SON DAKİKA

logo






Hatayspor’un antrenman yapacağı sahalar hazırlanıyor

Yeni sezonda maçlarını Mersin’de oynayacak olan Hatayspor’un, Erdemli ilçesinde antrenmanlarını gerçekleştireceği 40 dönüm alan üzerindeki tesiste antrenman sahalarının yapım çalışmaları hızla sürüyor. Çalışmaları yerinde inceleyen Mersin Valisi Hamza Pehlivan, ligler başladıktan sonra, maksimum bir ay içinde Hatayspor’un sahayı kullanmaya başlayacağını kaydetti.
Hatayspor’un konaklayacağı tesis ve yapımı süren futbol sahası çalışmalarını Vali Ali Hamza Pehlivan yerinde inceledi. İnceleme sonrasında gazetecilere açıklamada bulunan Vali Pehlivan, 2012 yılında tamamlanan Avrupa’nın en büyük, dünya klasmanında da üçüncü büyüklükte bir poligon olan Erdemli Atış Poligonunun hemen yanı başında Hatayspor için saha hazırlandığını belirtti.
Pehlivan, "Hatay’da depremden etkilenen bir çok vatandaşımız oldu. Bunların içerisinde Hatayspor’umuz da etkilenen kurumlardan birisiydi. Tesisleri de kullanılamaz hale geldi, can kayıpları da oldu. Geçen sene oynayamadılar biliyorsunuz. Nerede müsabakalarımızı yaparız konusu gündeme gelince başta Cumhurbaşkanımız, Gençlik ve Spor Bakanımız ve federasyonun da destekleriyle bu konuda en uygun şehrin Mersin olacağı konusunda mutabakat sağlandı ve konu bize intikal etti. Biz de zaten depremi yaşayan iller de olduğu gibi Hatay ilimizle de çok yakın bir dayanışma içerisinde olduğumuzdan bu konuda da işbirliği yapmaktan büyük bir mutluluk duyacağımızı ifade ettik. Ve hemen bir yer arayışına giriştik. En uygun yerin de yanı başında uluslararası bir tesisin olduğu Erdemli İlçemiz Atış Poligonunun yanında bir alan oluşturma konusu gündeme geldi. Burada görmüş olduğunuz 40 dönüm, saha yapmaya da ziyadesiyle elverişli alan ortaya çıktı. Ve şimdi de üst yapıyla sahaların birisi yine futbol federasyonunun destekleriyle yapılacak ki o çalışmalara hep beraber nezaret ettik, çalışmaları başlamış durumda" dedi.

"Örnek bir dayanışmayı ortaya koymaktan memnuniyet duyuyoruz"
Hatayspor’un maçlarını Mersin Şehir Stadında oynayacağını hatırlatan Vali Pehlivan, "Maçlarını şehir stadyumumuzda oynayacak Hatayspor ve konaklamayı da yine burada sosyal tesislerimizde gerçekleştirecek, antrenmanlarında buna elverişli hale gelecek olan bu sahada yapacaklar. Biz bu konuda Gençlik ve Spor bakanlığımızla koordine halindeyiz ve ilimizde, sadece Akdeniz Oyunları öncesinde yine Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla, Gençlik ve Spor Bakanlığımızın yatırım programları çerçevesinde 22 tesis hayata geçirilmişti ve bu gün itibariyle tesis sayımız 100 civarında, sadece bir yıl içerisinde gençlik ve spor alanında yapılan yatırımların bedeli 1 milyar TL civarında. Bu spor faaliyetleri, gençlik faaliyetleri devam ederken depremi yaşayan Hatayla ve futbol takımı Hatayspor ile örnek bir dayanışmayı Mersinli olarak ortaya koymuş olmaktan dolayı da ziyadesiyle memnuniyet duyuyoruz. Şehrimizde de Mersin İdman Yurdu takımımız var. Geçen sezon 2. Lig’e çıktı, bir de Süper Lig takımımız oldu. İki yakın il arasında böyle bir dayanışmayla beraber şehre de bir heyecan katacağını Hataylı hemşerilerimizin gelip burada misafir olup maçları izleyeceği yine Mersinli hemşerilerimizin Hataylı hemşerilerimizle dayanışma içerisinde maçları izleyeceği ortamları hep birlikte göreceğiz" diye konuştu.

"Ligler başladıktan sonra maksimum bir ay içinde kullanmaya başlayacaklar"
Antrenman sahasının ne zaman tamamlanacağına dair bilgi de veren Pehlivan, "Hem doğal çim olacağı için onun altyapısının drenajlarının iyi bir şekilde yapılması gerekiyor, bir de yüklenici firma o çimleri yeşertene kadar belli bir süre ona nezaret edecek. Dolayısıyla liglerden birkaç hafta sonrasını bulabilir. O sürede de gerekli planlamalar yapıldı. Takımın nerede konaklayacağı, maçları nerede oynayacağı ile ilgili futbol federasyonu, gençlik ve spor il müdürlüğümüzle koordineli bir şekilde bu planlamayı da yaptık. 2 ay önce başlandı. Hummalı bir çalışma oldu ama liglerde yakın zamanda başlayacağı için belki bir kaç hafta rötar olacak ama ligler başladıktan sonra maksimum bir ay içinde kullanmaya başlayacaklar" diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.04 10:02:23
Son Düzenlenme Tarihi :





Prof. Dr. Bozkırlı: “Kilo vermenin temelinde sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz yatıyor”

Obezite tedavisindeki kilo verme sürecinin temelinde “sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz alışkanlığının” yer aldığını vurgulayan Endokrinolog Prof. Dr. Emre Bozkırlı, “İnanılmaz olarak lanse edilen tedavi yöntemlerinden uzak durulmalıdır. Zararsız-bitkisel olduğu iddia edilen ancak içeriği bilinmeyen takviye ürünleri hayati risk oluşturabilir” uyarısında bulundu.
Acıbadem Adana Hastanesi Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Emre Bozkırlı, kısaca “vücutta sağlığı bozacak düzeyde anormal veya aşırı yağ dokusu birikimi” şeklinde tanımladığı obezitenin, son yıllarda tüm dünyada ve ülkemizde görülme sıklığı giderek artan ciddi bir halk sağlığı problemi olarak karşımıza çıktığını söyledi.
Prof. Dr. Bozkırlı, modern yaşam tarzı ile birlikte yenilen-içilenlerin işlenmiş, yüksek kalorili gıdalara kayması ve toplumun giderek hareketsiz bir yaşam tarzına yönelmesinin bu durumun temel sorumlusu olduğunu ifade etti. Hastalığın başta hipertansiyon, diyabet, kan yağlarında yükseklik gibi metabolik bozukluklar olmak üzere, kalp-damar hastalıkları, solunum sistemi problemleri, karaciğer yağlanması, sırt-kalça ve diz eklem problemleri ve hatta birçok kanser türü ile olan yakın ilişkisi bulunduğunun altını çizdi. Bütün bu olumsuz tablolarda kilo vermeyle çok anlamlı düzelme sağlanabildiğini, bu nedenle toplum genelinde farkındalık oluşturma ve obeziteyle savaşın önemli olduğunu dile getirdi.

“Tedavinin temeli sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz”
Prof. Dr. Bozkırlı, hastalığın tedavisinde öncelikle, kilo problemi yaşayan bireylerin bu konuda deneyimli bir hekim tarafından değerlendirilmesi ve bu durumu açıklayacak altta yatan başta hormonal hastalıklar olmak üzere sağlık problemleri yönünden tetkik edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Kilo vermeye engel durumlar yönünden uygun doktor önerilerinin alınması sonrasında tedavinin temelinde sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz alışkanlığının yer aldığını vurguladı.
Yaşam tarzı değişikliği haricinde günümüzde obezite tedavisinde doktor kontrolünde kullanılabilecek zayıflama ilaçları mevcut olup, önerilere uyan hastalarda yüz güldürücü sonuçlar elde edildiğini belirten Prof. Dr. Bozkırlı, “Bütün bu yöntemlerin haricinde, ileri düzeyde kilo problemi olan hastalardan yapılan değerlendirmeler sonrası uygun olduğu gösterilen bir kısmında da obeziteye yönelik cerrahi girişimler kilo vermede faydalı olabilmektedir” dedi.

“Motivasyon kaybıyla yeniden kilo alınabilir”
Mevcut kilosundan memnun olmayan ve uzman kontrolünde kilo vermeye yönelik tedavilere başlayan hastalarda başlangıçtaki motivasyonla kilo kaybı yönünden büyük oranda başarı sağlandığına dikkat çeken Prof. Dr. Bozkırlı, “Ancak hastalığın tedavisinde en önemli unsurlardan biri sürdürülebilirlik olup, hastaların büyük bir kısmı zaman içerisinde motivasyon kaybı ile yeniden kilo almaya başlayarak eski kilolarına dönmektedir. Bunun yanında tüm insanlarda kilo vermeyle birlikte vücudun savunma mekanizması olarak açlık hissini arttıran hormonlar artış gösterirken, tokluk hissine neden olan hormonlar azalmakta ve vücut metabolizma hızını yavaşlatarak yeniden kilo almaya yatkın hale gelmektedir” diye konuştu.

“Verilen kiloyu korumak daha zor”
Kilo vermeye kararlı hastaların uzman kontrolünde uygun önerilerle büyük oranda başarılı sonuçlar alabildiğine işaret eden Prof. Dr. Bozkırlı, “Ancak kilo vermek mi yoksa verilen kiloları korumak mı daha zor diye soracak olursak şunu bilmeliyiz ki verilen kilolar vücudun savunma mekanizmaları ve zaman içinde sağlıklı beslenme ve hareket alışkanlığının kaybı ile yeniden kilo alabilmektedir. Yani verilen kiloların korunması, baştaki kilo kaybına göre çok daha zor görünüyor. Verdiği kiloları koruyan hastalarımızın ortak özelliklerine baktığımızda; iradesi yüksek, diyet ve egzersiz disiplinini kaybetmeyen, sağlıklı beslenme ve hareketi günlük doğal yaşantıları haline getirmiş bireyler olduğunu görüyoruz” dedi.
Bu nedenle tedavinin olmazsa olmazının “ömür boyu devam ettirilmesi mümkün olmayan ağır diyetler ve aşırı egzersizlerden uzak durulması” olduğunu önemle vurgulayan Prof. Dr. Bozkırlı şunları söyledi: “Tedavinin yapı taşlarını yaşam boyu devam ettirilebilecek sağlıklı beslenme ve sağlıklı hareket alışkanlığının kazanılması oluşturmalıdır. Kilo problemi kısa sürede oluşmadığı, zaman içinde gerçekleştiği için kısa vadeli inanılmaz olarak lanse edilen tedavi yöntemlerinden uzak durulmalıdır. Zararsız-bitkisel olduğu iddia edilen ancak içeriği bilinmeyen-doktor olmayan kişilerce önerilen takviye ürünlerin kullanımı gibi uygun olmayan girişimler hayati risk oluşturabilecek düzeyde sağlık problemlerine yol açabilmeleri nedeniyle dikkate alınmamalıdır.”
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.21 12:11:22
Son Düzenlenme Tarihi :