SON DAKİKA

logo

Tazelenme öğrencilerinde staj heyecanı

Akdeniz Üniversitesi 60+ Tazelenme Üniversitesi’nde staj dönemi başladı. 60 yaş üzeri 50 öğrenci farklı kurumlarda işbaşı yaparak tecrübelerini paylaşmaya başladı.

Akdeniz Üniversitesi bünyesinde doğan ve Türkiye’ye yayılan Tazelenme Üniversitesi projesi, öğrencilerine sunduğu gelişim olanaklarını her geçen gün daha da artırıyor. Tazelenme Üniversitesi bünyesinde eğitim alan öğrencilere son olarak mezun olmadan önce Antalya Valiliği, Antalya Büyükşehir Belediyesine bağlı kurumlarda staj yapma imkanı sağlandı. Tazelenme Üniversitesi 4. sınıf öğrencileri mezun olmadan önce 4 aylık süreyle belirlenen yerlerde staj yapacaklar. Staj sayesinde tazelenme öğrencileri iş hayatındaki bilgilerini tazeleyip yeni tecrübeler edinirken, kendi çalışma alanları ile ilgili tecrübeleri de kurum yetkilileri ile paylaşma fırsatı bulacaklar. 
TÜRKİYE’YE ÖRNEK OLDU
Dünya nüfusunun hızla yaşlandığına değinen Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, bu nedenle 60 yaş üstü kuşaklara yönelik çalışmaların çok önemli olduğunu vurguladı. Akdeniz Üniversitesi’nin bu anlamda Türkiye’ye örnek çalışmalara imza attığını vurgulayan Rektör Özkan, “Tazelenme Üniversitesi Türkiye’de ilk ve örnek oldu. 2016 yılında bu uygulama başlamıştı. Şu anda 320 öğrencimiz var. Öğrencilerimiz de çok memnun.” ifadelerini kullandı.
ÇİFT TARAFLI KAZANIM
Staj programına da öğrencilerin büyük ilgisi olduğunu anlatan Rektör Prof. Dr. Özkan, “Staj programı için Büyükşehir Belediyesi, Sağlık İl Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ile işbirliği yaptık. Antalya Valiliğimiz ve Büyükşehir Belediyemize teşekkür ediyoruz. İnsanların en verimli, tecrübelerinin doruğunda olduğu bu yaşta kenara çekilmemeleri, bu tecrübelerini aktarmaları çok kıymetli. Bu anlamda staj programımızda iki taraflı bir kazanım. Öğrencilerimizin tecrübeleri bile yeterli. Hem kurumlara tecrübelerini aktaracaklar hem de onlara da bir hayat enerjisi gelecek elbette.” diye konuştu. 
50 ÖĞRENCİ STAJA BAŞLADI
Staj uygulaması hakkında bilgi veren Yaşlılık Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü (YAÇUMER) ve Gerontoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmail Tufan da 60+ Tazelenme Üniversitesi 4. sınıf öğrencileri için staj programı başlattıklarını ve bu yıl 50 öğrencinin staja başladıklarını söyledi. Prof. Dr. İsmail Tufan “Geçmiş dönemde sahip oldukları mesleki tecrübelerini burada hali hazırda iş hayatında bulunan genç yöneticilerle paylaşacaklar ve kendileri de tekrar iş hayatında yaşamın içerisinde bulunacaklar. Böylece stajdan elde ettikleri bilgileri daha sonra bir rapor halinde bizlere sunacaklar. Tazelenme Üniversiteleri gönüllü öğretim üyeleri bu çalışmayı uygun görürse stajı başarıyla tamamlamış olacaklar. Staj sürecinde öğrencilerimiz haftada 4 gün 4 saat çalışacaklar. Bu şekilde elde ettikleri tecrübeleri bir sonraki öğrenci arkadaşlarına aktaracaklar. Staj yapmak istemeyenlere de tez bitirme önerileri veriyoruz. Farklı konularda onlar da tez hazırlayacaklar.” dedi. 
TAZELENME ÖĞRENCİLERİ MEMNUN
Öğrencilerin staj uygulamasından çok memnun olduğunu ifade eden Prof. Dr. İsmail Tufan “Özellikle yaşlanma ve yaşlılık sürecinde toplumumuzdaki genel kanı yaşlılıkların birçok kayıpların meydana geldiği yönündedir.  Bunun doğru olmadığını sadece kayıplar değil aynı zamanda kazançların da olduğunu göstermek istiyoruz. Bu da önemli bir kazanç. Yaşlılarımız özellikle 60+ Tazelenme Üniversitesi öğrencilerimiz bu konuda çok mutlular. Bu stajdan hem bildiklerini geri aktarma hem de yeni bilgileri öğrenme fırsatı yakalıyorlar. Öncelikle sahip oldukları yeterlilikleri koruyorlar yeni yeterlilikler kazanıyorlar. Kriz durumlarını sevk ve idare edebiliyorlar. Bunun yanında sosyal ilişkilerini geliştirme fırsatı buluyorlar bu da son derece kıymetli.” şeklinde konuştu.
DEMOGRAFİK FAY HATTI BENZETMESİ
Nüfusun yaşlanması konusunda önlem alınmadığında hanelerdeki yaşlıların sorunlarının artacağını  vurgulayan Prof. Dr. İsmail Tufan, bunun da ileride demografik açıdan fay hattının kırılmasına yol açacağını söyledi. Prof. Dr. Tufan,  “Ülkemiz çok önemli bir demografik fay hattının kırılma tehlikesi ile karşı karşıya. Nüfusumuz yaşlanıyor. Yaşlı nüfusumuzun gelecekteki beklentilerine, ihtiyaçlarına uygun çözümler bulmamız gerekiyor. Gerontoloji Bölümünün üstüne düşen görev budur. Bizler de bu görevi canı gönülden üstlenmeye hazırız. 60+ Tazelenme Üniversitesinin bu programı gerçekten çok büyük bir soruna merhem olabilecek bir nitelikte.” ifadelerini kullandı.
MESLEKİ BİRİKİMLERİNİ AKTARIYORLAR
Antalya Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğünde staj yapan Tazelenme Üniversitesi 4. sınıf öğrencisi Osman Yanıkara, staj uygulamasını çok iyi bulduğunu belirtti. Daha önce de tarımla ilgilendiğini bu işin eğitimlerini aldığını belirten Osman Yanıkara “Burada stajyerlik yapıyoruz. Ben önce tarımla uğraşıyordum ziraat teknisyeniydim. Ondan sonra öğretmen oldum. Tarım bölümünü bitirdim. Gittiğim bütün okullarda tarım ormanları kurdum, çiftçilere yardımcı oldum. Şimdi Tazelenme Üniversitesine hem de tarım ilçede kurslara gidiyorum. Staj uygulamasını çok iyi buldum. Personel bize çok yakınlık gösterdi. Bizim hepimizin bir tecrübesi var burada hepimiz bu işi gönüllü yapıyoruz, severek yapıyoruz. Tecrübelerimizi paylaşıyoruz. Personele de yardımcı oluyoruz tecrübelerimizi aktarıyoruz. Bu yüzden onlara faydamızın olduğuna inanıyoruz. Bunu yapanlara da üniversiteye de ayrıca teşekkür ederiz.” dedi.  
 “BİLGİ ALIŞVERİŞİ YAPIYORUZ”
Antalya İl Sağlık Müdürlüğü Konyaaltı Sağlıklı Hayat Merkezinde staj yapan Tazelenme Üniversitesi 4. sınıf öğrencisi Ernur Kayaöz “Staj yapmak için burayı çok merak ediyordum gelip geçerken. O yüzden burayı tercih ettim. Burada çeşitli birimler var oralarla görüş alışverişi yapıyoruz. Gayet güzel geçiyor. Burada olmaktan memnunum. İyi ki Tazelenme Üniversitesi ile tanışmışım, bu okula devam etmişim. Bu yönden çok mutluyum. Her ne kadar sosyal hizmetlerden emekliyim sağlıkla ilgili bilgimiz var desem de çok fazla işin içinde değildim. Huzurevinde çalıştım, hastanede çalıştım ama staj yaptığım yerde neler oluyor, insanlara nasıl yardımcı olunuyor merak ediyordum. İki gündür görüyorum. Bizim yaşımızdaki insanlar için mamografi bunların burada yapıldığını arkadaşlarıma duyurmak isterim. Sigara bırakma birimi, çocuk sağlığı, psikolog, diyetisyen, kanser araştırma birimleri var. Bunların hepsi bizim yaşımızdaki insanlar için gerekli. Bunların hiçbirini bilmiyordum. İyi ki bu staj olayı var bize de böyle bir imkân sunuldu.” ifadelerini kullandı. Staj yerinde bilgi alışverişi yaptıklarını belirten Kayaöz “Kendi bildiklerimi buradaki arkadaşlara aktarmak istiyorum onların bilgilerini de ben almak ve etrafıma yaymak istiyorum.” dedi.
“BURADA ÖĞRENDİKLERİMİZİ YAKINLARIMIZA AKTARIYORUZ”
Büyükşehir Belediyesi Alzheimer Hasta ve Hasta Yakınları Buluşma Merkezi “Mavi Evde” staj yapan Tazelenme Üniversitesi 4. sınıf öğrencisi Birşen Merih de Tazelenme Üniversitesinde okuduğu için mutlu olduğunu ifade etti. Birşen Merih “Staj için Mavi Eve geldik. Burayı uzaktan görüyorduk içeriğini bilmiyorduk. Gelince çok daha iyi tanımış olduk. Sadece bakıma muhtaç yaşlılar olarak görüyorduk. Kendi ihtiyacını giderebilen, el işi yapabilenlerin olduğu çok güzel bir yer olduğunu öğrendik. En azından bunu yakınlarımızla da paylaşarak yakınlarımızı da haberdar ederek faydalı olacağını düşünüyorum. Stajın önce böyle olacağını zannetmemiştik bizim için çok verimli ve güzel oldu. Çok insan tanıdık. Çok memnununuz.” şeklinde konuştu. -HABER MERKEZİ


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.06 11:00:57
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Depremin vurduğu Hatay Amik Ovası’nda buğday hasadı başladı

6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerin vurduğu Hatay’ın Amik Ovası’nda buğday hasadı başladı. Hasat, dron ile de görüntülendi.
Türkiye’nin en önemli tarım merkezlerinden Hatay’ın Amik Ovası’nda buğday hasadına başlandı. Başakların olgunlaşmasıyla altın sarısı bir görünüme bürünen ovada, bugünlerde hasat telaşı yaşanıyor. Türkiye’nin farklı illerinden gelen onlarca biçerdöver üreticinin buğdayının hasadını gerçekleştiriyor. Biçerdöver tarafından hasat edilen buğdaylar, traktör römorklarına alındıktan sonra depoya nakli gerçekleştiriliyor. Hatay’da yaklaşık 450 bin dekar alandan 250 bin tona yakın buğday bekleniyor. Biçerdöverlerin ve üreticilerin hummalı çalışması dron ile de görüntülendi.

Dönümde 600 ile 800 kilogram arası verim
Buğday üreticisi Mustafa Ay, kasım ayının ortalarında ektikleri buğdayın mayısın ortasından itibaren olgunlaştığını ve hasada geldiğini söyledi.
Bu yıl rekoltenin yüksek olduğunu dile getiren Ay, “Amik Ovası bilindiği gibi Türkiye çapında bir üretim merkezidir. Şu an her yer sapsarı durumda. Devletimizden rekor bir buğday alım fiyatı bekliyoruz. Bin dönüm civarı arazimde buğday hasadı yapıyoruz. Çok şükür rekoltemiz çok yüksek. Dönüm başına 600 ile 800 kilogram arasında buğday alıyoruz. Kötü bir deprem yaşadık ama çiftçilerimiz çalışmak durumunda. Hükümetimiz de çiftçinin arkasında. 8 ile 12 arasında belirlenecek bir taban fiyat bizi mutlu eder” dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.26 18:30:54
Son Düzenlenme Tarihi :





KOLİK OLAN BEBEKLERİ RAHATLATACAK 7 YÖNTEM

İnfantil kolik; üç haftadan uzun süren, haftanın en az üç günü, günde üç saati aşan huzursuzluk ve ağlama nöbetleri olarak tanımlanıyor. Bu durum bebeklerin %5 - 25’inde görülüyor. Genellikle doğumdan sonraki ikinci-üçüncü haftalarda başlayarak, altıncı-sekizinci haftalarda artıyor ve üçüncü-dördüncü aylarda kendiliğinden düzeliyor. İnfantil kolik süreci hem bebek hem de aileler için yorucu ve yıpratıcı oluyor. Bazı önlemler ve öneriler bu dönemde işe yarayabiliyor. Memorial Sağlık Grubu Medstar Topçular Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Kerem Yıldız, infantil kolik hakkında önerilerde bulundu.

 

Bu süreç bebekleri huysuzlaştırıyor

İnfantil kolik nöbetleri genelde öğleden sonra veya akşam saatlerinde gözlenir. Kolik ağlaması çoğunlukla her gün yineler, bazen de bir gece ara verdiği görülür. Nöbetler sırasında bebeğin yüzünde bir ağrı ifadesi oluşur, yumruklarını sıkar ve ayaklarını karnına çeker. Beslenme ve uyku düzeni ağlamayla bozulur bu yüzden bebek huysuzlaşır. Meme aranan bir bebek emmeye başladıktan kısa bir süre sonra ağlayarak emmeyi bırakabilir ya da tam uykuya dalmışken birkaç dakika sonra uyanarak ağlamaya devam edebilir.

 

Kolik davranış sorunlarının en erken örneği

Kolikli bebekler normal bebeklerle aynı ağlar. Ancak kolikli bebekler daha uzun süre ağlar ve kolaylıkla susturulamaz. Kolik, bebek ve çevre arasında yetersiz bağdan kaynaklanan davranış sorunlarının en erken örneği olarak tanımlanmıştır. Gebelikte stres ve fiziksel yakınmalar, aile içi sorunlar ve doğumda olumsuz tecrübeler kolik gelişimiyle ilişkili bulunmuştur. Annede endişe, alkol tüketimi infantil kolik riskini artırmaktadır. Ayrıca genç anne, annenin eğitim düzeyi, baba ile birlikte yaşamama, sosyal desteğin yetersiz olması da diğer faktörlerdir.

 

Sigara dumanı koliği artırıyor

Çok sayıda uyaranla karşılaşan bebek, akşam saatlerinde iyice gergin ve uyarılmış olur ve nedensiz ağlamalar görülür. Bebek beşinci ayın sonunda bu uyaranlarla baş edebilmeye başlar ve kolik sona erer. Koliği artırıcı çevresel bir faktör olarak, sigara dumanı da gösterilmiştir. Evde sigara içen birey sayısı ne kadar fazla ise, bebekte kolik görülme olasılığı ve şiddeti o kadar fazladır. Düşük doğum ağırlığının kolik riskini artırdığını gösteren çalışmalar da bulunmaktadır.

 

Anne sütü kolikten koruyor

Biberonla besleme, yatay pozisyonda besleme ve beslenme sonrası gaz çıkarmama infantil kolik nedeni olarak bildirilmiştir. Anne sütü ile beslenme ilk altı ayda tek koruyucu faktör olarak kabul edilmektedir. Koliğin inek sütü proteinine karşı alerji nedeniyle ortaya çıktığını bildiren çalışmalar mevcuttur. Besin alerjisi ve laktoz intoleransı bu bebeklerin çok az kısmında koliğe neden olabilir. İnfantil koliğin reflünün tek belirtisi olabileceği ileri sürülmektedir. Tek başına anne sütü ile beslenen bebeklerde diyet değişikliği yapmaya gerek yoktur. Süt ve süt ürünleri, buğday, yumurta ve fındığın annenin diyetinden çıkarılması yararlı olabilir. Bitki çaylarının tedavi amaçlı bebeğe kullanımı, doz ve içeriklerinin standardize olmaması, normal beslenmeyi bozmaları ve bazı ciddi yan etki ihtimalleri nedeniyle önerilmemektedir.

 

Kolik olan bebekleri rahatlatmak için bunları deneyin;

Bebeği sallamak: Kucakta, pusette, yatağında, otomatik bebek salıncağında ritmik şekilde sallamak bebekleri rahatlatabilir. Çok sert sallama boyunda yaralanmaya yol açabileceğinden dikkatli olmak gerekir.
Arabasıyla gezdirmek: Hatta, bebeği arabasında gezdirirken saatte 80-90 km hızla giden bir araba hissi veren sakinleştirme amaçlı araçlar da yapılmıştır. 
Ilık temas: Karına ılık havlu uygulaması ve bebeğe ılık banyo yaptırılması bebeği rahatlatır.
Şarkı söylemek: Bebeklerin ilgisini müzik çeker, aileler de bebeğin hangi müzik türünden hoşlandığını keşfetmeye çalışmalıdır. 
Ritmik seslerden yararlanma: Birçok bebek vantilatör ya da elektrik süpürgesinin sesiyle, rahim içinde duyduğu guruldamaların teyp kaydıyla, doğadaki seslerle sakinleşebilmektedir. 
Bebeğe masaj yapılması: Dokunulmaktan hoşlanan bebekler için masaj, sakinleştirici olabilir. 
Basınç uygulama tekniği: Bebek kucağa alınır, annenin/bakıcının karnı üzerine yatırılır ve hafifçe sırtına vurulur ya da sırtı sıvazlanır. Bu, birçok bebeğin çok sevdiği bir yöntemdir.

-HBR.MRK

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.18 14:30:28
Son Düzenlenme Tarihi :