SON DAKİKA

logo

AK Parti Burdur İl Başkanlığı’nda konuşan Bakan Kirişci: “Sırrı Sakık’ın ne söylemek istediğini bize izah etsinler”

Tarım ve orman BakanıVahit Kirişci AK Parti Burdur İl Başkanlığı’nda partililer ile yaptığı toplantıda 21 yıllık süreçte yaptıkları çalışmalarla Türkiye’nin artık dünyada söz sahibi olduğunu belirtti ve altılı masaya hitap ederek eski HDPli Milletvekili Sırrı Sakık’ın "Genel affı masaya yatıracağız. Öcalan dahil olmak üzere herkese özgürlük." sözlerine ilişkin, "Sırrı Sakık’ın, ne söylemek istediğini bize anlatsınlar” dedi.

Burdur’da ki Tarım Sektörü Toplantısı programı çerçevesinde Burdur’a gelen Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci AK Parti İl Başkanlığı’nda partililer ile bir araya geldi. İl Başkanlığında partililere hitap eden Bakan Kirişci 21 yıllık süreçte Türkiye’nin dünya üzerinde nasıl söz sahibi hale geldiğini anlatarak önümüzde ki seçimde Kadın Kolları ve Gençlik Kolları’na büyük iş düştüğünü belirtti.

Her seçimin önemli olduğunu belirttiği sözleriyle partililere seslenen Bakan Kirişci, “Biz her seçime girerken bu seçim önemlidir dedik. Bizim bunu demediğimiz bir seçim yok. Ama neticede biz sürekli merdivenin basamaklarını çıkıyoruz. Bu basamak da önemlidir. Çünkü öbür basamağa çıkmamız için bu basamağı çıkmamız gerekiyor. Biz 15 seçim aynı şekilde aynı tempo ile buralara kadar geldik. 21 yıllık süreçte bir çok şeyi değiştirdik. Havayolunu halkın yolu yaptık. Tüm Türkiye’de 26 tane havalimanı vardı. Bugün bütün havalimanları tamamlandığında bu sayı 61 e çıkıyor. Bazı illerde birden fazla il aynı havalimanını kullandığı için de Türkiye’nin 81 iline gitmek istediğinizde artık havayolu ile ilgili bir probleminiz kalmıyor. Bunun yanında önceden bizim yollarımız önceden devlet yoluydu yani duble yol değildi. Artık her yerde duble yol var, hızlı tren demiryolları var.” dedi.

Bakan Kirişci, “Ülkenin istikrarını bozmak isteyenler var.”

Eski HDP Milletvekili Sırrı Sakık’ın açıklamalarına ithafen “Ülkenin istikrarını bozmak isteyenler var” diyen Bakan Kirişci; “ Şu an ülkenin istikrarını bozmak isteyenler var. Şimdi ben size bir şey söylemek istiyorum. Sırrı Sakık’ın söylediklerini ben bir profesör olduğum halde anlamamış olabilirim. Ama şu masanın etrafındakiler uygun bir dille Sırrı Sakık ne demek istiyor, bize anlatsınlar. Sırrı Sakık’ın muradının ne olduğunu ve onun gibi düşünenlerin muradının ne olduğunu anlarsak, bizim bu seçim kampanyasında fazla bir şey söylememize gerek kalmaz. Bize izah etsinler. Sürgünde olanlara bir gelecek vaat ediliyor. Hapishanede olanları serbest bırakacaklarını, af çıkaracaklarını söylüyorlar. Rejimin adını değiştireceklerinden bahsediyorlar. Bahsediyorlar da bahsediyorlar. Hani kimin ne hassasiyeti var? Bunu bir görelim. Hatırlar mısınız? Bizden ayrılan bir partinin genel başkanı ’Altılı masa olarak bir mutabakat metni hazırladık ki bunu batılılar, Avrupalı gördüğünde aferin diyecekler’ dedi. Sanki bizim Avrupa’nın veya Avrupalıların onayını almamız gerekirmiş gibi. Biz bir millet değil de sanki onlara hesap veriyor gibi onların hayata bakışları, siyaset yapışları... Ama biz millete karşı sorumluyuz, milletimize karşı bu hesabı vermek durumundayız. Milleti yok sayan, milleti burada zihinsel özürlü yerine koyan bir anlayışları var. Sırrı Sakık’ın, ne söylediğini bize izah etmekten imtina ederler. Öyle değil mi? Çok açık, net, hiç böyle adam kem küm etmiyor. Doğrudan dümdüz cümleler kuruyor. Bu kadar şehit kanlarıyla sulanan toprağı, biz bu hainlerin postalları altında çiğnetemeyiz. Bizim buna dur dememiz lazım. Burada hadsizlik etmemelerini sağlamamız lazım. Bu bizim açımızdan çok önemli bir konu. ” sözleriyle altılı masaya göndermede bulundu.

Biz artık bu bölgede kendi halinde yaşayan bir ülke değiliz

Türkiye’nin artık eskisi gibi olmadığını ve dünya siyasetinde önemli bir söz sahibi olduğunu dile getiren Bakan Kirişci, “Ben iyi bir siyasetçiyim demekle iyi bir siyasetçi olunmuyor. Ben uluslararası tanınırlığı olan birisiyim.” Böyle demekle böyle olunmuyor. Bu adeta gergahta nakış işler gibi 21 yıldan beri bu ülkede atılan adımlarla oldu. Bu ülke artık kendi 780 bin kilometre karelik bir coğrafyada bu alana sıkıştırılmış bir ülke olmayacağını gösterdi. 462 bin kilometre karelik bir “Mavi Vatan” kavramı çıktı. Biz bir anda kendimizi dünyanın dört bir yanında bulduk. Orada doğalgaz ara burada petrol ara, burası münhasır ekonomik zon derken şimdi biz artık bu bölgede kendi halinde yaşayan bir ülke değiliz. Biz Bölgesel bir oyuncu olmanın da ötesine geçtik. Artık küresel bir oyuncuyuz.” açıklamasında bulundu.

Konuşmasında Rusya – Ukrayna arasındaki savaş nedeniyle oluşan gıda krizine de değinen Bakan Kirişci, “Rusya- Ukrayna savaşı oldu. Bu savaş olduğunda genellikle bizim durumumuzdaki bizden önceki dönemlerde sergilenen tutum şuydu; Biz Avrupa Birliği müzakere sürecindeyiz, bir NATO üyesi ülkeyiz. Ukrayna da batıya yakın olan bir ülke o zaman biz Ukrayna’yı tutalım. Veya Rusya ile ciddi bir dış ticaretimiz var. Oradan enerji alıyoruz, o zaman Rusya’nın tarafında yer alalım. Ama biz öyle demedik. Biz dedik ki Zelenski ile de görüşürüz, Putin ile de görüşürüz. Ukrayna’da Rusya’da bizim için komşu ülkelerdir dedik. Bunu dediğimizde bu paçoz, ne yaptığını bilmeyen ve dışarıdakilerin maşası olan sözde muhalefet adeta bizi yerden yere vurdu. Peki ne oldu? Bir anda dünya bir gıda krizi konuşmaya başladı. Sonra Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye, diplomasi, dış ilişkiler bir masanın etrafında bu iki ülke BM gibi bir yapıyı yanımıza alarak burada bir araya geldik. Ve o girişim sayesinde o gün 445 dolar olan buğday şu anda 290 dolar. Bundan sadece Türkiye kazanmadı, sadece bölge ülkeleri kazanmadı, tüm dünya kazandı.” dedi.

Finlandiya Ödevini yaptı ama İsveç yapmadı

Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılma istekleri hakkında da konuşan Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “ NATO’ya üye olmak isteyen iki ülke var. Birisi Finlandiya, öteki İsveç. İsveç’in söz verdiği halde sergilediği kepazeliği hepimiz gördük. Kutsallarımıza nasıl saldırdıklarını, nasıl haince tavır sergilediklerini gördük. Finlandiya kendilerine verilen ev ödevini zamanında yerinde yaptı ve geçtiğimiz hafta Finlandiya’nın NATO’ya üyeliğini biz meclisimizden geçirdik, NATO’da bu üyelik ile ilgili süreci tamamladı.” açıklamasını yaptı.

Türkiye’nin dünya siyasetinde ki yerini gören Türk Devletleri’nin de bundan etkilenerek bir arada toplandıklarını belirten Kirişci, “ Türkçe konuşan ülkeler vardı. Bunların da bir Türkçe Konuşan Ülkeler Konseyi vardı. Ne işe yaradığını kimse bilmezdi. Ama Azerbaycan’ın azat edilmesi gerek o toprakları için Türkiye’nin Azerbaycan’ın yanındaki o duruşu ile beraber Türk Devletleri bir anda uyandılar. Dediler ki Türkiye gibi bir devlet ile bir arada olursak biz kendimiz güvende hissederiz. Ve otuz yıllık işgal sona erdi. Bu da İHAlarımız ve SİHAlarımız sayesinde oldu. Bugün Kızıl Elmamız bizim semalarımızda uçuyor. Milli Muharip Uçağımız ki bunu yapan az sayıda ülke var, onlardan birisi de biz olduk. İnşallah yakın zamanda bizim semalarımızda uçacak ve silahlı kuvvetlerimizin envanterine girecek.” Dedi.

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci konuşmasını “Bu süreçleri geride bırakmış, bunları geride bırakmış bir ülke olarak biz bundan sonra Sırrı Sakık’ın arzuladığı geleceği mi onlara bırakmış olacağız? Böyle bir Türkiye’yi mi onlara bırakacağız?” sözleriyle noktaladı.

AK Parti Burdur İl Başkanlığı’nda ki toplantının geri kalanı basına kapalı olarak gerçekleştirilirken toplantının bitmesiyle Bakan Kirişci Ankara’ya gitmek üzere Burdur’dan ayrıldı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.09 11:07:13
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor

Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ü..

Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.

Sezonun ilk sebze tohumu
Sezonunun ilk sebze tohumunu çıkardıklarını kaydeden Uzun, “2023 bahar sezonunun ilk tohumunu çıkardık, kurutuyoruz. İlk tohum pembe domates çeşidimiz. Tohumu güz ve bahar olmak üzere yılda iki defa dikiyoruz. Şubat ve Mart ayında dikmiş olduğumuz ürünler, Temmuz 15’e kadar olgunlaşıyor. Olgunlaşmasını beklediğimiz domatesleri daha sonra topluyoruz ve tohumunu çıkarıyoruz. 150 çeşit deniyoruz iki çeşit çıkarıyoruz. Hastalıklara, pazara dayanıklı olanları ve verimli olanları tespit ediyoruz. Onlar çeşit olmaya hak kazanıyorlar. Kurutuyoruz ve gelecek sezon için siparişe hazır hale getiriyoruz” şeklinde konuştu.

Hibrit tohumda adet satış
Hibrit tohumculukta adetle satışların yapıldığını dile getiren Uzun, şunları söyledi: “7 tür ürün üzerinde çalışıyoruz domates, biber, patlıcan, salatalık, kabak, kavun ve karpuz. Domateste bin adet tohum 3 ile 6 gr arasında değişir. Hibrit tohum genelde adetle satılır. Satış rakamları oturak ve tarla çeşitleri paket fiyatı 300 ile 500 TL arasında sera çeşitleri de 2 bin TL ile 3 bin TL arasında ortalama satışı yapılıyor.”

Kendimize ve dünyaya yetiyoruz
Uzun, “Dışardan tohum almazsak da kendimize yetiyoruz. 1 milyon 300 bin ton tohumluk üretiyor ülkemiz. Tarla bitkileri, sebze, sera olmak üzere. Ülke olarak ihtiyacımız bu kadar. Bundan 20 yıl önce 200 bin tonlardaydı, çok hızlı gelişme gösterdik. Tohumculukta çok yanlış bir algı var. Türkiye tohumda dışa bağımlı değil. Biz üretimde ilk 10’dayız. Hedef kitlemiz; Rusya, Kafkasya, Kuzey Afrika, Ortadoğu, Azerbaycan ve yakın Avrupa. Türkiye kendine yetmesi bizim için bir başarı değil, biz kendimize de yetmeliyiz bizden başka 20 ülkeye de yetebilecek potansiyelimiz var. Sebze konusunda Antalya bunu üretebilecek potansiyele sahip” dedi.

Tohum Vadisi
Tohum Vadisi adında bir projesinin olduğunu belirten Uzun, "Türkiye’de tohumcular dağınık yerlerde. Her birinin AR-GE tesisi var. Biz organize tohumculuk sanayi bölgesi adında devletimiz bize hazine arazisinden 500 yada bin dekar alan tahsis ederse 5-10 dekar alanları tohumcularımıza verilirse orada AR-GE yapabilirler. Topluca bir AR-GE alanımız olur. Bu teknolojiler çok hızlı gelişiyor ve değişiyor. Organize tohumculuk sanayi bölgemiz olursa dışardan gelen müşterilerimize yerinde hizmet veririz" diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.18 11:28:03
Son Düzenlenme Tarihi :





Depremden sonra sık sık deniz suyunun bastığı İskenderun’da bayram ilginç görüntülere sahne oldu

30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 101. yıl dönümü, depremde derin yara alan Hatay’ın İskenderun ilçesinde de kutlandı. Deniz sularının bastığı alandaki kutlamalarda ilginç görüntüler ortaya çıktı.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde sahil kesiminde çökme meydana gelen İskenderun’da Atatürk heykeli alanı ve bulvar, iki gün üst üste yağan kuvvetli yağışla su altında kaldı. Sabahın erken saatlerinde yapılan tahliye çalışmaları ile Atatürk Bulvarı’nda 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 101. yıl dönümü töreni gerçekleştirildi. Tören, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Halk oyunları gösterisinin ardından resmi geçit töreninde askeri birlikler ve araçlar alkışlar arasında geçişini tamamladı. Bulvarda törenin son kısımlarında suyun yeniden yükselmesi nedeniyle öğrenciler ve askerler su içinde yürüdü. Tören sırasında kutlama alanına kadar gelen bir balığı ise zabıta görevlisinin tören alanından uzaklaştırma çabaları ilginç görüntülere neden oldu.
İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, tören sonrası yaptığı açıklamada, “Tüm yurtta olduğu gibi İskenderun’da da büyük bir coşkuyla bayramımızı kutladık. Gece meydana gelen aşırı yağış nedeniyle şartlar her ne kadar olumsuza da dönse belediyelerimizin gayretli çalışmalarıyla alan nispeten de olsa kullanılabilir hale geldi. Benim de içinde bulunduğum İskenderun geleneğini bozmadan bayramımızın resmi geçit törenimizi de yapmış olduk. Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin gününü kutluyorum” dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.30 20:13:40
Son Düzenlenme Tarihi :