SON DAKİKA

logo

Bakan Çavuşoğlu: “Kim desteklerse desteklesin Suriye’de ve Irak’ta terör koridoru kurulmayacak”

Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu, Moskova’daki Türkiye, Rusya, İran ve Suriye dışişleri bakanlarıyla yapılan dörtlü toplantıya ilişkin, “Türkiye-Suriye ilişkilerinin ilerletilmesi için bir yol haritası hazırlanmasına karar verdik. Yakında Dışişleri Bakan Yardımcıları başkanlığında bir komite kurulacak ve bu süreç işleyecek. Kim desteklerse desteklesin Suriye’de ve Irak’ta o terör koridoru kurulmayacak" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu, Antalya’da sivil toplum kuruluşlarının (STK) temsilcileriyle bir araya geldi. Bakan Çavuşoğlu, programda yaptığı konuşmada, “Antalya’dan deprem bölgesine adeta bir sevgi seli gibi yardım aktı. Bu desteğin ne kadar hayra geçtiğine, deprem bölgesini sık sık ziyaret eden ve çalışmaları yerinde takip eden bir Bakan olarak şahidim. Yıkılan evlerin yerine daha iyisini yapıyoruz. Çağlar boyunca her millete kucak açmış bir medeniyet beşiğidir Antalya. Şehrimizin eski ismi Pamfiliya da bütün insanları bir araya getiren anlamına geliyor. Antalyamız’da işte bu uyumu yaşıyor; yaşarken de milletimiz için hayırlı işlere, mesailere imza atıyoruz. Dünyamızın da Antalyamızdaki bu huzura ihtiyacı var” dedi.

“Halbuki salgınlar, afetler, enerji krizi, kıtlık, kuraklık gibi sorunlar sınır dinlemiyor”
Dünyamızda krizler ve çatışmalar arttığını belirten Bakan Çavuşoğlu, “Üstelik bunların yüzde 60’ı çevremizde yaşanıyor. Bir yanda savaş, bir yanda açlık sorunu. Bir yanda enerji krizi, bir yanda atık sorunu. Bir yanda düzensiz göç, bir yanda terör. Bu durum karşısında devletler iki tür refleks veriyor. Birinci refleks, içe kapanma. ‘Azıcık aşım, ağrısız başım’ diyerek, kendi refah alanında rahat ve güvenli bir şekilde yaşayabileceğini farz etme. Halbuki salgınlar, afetler, enerji krizi, kıtlık, kuraklık gibi sorunlar sınır dinlemiyor; ülkeye girmek için vize istemiyor. Hem de bu sorunların gerçek etkisini en gelişmiş ülkeler değil; en az gelişmişler, en yoksullar hissediyor. Dünya nüfusunun yüzde 10’unun, bütün ekonomik gelirin yüzde 52’sine hakim olduğu bir dünya düzeni bu” ifadelerine yer verdi.

“Çünkü o binada dalgalanan ay yıldız, al bayrak, İslam dünyasının da sancağı”
Bakan Çavuşoğlu konuşmasını şu sözlerle devam ettirdi:
“İkinci refleks, daha ilkel. Irkçılık ve yabancı düşmanlığı şeklinde vücut buluyor. Bunlar arasında İslam düşmanlığı ve Türk karşıtlığı öne çıkıyor. İşte Kuran-ı Kerim’e ve bayrağımıza yapılan alçaklıkları görüyorsunuz. Sapığın birisi çıkıyor; Büyükelçiliklerimizin önüne gelip, kitabımızı, bayrağımızı yakacağım diyor. Peki bunu neden başkasının değil de bizim temsilciliklerimizde yapmaya kalkıyorlar? Çünkü o binada dalgalanan ay yıldız, al bayrak, İslam dünyasının da sancağı. Biz Türkiye olarak, değerli kardeşlerim, bu bahsettiğim iki refleksi katiyetle reddediyoruz. Krizler arasında sıkışıp kalmış insanlığa, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ‘daha adil bir dünya mümkün’ diyoruz. Sorunlara, krizlere, çatışmalara hayır; barışa, normalleşmeye evet diyoruz.”

“Kim desteklerse desteklesin o terör koridoru kurulmayacak”
Moskova ziyaretini anlatan Bakan Çavuşoğlu, “İşte dün Moskova’daydık. Terör tehdidini yok etmek, sığınmacıların onurlu ve güvenli geri dönüşlerini sağlamak, Suriye’deki siyasi süreci canlandırmak için Rus, İran ve Suriye Dışişleri Bakanlarıyla dörtlü toplantı yaptık. Türkiye-Suriye ilişkilerinin ilerletilmesi için bir yol haritası hazırlanmasına karar verdik. Yakında Dışişleri Bakan Yardımcıları başkanlığında bir komite kurulacak ve bu süreç işleyecek. Kim desteklerse desteklesin Suriye’de ve Irak’ta o terör koridoru kurulmayacak. Tarihindeki en önemli seçime 4 gün kala, hangi devlet, hangi lider bütün dünyayı ilgilendiren bir konuda böylesine kritik bir adım atabilir? Bizim kaybedecek bir dakikamız bile yok. Bu kararlı duruşu her alanda gösteriyor ve sonuç alıyoruz. İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği sürecindeki dirayetli niyetimiz buna bir örnek. Bizim temel derdimiz, biliyorsunuz bu ülkelerde, ama özellikle İsveç’te, FETÖ’den PKK’ya birçok terör örgütünün serbestçe faaliyet göstermesi; eleman devşirmesi ve para toplamasıydı. Finlandiya sağduyulu davrandı; gerekli düzenlemeleri yaptı; biz de kabul ettik. NATO’ya üye oldu. İsveç ise üçlü anlaşmadaki taahhütleri yerine tam anlamıyla getiremedi. Şimdi olumlu adımlar atıyorlar. Başbakanları açıkladı; 1 Haziran’da yeni bir terör yasası uygulamaya geçiyor. Bakacağız; uygulamaya göre karar vereceğiz” dedi.

“Aslında bu politika bizi saygın bir ülke haline getirdi”
Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaş hakkında konuşan Bakan Çavuşoğlu, “Biz Kırım’ın yasadışı ilhakında nasıl ilkeli bir tavır ortaya koyduysak, bugün de öyle davranıyoruz. Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini reddediyoruz. Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve iç uzlaşısına tam destek veriyoruz. Bunu yaparken, samimi ve yapıcı bir şekilde her iki tarafla da konuşarak; barışa davet ediyoruz. Bu ilkeli tavrı gösterebilen kaç ülke, kaç lider var? Çünkü çağlar boyunca insanlık tarihi bize şunu öğretti: Savaşın kazananı, adil bir barışın da kaybedeni olmaz. Şimdi bakıyorsunuz; ‘bu politika yanlış; değiştireceğiz’ diyenler var. Aslında bu politika bizi saygın bir ülke haline getirdi. Esas yumuşak gücünüzle adaletli davranırsanız, Tahıl Anlaşması gibi adımlarla katkı sağlarsanız o zaman size saygı duyarlar. Dünya 5’ten büyüktür diyerek adım atarsanız, bu sistemin yetersizliğinden şikayet ederseniz herkes size saygı duyar. Atatürk’ün “yurtta barış, dünyada barış” ilkesinden vaz mı geçiyoruz? Bir de Rusya’ya karşı yaptırımlara katılmamız gerekir diyenler var” ifadelerine yer verdi.

“Zamanında kapatılan sondajlarda petrol buluyoruz”
Kılıdaroğlu’nun Rusya konusundaki sözlerini eleştiren Bakan Çavuşoğlu, “Biz kendi gemilerimizi almasaydık gaz da bulamazdık petrol da bulamazdık. Zamanında kapatılan sondajlarda petrol buluyoruz. Biz kimi memnun edeceğiz? Bunu bile bile; sen yaptırım uygulayacaksın, benim Antalyalı esnafım kaybedecek. Sen yaptırım uygulayacaksın, benim Antalyalı çiftçim ürününü satamayacak. Kime yaranacağız? Benim önceliğim ülkemin menfaatidir. Sen yaptırım uygulayacaksın, benim Antalyalı turizmcim kaybedecek. Türkiye’nin bugün izlediği politika aklın yoludur. Sağduyunun yoludur. Barışın yoludur. Kırım Tatarını ve Ahıska Türkünü korumanın yoludur. Yani Türk’ün yoludur. Türk’ün yolu demişken açıklığa kavuşturalım: Türk’ün Yolu, Türk Devletleri Teşkilatından geçer. Türk’ün Yolu, Orta Koridor’dan geçer. Türk’ün Yolu, Zengezur’dan, Karabağ’dan geçer. Can Azerbaycan’ı baypas edersen, Tırlarımızı günlerce sınırlarda bekletirsen, o yol çıkmaz yoldur” açıklamasına yer verdi.

“Türkiye, Türk Devletleri Teşkilatı rüyasını gerçeğe çeviren bir Türkiye”
Türkiye’nin, büyük Türk dünyasını birleştiren bir ülke olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, “Bugün üzülerek gördüm Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev sitem ediyor; ‘bizden ne istiyorsunuz bizi neden dışlıyorsunuz’ diyor. Sayın Kılıçdaroğlu’na soruyor. Nezaketinden isim vermemiş, ne istiyorsunuz Azerbaycan’dan, biz Azerbaycan Karabağ geri alırken her turlu desteği verdik, siz maalesef ‘Türkiye Azerbaycan’a destek verdi’ dediniz. Biz Azerbaycan’a destek vermeyip Ermenistan’a mı destek verseydik. Azerbaycan kendi topraklarını geri almak için sahaya indi, Ermenistan topraklarına saldırmadı ki. Bugün Türk’ün gücü var, namerde muhtaç değiliz, ne istiyorsunuz Azerbaycan’dan. Türkiye, Türk Devletleri Teşkilatı rüyasını gerçeğe çeviren bir Türkiye! Bugün Türkiye, Balkan Türklerinden Ahıska Türklerine, Irak Türkmenlerinden Uygur Türklerine bütün soydaşlarına sahip çıkan bir Türkiye! Ramazan Ayı’nda Bulgaristan’daydım. Şumnu’da 280 yıllık ecdat yadigarı Şerif Halil Paşa Camii gölgesinde soydaşlarımızla iftar yaptık. Bir kardeşimizin şu sözlerine bakın: ‘Türkiye kanatlarını açmış, üzerimizde uçan koca bir şahin gibidir. Biz ancak onun gölgesinde rahat ederiz.’ İşte o koca şahinin, Türkiye’mizin liderliğinde, Cumhuriyetimizin ikinci asrı, büyük Türk Dünyasının asrı olacak! Türk’ün asrı olacak. Tabii herkes bundan memnun değil” sözlerine yer verdi.

“Bu topraklarda kararı milletimiz verir”
Avrupa ve ABD basınındaki “Erdoğan gitmeli” manşetlerini eleştiren Bakan Çavuşoğlu, “Onlar Erdoğan gitsin istiyorlar. Çünkü Bayraktar’ımız, Altay’ımız, Kızılelmamız, Atak-2’miz, Gökbey’imiz, Hürjet’imiz, Kaan’ımız, TCG Anadolu’muz Erdoğan imzası taşıyor. Onlar Erdoğan gitsin istiyorlar; çünkü Akdeniz’de, Ege’de, Kıbrıs’ta Türk’ün bekasını koruyor. Onlar Erdoğan gitsin istiyorlar çünkü Karadeniz’de doğalgazla, Cudi’de petrolle bağımsızlık meşalesini yakıyor. Bırakın, ne yazarsa yazsınlar. İlk defa yapmıyorlar bunu. Bu topraklarda kararı milletimiz verir. Daha önce de böyle hayal gücü yüksek yazılarla Sayın Cumhurbaşkanımızı ve Türkiye’yi hedef almışlardı. Umdukları gibi olmadı. Hatta bir yöremiz atasözündeki gibi, uma uma döndüler muma” dedi.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.11 18:34:32
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Toplu taşıma araçları her gün temizleniyor

Büyükşehir hijyenik ve güvenlik seyahat için görevde

Antalya Büyükşehir Belediyesi, korona virüs tedbirleri kapsamında toplu taşıma
araçlarında her gün yapılan temizlik ve dezenfeksiyon işlemlerine hassasiyetle devam
ediyor. Yerli ve yabancı on binlerce vatandaşın hijyenik ve güvenli bir ortamda seyahat
etmeleri için titiz bir çalışma yürütülüyor.
Turizm sezonun yoğun yaşandığı günlerde yerli ve yabancı çok sayıda misafiri ağırlayan
Antalya’da her gün on binlerce vatandaşı taşıyan toplu taşıma araçları, Büyükşehir
Belediyesi ekipleri tarafından korona virüs ve salgın hastalıklara karşı önlem amaçlı
dezenfekte ediliyor.
HERGÜN TİTİZ TEMİZLİK
Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama ve Raylı Sistem Daire Başkanlığı, Antalya'da
şehir içi toplu ulaşım hizmeti veren otobüs ve tramvayları düzenli olarak temizliyor,
bakteri ve virüslere karşı dezenfekte ediyor. Ulaşım araçları iç, dış temizlik
çalışmalarının yanında soğuk ULV (İnce Püskürtme) makinesi ile de detaylı
dezenfeksiyon işlemlerine tabi tutuluyor.
HALK SAĞLIĞI İÇİN MÜCADELE
Antalya Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı’na bağlı
dezenfeksiyon ekipleri, temizlik çalışmalarında otobüslerdeki tutunma kolları, koltuklar,
havalandırma kapakları, cam ve metal yüzeyleri uygun ürünler ile rutin olarak
dezenfekte ediyor. Şehir içi ve yaylalar dahil birçok noktaya ulaşım hizmeti veren
otobüsler, her gün sefere çıkmadan önce ve sefer sonrasında dezenfekte edilerek, steril
bir şekilde yolculuğa hazır hale getiriliyor.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2020.08.21 07:39:10
Son Düzenlenme Tarihi :





Mutfak şefi öyle bir şey yaptı ki, görenlerin ağzı hem açık kaldı hem sulandı

Antalya’da yaşayan mutfak şefi Ali Keskin, ekibiyle birlikte 80 kilo çikolata kullanarak 100 senelik antika İngiliz şömine saatinin aynısını yaptı. 3 ayda yapılan saatin içerisindeki manyetik parça ve pil dışında çalışan yelkovanı, akrebi çerçevesi dahi çikolatan oluşuyor. Daha önce yaptığı eserle..

Antalya’da yaşayan mutfak şefi Ali Keskin, ekibiyle birlikte 80 kilo çikolata kullanarak 100 senelik antika İngiliz şömine saatinin aynısını yaptı. 3 ayda yapılan saatin içerisindeki manyetik parça ve pil dışında çalışan yelkovanı, akrebi çerçevesi dahi çikolatan oluşuyor. Daha önce yaptığı eserlerle olimpiyat ve uluslararası şampiyonlukları bulunan Keskin’in hedefi, yine gastronomi olimpiyatlarından altın madalya almak.
Dünyanın farklı noktalarından getirttiği orijinal ve tamamı çalışan binlerce antika eserleri dükkanında muhafaza eden mutfak şefi Ali Keskin, mutfaktaki marifetini antikacılıkla birleştirdi. Daha önce çikolatadan birçok eserle uluslararası başarılar elde eden Keskin ile ekibinden Engin Gürdal, Cevdet Simav ve Aydın Kuzucanlı, bu sefer 1923 yılına ait İngiliz şömine saatinin çikolatadan antikasını yapmaya karar verdi.

80 kilo çikolata kullanıldı, 3 ay sürdü
80 kilogram bitter ve fildişi çikolatayı buharda eriten Keskin, yaklaşık 3 aylık ince bir çalışmanın ardından orijinal saatin bire birini yaptı. Çalışmalarla 30 kilogram ağırlığına düşen çikolata saatin içerisindeki manyetik parça ve pil dışında, çalışan yelkovanı, akrebi ve çerçevesi dahi çikolatan oluşuyor.
Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu (TASFED) milli takımında olan şeflerin hedefi, daha önce birçok kez göndere çektirdikleri Türk Bayrağı’nı olimpiyatlarda tekrar göndere çektirmek.

“Saf çikolatadan yapıldı”
Yaptığı ürün hakkında bilgi paylaşan Keskin, şunları söyledi:
“Kullandığımız brüt çikolata 80 kilo, neti yaklaşık 30 kilo civarında. 4 kişi yaklaşık 3 ay zamanımızı aldı. İçindeki mekanik saati dışında her şeyi orijinal saf çikolata. Herhangi bir katkı maddesi yok. Normal çikolatayı nasıl alıp yiyoruz bu da aynı şekilde, bunu da yiyebilirsiniz ama o kadar emeğin karşılığında olmaz. Tamamıyla yelkovanı, akrebi ve dışındaki çerçevesi dahil olmak üzere hepsi çikolata. Fildişi ve bitter çikolata kullandık. Sadece cilalanması kaldı. 0-24 derece arasındaki hava sıcaklığında muhafaza ediyoruz.”

"Bronz ve gümüş madalya alınca çok üzülüyoruz"
Düzenlenecek olimpiyatlarda en az altın madalya ya da klasman birinciliği beklediklerini ifade eden Kesin, “İngiltere’deki uluslararası yarışmalarda takım olarak bir klasman birinciliği, altın madalya ve bir de gümüş madalyamız var. Almanya’da ise 2 altın madalya, 1 gümüş bir de bronz madalyamız var. Bronz ve gümüş madalya alınca takım olarak çok üzülüyoruz. Çünkü bunun altyapısı çok dolu ve yoğun bir emek var. Yarışmalara hazırladığımız ürünlerin klasman birincisi veyahut altın madalya alması gerekiyor ki bizi mutlu etsin” diye konuştu.
Keskin, bir diğer hedefinin de çikolatadan antika eserler sanat müzesi açmak olduğunu kaydetti.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.18 11:25:23
Son Düzenlenme Tarihi :