SON DAKİKA

logo

Antalya Orman Bölge Müdürü Dikici: "Manavgat’taki yangını 500 atom bombası etkisindeydi"

Antalya Orman Bölge Müdürü Vedat Dikici, Döşemealtı ilçesindeki Antalya Uluslararası Orman Yangınları Eğitim Merkezinde gazetecilerle bir araya geldi. Orman yangınlarına karşı hazırlıklarını tamamladıklarını belirten Dikici, "Yılda bizim 250 ile 300 yangın sayımız var. Geçen yıl 200’ün altına düştük. Biz bu sayıyı 120’lere çekebilirsek, uğraştığımız yangın sayısı az olacak ve müdahalemiz kolaylaşacak" dedi.
Antalya Orman Bölge Müdürü Vedat Dikici, yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte ormancılarının işlerinin yoğunlaştığını ve olabilecek bir orman yangınına karşı tedbirleri aldıklarını belirtti.
Orman Genel Müdürlüğünün Antalya’ya 12 arazöz daha tahsis ettiğini dile getiren Dikici, “Geçen yılki hava gücümüz kentimizde aynı şekilde devam edecek. Farklı olarak bir büyük uçak daha gelebilir. 190 tane yangın söndürme aracımızla 108 yerde yangın hazırlıklarımızı tamamladık. 8 adet orman yangın havuzu oluşturduk. Hem hava hem kara araçları daha kolay su alabilecek. Her personelimizin eğitimini başarılı şekilde yaptık” diye konuştu.
İl Yangın Koordinasyon Toplantısı’nı da kısa süre içinde yapacaklarını anlatan Dikici, orman gönüllülerini içeren çalışmaları da tamamladıklarını bildirdi.
2021 yılında tarihin en büyük yangını yaşadıklarını ve kentte 60 bin hektar alanı kaybettiklerini aktaran Dikici, “Bu tür acıları yaşamamak için ormanlar milletindir. Ormanların korunmasını sadece teşkilata bırakmayacağız. Yangınların sonuçları çok ağır oluyor. Manavgat’taki yangının 500 atom bombası etkisinde olduğu söyleniyor. Yaz aylarında vatandaşlarımızın dikkatli olmasını istiyoruz. Bu aydan itibaren açıkta ateş yakmamalarını istiyoruz. Bizim 153 tane piknik ve mesire alanlarımız var. Burada pikniklerimizi yapalım. Açık araziye gidersek ateş yakmayalım. Yangınlarımızın büyük bölümüzü arazi temizliği ve anızdan çıkıyor. Sonbahara kadar açıkta ateş yakmayalım. Çöplerimizi yakacaksak bize haber verelim ve kontrollü yakım yapalım” şeklinde konuştu.

"Orman Genel Müdürlüğü envanterine uçak almaya başladı"
Geçen sene Antalya’da 9 helikopter, 4 uçağın görev yaptığını hatırlatan Dikici, “Bu yıl 9 helikopter, uçak sayımızda değişiklik olacak. Orman Genel Müdürlüğü envanterine uçak almaya başladı. Uçak sayımız azalmayacak, en kötü yine 4 uçağımız olacaktır. Orman yangınlarıyla mücadelede kadrolu işçilerimiz var, 16 kara ekibi olarak da hizmet satın alacağız. 300 kişilik bir artış olacak. Sezona hazır olacağız” ifadelerine yer verdi.
Ormana 4 kilometre mesafede ateş yakmanın yasak olduğunu vurgulayan Dikici, “Vatandaşlarımızı uyarıyoruz. Büyüyen yangının çoğu dikkatsizlikten çıkıyor. Tarla ve anız temizliğinden feragat etmeliyiz. Yılda bizim 250 ile 300 yangın sayımız var. Geçen yıl 200’ün altına düştük. Biz bu sayıyı 120’lere çekebilirsek, uğraştığımız yangın sayısı az olacak ve müdahalemiz kolaylaşacak. Dikkatsizlikleri önlediğimiz anda orman yangınlarını gündemimizden çıkarabiliriz. Yangınların aşağı yukarı yüzde 40’ının sebebini tespit edemiyoruz. 150’ye bile sayısı düşürse bizi rahatlatacaktır. Yangın sayılarını azaltmamız lazım” ifadelerini kullandı.
Orman yangınlarının cezasının ağırlaştığını kaydeden Vedat Dikici, ”Müebbet hapse giden cezalar var. Bir insan kasıtlı orman yaktıysa ve ölüme sebebiyet varsa müebbet hapis olabiliyor. Ama bu cezaya rağmen yangınları engellemiyoruz. Ormanların içine hala çöp döküyoruz. Piknik yaptığımız yeri çöp içinde bırakıyoruz. Ormanlarımız hayatımızın bir parçasıdır” ifadelerine yer verdi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.02 12:24:10
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Erkılınç: Resmi ilana bağlı yayıncılık ticari gerçeklerle bağdaşmıyor

Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Cavit Erkılınç, resmi ilana bağlı yayıncılık anlayışının gazetecilik mesleğini olumsuz etkilediği gibi günümüz ticari gerçekleriyle de bağdaşmadığını belirterek, kamunun kaynaklarını boşa harcatmayacaklarını ve görevini layıkıyla yerine getiren süreli yayınların haklarını koruyacaklarını söyledi.

    Basın İlan Kurumu (BİK) 32. Dönem 2. Genel Kurul Toplantısının açılışında konuşan Genel Müdür Cavit Erkılınç, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerinin devletimize, milletimize ve insanlığa hayırlar getirmesini temenni etti. Genel Kurula yeni katılan üyeleri tebrik eden Erkılınç, Basın İlan Kurumu Genel Kurulunun daha da güçlenen yapısıyla Türk basınına önemli ve hayırlı hizmetler sunmaya devam edeceğini ifade etti.

    TBMM Genel Kurulu’nda geçtiğimiz yıl kabul edilen yeni Basın Yasası ile internet haber sitelerinin süreli yayın kapsamına alınarak resmi ilan ve reklam yayımlamalarının önünün açıldığını hatırlatan Erkılınç, Kurum olarak 3 ay gibi kısa bir sürede Genel Kurulun da onayıyla mevzuat çalışmalarını tamamladıklarını ve 1 Nisan’dan itibaren internet haber sitelerine resmi ilan ve reklam sevk etmeye başladıklarını kaydetti.

    Erkılınç, 1 Haziran itibarıyla resmi ilan ve reklam yayımlayan 919 gazete ve 403 internet haber sitesi, sadece resmi reklam yayımlayan 920 gazete ve dergi ile 244 internet haber sitesi bulunduğunu, Kurumun görev alanındaki toplam süreli yayın sayısının 2 bin 486’ya ulaştığı bilgisini paylaştı. Genel Müdür Erkılınç, başvuru süresi uzatılan deprem bölgesinden gelecek internet haber siteleri ile bu sayının daha da artacağını tahmin ettiklerini söyledi.

“Resmi ilana bağlı yayıncılık anlayışı gazeteciliği olumsuz etkiliyor”

    Hem kamu kaynaklarının doğru ve şeffaf biçimde kullanılması hem de sektördeki doğrudan ve dolaylı istihdam oranı dikkate alındığında Basın İlan Kurumu’nun değerinin çok daha iyi anlaşıldığını kaydeden Erkılınç, yasa çalışmaları sırasında düzenlenen toplantılar başta olmak üzere geride kalan süreçte gazetelere ilişkin önemli tespitler yaptıklarını belirterek, “Gazetelerimiz önlenemez bir ivmeyle tiraj kaybediyor. Üretim maliyeti katlanarak artarken özel ilan ve reklam gelirleri başta olmak üzere tüm gelirleri düşüş gösteriyor. Çoğu gazetemiz maaşları ödeyemiyor ve sigorta primlerini yatıramıyor. Resmi ilana bağlı yayıncılık anlayışı, gazetecilik mesleğini olumsuz etkilediği gibi, günümüz ticari gerçekleriyle de bağdaşmıyor” diye konuştu.

“Gazetelerimizin hakkının yenmesine göz yummayacağız”

    Gazetelere “internet haberciliği sizler için bir kurtuluş olabilir. Sunulan fırsatı değerlendirin ve dijitale dönüşümlerinizi gerçek manada gerçekleştirin” şeklinde tavsiyelerde bulunduklarını kaydeden Erkılınç, konuya ilişkin şunları kaydetti:

    “Yazılı ve dijital mecrayı birlikte yürütebilen, gerçek anlamda gazetecilik yapan, okura ulaşan yayınlara saygımız sonsuz ve elimizden gelen tüm desteği vermeye kararlıyız. Kurum olarak arkanızdayız, yanınızdayız. Ancak internet haber sitelerinin resmi ilan yayımcılığı sistemine dahil olmasıyla birlikte yeni bir döneme giriyoruz. Kurum olarak basılmayan, satılmayan, içerik üretmeyen, istihdam sağlamayan gazeteleri hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Bu konudaki kararlı duruşumuzdan da asla taviz vermeyeceğiz. Ne devletimizin kaynaklarını boşa harcatacağız ne de layıkıyla işini yapan gazetelerimizin hakkının yenmesine göz yumacağız. Huzurlarınızda bir kez daha vurgulamak isterim ki; Kurumumuza ve ilan veren kanuni müşterilerimize karşı üstlendikleri sorumlulukları yerine getirmeyen, mevzuatta belirtilen nitelikleri taşımayan yayınlar için son düzlüğe gelmiş bulunuyoruz. Herkesi gerçekçi ve makul olmaya davet ediyorum.”

“Tüm sistemi yerli yazılımımız ile takip edeceğiz”

    İnternet haber sitelerinin resmi ilan ve reklam yayım süreciyle alakalı değerlendirmelerde de bulunan Cavit Erkılınç, internet haber sitelerini 1 Ekim 2023 tarihine kadar mevzuattaki birçok ödevden muaf tutarak, resmi ilan ve reklam gelirinden mahrum bırakmadıklarını söyledi.

İnternet haber sitelerine, asgari kadro ve haber üretimi dışında kalan diğer sorumlulukları yerine getirmeleri için altı ay süre tanıdıklarını belirten Erkılınç, “İlk iki ayda hatırı sayılır bir ilan adedini haber sitelerinde yayımlatarak doğrudan maddi katkı sunduk. Oluşan istihdam alanında yüzlerce insanımızı yeni iş sahibi yaptık. Haziran ayı sonu itibariyle bu yeni mecraya ilişkin ilk üç aylık veriyi kamuoyuyla paylaşacağız. Geride bıraktığımız süre zarfında bizler de internet haber sitelerinin trafik ölçümleri, resmi ilan ve reklam yayım süreçleri, beyan ve kontrol mekanizmaları başta olmak üzere, dijital mecra ekosisteminin tüm yönleriyle yönetilebilmesi amacıyla dijital alandaki yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Yola çıkarken ilan ettiğimiz gibi tüm sistemi yerli yazılımımız ile takip edeceğiz” dedi.

    Erkılınç, ticari faaliyet kapsamında oluşturulan ve manipülasyona açık ölçüm sistemlerini kullanmanın 62 yıllık Kurumun itibarına halel getirebileceğini vurgulayarak, “Çok şükür, Kurumumuzun kanunla belirlenmiş görevini en iyi şekilde yerine getirmesini sağlayacak yazılımın birinci fazını birkaç ay içerisinde tamamlamış olacağız. 4.5 milyon Doları bulan yatırımın tamamını özkaynaklarımızı kullanarak gerçekleştiriyoruz. Birkaç yıl sonra ikinci faza geçildiğinde 10 milyon Doları aşan bir yatırım bedeline ulaşacağız” şeklinde konuştu.

    Tüm bu yatırımları “mecra çeşitliliği artsın, ekonomik bağımsızlıklarını kazansın dolayısıyla bir kamu görevi olarak gördüğümüz gazetecilik mesleği yaşasın” anlayışıyla yaptıklarını belirten Erkılınç, devletin ve Basın İlan Kurumunun sektörü desteklerken nitelikli yayıncılık talep etmesinden, bunu teşvik etmesinden, hatta ara ara mevzuat düzenlemeleriyle yönlendirmesinden daha doğal bir şey olmayacağını kaydetti.

“Sahte trafiklerle Kurumumuzu yanıltabileceklerini sananlar var”

İnternet haber sitelerinin ziyaretçi trafiklerinde manipülasyon yaptıklarını gözlemlediklerini söyleyen Erkılınç, “Eylül sonuna kadar süre tanıdığımız internet haber sitelerinin büyük bir çoğunluğu haber üretimi ve trafik verileri bakımından adeta dökülüyor. Türkiye’den veya Uzak Doğu ülkelerinden birkaç bin liraya aldıkları ziyaretçi trafikleriyle Kurumumuzu yanıltabileceklerini sananlar da var. Bu konuya daha önceki açıklamalarımızla dikkat çekmiştik. Kurumumuz kendi metriklerini dikkate alacağı için, çeşitli arama motorlarının verilerine bakıp planlamalarını oraya göre yapan internet haber sitelerimiz 1 Ekim’de büyük bir hayal kırıklığı yaşayabilir” diye konuştu.

Şartları yerine getirmeyen internet haber siteleri aramızda olmayacak

    İnternet mecrasında gazetecilik yapmanın kurallarının çok açık ve net olduğunun altını çizen Erkılınç, bu kuralların “7/24 kesintisiz yayıncılık, gerçek asgari kadro, özgün haber üretimi, bulunduğu kategoriye uygun gerçek ziyaretçi sayısı ve sayfa görüntülemesi” olduğunu hatırlattı.

Erkılınç, bu kurallara uyan nitelikli internet haber sitelerinin gelirlerini ikiye, hatta üçe katlamalarının işten bile olmadığını kaydederek, “denetleme ve kontrolün olmadığı 6 ayda aldığımız kârdır, bir de süre uzatılırsa yanında bonusu olur” anlayışında olanların 4 ay sonra resmi ilan ve reklam yayımıyla alakalarının kalmayacağı uyarısında bulundu.

    Genel Müdür Erkılınç, konuşmasının sonunda başvuru süresi 30 Haziran’a kadar uzatılan deprem bölgesindeki internet haber siteleri için son üç haftaya girildiğini hatırlatırken, depremden zarar gören gazetelere yönelik maddi yardımların ise hesaplarına yatırıldığı bilgisini paylaşarak Genel Kurulun ‘hayırlı olması’ temennisinde bulundu.

    Erkılınç’ın konuşmasının ardından Başkanlık Divanı Heyeti seçimi gerçekleştirilerek başkan ve üyeler belirlendi. Gündemin kabulünden sonra Yönetim Kurulu Durum Raporu ve Denetçiler Raporu okundu. Yönetim Kurulunun tekliflerine ilişkin sunumun ardından üyeleri belirlenen İlan İşleri, Hukuk İşleri ve Mali İşler Komisyonları çalışmalarına başladı.

BİK Genel Kurulu, gündeme alınan teklifleri 9 Haziran 2023 Cuma günü yapılacak son oturumda karara bağlayacak.      * BİK Basın


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.07 14:37:45
Son Düzenlenme Tarihi :





Başkan Esen : Yezitler günümüzde de toplumlara egemen olmaya çalışıyor

Yezitlerin günümüzde de toplumlara egemen olmaya çalıştığını belirten Esen, “Eğer biz fırsat verirsek ve önlerini açarsak dünyanın her yerinde çeşitli renklerde, dillerde, dinlerde ve de çeşitli milletlerde Yezitler her zaman egemen olacaklardır. Dolayısıyla Kerbela bir ağlama duvarı değildir. Burada Kerbela’yı anmamız da sadece bir yas değildir, bir bilinç tazelemedir. Hangi dinden, mezhepten ve milletten olursak olalım, Yezitler karşısında bir olmayı hatırlama ve bu bilinci yükseltmeliyiz. Bu bilinç hiçbir zaman bitmeyecektir. Çünkü Yezitlere karşı her zaman bir ve beraber olmaya, direnmeye devam edeceğiz” ded

Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, 13. Geleneksel Aşure Lokması’ndayaptığı konuşmada,Kerbela’nın sadece bir yas olmadığını aynı zamandabir bilinç olduğunu ifade ederek bu bilinçle ‘Yezitlere’ karşı direnişlerinin devam ettiğini söyledi.

Konyaaltı Belediyesi ile Konyaaltı Alevi Bektaşi Kültürü Cemevi Derneği’nin iş birliğiyle bu yıl 13. Geleneksel Aşure Lokması düzenlendi. Etkinliğe, Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, Konyaaltı Kaymakamı Kamil Köten, STK ve dernek temsilcilerinin yanı sıra yüzlerce vatandaş katıldı. Vatandaşlarla aşure lokmasını paylaşmanın ve dayanışma içerisinde olmanın önemine değinen Esen, aşurenin her toplumda farklı anlamlar taşıdığını ifade etti.

ŞİDDETE YER YOK

Aşurenin farklı toplumlarda, kültürlerde ve dinlerde de var olduğunu ifade eden Başkan Esen, ancak Alevi Bektaşi geleneğinde aşurenin ayrı bir yeri olduğunu kaydetti. Alevi geleneğinde aynı zamanda şiddeti reddetmenin de olduğunu belirten Esen, alanda bulunan vatandaşlara yönelik sözlerine şöyle devam etti: “ Yeryüzünde pek çok kültür ve inançta var olan aşure kavramı özellikle Alevi ve Bektaşi kardeşlerimiz için farklı bir anlam ifade eder. Farklı inançlarda geleceğe dair umutların beslenmesi, niyetlerin tutulması gibi anlamlar ifade etse de belki de dünyada sadece Alevi ve Bektaşi geleneğinde, şiddeti ve öldürmemeyireddetmeyi barındırır. İçerisinde hiçbir hayvansal gıda bulunmayan aşure, aslında Kerbela sonrası Muharrem oruçları sırasında yapılarak şiddeti reddetmektir. Hiçbir canlıyı, beslenme amacıyla olsa bile öldürmeden yaşayabilmenin mümkün olduğunun ifadesidir.”

‘YEZİTLERE’ KARŞI DİRENİŞ

Muharrem ayında Kerbela şehitlerinin anıldığını ve o döneme ait bilincin tazelendiğini ifade eden Başkan Esen, aynı zamanda Yezit’in yaptığı zalimliklerin de hatırlandığını dile getirdi. Yezitlerin günümüzde de toplumlara egemen olmaya çalıştığını belirten Esen, “Eğer biz fırsat verirsek ve önlerini açarsak dünyanın her yerinde çeşitli renklerde, dillerde, dinlerde ve de çeşitli milletlerde Yezitler her zaman egemen olacaklardır. Dolayısıyla Kerbela bir ağlama duvarı değildir. Burada Kerbela’yı anmamız da sadece bir yas değildir, bir bilinç tazelemedir. Hangi dinden, mezhepten ve milletten olursak olalım, Yezitler karşısında bir olmayı hatırlama ve bu bilinci yükseltmeliyiz. Bu bilinç hiçbir zaman bitmeyecektir. Çünkü Yezitlere karşı her zaman bir ve beraber olmaya, direnmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

KAZANLARIN BAŞINA GEÇTİLER

Konyaaltı Kaymakamı Kamil Kötende alanda yaptığı konuşmada aşurenin önemine değindi. Aşurenin, farklı kültürleri bir araya getirdiğini belirten Köten, etkinliği düzenleyenlere teşekkür etti. Konuşmaların ardından okunan dua sonrası Başkan Esen ve Kaymakam Köten kazanların başına geçerek vatandaşlara aşure dağıttı. * Konyaaltı Belediyesi Basın Bürosu

 

 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.08 11:24:47
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.08.08 11:32:42