Muratpaşa Belediyesi Hıdırellez geleneğini bu yıl da yaşatmaya devam edecek. 6 Mayıs sabahı saat 05.30’da Kaleiçi Yat Limanı'nda hareket edecek teknelerle denize dilekler atılacak.
Antalya ekonomisi 2021 yılında baz etkisiyle büyüse de 2019 yılına göre ekonomik kayıpların devam ettiğini belirten ATSO Başkanı Davut Çetin, “Bu kayıpların üzerine halen yaşadığımız enflasyon, girdi maliyetlerinde artış, tedarik sıkıntısı ve finansmana erişimin zorlaşması gibi sorunlar eklenmiştir. Hükümetin reel sektörün finansman sorunlarını azaltmaya ve istihdamı desteklemeye yönelik olarak açıklamasını beklediğimiz önlemler paketinde bugün açıklanan verilerin dikkate alınarak Antalya’ya seçici kredi, istihdam ve kira desteklerinin sağlanması gerekmektedir” dedi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin, açıklanan TUİK bölgesel GSYH istatistiklerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Çetin’in açıklaması şöyle;
“Bugün açıklanan TUİK bölgesel GSYH istatistiklerine göre 2020 yılında gayri safi hasıla Antalya’da cari olarak %14, reel olarak %24,3 daralma kaydetmiştir.
Antalya ekonomisindeki daralma pandemi başında açıkladığımız en kötü senaryoya uygun olarak gerçekleşmiş, TÜİK’e göre hizmetler sektörü %41,9, tarım sektörü %1,6, sanayi sektörü %4, imalat sanayi %7,1, inşaat sektörü %13,1 daralmıştır. Türkiye genelinde tarımda %5,9, sanayide %3,1, inşaatta -%5,5 büyüme kaydedilirken ilimizde bu sektörlerdeki kayıplar yüksek oranlara ulaşmıştır.
PANDEMİNİN TÜRKİYE’DE EN FAZLA HASAR VERDİĞİ İL ANTALYA
Pandeminin Türkiye’de en fazla hasar verdiği il Antalya olmuş, Antalya kişi başı gelirin nominal olarak düştüğü tek il olmuştur. Ekonomik daralmada Antalya’yı -%8,3 ile Muğla , -%4,7 ile Nevşehir izlemiş, Türkiye ekonomisi %1,8 büyürken bazı illerde düşük oranlı eksi büyümeler kaydedilmiş, illerimizin çoğunda pozitif büyüme elde edilmiş, çift haneli büyümenin gerçekleştiği illerimiz olmuştur. Bölgemizin diğer illerinde Isparta ekonomisi %0,6, Burdur ise %4,5 pozitif büyüme kaydetmiştir. Pandemi desteklerinin özellikle küçük illerde ekonomiye destek verdiği, Antalya, Muğla gibi turizm merkezlerinde ise turizm kaynaklı kayıpları telafi etmeye yetmediği anlaşılmaktadır.
Pandemi krizinin ilk günlerinde bu senaryoları yetkililerle paylaşarak ekonomik desteklerin il ve sektör bazında seçici olması gerektiğini ısrarla dile getirmiştik. TUİK tarafından açıklanan veriler bu konudaki haklılığımızı geç de olsa ortaya koymuştur.
2021’DE BÜYÜDÜK AMA 2019’A GÖRE KAYIPLAR DEVAM EDİYOR
Antalya ekonomisi 2021 yılında baz etkisiyle büyüse de 2019 yılına göre ekonomik kayıplarımız devam etmektedir. Bu kayıpların üzerine halen yaşadığımız enflasyon, girdi maliyetlerinde artış, tedarik sıkıntısı ve finansmana erişimin zorlaşması gibi sorunlar eklenmiştir. Hükümetin reel sektörün finansman sorunlarını azaltmaya ve istihdamı desteklemeye yönelik olarak açıklamasını beklediğimiz önlemler paketinde bugün açıklanan verilerin dikkate alınarak Antalya’ya seçici kredi, istihdam ve kira desteklerinin sağlanması gerekmektedir.”
Kadınlarda kanserden ölümlerin en sık ikinci sebebinin meme kanseri olduğunu belirten Prof. Dr. Abut Kebudi, “Meme kanseri olan hastalar tesadüfen tarama yapılırken saptanabilirler veya bize bazı şikayetlerle başvururlar ve tetkiklerde tanı konur. Genetik veya aile kökenli meme kanseri % 15’e varabilen oranda görülebilmektedir. Artık Batı toplumlarında erken tanı çok arttığı için en az tedavi ile en iyi sonuçlar alınmaktadır. Örneğin ABD’de 5 yıllık yaşam beklentisi % 90 civarında seyretmektedir” dedi. Günümüzde teknolojinin ilerlemesi ile birlikte yeni tedavi yöntemlerinin de geliştiğini vurgulayan Prof. Dr. Kebudi, meme kanseri tedavileri ile ilgili önemli tavsiye ve açıklamalarda bulundu.
“Asla zorunlu olmadıkça açık biyopsi yapılmamalıdır”
Prof. Dr. Abut Kebudi, “Asla zorunlu olmadıkça açık biyopsi yapılmamalıdır. Çünkü o tip biyopsiler daha sonra yapacağımız tedaviyi olumsuz etkileyebilmektedir. Hastalığın tedavisini oluştururken tümörün çapı, lenf nodu tutulumu, metastaz olup olmadığı, ayrıca tümörün biyolojik özelliklerini bilmek çok önemlidir” dedi.
“Artık cerrahi tedavide yenilikler var. Sadece hastalığı tedavi etmek yetmiyor, hayat kalitesi de gözetilmeli!”
Prof. Dr. Kebudi, “Cerrahi tedavi olarak eskiden tüm memenin ve koltuk altının alındığı meme kanseri ameliyatları yapılıyordu. Son 50 yılda uygun vakalarda daha sınırlı meme ameliyatları yapılmaya başlandı. Ayrıca, memeden çıkarılacak bölüm büyükse veya memeye daha iyi bir şekil vermek amacıyla onkoplastik meme cerrahisi uygulanmaya başlandı. Koltuk altı bölgesi eskiden komple alınırken şimdi örnekleme ile daha sınırlı cerrahi uygulanmaktadır. Ayrıca akıllı ilaç, immünoterapi vb. gibi yeni tedaviler de söz konusu” diye konuştu.
Prof. Dr. Kebudi, “Meme kanserini tedavi ederken çağdaş tıpta iki amacımız olmalıdır. Birincisi hastaya gereken en yeni, en geçerli tedaviyi uygularken ikinci olarak kozmetik görünümü de hesaplamalıyız” diye belirtti.
Tedavi sıralamasında yenilikler
Ayrıca, Prof. Dr. Kebudi, “Eskiden tanı konulunca genellikle tedavi ameliyatla başlıyor, diğer tedaviler sonra geliyordu. Şimdi tümördeki birçok faktöre göre bazen tedaviye Neoadjuvan Tedavi dediğimiz ilaç tedavisi ile başlayabilmekteyiz” diye vurguladı.
“Mutlaka genetik danışmanlık alınmalıdır”
Prof. Dr. Kebudi, “Meme kanserinin belirtileri için, memede veya koltuk altında sertlik, kızarıklık, memede portakal kabuğu görünümü, iyileşmeyen yaralar, meme cildi veya ucunda çekintiler gözlemlenebilir diye söyleyen Prof. Dr. Kebudi genetik mutasyonun öneminin de altını çizdi. Meme kanseri tedavisinde genetik yapının önemi ile ilgili, “Genetik mutasyon saptandığında mutlaka genetik danışmanlık alınmalıdır. Çünkü, genetik mutasyon sadece ilgili hastanın geleceğini, riskini etkilemekle kalmaz, yakın aile fertlerini de olumsuz etkileyebilir” diye söyledi.
-HABER MERKEZİ
Toros Gazetesi, basın ahlak ve ilkeleri doğrultusunda hareket eden, Antalya haberlerini dünya ile paylaşan Antalya Haber Sitesi'dir.
TOROS GAZETESİ © 2023 Tüm Hakları Saklıdır. Yazılım : Sisttechnology Yazılım San. Tic. A.Ş.
