SON DAKİKA

logo

Eczacıbaşı’nın Geleceğe Smaç Projesi Antalya’da 450 sporcuyla  gerçekleşti

Eczacıbaşı Spor Kulübü’nün ES Voleybol işbirliği ile gerçekleştirdiği 14. Gelişim Takımları Turnuvası, 16-23 Nisan 2023 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleşti.     
Eczacıbaşı Spor Kulübü’nün ES Voleybol iş birliği'nde gerçekleştirdiği Gelişim Takımları Turnuvası mücadele dolu anlara sahne oldu. 
2022-2023 sezonunda sayıları 2 bine varan Geleceğe Smaç lisanslı sporcularının bir araya gelmesini ve maçlar yapmasını hedefleyen turnuvalardan 14.'sü 16-23 Nisan tarihleri arasında Antalya’da, Nirvana Cosmos Sports Center’da 450 sporcunun katılımı ile düzenlendi. 
Yaşları 9-16 arasında değişen sporcular turnuva boyunca 5 maç yaptı. Sporcular, “Sahne Sırası Bizde” etkinliği kapsamında kendi gösteri gruplarını oluşturarak, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında sahne performanslarını sergilediler.   İlk turnuva, Ağustos 2022’de İstanbul’da performans takımları ile sezona hazırlık niteliğinde düzenlenirken, Kasım 2022’de Antalya’da, Ocak 2023’te İstanbul’da ve son olarak Nisan 2023’te Antalya’da Gelişim Takımları Turnuvası düzenlendi. 
Turnuvalara farklı yaş gruplarında ve farklı beceri düzeylerinde katılan sporcuların toplam sayısı bin 500’ü aşarken, farklı illerden gelen ekipler birbirleri ile tanışma şansı buldular.   
Sezonun son gelişim takımları turnuvasında İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Eskişehir, Mersin, Muğla ve Tekirdağ’da bulunan farklı kampüslerden sporcular bir araya gelirken, bu turnuvaya katılmayan tek il Kocaeli oldu. Sezon sonuna yaklaşırken 10 ilde faaliyet gösteren Geleceğe Smaç takımlarının buluşacağı son organizasyonlar Mayıs ve Haziran aylarında düzenlenecek 2022-2023 Festival Voleybol Altyapılar Türkiye Şampiyonaları olacak.   Kampüslerin performans takımlarından; Midi Kızlar kategorisinde İzmir, Adana ve Mersin takımları ile Geleceğe Smaç projesinde işbirliği içinde hareket eden Eczacıbaşı Spor Kulübü ve ES Voleybol Spor Kulübü takımları buluşacak.   
Küçük Kızlar kategorisinde ise Ankara, Muğla ve Mersin takımları ile Geleceğe Smaç projesinde işbirliği içinde hareket eden Eczacıbaşı Spor Kulübü ve ES Voleybol Spor Kulübü takımları mücadele edecek. Böylece Festival Voleybol Altyapılar Türkiye Şampiyonası’nda Midi Kızlar ve Küçük Kızlar kategorisinde 5’er takım yer alacak.   
Turnuva 2015 yılından bu yana 6-18 yaş aralığında yaklaşık 15 bin öğrenciye ulaştı. 2022-2023 sezonunda 3 bine yakın voleybol okulu öğrencisi ve 2 bin yakın lisanslı sporcu ile toplamda 5 bine varan öğrenci sayısı ile antrenmanlara devam ediyor. -iha

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.26 12:57:51
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Gıda ve temiz su kıtlığı kapıda!

Dünyanın öncelikli problemleri arasında yer alan İklim Değişikliği ve Atık konusu, Alanya Üniversitesi’nde masaya yatırıldı. İklim krizi ve atık yönetimine dikkat çekilen seminerde, gıda ve temiz su kıtlığı uyarısı yapıldı, çözüm önerileri hakkında bilgiler verildi.

Antalya Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nden Çevre Mühendisi Dr. Nilgün Akbulut Çoban, Alanya Üniversitesi’nde, “İklim Değişikliği ve Sıfır Atık” konulu seminer düzenledi.  Küresel ısınma ve iklim krizinin zararlarına dikkat çeken Çoban, Türkiye’nin iklim krizine karşı gerçekleştirdiği çalışmalar hakkında da bilgiler aktardı.  

 

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İKLİM KRİZİNE DÖNÜŞTÜ 

 

Küresel ısınma sorunun çok büyük bir sorun olduğuna vurgu yapan Dr. Nilgün Akbulut Çoban, "Biz şu an seçimimizi yapmalıyız. Küresel sorun uzakta değil, yakınımıza kadar gelmiş durumda. Biz kendi türümüzle birlikte bu dünyadaki, bu ekosistemdeki hiçbir türün yok olmasına izin vermemeliyiz. Buradaki ana tema, 'ben tek kişiyim hiçbir şey yapamam' diyerek bu kendimizi bu işten alıkoymamalıyız. Kendi türümüzle birlikte diğer türleri yok etmemeyi tercih etmeliyiz. Artık iklim değişikliğinin etkilerini uzakta değil, hemen mahallemizde yaşanan sel felaketinde görüyoruz. Ülkemizde pek çok felaketler oluyor. Alanya’da da oldu. Hortumlar yaşanıyor, Kumluca’da çok yeni sel felaketi yaşadık. Bu yaşadığımız afetlerin önüne geçmek gerekiyor. Biz hep 'küresel ısınma' diyoruz ama kavramlar bunun ötesine geçti. Bugüne kadar 'iklim değişikliği' olarak adlandırılan durum, 'iklim krizi’ olarak adlandırılmaya başlandı” ifadelerini kullandı.  

 

"ENERJİ VE TARIM SEKTÖRÜ KÜRESEL ISINMAYI TETİKLİYOR" 

 

Küresel ısınmanın neden oluştuğuna ilişkin teknik bilgiler aktaran Dr. Nilgün Akbulut Çoban, kentleşme ile birlikte atmosfere salınan sera gazlarının arttığına dikkat çekti. Atmosferdeki sera gazlarının küresel ısınmayı tetiklediğini dile getiren Dr. Çoban, "Güneşten yer küreye inen ışınların bir kısmının tekrar uzaya yansıması gerekiyor. Ama kentleşme ile birlikte, atmosferin etrafını saran gazlardan dolayı, yer küreden uzaya belli bir ışın yansıması gerçekleştirilemiyor. Bu durum da küresel ısınmayı beraberinde getiriyor. ‘Dünyamızın etrafını saran, sera etkisi yaratan gazlar neler’ diye sorduğumuzda, ilk başta karbondioksit geliyor. ‘Ülkemizin sera gazı envanteri nedir, iklimlerin dengesini bozan kirleticilerin oranı nedir’ diye baktığımızda, Türkiye İstatistik Kurumu’na göre, birinci bileşenin yüzde 70 oranla karbondioksit olduğunu görüyoruz. Bu karbondioksit salınımlarının yüzde 70’inin enerji sektöründen kaynaklandığını görüyoruz.  Tarım sektöründen kaynaklanan sera gazı salınımı ise ikinci sırada yer alıyor. Atıkların yönetiminde sera gazlarının oluşumunda etkili olduğunu görüyoruz. Ülkemizde sera gazlarının durumuna baktığımızda, kentleşme ve sanayileşme ile birlikte atmosfere verdiğimiz emisyonlar devam ediyor. Kişi başı ürettiğimiz sera gazı emisyonları artıyor” diye konuştu.  

 

 

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EYLEM PLANINDA ANTALYA ÖNCÜ KENTLERDEN 

 

Çevre Mühendisi Dr. Nilgün Akbulut Çoban, tarım ve atık sektöründe sürdürülebilir yaklaşımların olması gerektiğine dikkat çekti.  Antalya’nın bu konuda çok çaba gösterdiğine dikkat çeken Çoban, Antalya’nın bu konuda öncü kentlerden biri olduğunu anlattı. "İlimiz Antalya, Türkiye’deki birçok ile göre, sürdürülebilir enerji ve iklim değişikliği eylem hazırlama konusunda öncü kentlerden. Sürdürülebilir İklim değişikliği eylem planı ilk olarak 2012 yılında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından hazırlanmış ve en günceli 2022 yılı sonunda yapılmış durumda” ifadelerini kullanan Dr. Nilgün Akbulut Çoban, konuşmasına öyle devam etti: “Kentimizde sera etkisi yaratan gazlarda en fazla etkinin bina sektörü olduğunu görüyoruz. Binaların ısıtılması, soğultulması ve aydınlatılması gibi alt faktörler var. İkinci sırada ulaşım, bunu atıkların yönetimi takip ediyor.  Atık yönetiminde iklim değişikliğine sebep olan katı atık bertarafın iklim değişikliğine yüzde 70 oranda olumsuz etki yarattığını görüyoruz. Dolayısıyla ürettiğimiz bu atıkların akıllı bir şekilde sürdürülebilir yaklaşımlarla kontrol edilmesi gerekiyor ki iklim krizi ile mücadele edebilelim. İlk etapta çevre problemi olarak görülen durum, şu anda çevre probleminin ötesine gitti”  

 

"GIDA VE TEMİZ SU KITLIĞI YAŞANABİLİR” 

 

Olası bir iklim değişikliğinden dolayı Akdeniz havzasının olumsuz etkileneceğini söyleyen Çevre Mühendisi Dr. Nilgün Akbulut Çoban, tarım ve turizm sektöründe yaşanabilecek su krizine dikkat çekti. Dr. Çoban, "Akdeniz havzası, iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek bölge. Bulunduğumuz kent de maalesef etkilerden en fazla etkilenecek illerden. Özellikle bir çeşitlilik bağlamında Özellikle biyo çeşitlilik bağlamında Adana’dan sonra en fazla endemik türün olduğu kentte yaşıyoruz. Attığımız adımlar, verdiğimiz kararların yönetimi sağlayacak şekilde olması gerekiyor. Sıcak bir kentte yaşıyoruz. Dolayısıyla kuraklık ve orman yangınları gibi sorunlara yol açabilecek bir durumdayız. Tarım, turizm iklim değişikliğinden olumsuz etkilenecek. Gıda ve temiz su kıtlığı kenti etkileyebilir. İklim değişikliği ile ilgili ilk adımlar, 1972 yılında Stockholm Konferansı ile başladı. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Sözleşmesi bu anlamda kilit rol oynuyor. Biz de ilk defa 2004 yılında BM İklim Değişikliği Protokolüne dahil olduk. 2009 yılında da Kyoto Protokolü’ne dahil olduk.  İklim değişikliği ile ilgili adımlarımız 2021 yılında Paris İklim Anlaşmasına dahil olduk. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız yeni pozisyonunu almış oldu. Uluslararası sözleşmelerde ülkemizin ayrı bir yeri var. Gelişmiş ve Gelişmekte olan ülkelere göre yapılan politika ve finansmanlardan ülkemizin BM ayrıcalıklı durumumuz var.  AB, 2030 yılına kadar karbon salınımını azaltmayı planlıyor. 2050 yılına geldiğinde sıfır karbon dönemine geçmeyi vadediyor. Kendi üye devletlerle ve ithalat ve ihracatta sınır ve düzenlemeler gelecek. AB ile ithalat ve ihracat olan bir ülkedeyiz. Buna göre çalışmalarımız devam ediyor. AB yeşil mutabakat eylem planı hazırlandıktan sonra bakanlığımız da hazırlanan mutabakata uyumlu mutabakatlar hazırlandı” ifadelerini kullandı. 

 

"2050 YILINDA DÜNYA BİZE YETMEYECEK" 

 

  

Antalya Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nden Çevre Mühendisi Dr. Nilgün Akbulut Çoban, kişi başı üretilen atık miktarları hakkında bilgiler aktardı. Atıkları yönetmenin çok önemli olduğunu söyleyen Çoban; “Atıkları yönetmek çok önemli. Kişi başı üretim miktarı arıtıyor. Bu tüketim alışkanlığı ile devam edersek maalesef 2050 yılına geldiğinde bu dünyamız bize yetmemeye başlayacak. İki tane daha böyle bir dünyaya ihtiyacımız olacak. Çok tüketeceğiz.  Maalesef çok fazla tüketim demek, çok fazla atık çok fazla emisyon demek. Bu da tüm dengelerin bozulması demektir. BM İnsani Gelişmiş İndeks Raporu’na göre; insanoğlu dünyaya geldiğinden beri ilk kez, dünyadaki tüm canlıların toplam ağırlığından fazla atık üretmeye başladı. Bu da gezegenimizde baskı yaratmaya başladı. Bizim ülkemiz bu konuda gelişmeye devam eden bir ülke. OECD ülkeleri arasında hem ekonomik gelişim hem de sera gazı emisyonu en fazla artan ülkelerden bir tanesi. Ülkemizde atıklar her geçen gün artıyor. Bu tüketim alışkanlıklarıyla gidersek, kentler için ayrılan düzenli atık depolama sahaları daha hızlı bir şekilde yaşam ömrünü tamamlayacak. O yetmediği için yeni düzenli depolama sahası açmak zorunda kalacağız. Bu da yeni bir ormanın, yeşil alanın yok olması demek. Bunun önüne geçmek gerekiyor. Bunu da atıkların geri dönüşümünü sağlıklı yaparak gerçekleştirebiliriz” dedi.  

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.30 12:38:43
Son Düzenlenme Tarihi :





Miting Gibi Açılış

Milliyetçi Hareket Partisi Antalya 2’nci Sıra Milletvekili Adayı Hilmi Durgun dün Ata Toprağım dediği memleketi Serik’te seçim ofisi açtı. 
Geçtiğimiz günlerde Batı Antalya’da tam bir rüzgar estiren Milliyetçi Hareket Partisi Antalya 2’nci Sıra Milletvekili Hilmi Durgun seçim çalışmalarına Aksu ve Serik’te devam ediyor. Dün de Ata Toprağım dediği memleketi Serik’te miting gibi seçim ofisi açılışı yaptı. Açılışa; Milliyetçi Hareket Partisi Antalya Milletvekili MYK Üyesi Abdurrahman Başkan, MYK Üyesi Hüseyin Yıldız, il yöneticileri, ilçe teşkilatları, milletvekili adayları,  Korkuteli Belediye Başkanı Ömer İşlek, Serik Belediye Başkanı Enver Aputkan, Ülkü Ocakları Antalya İl Başkanı Ferhat Aksoy, Ak Parti Antalya Milletvekili Kemal Çelik, Ak Parti Serik İlçe Başkanı Hasan Yıldırım, Durgun ’un ailesi, yakın dostları ve çok sayıda davetli katıldı.  
İstiklal Marşı ve Saygı Duruşu ile başlayan programın açılış konuşmasını MHP Serik İlçe Başkanı Osman Üstünmet yaptı. Kısa bir konuşma yaparak göreve geldikleri günden bu yana güzel işlere imza attıklarını belirten Üstünmet; Bizler Serik İlçe Teşkilatı olarak yönetim kurulumuz ile, meclis üyelerimiz ile, mahalle temsilcileriz ile sandık görevlilerimiz ile seçime kitlendik. Adayımız belli kararımız net.” Diye konuştu. 
“Bozkurt Hilmi” 
Bozkurt Hilmi nidaları ile kürsüye gelen Milliyetçi Hareket Partisi Antalya 2’nci Sıra Milletvekili Adayı Hilmi Durgun; “ Sayın MYK Üyemiz Milletvekilimiz Abdurrahman Başkan Bey, MYK Üyemiz Değerli Büyüğümüz Hüseyin Yıldız Bey, il başkan yardımcılarımız, ilçe başkanlarımız, ülkü ocakları il başkanım, ilçe başkanlarımız, çok kıymetli belediye başkanım ve Cumhur İttifakı paydaşımız Kemal Çelik Bey, ilçe başkanım ve belediye başkanımız Enver Aputkan Bey, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, kıymetli muhtarlarımız, Korkuteli Organize Sanayi Başkanımız, ATSO yönetim kurulu üyemiz, şehrimizin en büyük markası Antalyaspor’un değerli yöneticileri, kıymetli dava arkadaşlarım, kıymetli bozkurtlar, Asenalar hepiniz hoş geldiniz sefalar getirdiniz. Hepinizi saygı, sevgi, hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Bugün karşınızda Serik’in öz evladı olarak bulunuyorum.” Dedi.
 “Toros’un Yörük Evlatları, Kandilin Gayrimeşru Evlatlarına İtibar Etmez” 
14 Mayıs’ta çok önemli bir seçime gidiyoruz. Bu seçim sadece bir hükümet sadece bir sandalye dağılımından ibaret olmayacak. 21 Asrın lider ülke Türkiye’sini hep birlikte inşa edeceğiz Allahın izni ile diyen Durgun; Bir tarafta Soros’un çocukları bir tarafta ise Türkiye’nin geleceğini her şeyin önüne koyan Cumhur İttifakı vardır. Yerli ve milli olanlar kazanacak. Sorosun Amerika’nın çocukları kaybedeceklerdir. Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünün teminatıdır. Milliyetçi Hareket Partisi, hiçbir zaman kirli pazarlıkların içinde olmadı. Bu bizim için en büyük şeref madalyasıdır. Ne Türkiye’yi bölmeye ne bu bayrağı indirmeye güçleri yeter.14 Mayıs’ta benim Antalya’m, benim Serik’im bunlara gereken cevabı verecek. Allah’ın izniyle Serik bu Yörük evladını Meclise gönderecek.  Mecliste hem Antalya’nın hem de Serik’in sesi ve nefesi olacağım inşallah.
Beni bu ilçede herkes tanır, ailemi herkes bilir. Yapamayacağım hiçbir vaatte bulunmadım. Tutamayacağım hiçbir söz vermedim. Yalan da söylemedim hak da yemedim. Kendimi anlatmama gerek yok siz beni zaten biliyorsunuz. Şimdi oylarınıza talibim. Sandıkta mührü Milliyetçi Hareket Partisine vurun ki üç hilalli bayrak Mecliste daha güçlü olsun.” Diyerek Serik’li hemşerilerinden destek istedi. Ardından kürsüye Milliyetçi Hareket Partisi MYK Üyesi ve Milletvekili Abdurrahman Başkan geldi. Başkan; “Çok kıymetli merkez yönetim kurulu üyesi ve önceki dönem milletvekili ağabeyim, çok kıymetli Ak Parti Milletvekilimiz, çok kıymetli belediye başkanlarımız, birbirinden kıymetli milletvekili adaylarımız, ülkü ocaklarımızın çok değerli başkanı, sivil toplum kuruluşlarının değerli temsilcileri, davamıza gönül vermiş değerli dava arkadaşlarım, basınımızın değerli mensupları Hilmi Durgun kardeşimin seçim ofisi açılışına hepiniz hoş geldiniz şerefler verdiniz. Bugün burada b u açılış gelecek için umuttur.  Toros Dağının Yörük Evlatları, Kandilin Gayrimeşru Evlatlarına itibar eder mi hiç? Deriz ki biz ekmeğin helali kadar, bayrağın hilali de bizim için kutsaldır. Sizlerde 14 Mayıs sabahı mührünüzü 3 hilale vurmaya söz veriyor musunuz?” Diyerek Seriklilerden 14 Mayıs için söz aldı. Konuşmaların ardından dua edilerek kurdele kesildi.    -


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.02 11:30:15
Son Düzenlenme Tarihi :