SON DAKİKA

logo

Palmiyeye çarpan otomobil hurdaya döndü, sürücüsü kazayı hafif yaralı atlattı

Antalya’nın Manavgat ilçesinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybederek refüjdeki palmiyeye çarpan ve hurdaya dönen otomobilin sürücüsü kazayı hafif yaralı olarak atlattı.
Kaza, Sorgun Mahallesi Titreyengöl Caddesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Titreyengöl istikametinden Hüseyin Avni Akın Bulvarı kavşağı istikametine seyir halindeki Rıdvan Kalkan’ın kullandığı 15 ET 631 plakalı Tofaş Doğan marka otomobil, refüjdeki palmiyeye çarptı.
Sürücüsünün dikkatsizliği ve direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen kazada, hurdaya dönen araçtan kendi imkanlarıyla çıkan otomobil sürücüsü şans eseri kazayı hafif yaralı olarak atlattı. Yaralanan otomobil sürücüsü sağlık ekibinin olay yerindeki müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.16 14:17:52
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Araçlarına toz kondurmuyor, ayakkabısını çıkarıp öyle sürüyor

Antalya’da fabrikadan çıktığı haliyle satın aldığı kilometresi düşük 1993 ve 1994 model Doğan SLX otomobil koleksiyonuna 35 bin kilometrede 1993 model bir araç daha ekleyen Abdullah Şimşek’in araba sevdası görenlerin ağzını açık bırakıyor. Aracına toz kondurmayan, ayakkabıyla araçlarına binmeyen ve üstüne örttüğü brandaları da öperek açan Şimşek, bu tutkusunun eşiyle arasında kıskançlığa yol açtığını belirterek, “Eşim kıskansa neye yarar ki, benim için bu araba çok önemli. Hanım bulursun ama bu arabaları bulamazsın. İlla ki kıskançlık oluyor ama ben sevgimi bunlara veriyorum. En azından bunlar yanlış yapmıyor” dedi.
Konyaaltı ilçesi Aşağıkaraman Mahallesi’nde oto yıkama işiyle uğraşan 2 çocuk babası Abdullah Şimşek, 5 yıl önce parça ve boyası değişmeyen iki orijinal Doğan SLX marka otomobili satın aldı. Biri yeşil, diğeri bordo renkte olan otomobillerini aldığı günden bu yana kullanmayan Şimşek, özel yaptırdığı garajında araçlarına gözü gibi bakmaya başladı. Ayakkabılarını çıkarmadan binmediği araçlarının tozunu alan Şimşek, aracını muayeneye de kaza veya çizik oluşur düşüncesiyle binmeden çekiciyle gönderiyor. Geçtiğimiz günlerde yine aynı marka 35 bin kilometrede 1993 model bir otomobil olduğu haberini duyan Şimşek, Manavgat’a otomobili çekiciyle almaya gitti. Şimşek, 385 bin liraya satın aldığı aracı çekiciye yükleyip evinin garajında diğer iki otomobilinin yanına koydu.
Araçlarına toz kondurmayan, üstüne örttüğü brandaları da öperek açan Şimşek’in otomobil tutkusu görenlerin ise ağzını açık bırakıyor. Ayakkabılarını çıkartıp araçlarına öyle binen, bakıma dahi çekiciyle gönderen Şimşek, yeni gözdesini koleksiyonuna katmanın mutluluğunu yaşıyor.

“Bu araçlar evim gibi, insan evinin içine ayakkabıyla girer mi?”
Bu markada olan araçların yıllardır hastası olduğunu belirten Abdullah Şimşek, modeli düşük yeni aracının satılacağını duyar duymaz harekete geçtiğini anlattı. Şimşek, “Düşündüğümden daha güzel çıktı araç. 1993 model, 35 bin kilometrede ama daha 2 bin kilometre yol yapmış gibi. Arabayı görünce aşık oldum. Pırıl pırıl. Değişeni, hatası, boyası ve çiziği yok. Bu işin sevdalısı olunca kaç para olunca veresi geliyor adamın. Ben 385 bin liraya aldım. Bu paraya 2013-2015 model farklı güzel araçlar alınabilir ama bu işin sevdalısı olunca alıyoruz. Araca kıyamıyorsun, ayakkabıyla bile binemiyorum. Evin içine giriyormuş gibi hissediyorum kendimi. Evin içine ayakkabıyla girilir mi?” dedi.

“Hanım bulursun ama bu arabaları bulamazsın”
Şimşek, üç otomobilini de çok sevdiğini ancak son aldığı aracın diğerlerine göre kendisi için daha gözde olduğunu ifade etti. Araç sevdası yüzünden eşinin zaman zaman kıskançlık yaptığını da aktaran Şimşek, “15-20 gündür arabayı alıp alamayacağım konusunda uyuyamadım. Ama aracı aldıktan sonra o gece rahatça uyudum. Eşim kıskansa neye yarar ki, benim için bu araba çok önemli. Hanım bulursun ama bu arabaları bulamazsın. İlla ki kıskançlık oluyor ama ben sevgimi bunlara veriyorum. En azından bunlar yanlış yapmıyor. Tüm sevgimi onlara veriyorum. Koleksiyon niyetiyle devam ediyorum. Daha büyük düşüncelerim de var” ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.11 12:20:06
Son Düzenlenme Tarihi :





Türkiye’de Her 3 Reçeteden 1’i Antibiyotik!

Sir Alexander Fleming 1928 yılında ilk antibiyotik olan Penisilini keşfinden sonra onlarca antibiyotik keşfedildi. Milyonlarca insanın hayatı bu keşifler sayesinde kurtuldu. Ancak özellikle son yıllarda insanlarda antibiyotik kullanımının çok artması,  besi hayvanlarında antibiyotik kullanımı ve yeni antibiyotiklerin keşfedilmesinin azalması gibi nedenlerle özellikle hastane ve yoğun bakımlarda artan dirençli bakteriler ciddi bir sağlık sorunu olarak önümüzde durmaktadır.

18 Kasım Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü

Avrupa Hastalıkların Önlenmesi ve Kontrolü Merkezi (ECDC) Avrupa Birliği üye ve aday ülkelerle birlikte 18 Kasım tarihini ‘Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü”  olarak ilan etmiştir. Avrupa Antibiyotik Farkındalık Gününün amacı, antibiyotik direnci sorununa karşı hem toplumda hem de hekimlerde farkındalık yaratmak ve gereksiz antibiyotik kullanımlarının önüne geçmektir.

Antibiyotik kullanımına kısıtlamalar getirildi!

Bu sorunların azalmasına yönelik hastanelerde uzun süredir ülkemizde geniş spektrumlu antibiyotiklerin kullanım ilkeleri belirlenmiş, Enfeksiyon Hastalıkları uzmanları tarafından takip ve kontrol edilmektedir. Bunun yanı sıra 2013 yılından itibaren ayaktan poliklinik hastalarında da reçetesiz antibiyotik kullanımı yasaklanmıştır.

Türkiye’de en çok kullanılan ilaçlardan biri antibiyotik!

Ancak antibiyotik kullanımı, hastaların antibiyotik kullanmadan iyileşememe gibi düşünceleri, hekimleri antibiyotik reçete etme konusunda motive etmeleri, bilgi eksikliği, hekimlerin performans kaygısı gibi nedenlerle oldukça fazladır. Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkemizde kullanılan ilaçlar içerinde antibiyotik kullanımı yaklaşık %14’dür. Ülkemizde ortalama her 3 reçeteden birinde antibiyotik mevcuttur. Bu oran Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında oldukça yüksektir.

Antibiyotik konusunda aklınızda bulundurmanız gereken 9 madde;

  1. Antibiyotiklerin soğuk algınlığı, nezle, grip ve COVİD hastalığında iyileşme sağlamayacağı unutulmalıdır.
  2. Antibiyotikler Grip, domuz gribi, Covid gibi hastalıkların başkasına bulaşmasına engel olmaz.
  3. Antibiyotiklerin ishal gibi bazen çok daha şiddetli ve tehlikeli yan etkileri olabilir.
  4. Antibiyotikleri mutlaka doktorunuzun önerdiği miktarda ve saatlerde kullanınız.
  5. Yakınlarınız için yazılmış antibiyotikleri kullanmayınız. Tek çeşit antibiyotik yoktur. Ağrı kesici gibi kullanılmamalıdır.
  6. Hastalık sırasında ellerinizi ve çocuklarınızın ellerini sık sık yıkayınız.
  7. Hekimlere antibiyotik yazılması konusunda ısrarcı olmayınız
  8. Hekimlere serum takılması için ısrarcı olmayınız. Enfeksiyon hastalıklarında iştah azalması, sıvı tüketiminin azalması ve vücut ısısının artması neticesinde dehidratasyon dediğimiz vücuttaki sıvının azalması söz konusu olur. Bulantı-kusma gibi özel bir durum yoksa çoğu zaman oral olarak bol sıvı tüketilmesi yeterli olacaktır.
  9. Antibiyotiklerin eskiden hastanın semptomlarının erken düzelmesine rağmen kutu bitene kadar kullanılması öneriliyordu. Son veriler bazı enfeksiyonlarda antibiyotik kullanımının hastanın kendisini iyi hissettiği, ateşinin en az 48 saat olmadığı durumlarda kesilebileceğini desteklemektedir. Tabi bu durumlar için daha fazla bilimsel veriye ihtiyaç vardır.

Antibiyotik direncinin artması, ölümcül enfeksiyonlara sebep oluyor!

Antibiyotik direnci bu hızla artacak olursa önümüzdeki on yıllarda yüksek oranda antibiyotik direnci nedeniyle tedavi edemediğimiz enfeksiyonlar nedeniyle, dünya çapında yüzbinlerce insan hayatını kaybedebilir. Bu nedenlerle önümüzdeki yıllarda antibiyotik direncine bağlı ölümler insanların çok korktuğu HIV enfeksiyonu ve bazı kanser türlerinden daha tehlikeli olabilir.

Antibiyotik kullanmamak için yapılması gerekenler;

Akdeniz diyeti ile beslenin, kalabalık kapalı ortamlardan mümkün olduğunca uzak durun,  erişkin yaş aşılamaları için Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanından danışmanlık alın. Unutulmamalıdır ki modern tıbbın en ucuz, yan etkisi en az ve en başarılı uygulamaları aşılamadır. 

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.11.17 08:11:52
Son Düzenlenme Tarihi :