SON DAKİKA

logo

Ramazan Sonrası Hazımsızlığa Dikkat!

Ramazan süresince yavaşlayan metabolizmanın, bayramda aşırı besin yüklemesine maruz kalması midede hazımsızlık, şişkinlik gibi birçok sağlık sorununa yol açabiliyor. Uzman Diyetisyen Ebru Çağıl, bu rahatsızlıkların önüne geçmek için bayramda doğru beslenme yöntemlerini uygulamak ve özellikle zencefil ve zerdeçal içeren fitoterapötik takviyelerden destek almak gerektiğini vurguladı.

Ramazan ayı boyunca öğün sayısının daha az olması ve sindirim sisteminin günün belirli saatlerinde dinlendirilmesi sonucunda beslenme alışkanlıklarında değişiklikler meydana gelir. Bayramın gelişi ile bu beslenme alışkanlıkları eski düzene uyum sağlamaya çalışır. Özellikle oruç dönemini geride bırakırken bayram sofralarında yediklerimizin içerikleri yoğunlaşabiliyor.
Hamur işleri, tatlılar, yüksek yağlı besinler, meşrubat veya çay, kahve gibi kafein içeriği yüksek içecekler gün boyu misafirler eşliğinde tükettiklerimiz listesinde yerini alıyor. 

Uzman Diyetisyen Ebru Çağıl, Ramazan süresince dinlenen metabolizmamız zengin bayram sofralarında hızlı ve yoğun porsiyonlara maruz kaldığı için çeşitli sağlık sorunlarıyla karşılaşabildiğimizi söyledi. Hazımsızlık, şişkinlik gibi sindirim şikâyetlerinin en sık karşılaştığımız sorunlar olduğunu ifade eden Çağıl, “Bu rahatsızlıkların önüne geçmek için doğru beslenme modelini bulmak, hareket halinde olmak ve gerektiğinde tamamen bitkisel desteklerden faydalanmak gerekir” dedi.  

Beden sağlığının korunabilmesi için Ramazan sonrasında basit tedbirlerin yeterli olduğunu dile getiren Çağıl, şu önerilerde bulundu:

8 adımda doğru beslenme modeli
Oruç döneminden sonra gün içindeki öğün sayısını birden değil, kademeli olarak artırmakta fayda var. 
Bayramda sağlıklı bir kahvaltı ile güne başlanmalı. 
2-3 ana öğün yapılabilir fakat öğünler tatlı, börek gibi bayramlık ikramlarla geçiştirilmemelidir. Gün içindeki tatlı, çerez gibi atıştırmalıklar sınırlı olmalıdır. 
Çay ve kahve ile kafein alımının en çok arttığı zamanlar bayram günleridir. Bunlar mutlaka şekersiz içilmeli ve sınırlı tüketilmelidir. Aksi takdirde mide yanması, mide ekşimesi gibi durumlar yaşanabilir. 
Bayramda bol su tüketilerek hem porsiyon kontrolü sağlanabilir hem de kafeinli içeceklerin alınması önlenebilir. Gündüz içilemeyen su tüketim alışkanlığı böylece tekrar kazandırılmış olur. 
Bayramın adından da anlaşılacağı gibi ‘’şeker’’ tüketimi normale göre fazla olabileceği için porsiyon kontrolü özellikle önem taşımaktadır. Tatlı seçimleri şerbetli tatlılardan yana değil, sütlü tatlılardan yana olmalıdır. 
Olabildiğince hareketli olmak, asansör yerine merdiven kullanmak, yürüyüş gibi aktiviteler metabolizma hızını artırmak ve daha sağlıklı sindirim düzeni için önemlidir. 
Özellikle ramazan sonrasında yiyeceklerin daha rahat sindirimi için çiğneme süresi artırılmalıdır.

Bayramda sindirim problemi yaşayanlar için doğal destekler
Uzm. Dyt. Ebru Çağıl, özellikle bayramda mideye fazla yüklenmekten kaynaklanan hazımsızlık, şişkinlik gibi şikayetleri önlemek için doğru beslendikten sonra bitkisel desteklerden de yararlanmak gerektiğini vurguladı. 
Bu bitkisel desteklerin en başında Zencefil ve Zerdeçal’ın geldiğini belirten Çağıl, “Zencefil; şişkinlik ve hazımsızlığı önlemesi, ağrı hafifletici olması, inflamasyonu önlemesi gibi özellikleri sayesinde sindirim kanalında tedavi edici özelliğe sahip en güçlü bitkilerden biridir. Mide yüzeyinde ‘gerçek mide koruyucu’ özellik sağlar ve midedeki besinlerin daha kısa sürede bağırsağa geçişini sağlayarak midenin rahatlamasına destek olur. Zencefilin sadece besin olarak tüketimi içerisindeki Gingerol ve uçucu yağların tam olarak emilmemesine sebep olabilir. Bu yüzden özel olarak ekstrakte edilmiş takviye formunda kullanılması gerekmektedir” dedi. 

Zerdeçalın ise karın ağrısı, gaz sancısı, besinleri iyi hazmedememe ve karın bölgesinde şişkinlik halini önleyen bir diğer doğal kaynak olduğuna dikkat çeken Çağıl, “Aynı zamanda zerdeçal sindirim kanalında inflamasyonu ve mide ülserini önleyici etkinliğe sahiptir.  Safra asidi salgısını da düzenleyerek hazımsızlık şikayetlerinin önlenmesine yardımcı olur. Yaygın olarak baharat formunda tüketilen zerdeçalın emilimi tek başına oldukça zordur. Bu sebeple tek başına besin olarak tüketmek yerine, emilim düzeyi yüksek formülasyonları tercih etmek hazımsızlık şikayetlerinde en doğru seçenek olacaktır” diyerek sözlerine devam etti.

Zerdeçal ve zencefilin sofra kültüründeki tüketimi ile fitoaktif olarak alımında büyük farklar olduğunu vurgulayan Çağıl, etkinliği klinik çalışmalarla test edilen bitki temelli fitoaktif içeriklerin daha etkili olduğunu, emilim düzeyleri de göz önünde bulundurularak standardize bitkisel takviyelerin tercih edilmesi gerektiğini söyledi. Bu iki fitoaktifin bir arada olduğu sinerjistik kombinasyonların en doğru bilgisi için eczacınıza danışabilirsiniz.


-FASELİS BSN.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.19 10:21:55
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Korkuteli-Elmalı bölünmüş yolda çalışmalar Çalpınar kavşağında

Korkuteli-Elmalı bölünmüş yolda çalışmalar devam ediyor

Korkuteli-Elmalı bölünmüş yolda çalışmalar devam ediyor. Kış süresince ara verilen çalışmalar esnasında ulaşım asfaltlanmayan yaklaşık 15 kilometrelik bozuk yol üzerinden sağlanırken, çalışmaların tekrar başlamasıyla birlikte Elmalı’dan Korkuteli’ye, Korkuteli’den ise Elmalı’ya ulaşım Kızılcadağ üzerinden veriliyor..
Yakın bir zamanda 15 kilometrelik bölünmüş yolda da çalışmaların tamamen bitirileceği ve Çalpınar yol ayrımından itibaren ulaşımın kesintisiz asfaltlanmış bölünmüş yoldan yapılacağı öğrenildi. Çalpınar/Elmalı/Korkuteli yol ayrımında güzergah kaydırılırken, yapılan düzenlemeyle viraj kaldırıldı. Bu bölümde çalışmaların devam ettiği gözleniyor. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.06.13 07:55:03
Son Düzenlenme Tarihi :





Parkinson Hastaları egzersizlerini ASFİM’de yapıyor

Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Antalya Spor ve Fitness Merkezleri (ASFİM), Parkinson Hastalarına yönelik egzersiz kursu veriyor. Denge, duruş, refleks ve kas kuvvetini arttırmaya yönelik, toplu ve lastikli olmak üzere birçok farklı spor hareketi yapan Parkinson hastalarının yaşam kalitesi artıyor.

Antalya halkını spora teşvik etmek ve ücretsiz spor imkanı sunmak amacıyla kurulan Antalya Spor ve Fitness Merkezleri (ASFİM),  Parkinson hastalarına katkıda bulunmak amacıyla, ücretsiz egzersiz kursu veriyor. Birçok Parkinson hastasının katılım sağladığı kurs sayesinde, hastalar, birbirlerinden ve eğitmenlerden aldıkları destekler sayesinde, kendileri için büyük önem teşkil eden egzersizleri gerçekleştirme fırsatı buluyor. 

MORAL BULUYORLAR

Kursta, profesyonel eğitmenler tarafından denge, duruş, refleks ve kas kuvvetini arttırmaya yönelik, toplu ve lastikli de olmak üzere birçok farklı spor hareketi yaptırılıyor. Bu şekilde Parkinson hastalarının hem fiziksel hem de zihinsel olarak daha iyi bir noktaya gelmesi amaçlanıyor. Kurslar sayesinde hastalar, edindikleri dostluklar ve yaşadıkları fiziksel gelişim sayesinde de moral buluyor. 2 aylık kurs dönemleri bulunan Parkinson Hastaları Egzersiz Kursları, Atatürk ASFİM Merkezi’nde haftanın 3 günü, 1’er saatlik dersler halinde gerçekleştiriliyor. Kursa devam etmek isteyen hastalar, sonraki kurs döneminde de yeniden kayıt olabiliyor. 

YAŞAM KALİTESİ ARTIYOR

Antalya Büyükşehir Belediyesi ASFİM’de Parkinson Hasta Egzersizi Eğitmeni Yeliz Durak, Parkinson hastalığının nörolojik bir hastalık olduğunu, hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılması için, yapılan egzersizlerin önemli olduğunu söyledi. Durak, “Büyükşehir Belediyesi olarak, bu hastalık yüzünden sorun yaşayan vatandaşlara, kurs merkezlerimizde yaptırdığımız egzersizlerle faydalı olmaya çalışıyoruz. Bu egzersizler, vatandaşımızın yaşam kalitesini arttırmasına katkı sağlıyor. Hastalardan ve hasta yakınlarından çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Hareketleri yapmanın büyük artı sağladığını ve geleceğe umutla baktıklarını söylüyorlar. Bu da bizi çok mutlu ediyor” dedi. 

BAŞKAN’A TEŞEKKÜR

Kursiyer Hüseyin Baloğlu, kızının yönlendirmesiyle ASFİM’e kaydolduğunu belirterek, “Egzersizlerden çok fayda gördüm ve daha iyi duruma gelebilmek için kursa devam edeceğim. Ayrıca bu güzel hizmeti bize sağladığı için Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek’e teşekkür ederim” diye konuştu. 

“BURASI İYİ HİSSETTİRİYOR”

Hasta yakını Günay Sarıca, eşinin Parkinson hastası olduğunu, evde yapamadığı hareketleri burada başardığını söyledi. Sarıca, “Artık daha seri hareket edebiliyor ve konuşması da hızlandı. Uzun zamandır bu kursa geliyoruz. Burada sosyalleşme imkanları da bulduk. Diğer kursiyer arkadaşlarla kaynaşıp, birbirimizin dertlerine ortak oluyoruz. Dışarıda da görüşüyoruz. Buraya gelmek eşime de bana da iyi hissettiriyor” ifadelerini kullandı.

 



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2024.05.09 13:20:33
Son Düzenlenme Tarihi :