SON DAKİKA

logo

Antalyaspor’dan forma kampanyası

Antalyaspor, 2022-2023 sezonunda kullandığı formaları indirimle 370 TL’den satışa sundu.
Antalyaspor ürünlerini çeşitli noktalarda taraftarlar ile buluşturan Antalyaspor Store mağazalarında yer alan 2022-2023 sezonu formaları, yapılan özel indirimle 497 TL yerine 370 TL’den satışa sunuldu.
Kampanaya dahil edilen ’Fedakar Forma’, ’Manavgat Forma’ ve ’Zafer Forma’ adındaki kırmızı, turkuaz ve beyaz renkli formalar hem Antalyaspor Store mağazaları hem de store.antalyaspor.com.tr internet adresi aracılığı ile taraftarlara ulaşıyor.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.03.30 14:32:59
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Aşırı tuz tüketimi sağlığı tehdit ediyor

Gazipaşa İlçe Sağlık Müdürü Dr. Eşşe Çelik, "14-20 Mart Tuza Dikkat Haftası" nedeniyle açıklama yaptı. Çelik, aşırı kullanılan tuzun hipertansiyon ve ölümcül hastalıklara neden olduğuna dikkat çekti.

Geylani Topaloğlu
ANTALYA (İHA) - Dünya Sağlık Örgütünün günlük kişi başı tuz tüketimini 5 gramın altında önerdiğini dile getiren Gazipaşa İlçe Sağlık Müdürü Dr. Eşşe Çelik, "Bu miktar bir tepeleme bir çay kaşığına (silme bir tatlı kaşığına) denk gelmektedir. Günlük olarak tüketilmesi önerilen bu miktar; gün içinde tüm besinlerimizle aldığımız tuzu (sodyumu) da şumul. Tuz, besinlerin doğal şumul bulunduğu gibi, deniz tuzu (deniz suyunun buharlaştırılması ile elde edilir) ve kaya tuzu (halite, göl yataklarından veya toprak altından elde edilir, kurutulur) olarak da elde edilir. Genel olarak tuz sodyum ve klorürden oluşur. Sodyum klorür içeriği tüm tuzlarda (kaya, deniz, sofra tuzu) yaklaşık olarak aynıdır. Bu nedenle sağlık etkileri de aynı olmaktadır" dedi.

"Diyet yaparken tuz kullanımına dikkat edin"
Diyet yaparken tuz kullanımına dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Çelik, "Diyetimizdeki çok fazla tuzun, kan basıncını artırarak (hipertansiyon) inme ve kalp hastalığı riskini yükselttiğini biliyoruz. İnme ve kalp hastalıkları da dünya çapında en önemli ölüm ve sakatlık nedenlerinden ikisi olarak gösterilmektedir. Sağlık Bakanlığı Türkiye Beslenme Rehberi’ne göre; aşırı tuz (sodyum) tüketimi; kardiyovasküler hastalıklar, böbrek hastalıkları, hipertansiyon, inme, osteoporoz ve bazı kanser türlerinin oluşmasına neden olabilmektedir. Tuz tüketimi 5 gramı (1 tepeleme çay kaşığı veya 1 silme tatlı kaşığı) aşmamalıdır. Tüketilen tuz iyotlu olmalıdır. Sağlık Bakanlığının Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması, 2017 çalışmasına göre günlük kişi başı tuz tüketiminin 10,2 gram/gün olduğu bu değer, Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği günlük tüketim miktarının iki katıdır.

Aşırı tuz içeren besinler uzak durulmalı
Aşırı tuz içeren besinleri sıralayan Çelik, "Hazır soslar, atıştırmalık ürünler, tuzlanmış kuru yemişler, turşu ve salamura besinler, aromalı/aromasız, doğal/doğal olmayan gazlı/gazsız mineralli içecekler, geleneksel olarak evlerde hazırlanan turşu, salça, tarhana, yaprak salamurası gibi besinler aşırı tuz içerir. Bu ürünlerin tüketilirken aşırı tuz içerdiğini unutmamak gerekir" diye konuştu.

"Tuzlukları masadan uzak tutun"
Aşırı tuz tüketimini azaltmak için önerilerini sıralayan Çelik, "Bir kişinin günlük olarak kullandığı tuz miktarı 5 gramı (1 tepeleme çay kaşığı veya 1 silme tatlı kaşığı) geçmemeli ve iyotlu tuz kullanılmalıdır. Besin sanayisinde kullanılan ve genellikle ambalajlı besinlerin besin etiketinde yer alan mono sodyum glutamat, sodyum nitrat, sodyum bikarbonat, sodyum sitrat, sodyum askorbat vb. tüm sodyumlu sentezlerin tüketimine dikkat edilmelidir. Çünkü bunlar besinin tuz/sodyum içeriğini artırmaktadır. Yemek hazırlama, pişirme ve tüketim sırasında ilave edilen tuz miktarı azaltılmalıdır. Hatta besinlerin sentezlerin sodyum bulunması nedeniyle hazırlama ve pişirme sırasında mümkünse tuz eklenmemelidir. Masada yemeklere tuz ilavesi yapılmamalı ve masadan tuzluk kaldırılmalıdır. Yukarıda saydığımız aşırı tuz içeren besin ve ürünleri az tüketilmelidir. Salamura ürünlerin tuz içeriğinin azaltılması için suda yıkama ve bekletme gibi işlemler uygulanabilir. Satın alınan işlenmiş ürünlerin etiket bilgisi mutlaka okunmalı, tuzsuz ya da tuzu azaltılmış ürünler tercih edilmelidir. Ambalajlı tüketime sunulan gıdaların içeriği etiket bilgisinden okunmalı ve benzer gıdalarda tuz ve tuz yerine geçen maddelerin miktarları daha düşük olanlar tercih edilmelidir. Ev dışı beslenmede yemeklerin ve besinlerin içindeki tuz miktarı öğrenilerek mümkünse az tuzlu veya tuzsuz hazırlanması istenmelidir. Tuz yerine doğal lezzet artırıcılar olan soğan, sarımsak, baharatlar, limon, sirke, biber ürünler kullanılmalıdır" şeklinde konuştu.

"Tuz alışkanlığımızı değiştirmeliyiz"
"Tuz alışkanlığımızı değiştirelim" diyerek açıklamasına devam eden Çelik, "Bireylerin her gün yediği tuzun dörtte üçü zaten paketlenmiş ve hazırlanmış gıdalardadır. Bu tüketici tarafından ortadan kaldırılamaz, bu nedenle insanlara daha az tuz yemelerini söylemek, besin içerikleri tuz ile kaplıyken çok da etkin bir önleme yöntemi olmamaktadır. Bu nedenle özellikle gıda endüstrisinin tuz azaltma politikaları önem taşımaktadır. Bakanlığımızca yapılan protokoller gereği paketli gıda endüstrisi ve lokantacılar tedrici olarak tuz azaltmayı hedef olarak belirlemişlerdir. Bu yıl, hepimizin daha uzun ve daha sağlıklı yaşayabilmemiz için tüm yiyecek endüstrisinden yüksek tuz kullanım alışkanlıklarını bırakmalarını istemeyi, takip etmeyi tüm toplum ve politika düzenleyiciler olarak görev haline getirmeliyiz" ifadelerine yer verdi.
Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.19 06:50:27
Son Düzenlenme Tarihi :





"Antalya EXPO Fuar Alanı'nın Satışına Karşı Çıkıyor"

Kaya, stratejik öneme sahip olan EXPO Fuar Alanı'nın satışına ilişkin endişelerini dile getirdi.

İyi Parti Antalya Milletvekili Aykut Kaya, Expo 2016 girişinde basın açıklaması düzenledi. Düzenlediği açıklamada Antalya EXPO Fuar Alanı'nın satışına karşı çıktığını açıkladı. Kaya, EXPO Fuar Alanı'nın önemine vurgu yaparak, bu alanın sadece bir fuar alanı olmadığını, aynı zamanda Antalya'nın geleceği için stratejik bir değere sahip olduğunu belirtti.

550 milyon dolarlık bir maliyetle inşa edilen EXPO Fuar Alanı'nın, "Çiçek ve Çocuk Temalı Tescilli Evrensel Botanik Sergisi'nin etkinliklerine ev sahipliği yapması, uluslararası kongre ve sergi merkezi olması ve ülkenin tanıtımına katkı sağlaması amacıyla kurulduğunu ifade eden Kaya, bugüne kadar sadece 2016 yılında düzenlenen Dünya Botanik Expo'sunun açıldığını ve 6 ay içinde 20 milyon TL gelir elde edildiğini belirtti.

EXPO Fuar Alanı'nın günümüz parasıyla 1,5-2 milyar dolar harcanarak inşa edildiğini fakat beklenen verimin alınamadığını ifade eden Kaya, bu durumun sadece fuar alanının atıl kalmasıyla sınırlı olmadığını, aynı zamanda milletin birikimlerinin de atıl duruma düştüğünü dile getirdi.

EXPO Fuar Alanı'nın stratejik bir konuma sahip olduğunu vurgulayan Kaya, böylesi önemli projelerin hayata geçirilirken şehir dinamiklerinin göz önünde bulundurulması, sağlam fizibilite çalışmalarının yapılması ve şehrin uzun vadeli kalkınma hedeflerinin dikkate alınması gerektiğini söyledi.

Kaya, Antalya'nın tarım ve turizmde öncü bir şehir olduğunu ve artık teknoloji alanında da bir açılım yapması gerektiğini belirterek, Estonya'nın örneğini verdi. Ayrıca, daha önce hazırlanan Antalya Kalkınma Raporu'nda EXPO Alanı'nın Teknoloji ve Bilişim Merkezi olarak değerlendirilmesi teklifinde bulunduğunu hatırlattı.

Dönemin Dışişleri Bakanı ve şu anda AKP Antalya Milletvekili olan Mevlüt Çavuşoğlu'nun EXPO Fuar Alanı'nı "silikon vadisi" olarak değerlendireceklerini söylediğini hatırlatan Kaya, bu sözlerin nereye gittiğini sorguladı.

EXPO Fuar Alanı'nın satışının Antalya'ya büyük bir ihanet olacağını ifade eden Kaya, bu tarz stratejik bir alanın inşaat firmalarına satılamayacak kadar değerli olduğunu dile getirdi. Kaya, satışın iptal edilmesi ve alanın Antalya'nın kalkınmasına katkı sağlayacak, istihdam yaratacak ve marka değerini artıracak projeler için kullanılması gerektiğini vurguladı.

Son olarak, Kaya, iktidar vekillerine ve sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunarak, EXPO Fuar Alanı'nın satışının iptal edilmesi veya özel şartlar getirilmesi gerektiğini belirtti ve "Ulu Önder Atatürk'ün dediği gibi, milli servetlerimizi muhafaza ederek gelecek nesillere aktarmalıyız." şeklinde konuşmasını tamamladı. 

Kaynak : Abdültalip GÜNGÖR
Ekleme Tarihi : 2023.08.17 10:31:02
Son Düzenlenme Tarihi :