SON DAKİKA

logo

Depremzede çifte odunluktan çevrilme odayı 5 bin TL kiraya verip üzerine ikinci şoku yaşattılar

Kahramanmaraş merkezli depremde birçok yakınını kaybeden 3 çocuklu depremzede çift, deprem korkusu ile geldikleri Antalya’da ikinci hüsranı yaşadı. Çift, önce 5 bin TL ile kiraladıkları yerin odunluktan çevrilme olduğunu, ardından ise adresi kiraya veren kişinin evin sahibi olmadığını öğrendi. Ev sahibinin şikayeti üzerine 1 ay süre verilen çift bugün bir kez daha sokakta kalma ile karşı karşıya kaldı.
Kahramanmaraş merkezli depreme Hatay’ın Antakya ilçesinde yakalanan Sevcan Yıldırır ve Mehmet Yıldırır çifti, 3 çocukları ile birlikte depremden balkon kapısından çıkarak kurtuldu. Depremde evleri yıkılan ve enkaza dönen Sevcan Yıldırır, balkondan atladığı sırada ayağında çatlama meydan geldi. 3 gün deprem bölgesinde sığındıkları bir derme çatma yerde cenazeler ile birlikte kaldığını ifade eden çift, İstanbul’dan gelen yakınlarının kendilerini alması ile tedavi olmak için İstanbul’a gitti. Çocuklarının deprem korkusu ile psikolojisinin bozulduğunu belirten çift, 14 Mart’ta tekrar deprem korkusu ile güvenli gördükleri Antalya’ya taşındı. Çift, bir ilan sitesi üzerinden Muratpaşa ilçesi Güzeloba Mahallesi 2308. Sokak üzerindeki ilanı gördü. Emlakçı ile iletişime geçen çift, 5 bin TL kira bedeli 5 bin TL’de emlakçı komisyonu göndererek evi kiraladı. Kiraladıkları alanın binaya ait odunluktan çevrilme olduğunu gören çift, tek göz odanın tadilatı için 15 bin TL’ye yakın masraf etti.
1 ay tek göz odada kalmaya devam eden çift, bu kez de adreslerine gelen tahliye tebligatı ile hüsran yaşadı. Adresin kendisinden habersiz kiraya verildiğini belirten ev sahibi çiftten evden çıkmalarını istedi. Ev sahibinin şikayeti üzerine 3 çocuklu aileye evden çıkması için 13 Nisan’a kadar süre verildi. Yaşadıkları karşısında depremden sonra bir kez daha sokakta kalma ile karşı karşıya kalan aile, kendilerine yardımcı olunmasını istedi.

"Cenazeler ile birlikte 3 gün aynı yerde kaldım”
Depreme uykuda yakalandıklarını belirten Sevcan Yıldırır, “Sarsıntı ile uyandık. Kaçamadık, ilk sarsıntıda yatağı siper aldık. Evin ön tarafı ve merdivenler ilk sarsıntıda yıkıldı. Merdiven boşluğunda birçok komşumuzu kaybettik. 3 çocuğum ile birlikte yatak odamda mahsur kaldım. Evin büyük bir kısmı yıkılmıştı, bizim sığındığımız kısım tam anlamıyla çökmemişti. Hemen yanımızda bulunan balkon kapısından atlayarak kurtulduk. Atladığım sırada benim ayağım çatladı. 3 gün dışarıda kaldık, yağmur yağıyordu, soğuk bir geceydi. Sonra sığındığımız yere cenazeler gelmeye başladı, cenazeler ile birlikte 3 gün aynı yerde kaldım” dedi.

"5 bin TL kira 5 bin TL de emlakçı komisyonu olarak ödeme yaptık"
Etraftan buldukları naylonları üzerlerine giyerek yağmurdan korunduklarını belirten Yıldırır, “Çocuklarım hayatlarında ilk defa ceset gördü, çok üzgünüz. Unutamıyoruz, o anlar sürekli rüyamıza giriyor. Bir süre sonra kardeşlerim gelerek beni İstanbul’a götürdü. Depremden iki gün önce hesaplarımda bulunan parayı çekmiştim, enkazda kaldı. Bir daha da bulamadım. 1 ay kadar İstanbul’da tedavi için kaldım. Depremden sonra çocuklarımın psikolojisi bozuldu, ben de deprem korkusu ile Antalya’ya taşınmaya karar verdim. Burada internette ilan sitesinde bu adresi gördüm. Emlakçı ile görüşerek anlaştık, çok güzel değildi ama geçici olarak barınabileceğimiz bir yerdi. Banka havalesi ile emlakçıya 10 bin TL para gönderdik. 5 bin TL kira 5 bin TL de emlakçı komisyonu olarak ödeme yaptık. 6 bin 500 TL’ye de nakliye parası vererek hayırseverlerin verdiği eşyaları getirdim” sözlerine yer verdi.

"Israrla çıkmamızı istedi, bir gün bile süre vermedi"
Evin içerisine tadilat için para harcadığını belirten Yıldırır, “Kapısını, lavabosunu, elektrik tesisatını yaptırdım. Eşyaların nakli de dâhil 30 bin TL masraf ettim. 1 ay olmadan evin boşaltılması yönünde tebligat gönderildi. Evi bir an önce boşatmamızı istiyorlar. Biz olayı araştırdık. Öğrendik ki kira kontratında ismi yazan kişi buranın sahibi değilmiş. Başvurularımıza hiçbir sonuç alamadık. Evin sahibine de ulaştık, biz indirim de talep etmiyoruz. Kirası neyse verelim, başka yer bulana kadar kalalım dedik ama kabul etmedi. Israrla çıkmamızı istedi, bir gün bile süre vermedi. Bu bizim burada son günümüz. Eşyalarımın tamamı muhtemele çöpe gidecek. Eşyalarımızı koyabilecek bir yerim yok. Ben 3 çocuğum ve eşimle parkta kalacağız. Hiçbir şekilde gidebilecek yerim yok” diye konuştu.

"Onlar şu an çok kara geçti, biz evin bütün eksiklerini tamamladık"
Emlakçıdan şikayetçi olduğunu belirten Yıldırır, “Şikayetimizi geri almamız durumunda 9 bin 800 TL geri ödeme yapacağını söyledi. Ama ben eve çok fazla masraf ettim. Onlar şu an çok kara geçti, biz evin eksiklerini tamamladık. Her şeyi bir sonraki kiradan düşeriz diye yaptırdılar, biz burayı yaşam alanı haline getirdik. Tuvaletin kapısı yoktu, mahrem alan yoktu. Burası zaten bir odadan oluşuyor. Bir mahremiyet yok. Kendi cebimizden para harcayarak eksiklerini tamamladık. Lavabo altında bir gider bile yoktu. Biz dolandırıldık, paramızı vermiyorlar. Çocuklarım ile birlikte parka yatacağız. Burası binanın odunluğu olarak yapılmış, burasının bir iskanı da yok. Kendine ait bir elektrik su saati de yok. Odunluğu boyamışlar, ev diye kiraya vermişler” açıklamasına yer verdi.

"Ben çocuklarımı Hatay’da sokakta yatırdım, bir daha yatırmak istemiyorum"
Yardımseverlerden çocukları için destek isteyen acılı anne Yıldırır, ”Ben çocuklarımı Hatay’da sokakta yatırdım, bir daha yatırmak istemiyorum. Burada başımıza gelmeyen kalmadı. Konteyner çıkarsa kendi memleketime gitmek istiyorum, orası kalkınırken ben de dokunmak istiyorum. Orada bir çiçek diksem kendi şehrim için faydadır, ayağa kalkacaksa bizim de elimiz değsin” ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.14 12:09:02
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Osmaniye’de asayiş uygulamaları: 16 şüpheli tutuklandı

Osmaniye’de polisin yaptığı asayiş uygulamalarında çeşitli suçlardan yakalanan 16 şüpheli tutuklandı.
Alınan bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri son bir hafta içerisinde şehir genelinde farklı noktalarda oluşturulan uygulamalarda, 114 şahsı yakaladı. Şüphelilerden 3 adet av tüfeği, 2 adet tüfek, 12 adet ruhsatsız tabanca, 4 adet kurusıkı tabanca, 66 adet tabanca fişeği, 3 adet motosiklet, 2 adet elektrikli bisiklet, 5 adet bisiklet, 1 adet cep telefonu, 1 adet laptop, 1 adet okey takımı, 500 tl kumar parası, 31.29 gr bonzai, 8.43 gr metamfetamin, 0.82 gr eroin, 3 adet soboxone uyuşturucu hap, 30 adet nevrontin uyuşturucu hap, 19 adet uyuşturucu hap ele geçirildi.
Yakalanan şahıslar hakkında gerekli yasal işlem yapılırken, 16 şüpheli de çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.31 14:18:16
Son Düzenlenme Tarihi :





Antalya Valisi Şahin göreve başladı, ayağının tozuyla deprem tedbirlerine dikkat çekti

Antalya Valisi Hulusi Şahin, deprem bölgesinden geldiğini hatırlatarak, “Deprem yönünden tüm yapıların güçlendirilmesi son derece aciliyet arz eden bir konudur. Bu konuda Antalya kendini bu işten azade zannetmesin. Depremin ne zaman nerede kime geleceğini bilemeyiz. Antalya bugün deprem bölgesi de..

Antalya Valisi Hulusi Şahin, deprem bölgesinden geldiğini hatırlatarak, “Deprem yönünden tüm yapıların güçlendirilmesi son derece aciliyet arz eden bir konudur. Bu konuda Antalya kendini bu işten azade zannetmesin. Depremin ne zaman nerede kime geleceğini bilemeyiz. Antalya bugün deprem bölgesi değilmiş gibi gözüküyor ama yarın ne olacağını bilemeyiz. Sadece mevzu deprem değil bu şehir, yangın, sel, fırtına benzeri afetler oluyor. Biz tüm afetler için hazır olmalıyız" dedi.
Malatya’dan Antalya’ya atanan Vali Hulusi Şahin, Valilik Toplantı Salonu’nda kentte görev yapan basın mensuplarıyla bir araya geldi. Burada açıklamalarda bulunan Vali Şahin, çok zor bir gündemden çıkıp Antalya’ya geldiğini hatırlatarak, Malatya’da ve deprem bölgesinde yaraların hızla sarılacağını belirtti.
Yeni bir şehre, yeni bir başlangıca yelken açtıklarını dile getiren Şahin, “Antalya Türkiye için çok önemli bir şehir, sadece turizm anlamında değil. Türkiye’nin turizmde amiral gemisi Antalya’dır. Büyük bir döviz rezervi Türkiye’ye dahil oluyor. Antalya sadece turizmden ibaret bir şehir değil. Pek çok şeyde Antalya Türkiye birincisi. Tarımsal ürünlerde Türkiye birincisiyiz. Ticarette önemli bir yeri var, sanayide biraz geriden geliyor. Böyle değerli ve güzel bir şehirde olmak gurur vericidir. Hedefimiz öncelikle Antalya’ya katkı sağlamak, rutinin üzerine çıkabilmektir. Rutini herkes yapar; üzerine ne koyabiliriz, bu şehre ne katabiliriz? Biz olmasaydık, olmayacak bir iş yapabilir miyiz; bunun arayışı içinde olacağız. Güçlü olan yerlerimizi pekiştireceğiz, turizm tarım gibi alanlarda daha güçlü hale nasıl gelebilirizin içinde olacağız” diye konuştu.

"Karayolu ve altyapı önemli"
Uluslararası Astronomi Kongresi’nin bir sonraki durağının Antalya’nın olmasını içeren bir çalışma ile başladığının altını çizen Vali Şahin, “Antalya aday 2026 için. Bunu Antalya alabilirse yaklaşık 1 milyar dolarlık turizm kapasitesi oluşabilecek. Turizmi güneş deniz, kum üçgeninden çıkarıp daha katma değerli daha 12 aya yayılan turizm anlayışıyla yapılması için çalışacağız. Çok güçlü bir tarım var, bunu daha katma değerli ürünlerle nasıl geliştirebiliriz, bunun arayışı içinde olacağız. Sanayiyi güçlendirmenin arayışı içinde olmalıyız. Sanayide yapılacak çok iş var. Antalya’da altyapılarla ilgili yapılacak işler var. Karayolları ve arıtmalar gelir. Bu kadar güzel bir coğrafyayı kirletemeyiz. O nedenle arıtıma tüm atıklarımızın ileri biyolojik arıtmayla arıtılması gerekir. Bir master plan uzun vadeli bir proje çalışması yapmamız gerekir. Bu sadece belediyelerin konusu değildir, Türkiye’nin konusudur. Makro bir planlama gerekir” diye konuştu.

"Başa güreşen bir şehir olacağız"
İnsana dokunacak faaliyetler yapacaklarına değinen Vali Şahin, “Meslek hayatım hep eğitim hususunda özel çaba göstermekle geçti. Antalya’ya hizmet etmek istiyoruz. Antalya turizmde olduğu gibi eğitimde de Türkiye’nin amiral gemisi olabilir. Eğitim geniş bir kavram 3 yaşından yaşam boyu eğitime kadar giden büyük bir skalanda bahsediyoruz. Biz 3-5 yaş okul öncesi eğitimde, üniversite, yüksek lisans, doktora, liseye geçiş, üniversiteye geçiş verilerinde başa güreşen bir şehir olmalıyız. Bunun için özel çaba göstermeliyiz. Bu Antalya’nın tercih edileceği kaliteli nüfusun geleceği bir ortam oluşturur. Şehri büyütmek önemli ama kaliteli büyütmek daha önemlidir” ifadelerine yer verdi.

"Kurum ve daire müdürleri basına demeç verebilir"
Antalya’da hep beraber yöneteceklerini dile getiren Vali Şahin, katılımcı bir idare anlayışıyla çalışacaklarını, şeffaf ve hesap verebilir olacaklarını kaydetti. Yetkileri kullanırken kıskanç olmayacaklarını işaret eden Vali Şahin, “Daire müdürlerimiz basına demeç verebilirler, bu konunda herhangi bir kısıtlama yok. Herkes küçücük bir bilgi kırıntısını verme konusunda nasıl cimri davranır, iyi biliyorum. Bunu Antalya’da yaşamak istemiyoruz. Daire müdürlerimiz, il müdürlerimiz kamu kuruluşlarının temsilcileri rahatlıkla kendi alanlarında demeç verebilirler. Televizyona, gazeteye çıkabilirler. Açıklama yapabilirler, bu konunda herhangi bir kısıtlamamız olmayacak. Bilgi alışverişinde bulunacağız. Basın mensuplarıyla halkın nabzını tutabiliriz. Sahaya hakim olmak bizim çok önemli. Dağlar tepeler, ovalar hepsi bizim, hepsine gideceğiz, halkımızla beraber olacağız. Antalya’yı daha ileriye götürmenin arayışı içinde olacağız” dedi. Vali Şahin, Antalya’ya yeni bir mimariyle yarı açık ve kapalı müzenin çok yakışacağını belirterek, konunun takipçisi olacaklarını bildirdi.

"Deprem uyarısı"
Deprem bölgesinden geldiğini hatırlatan Vali Şahin, “Deprem yönünden tüm yapıların güçlendirilmesi son derece aciliyet arz eden bir konudur. Bu konuda Antalya kendini bu işten azade zannetmesin. Depremin ne zaman nerede kime geleceğini bilemeyiz. Hiç haritalarda görünmeyen bir yerde 3 tane çok ciddi deprem oldu. Bu faylar çizilmiş ama bunlar değişebilir. Antalya bugün deprem bölgesi değilmiş gibi gözüküyor ama yarın ne olacağını bilemeyiz. Sadece mevzu deprem değil bu şehir, yangın, sel, fırtına benzeri afetler oluyor. Biz tüm afetler için hazır olmalıyız. Bu hazırlıkta öncelikle bina kapasitelerinin sağlamlığıyla başlar. Devletin yurtları sağlam, özel yurtlarda bu kriterleri sağlamayan varsa kapatırız. Kimsenin gözünün yaşına bakmayız. Süre veririz, tedbirleri almayan güçlendirmeyi yapmazsa kapatılması şarttır. Bu konuda taviz yok. Herkeste hazırlığını ona göre yapsın. Eğitimle uzaktan yakından ilgili tüm kuruluşların mevzuata uygun ruhsatlandırılması ve denetlenmesi gerekir. Çocuklarımız emanet ettiğimiz yerleri bilmeliyiz. Bunları takip edeceğiz, taviz yok” diye konuştu.

"İkili eğitim"
Antalya’da halen ikili eğitim olduğunu aktaran Vali Şahin, “İkili eğitim olan yerde öğle yemeğinden bahsedemeyiz. Önce ikili eğitimi bitireceğiz. Normal eğitime geçeceğiz, sonra öğlen yemekleriniz konuşacağız. Olması gereken eğitim sabah başlayan makul en az 15 dakika teneffüsleri olandır. Eğer teneffüs yeterli olmazsa çocuk bir sonraki derse konsantre olamıyor. Öğlen yemek yenen, öğleden sonra dersin başladığı, sosyal ve sportif etkinliklerin yaygın şekilde olduğu, çocuğun sadece eğitim almadığı sosyalleştiği mutlu olduğu okullar üretmemiz gerekir. Bütün mücadelemiz bunun üzerine olacak çalışacağız” dedi.

"En sıcak gündemimiz olacak"
Orman yangınlarının en sıcak gündemleri olacağını vurgulayan Vali Hulusi Şahin, “Orman yangınlarını kontrol altına tutmamız gerekir. Her yere yol yapamayız. Ağaç çeşitliliği çok önemli. Bölgenin ağaçlarını kullanmak gerekir. Zümrüt yeşili ormanlarımızı kaybetmememiz gerekir. Gerekirse ormanlarımız parsel parsel kontrol edeceğiz. Ne gerekirse yapacağız, ormanlarımızın yanmasına izin vermeyeceğiz. Kentin en sıcak gündemi orman yangınlarıdır” ifadelerine yer verdi.
Vali Şahin, mermer ocakları noktasında da gerekli çalışması yapacağının müjdesini verdi.

"Daha iyisini yapacağız"
Vali Şahin, sosyal medya kullanmadığını ama valiliğin ilgili hesaplarının olduğunu bildirerek, "Antalya ile ilgili ne yapacağız. Belki hiç sorun yok, oturacak mıyız? Üzerine ne koyacağız? Bu şehri bir ileriye nasıl götüreceğiz? Turizm rakamları yeterli mi, daha iyi olmalı. Yükseleceğiz, büyüyeceğiz, gelişeceğiz. Seraların üzerine güneş enerjili sistemler kurulmalı, birim alandan daha fazla yıl on iki ay ürün üretebileceğimiz, topraksız tarım yapabileceğimiz çözümler bulmalıyız. Tarımın sorunu yok, anam babam usulünü bırakıp modern şekilde tarım yapmalıyız. Örtü altı tarımı çok önemli değerli ama üstüne eklemeliyiz. Antalya bir hususta Türkiye ortalamasının üzerinde, bizim için yeterli değil. Antalya tarımda dünyada öncü olmalıdır. Buna yönelik çalışmalıyız. Bunun altyapısı bizde var. Dünyanın en lüks otelleri bizde, tarımda da bunu başarabiliriz. İhracat yollarını aramamız gerekir" açıklamasında bulundu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.17 17:39:05
Son Düzenlenme Tarihi :