SON DAKİKA

logo

Sezon bitmeden bir kez daha izleyelim

Transfer olduğu günden bu yana Antalyaspor formasını bir türlü sırtına geçiremeyen, süre bulduğu ilk Süper Lig maçı olan Beşiktaş karşılaşmasında taraftarları kendisine adeta hayran bırakan Ataberk Dadakdeniz'in, sezon bitmeden bir kez daha kaleyi koruması isteniyor.

Beşiktaş karşısında soğukkanlı ve özgüvenli duruşu ile Antalyaspor taraftarlarına güven veren, maçta yaptığı kritik kurtarışların yanı sıra 90.dakikada Cenk Tosun'un penaltısını da kurtararak Antalyaspor'a 1 puan kazandıran Ataberk Dadakdeniz'in, ev sahibi olarak oynanacak son karşılaşma olan Başakşehir karşısında forma şansı verilmesi gerektiğini söyleyen taraftarlar, "Genç kaleciyi bari bir kez evimizde izleyelim" dediler. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.20 21:34:35
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Geçen sene kilosu 40 TL olan keçiboynuzu ağaçta kaldı

Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde üretimi yapılan ve geçen sene kilogramı 40 liradan satılan keçiboynuzu, üretimin fazla olması sebebiyle fiyatta yüzde 80’lik düşüş yaşadı ve 8 liraya geriledi. Buna bir de hırsızlardan korkan üreticinin erken hasat yapması eklenince, alan firmalar zarar etti, keçiboy..

Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde üretimi yapılan ve geçen sene kilogramı 40 liradan satılan keçiboynuzu, üretimin fazla olması sebebiyle fiyatta yüzde 80’lik düşüş yaşadı ve 8 liraya geriledi. Buna bir de hırsızlardan korkan üreticinin erken hasat yapması eklenince, alan firmalar zarar etti, keçiboynuzu ağaçta kaldı.

“Geçen sene altın olan keçiboynuzu bu sene hurda oldu”
Keçiboynuzu alım işiyle uğraşan Osman Yalçın, keçiboynuzunun ellerinde kaldığını söyleyerek; “ Gazipaşa’da ticaret yapıyorum. Keçiboynuzu alıyorum ve bu işi 20 yıldır devam ettiriyorum. Ancak ne yazık ki geçen sene altın olan keçiboynuzu bu sene hurda oldu, hiçbir değeri kalmadı. Geçen sene 40 TL’ye kadar çıkan keçiboynuzu bu sene 8 TL. Ne olduğunu biz de bilemedik. Türkiye’deki keçiboynuzu ürünleri elimizde kaldı. Şu anda Gazipaşa’da 3-4 bin ton keçiboynuzu var ama üreticilerimiz satmıyor biz de alamıyoruz. Tek nedeni ise fiyatlar. 8 TL olan keçiboynuzu, bu sene alıp satılamıyor. Çiftçimiz de ürünlerini satmıyor. Çünkü yevmiyelerini karşılamıyor. Hem toplanmıyor hem de toplanan ürünler elimizde kaldı. Çiftçiler ve alıcılar zor durumda. Geçen yıl Gazipaşa’da keçiboynuzu 40 TL olduğu için, hırsızlar da çoğaldı piyasada. Vatandaşlar da hırsızların ellerinden almak için ürünleri erkenden toplamaya başladılar. Olgunlaşmadan yeşilken topladılar. Hal böyle olunca da firmalar zarar etti. Zarar ettikleri için de bu yıl keçiboynuzu alımını durdurdular. Sonuç olarak piyasa çöktü ve keçiboynuzu hayalleri suya düştü" diye konuştu.

“Keçiboynuzu para etmez oldu “
Birçok faydası olan keçiboynuzunun bu sene değer görmediğini belirten Yalçın; “Keçiboynuzu sadece çekirdek olarak değil, çerez olarak da satılabiliyor. Pekmezi yapılır, pekmezi şifa bakımından büyük önem taşır. Ununu da yaparlar. Yurtdışına çekirdek olarak ihracatı yapılır ama geçen yıl 28 Euro olan çekirdek bu yıl kilosu 2 Euro oldu. Bundan dolayı da keçiboynuzu para etmez oldu.” Dedi.

“Alım ve satım durma noktasına geldi”
Keçiboynuzu işinde çalışan işçiler isi “Yıllardır keçiboynuzu işinde çalışıyorum. Keçiboynuzlarının içinden iyilerini ayırıyoruz. Ama bu sene para etmedi. Geçen seneye oranla aşırı derecede düşüş var ve işçilerin parasını bile karşılamıyor. Keçiboynuzu alımı ve satımı durma noktasına geldi.” diyerek tepkisini dile getirdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.18 10:40:14
Son Düzenlenme Tarihi :





Kim bu yönetici?

Salih ÖZGÜNSÜR kaleme aldı... (Not... Bu yazı, 05.02.2023 tarihinde kaleme alınmış ancak yaşadığımız deprem felaketi sebebiyle o dönem yayınlanmamıştır...)

Bir çoğumuz onu, Antalyaspor için doğru zamanda ve doğru yerde yaptığı isabetli açıklamalarıyla tanıyoruz. Güvenlik kamerası görse açıklama yapan basın sözcülerinden ayrılırken, kritik anlarda ortaya çıkıyor; yaptığı bir açıklamayla kimi zaman takımın üzerindeki baskıyı alıyor, kimi zaman ise Antalyaspor’un hakkını en doğru şekilde arıyor. Evet, Antalyaspor Basın Sözcüsü Avukat Adnan Başkan’dan bahsediyorum.

Antalyaspor’un Gaziantep ile oynadığı karşılaşmada talihsiz bir olay yaşandı. Bir Antalyaspor taraftarı, Maraton tribününde merdivenlerden düştü ve yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Kulüpten yapılan “hayati tehlikesi yoktur” açıklaması hepimizin yüreğine su serperken, Antalyaspor’un basın sözcüsü Adnan Başkan, maçın bitiş düdüğü ile birlikte galibiyeti kutlamadan soluğu direkt hastane acilinde aldı. Durumu ile ilgili kendisine müdahalede bulunan doktorlardan bilgi aldı, maç sonunda futbolculardan aldığı imzalı formayı, taraftarımıza hediye etti. Taraftarının iyi gününde de, bu örnekteki gibi kötü gününde yanına ilk koşan isimlerden olan Adnan Başkan’ı, biraz da benden dinleyin isterim.

Genç yaşına rağmen 2015 yılında kurduğu avukatlık bürosu ve Türkiye’nin önemli isimlerinin müvekkilliğini yapmasıyla Antalya’nın en önemli avukatlarından biri konumuna gelen Adnan Başkan, aynı zamanda çeşitli iş kollarında yaptığı yatırımlarla da yine Antalya’nın en sevilen ve en başarılı iş adamları arasında yerini almış. Ve benim için en önemlisi, tüm bunları sıfırdan, tırnaklarıyla kazıya kazıya yapmış. Başarılı olduğu girişimler kadar başarısız oldukları da olmuş. Pes etmemiş, inandığı yolda yürümeye devam etmiş, tecrübe kazanmış ve bugünkü statüsüne, saygınlığına “alın teriyle” ulaşmış. Yurt içinde attığı adımlar kadar her Türk genç iş adamının yapması gerektiği gibi, doğru anlarda yurt dışında da hamleler yapmış, çeşitli iş kollarında “tohumlar ekmiş”.

Adnan Başkan ile yaklaşık bir yıl önce, kendisini sert bir dille eleştirdiğim tweetim üzerine attığı mesaj ile tanıştık. Serzenişimin ardından attığı mesajı, gazetemize ziyarete gelerek taçlandırdığı o gün, abi-kardeşliğimiz de başlamış oldu. Aramızdaki dostluk, bugüne kadar artarak devam etti ve ne olursa olsun, her şartta daha da pekişerek, güçlenerek devam edecek. Elbette bu abi-kardeşliğimizi, son günlerde istihbaratını yaptığım ve ulusal boyutta ilgi gören transfer haberleriyle birleştirenler ve kaynağımın Adnan Başkan olduğunu düşünenler de var. Kulağıma geliyor. Tam da bu noktada, kendisine sorduğum “teyit” amaçlı soruları ustalıkla geçiştiren Adnan Başkan’ın yüzüne karşı yaptığım serzenişi, buradan da yinelemek istiyorum. Her ne kadar bilgi alışverişi konusunda defalarca karşı karşıya gelsek de kendisinin bana, benim de ona olan sevgimin çelikten, bükülmez, kırılmaz bir sevgi olduğunu ikimiz de biliyoruz.

Adnan Başkan, genç yaşının da verdiği enerjiyle gençleri yanına çekebiliyor, dillerinden anlıyor ve onların dilleriyle konuşuyor. Ancak bu hitabet yeteneğini sadece gençlere değil, her yaştan insana karşı kullanıyor. Hiç sohbet etmediğiniz o insanla 15 dakika sonra masadan dost olarak kalkabiliyorsunuz. Bu hitabetini kullanırken yapmacıktan uzak ve samimi olduğunu hemen fark edebiliyorsunuz. Bunun bir örneğini, özellikle Antalyaspor’un kaybettiği Trabzonspor karşılaşmasının ve içeride kazandığı Gaziantep karşılaşmasının hemen sonrasında, Twitter’da açılan sohbet odasında gördük. Genelde Türkiye’deki tüm kulüplerde alışkın olduğumuz bir görüntüdür(Antalyaspor hariç); galibiyetten sonra bütün yöneticiler kameralara gözüküp demeç verme yarışına girer. Zor olan, mağlubiyetin ardından çıkıp konuşabilmektir ki, bu mağlubiyet Antalyaspor’daki gibi dönem dönem seri halinde yaşandıysa ekstra baskılı ve ekstra streslidir. Tam da böyle bir günün gecesinde, takımın Trabzonspor’a mağlup olduğu, taraftarların en demoralize ve en sinirli olduğu anda, bahsettiğim sohbet odasına katılarak taraftarları dinleyen, eleştirilerine yanıt veren, kendi düşüncelerini paylaşan Adnan Başkan, o gece hiç şüphesiz taraftarların ümidini korumasına vesile olmuş ve kırılmaların önüne geçmişti. Bu iki maçın ardından sohbet odasında bulunan bir çok taraftar, Adnan Başkan’ın bu kadar samimi ve cana yakın biri olduğunu bilmediklerini ve böyle bir yönetici ile direkt iletişime geçebildikleri için çok mutlu olduklarını söylüyordu.

Adnan Başkan, direkt olarak bir yönetici profilinden ziyade, taraftarlar ile Antalyaspor yönetim kurulu arasında da bir köprü. Kendisine ulaşan taraftarları dinleyen Başkan, gelen eleştirileri yanıtlamakla kalmıyor, önerileri ve fikirleri de “bu fikrini biraz daha geliştir, ben de yönetim kuruluna sunayım; ilk fırsatta bu fikrini gerçekleştirelim” diye cevaplayarak taraftarların da kendisini değerli ve kulübün bir parçası hissetmesini sağlıyor... Özellikle son iki senedir, genel olarak Antalyaspor yönetim kurulunun da bir çabasının olduğu ve takdire şayan bulduğum, okulları ziyaret ederek öğrencilerle buluşma etkinliklerinde yine Adnan Başkan ön plana çıkıyor. Geçtiğimiz aylarda Akseki ve Serik’teki öğrencilere “Antalyaspor’u götüren” Başkan, önümüzdeki günlerde şahsi olarak bildiğim kadarıyla Elmalı, Demre, Kaş ve Kumluca’ya da giderek buradaki öğrencileri hem Antalyaspor’la tanıştıracak hem de öğrencilerin bir Antalyaspor futbolcusunu yakından görmesini ve sohbet etmesini sağlayacak.

İlham veren başarı hikayeleri, hayatlarını tırnaklarıyla kazıyarak oluşturmuş insanları barındırır. Adnan Başkan da bu ilham hikayelerinde yerini alması gereken isimlerden biri. Her şeyden önce dostluğu, abiliği, sıcakkanlılığının yanında ticari zekası ve potansiyeli ile adını uzun yıllar sadece Antalya’da değil, tüm Türkiye’de duymayı istiyorum.

Türkiye’nin gelişmesi, kalkınması ve ilerlemesi için Adnan Başkan gibi genç ve bir yerlere gelebilmek için gerçek alın teri dökmüş iş insanlarına ihtiyaç var. Dilerim, bunu fark etmek için geç kalınmaz… Bu yazıyı bir gazeteci olarak değil, önümüzdeki dönemlerde yerel bazda değil; ulusal bazda çok değerli yerlere geleceğine inandığım bir kişinin kardeşi olarak yazıyorum...


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.17 19:31:00
Son Düzenlenme Tarihi :