SON DAKİKA

logo

Cumhuriyet tarihinin en büyük yangından sonra griden yeşile dönüş

Manavgat ilçesinde 28 Temmuz 2021 tarihinde meydana gelen Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınında zarar gören dağlık ve ormanlık alanlarda bitki örtüsü yenilenmeye başladı. Yangın sonrası gri renge bürünen ormanlık alanlar, kendini yenileyen bitki örtüsü ve yapılan ağaçlandırma çalışmalarıyla birlikte tekrar yeşillendi.
28 Temmuz 2021 tarihinde saat 12.00 sularında çıkan ve 3 ilçe, 59 mahallede etkili olup 10 gün sürerek Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yangını olarak kayıtlara geçen Manavgat orman yangınında; 2’si ormancı 7 kişi yaşamını yitirdi, 821 vatandaş yaralandı, 60 bin hektarlık alan ise kül oldu. Yangın sonucu 15 bin dekar tarımsal alan zarar gördü. Büyük afet sonrası bölgedeki yemyeşil ormanlık alandan ise geriye gri renk tonunun hakim olduğu alanlar kaldı.

24 bin hektarda yoğun mesai
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yangının hemen ardından kesim ve temizlik çalışmalarının yanı sıra bir yandan da yeşillendirme çalışmaları başlatıldı. Bölgede 16 bin hektara tohum, 8 bin hektara da fidan dikilerek ağaçlandırma çalışmaları gerçekleştirildi.

Gri tekrar yeşile döndü
Yapılan çalışmalar 21 ay sonrası meyvesini vermeye başladı. Yangından en fazla zarar gören yerlerden Salur Mahallesi’nde tohumdan gelen fidanlar gün yüzüne çıkmaya başladı. Ağaçlandırma çalışmaları kendini yenileyen bitki örtüsüyle buluşunca ortaya yemyeşil bir manzara çıktı.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.17 13:10:11
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen: “Nedeni bilinmeyen inmelerde “PFO” araştırılmalı”

Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Anne karnında iken bebeğin..

Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Anne karnında iken bebeğin gelişimi sürecinde kalbin sağ ve sol kulakçıkları (atrium) arasında kapak benzeri bir yapı olan foramen ovale açıklığının olduğunu belirten Küçükseymen, “Süt çocukluğu döneminde bu kapak kendiliğinden kapanır, fakat kapanmaz ise patent foramen ovale (PFO) olarak adlandırılan durum ortaya çıkar. Sağlıklı yetişkin insanların yaklaşık yüzde 20’sinde PFO bulunur ve PFO’lu genç yetişkinlerde (60 yaş altı) inme riski PFO’su olmayanlara kıyasla yüzde 40-50 daha yüksektir. Ayrıca bu hastalarda PFO sıklığı sağlıklı bireylerden daha yüksek oranda bildirilmiştir” dedi.
60 yaş altında inmenin nedeni bulunamıyorsa (kriptojenik) PFO açısından ciddi araştırma yapılması gerektiğini vurgulayan Küçükseymen, “Ayrıca nedeni bilinmeyen inme geçiren hastalarda bacaklardaki damarlarda pıhtı oluşumu (derin ven trombozu-DVT) sıklığı da daha yüksektir. PFO ile nedeni bilinmeyen inme arasındaki ilişki genç yetişkinlerde, yaşlılara kıyasla daha barizdir. PFO’su olan ve bir kez nedeni bilinmeyen inme geçiren bir insanın gelecek her bir yıl için tekrar inme geçirme riski yüzde 2.5 oranında bildirilmiştir” ifadelerini kullandı.

“Auralı migren hastaları dikkat!”
Küçükseymen, PFO bulunan dalgıçlarda vurgun olma riski olmayanlara göre 5 kat fazla olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunların dışında PFO’nun migren ile olan ilişkisi halen tam olarak çözülememesine rağmen aura ile seyreden migren vakalarda PFO’nun rolü olduğunu düşündüren veriler bulunmaktadır. Auralı migren olgularında da PFO sıklığının sağlıklı bireylere göre iki katına kadar arttığı, PFO kapatılmasının migrene bağlı baş ağrılarını azalttığı bilinmektedir. Çoğu insanda patent foramen ovale belirtileri görülmez. Nadiren de olsa PFO migren, ayağa kalkarken ve ayakta dururken nefes darlığı ortaya çıkabilir. PFO belirli felç türleri için daha yüksek risk olarak kendini gösterir.”

“Multidisipliner bir yaklaşımla tanı konuyor”
“İnme geçiren genç-yetişkin (60 yaş altı) hastalar nöroloji uzmanı tarafından inmenin nedenine yönelik yoğun bir araştırmaya tabi tutulur” diyen Küçükseymen, şunları söyledi: “Nedeni bulunamayan vakaları, nöroloji ve kardiyoloji uzmanı hekimler birlikte değerlendirir. Normal ekokardiyografik inceleme erişkin hastalarda çok net görüntüleme imkanı sağlamadığı için bu hastalarda yemek borusundan ekokardiyografik inceleme (transözefagal ekokardiyografi) yapılması gerekir. Bu işlem sırasında kol toplardamarlarından serum verilerek geçiş izlenebilir."

İnme geçirme riskini ortadan kaldırmak için PFO kapatma işlemi gerekli
Küçükseymen, nöroloji tarafından yapılan transkranial doppler tarama, PFO varlığını indirekt yolla gösteren bir yöntem olduğunu ve koldaki toplardamardan verilen serumun beyin atardamarında oluşturduğu ultrasonik sinyallerin ölçülmesi ile gerçekleştirildiğini bildirdi. Daha konforlu bir yöntem olmasına rağmen test pozitif olduğunda ekokardiyografi ile tanı kesinleştirmesi gerektiğini aktaran Küçükseymen, “Tüm bu testlerin pozitif ya da şüpheli olması durumunda, hastaların bacaklarında aktif ya da daha önceden pıhtılar (derin ven trombozu) oluştuğuna dair kanıtlar var ise, hastanın tekrar inme geçirme riski ve olabilecek işlemin öngörülebilir riskleri hasta ile paylaşıldıktan sonra PFO kapatma işlemine karar verilir” diye konuştu.

“PFO ameliyatsız kapatılabiliyor”
PFO’nun ameliyatsız kapatılabildiğini belirten Küçükseymen, “İşleminde kasık toplardamarından (femoral ven) iğne ile girilir ve buradan kalbe kadar uzanan ve PFO’dan geçen bir tel gönderilir. PFO’ya uygun büyüklükte seçilen kapama cihazı kasıktan ilerletilerek delikten geçirilir. Cihaz, deliği iki taraftan üzerine oturarak kapatır. Cihaz bırakılmadan önce PFO’nun uygun şekilde kapandığı ve takılan cihazın kalbin diğer bölümlerine zarar vermediği kontrol edilir ve işlem sonlandırılır. İşlem sonrası 3-6 ay içinde kalbin içini kaplayan hücre tabakası (endokardiyum) kapama cihazının üzerini kaplar ve cihaz artık vücudun bir parçası haline gelir” dedi.

İşlem sonrası dikkat edilmesi gerekenler
Son olarak Kücükseymen, işlem sonrası yapılması gerekenleri, “PFO kapama işlemi ortalama 1 saat kadar sürer. Kullanılan cihazlara göre hasta işlem sırasında uyanık olabilir ya da hafif uyutulabilir. İşlem sonrası hasta en az 6 saat yatakta ve bir gece hastanede kalır ve sabahında taburcu edilir. Kapama cihazı üzerinde pıhtı oluşumunu önlemek için kısa süre kan sulandırıcı ilaç kullanılması önerilir. Birkaç gün evde istirahat sonrasında hasta günlük aktivitelerine dönebilir. 6 hafta süreyle darbe almalarına neden olan durumlardan ve temas sporlarından (karate, boks, güreş, halter gibi) kaçınılmalıdır” sözleriyle anlattı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.23 15:22:09
Son Düzenlenme Tarihi :





Yoldan çıkan otomobil devrildi: 1 yaralı

Antalya’nın Serik ilçesinde, direksiyon hakimiyeti kaybedilen otomobilin devrilmesi sonucu sürücü yaralandı.
Kaza, Serik’in Merkez Mahallesi Millet Bahçesi yolunda meydana geldi. Mehmet T.’nin kullandığı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çakarak ters döndü...

Antalya’nın Serik ilçesinde, direksiyon hakimiyeti kaybedilen otomobilin devrilmesi sonucu sürücü yaralandı.
Kaza, Serik’in Merkez Mahallesi Millet Bahçesi yolunda meydana geldi. Mehmet T.’nin kullandığı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çakarak ters döndü. Kaza sonrası ihbar üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri tarafından araçta sıkıştığı yerden kurtarılan sürücü Mehmet T. yapılan ilk müdahalenin ardından ambulans ile hastaneye sevk edilirken, kazayla ilgili inceleme başlatıldı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.16 14:26:51
Son Düzenlenme Tarihi :