hatay’da çocuklar uzun zaman sonra böyle eğlendi
Kahramanmaraş’ta yaşanan depremler sonrasında en büyük yıkımın yaşandığı Hatay’da, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Eskişehir Anadolu Üniversitesi tarafından hayata geçirilen ‘Anadolu Oyun Evi’ ile çocuklar depremin etkisinden biraz da olsun kurtularak, eğlendi.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi, Kahramanmaraş’ta yaşanan depremler sonrasında büyük yıkımın yaşandığı Hatay’ın Belen ilçesinde çocuklar için hayata geçirdiği ‘Anadolu Oyun Evi’ ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle etkinlik düzenledi. Düzenlenen etkinlikte gönüllerince eğlenen çocuklar depremin etkisini birkaç saatliğine de olsa unuttu. Etkinlikte oyunlar oynayan çocuklar, ellerindeki Türk bayraklarıyla dakikalarca eğlendiler. Çalan müziklere eşlik eden çocuklar programda ayrıca, şiirler okuyup, koro halinde şarkılar da söyledi. Çocuklar daha sonra sahnelenen tiyatro ile moral buldu.
“Gülmenin ve oyunun iyileştirici bir etkisi var”
Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Öğretim Üyesi Enis Yıldız, yapılan proje ile bir araya geldiklerini belirterek, “Anadolu Üniversitesi olarak uzun zamandır Belen’deyiz. İlk önce bir aşevi açıldı. Çeşitli yerlere yemekler dağıtılıyor. Ondan sonraki aşamada ise bir oyun evi projesi gerçekleştirildi. Belen’deki çocukları biz burada eğlendirmeye, yüzlerini güldürmeye çalışıyoruz. Çünkü gülmenin ve oyunun iyileştirici bir etkisinin olduğunu düşünüyoruz. Bugün ise 23 Nisan etkinliği yapmaya karar verdik. Bu etkinlikte çocuklarımız hep birlikte 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlamak ve paylaşmak için bir araya geldiler” dedi.
“Onların gülüşünden mutlu olduk”
Anadolu Üniversitesinden 1992 yılında mezun olduğunu ve yapılan projeyi duyunca Belen’e geldiğini belirten Yasin Oğuz ise şunları söyledi:
“Elimizden geldiği arkadaşlarımızla plan yaparak, tamamen eğlendirmeye yönelik faaliyetlerde bulunduk. Boya yaptık, şarkı söyledik. 23 Nisan hazırlığı yaptık. Bir konser planladık. Çocuklarımızla eğlendik. Bizler onların gülüşünden mutlu olduk. Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gönüllü olarak geldik.”
“Eğlenceli vakitler geçirdik”
Melisa Saydam isimli minik öğrenci ise yapılan etkinliklerde çok eğlendiklerini belirterek, düşüncelerini şöyle dile getirdi:
“Burada eğlenceli vakitler geçirdik. Sandalye kapmaca oynadık, boyama ve farklı etkinlikler yaptık. Çok eğlenceliydi. Bizim için değişiklik oldu.”
“Kafamızın dağılması gerekiyordu, çok eğlendik”
Depremden dolayı kafalarını dağıtmaları için iyi bir fırsat yakaladıklarını belirten öğrenci Ezgi Gündüz ise, “Top oynadık. Güzel vakitler geçirdik. Bizim mahallede çok yıkılan yer oldu. Kafamızın dağılması gerekiyordu. Geldim buraya, çok eğlendik. Hocalarımız çok iyi. Bir sürü etkinlik yaptık. Bizi hiç kırmadılar” diye konuştu.
İki büyük depremle sarsılan 11 ildeki vatandaşlar için başlatılan yardım seferberliği devam ederken, Belen Kaymakamlığı ve Belen İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün koordinasyonunda Anadolu Üniversitesi tarafından hayata geçirilen “Anadolu Oyun Evi” depremzede çocuklar için düzenlediği öğretici etkinliklerle faaliyetlerini sürdürüyor. Anadolu Üniversitesi desteği ile gönüllüler Ramazan Bayramı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda etkinliklerini Hatay’daki tüm çocuklara ulaştırmak için yollarda olacak.
Kaynak : İHA
Eskişehir Anadolu Üniversitesi, Kahramanmaraş’ta yaşanan depremler sonrasında büyük yıkımın yaşandığı Hatay’ın Belen ilçesinde çocuklar için hayata geçirdiği ‘Anadolu Oyun Evi’ ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle etkinlik düzenledi. Düzenlenen etkinlikte gönüllerince eğlenen çocuklar depremin etkisini birkaç saatliğine de olsa unuttu. Etkinlikte oyunlar oynayan çocuklar, ellerindeki Türk bayraklarıyla dakikalarca eğlendiler. Çalan müziklere eşlik eden çocuklar programda ayrıca, şiirler okuyup, koro halinde şarkılar da söyledi. Çocuklar daha sonra sahnelenen tiyatro ile moral buldu.
“Gülmenin ve oyunun iyileştirici bir etkisi var”
Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Öğretim Üyesi Enis Yıldız, yapılan proje ile bir araya geldiklerini belirterek, “Anadolu Üniversitesi olarak uzun zamandır Belen’deyiz. İlk önce bir aşevi açıldı. Çeşitli yerlere yemekler dağıtılıyor. Ondan sonraki aşamada ise bir oyun evi projesi gerçekleştirildi. Belen’deki çocukları biz burada eğlendirmeye, yüzlerini güldürmeye çalışıyoruz. Çünkü gülmenin ve oyunun iyileştirici bir etkisinin olduğunu düşünüyoruz. Bugün ise 23 Nisan etkinliği yapmaya karar verdik. Bu etkinlikte çocuklarımız hep birlikte 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlamak ve paylaşmak için bir araya geldiler” dedi.
“Onların gülüşünden mutlu olduk”
Anadolu Üniversitesinden 1992 yılında mezun olduğunu ve yapılan projeyi duyunca Belen’e geldiğini belirten Yasin Oğuz ise şunları söyledi:
“Elimizden geldiği arkadaşlarımızla plan yaparak, tamamen eğlendirmeye yönelik faaliyetlerde bulunduk. Boya yaptık, şarkı söyledik. 23 Nisan hazırlığı yaptık. Bir konser planladık. Çocuklarımızla eğlendik. Bizler onların gülüşünden mutlu olduk. Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gönüllü olarak geldik.”
“Eğlenceli vakitler geçirdik”
Melisa Saydam isimli minik öğrenci ise yapılan etkinliklerde çok eğlendiklerini belirterek, düşüncelerini şöyle dile getirdi:
“Burada eğlenceli vakitler geçirdik. Sandalye kapmaca oynadık, boyama ve farklı etkinlikler yaptık. Çok eğlenceliydi. Bizim için değişiklik oldu.”
“Kafamızın dağılması gerekiyordu, çok eğlendik”
Depremden dolayı kafalarını dağıtmaları için iyi bir fırsat yakaladıklarını belirten öğrenci Ezgi Gündüz ise, “Top oynadık. Güzel vakitler geçirdik. Bizim mahallede çok yıkılan yer oldu. Kafamızın dağılması gerekiyordu. Geldim buraya, çok eğlendik. Hocalarımız çok iyi. Bir sürü etkinlik yaptık. Bizi hiç kırmadılar” diye konuştu.
İki büyük depremle sarsılan 11 ildeki vatandaşlar için başlatılan yardım seferberliği devam ederken, Belen Kaymakamlığı ve Belen İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün koordinasyonunda Anadolu Üniversitesi tarafından hayata geçirilen “Anadolu Oyun Evi” depremzede çocuklar için düzenlediği öğretici etkinliklerle faaliyetlerini sürdürüyor. Anadolu Üniversitesi desteği ile gönüllüler Ramazan Bayramı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda etkinliklerini Hatay’daki tüm çocuklara ulaştırmak için yollarda olacak.
Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.23 16:18:48
Son Düzenlenme Tarihi :
Tarihi Medreseyi restore ettik, kapılarına da kilidi vurduk geçtik !
Tarihi Ömer Paşa Camii'nin avlusunda bulunan tarihi medrese binlerce lira harcanarak restore edildi. Aradan yıllar geçmesine rağmen bir şekilde değerlendirilmeyen tarihi medresenin cami avlusuna bakan kısımda sıvalar dökülmeye başlarken, kapıları kilitlenen 12 oda tekrar açılacağı günü bekliyor.
Elmalı’ya gelenlerin cami kadar ilgisini çeken ama kilitli kapıları görünce adeta kısa bir şok yaşatan Ömer Paşa camii’nin avlusunda bulunan medrese, restore edilmesinden sonra halen kapıları kilitli vaziyette duruyor. Aradan geçen uzun zaman süreci içinde özellikle köşelerde sıva dökülmelerinin meydana geldiği tarihi medresenin bir bölümü depo olarak kullanılırken, Elmalı Müftülüğü tarafından gençlik merkezi, sohbet odası, bay-bayan koordinatörlüğü ve hac-umre bürosundan oluşan proje ise nedense bir türlü hayata geçirilemedi.
Bazı il ve ilçelerde bulunan bu tür medreselerin müze ya da gençlik merkezi olarak değerlendirildiğini kaydeden vatandaşlar, restorasyondan önce medresenin kütüphane olarak değerlendirildiğini kaydederlerken, “Restorasyonu bitirdik, ardından da tarihi medresenin kapılarına kilit vurarak adeta bir zamanlar ilin-irfan yuvası olan bu binayı kaderine terk ettik” dediler.
GENÇLİK MERKEZİ OLMAZSA
MÜZE OLARAK DEĞERLENDİRİLSİN
Tarihi medresenin gençlik merkezi olarak değerlendirilmesi konusunda ilgili makamların gereken kararı biran önce almasını isteyen vatandaşlar, manevi iklimi ön plana çıkan Elmalı’da tarihi bir caminin avlusunda bulunan tarihi bir medrese de yapılacak sohbetlerin daha da anlamlı olacağını belirtirlerken, ilçede cafe sayısının her geçen gün daha da arttığını ve bu artışın da nedeninin gösterilen ilgi ve alaka olduğunu kaydederek şunları söylediler:
“Tarihi medrese amacına uygun olarak gençlerin buluşma noktası olsun. Çay içmek, sohbeti dinlemek amacıyla tarihi medreseye gelen gençler namazlarını toplu olarak kılıp, namaz öncesinde veya sonrasında bu tarihi mekanda oturarak çaylarını içip, kendi aralarında sohbette edebilirtler. Gençler için vazgeçilmez bir buluşma noktası olur.”
Sözkonusu tarihi medresenin gençlik merkezi olarak değerlendirilmemesi halinde, müze olarak değerlendirilmesini ve bir bölümünde medresenin canlı olduğu o yılların canlandırmasının yapılabileceğini, bir bölümde ise Muhammed Hamdi yazır Müzesi’ne ev sahipliği yapabileceğini kaydeden vatandaşlar, “Ne yazık ki Elmalı’da yerel kent konseyi yok. Yani, medresenin kapısındaki kilitlerin sökülüp burayı canlı hale getirtecek, ilgili makamları harekete geçilecek bir güç yok. Böyle olunca da daha yıllarca medresenibn kapıları kilitli kalır, odaları depo olarak kullanılır” dediler.

