SON DAKİKA

logo

Tütüncü, çalışanının her zaman yanında

Çalışanlarına 14 yıldır emeğinin karşılığını alın teri kurumadan ödeyen Kepez Belediyesi, EYT’den emekli olan 205 emekçinin 70 milyon 156 bin TL. tutarındaki kıdem tazminatı ve izin paralarını tek kalemde ödedi. Başkan Hakan Tütüncü, “Kepez Belediyesi’nin büyük gücü ve zenginliği çalışanlarından gelir. Bu nedenle personelimizin mutluluğu bizim en büyük önceliğimizdir. Güle güle harcasınlar.” dedi.

Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, yine kendine yakışanı yaptı. 14 yıllık görev sürecinde çalışanlarının alın teri kuramadan ödeme yapan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, personelinin bir kez daha takdirini kazandı. Başkan Tütüncü’nün, talimatıyla EYT’den emekli olan 205 emekçinin 70 milyon 156 bin TL. tutarındaki kıdem tazminatı ve izin paraları tek kalemde ödendi. Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, “Personelimizin mutluluğu bizim en büyük önceliğimizdir. Güle güle harcasınlar.” dedi. “Kepez Belediyesi’nin büyük gücü ve zenginliği çalışanlarından gelir.” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Tütüncü, “Belediyemizde görev yapan personelimiz her gün fedakarca çalışarak belediyemizin hizmet kalitesini arttırmakta ve şehrimize değer katmaktadır. Onların emeğinin karşılığını vermek bizim en önemli görevimizdir. Bu nedenle EYT’den emekli olan 205 emekçimizin kıdem tazminatlarını ve izin paralarını tek kalemde ödedik. Toplam 70 milyon 156 bin TL. hesaplarına geçti. Bu sayede hem onların haklarını koruduk hem de onların yıllardır bize olan güvenlerini bir kez daha tazeledik. Bu uygulama ile Türkiye’de de bir ilki gerçekleştirmiş olduk” diye konuştu. -bld.bsn.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.05.04 11:10:31
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Elmalı Esnaf Kefalet Başkanı Tan ve yönetiminden Büyükşehir Başkanı Böcek’e “hayırlı olsun” ziyareti

Elmalı Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Asım Tan ve yönetimi Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Muhittin Böcek'e "Hayırlı olsun" ziyaretinde bulundular

Elmalı Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Asım Tan, yanında yönetim kurulu üyeleri olduğu halde, 31 Mart seçimlerinde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı olan Muhittin Böcek’i makamında ziyaret ettiler. Başkan Böcek’in  gönüllerinde ayrı bir yeri olduğunu kaydeden Başkan Asım Tan, “Muhittin Başkanımız sık sık Elmalı’ya gelir ve her gelişinde de mutlaka bizleri ziyaret etmeyi ihmal etmez. Sayın başkanla aramızda bir de sadece Elmalı’nın ya da Antalya’nın değil, Türkiye’nin gururu başpehlivan Balaban kardeşlerden dolayı ayrı bir dostluk vardır” diye konuştu.
Başkan Asım Tan, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e “hayırlı olsun” temennisinde bulunduklarını kaydederken, Antalya’ya güzel hizmetler verme dileğini bizzat ilettiklerini söyledi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ise, Elmalı esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı ve yönetiminin “hayırlı olsun” ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirirken “Asım başkanım neredeyse aile dostum gibi. Kendisini çok seviyorum ve dediği gibi Elmalı’ya her gelişimde mutlaka ziyaret ederim. Kendisine ve yönetimindeki arkadaşlarına teşekkür ederim, başarılı çalışmalarının devamını dilerim” dedi.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.04.22 08:19:44
Son Düzenlenme Tarihi :





Başpehlivan İsmail Balaban, fotoğraf isyanını anlattı

Başpehlivan İsmail Balaban, bir hayranının fotoğraf çektirmek istemesi yüzünden yaşanan tartışmanın ardından gelen eleştirilere adeta isyan etti. Er meydanına hasta bir şekilde çıktığını ve serum almak zorunda kaldığını belirten Balaban, “’Survivor’a gitti, sonra değişti, havalandı’ tarzında yorum..

Başpehlivan İsmail Balaban, bir hayranının fotoğraf çektirmek istemesi yüzünden yaşanan tartışmanın ardından gelen eleştirilere adeta isyan etti. Er meydanına hasta bir şekilde çıktığını ve serum almak zorunda kaldığını belirten Balaban, “’Survivor’a gitti, sonra değişti, havalandı’ tarzında yorumlar yapılıyor. Kardeşim ben aynı İsmail Balaban’ım. Ben değişecek olsam er meydanlarına geri dönmezdim. Benim yerden kalkacak gücüm yok, nefes almakta zorlanıyorum, fotoğraf çektirmek istedi. Ben hastayım, nabzım çok yüksek, nefes alamıyorum. Benim derdim fotoğraf değil ki” dedi.
Muğla’nın Seydikemer ilçesinde düzenlenen yağlı güreşlerde rakibi Enes Doğan’ı yenip, başpehlivan olan İsmail Balaban, müsabakanın hemen ardından dinlenmeye çalışırken yanına gelip, kendisine sarılarak fotoğraf çektirmek isteyen bir hayranı ile tartışmıştı. Balaban ile hayranı arasındaki tartışma sosyal medyada gündem oldu. Başpehlivan İsmail Balaban da söz konusu görüntülerden sonra gelen eleştirilere memleketi Antalya’da İhlas Haber Ajansı aracılığıyla cevap verdi.

“Kendi evim ve seyircimin önünde birinci olmak için çalışmalarıma devam ediyorum”
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Konyaaltı ilçesinde bulunan spor salonunda çalışmalarına devam eden İsmail Balaban, “2023 yılında şu ana kadar 30 müsabakaya katıldım. Sezonun başından beri her zaman hedefimiz sevenlerimizi en iyi şekilde temsil etmektir. Bunu yer yer gerçekleştirdik, önemli başarılar elde ettim. Kırkpınar’da finalde kaybederek ikinci oldum. Herkesin hedefi burada birinci olmaktır, benim de hedefim birinci olmaktı. Sevenlerime şampiyonluk gururu yaşatmak istedim ama nasipte ikinci olmak varmış. Sezonumuz devam ediyor, önümüzde Elmalı güreşi var. Kendi evim ve seyircimin önünde birinci olmak için çalışmalarıma devam ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Sevenlerim için savaş veriyorum”
Yağlı güreşi, dünyanın en zor sporlarından birisi olarak tanımlayan Balaban, “Başarı ve başarısızlık, her şey sizin sorumluluğunuzda oluyor. Biz her zaman zinde ve gücümüzde olmak zorundayız. Bir müsabakada en az 5-6 rakibinizi yenmek zorundasınız. 30 dakikadan hesaplasak 3 saatlik bir enerji demek. Buna yönelik antrenmanlar yapıyoruz. Bir de güneş altında mücadele ediyoruz. Haftanın 6 günü antrenman yapıyoruz. Güne sabah saat 08.00’de başlıyorum. Sosyal hayatımız olmuyor, başarılı olmak için daha fazla fedakarlık yapmamız gerekiyor. Zirvede kalmak istiyorsanız bunu yapacaksınız. Ben de sevenlerimi mahcup etmemek adına daha fazla fedakarlık yapıyorum. Sahaya çıktığımda kendi başarımı düşünen birisi değilim. Sahaya çıktığım zamana benimle beraber sevinen birçok insan var, onları düşünerek er meydanına çıkıyorum. Sevenlerim için savaş veriyorum” cümlelerine yer verdi.

“Arabadan iner inmez fotoğraf mesaimiz başlıyor”
Sahada yaşadığı zorlukları da anlatan Başpehlivan Balaban, “Sıcağın altında güreşmek gerçekten kolay bir şey değil. Nabzın 200’leri geçtiği zamanlar oluyor. O an sağlıklı düşünmek zorlaşıyor. Sahanın içinde olduğu kadar sahanın dışında da zorluklar yaşıyoruz. İnsanlar beni seviyor, saygı duyuyor, hepsine çok teşekkür ediyorum. Fotoğraf çektirip sohbet etmek istiyorlar. Ben de elimden geldiği kadar onlara vakit ayırarak kırmamaya çalışıyorum. Başarılı olamadığımız zaman eleştiri alıyoruz. Bir yandan seyirciler sizinle fotoğraf çektirmek istiyor, her birine en az 1 dakika zaman ayırsak ben en az akşama kadar bir organizasyonda 500 kişi ile fotoğraf çektiriyorum. Bu çok zor bir olay. Ben insanları kırmıyorum, keşke herkes ile fotoğraf çektirsem. Ama ben bir tane kişiyim, herkese yetişemiyorum. Sahaya girdiğim andan itibaren sevgi seli ile karşılaşıyorum. Arabadan iner inmez fotoğraf mesaimiz başlıyor” değerlendirmesinde bulundu.

“Ben değişecek olsam er meydanlarına geri dönmezdim”
Seydikemer güreşlerinde başpehlivan olduğu mücadelenin hemen ardından bir hayranı ile arasında geçen fotoğraf diyaloğuna da açıklık getiren İsmail Balaban, “Biraz da beni anlayın, lütfen biraz kendiniz yerine koyun. Benim maça odaklanmam gerekirken fotoğraf çektirmeye gidiyorum. Bunu yerinde ve zamanında yapamıyoruz. Sevenlerimin olması bana gurur verir. Fotoğraf çektirmenin yeri ve zamanı var. Dün yaşanan olayda da aynı durum yaşandı. Ben sahaya geldiğim ilk dakikadan sonra fotoğraf çektirmeye başladım. Bir yandan anons yapılıyor, bizi sahaya davet ediyorlar, kıspetin paçalarını bağlamam lazım, benden fotoğraf talep ediyorlar. Sonra çektirelim diyorum, bu durumda bile alınıyorlar. İnsanlar bizi yanlış anlıyor. ’Bu Survivor’a gitti, sonra değişti, havalandı’ tarzında yorumlar yapılıyor. Kardeşim ben aynı İsmail Balaban’ım. Benim oraya gidiş amacım da ata sporumuzu daha çok kişiye sevdirmekti. Ben değişecek olsam er meydanlarına geri dönmezdim. Benim yerimde başkası olsa belki geri dönmezdi. ’İsmail Balaban bundan sonra bitti, bir daha geri dönmez’ dediler. Çok eleştiri ve yorum aldım. Ben bunlara kulak asmadım, ben nereden geldiğimi biliyorum. Ben köylü çocuğuyum. Kimse beni değiştiremez. Ben er meydanlarında sevenlerim için güreşmeye devam edeceğim. Her şeyin bir yeri zamanı vardır” açıklamasını yaptı.

"Hastayım, nabzım çok yüksek, nefes alamıyorum; benim derdim fotoğraf değil ki"
Er meydanına hasta bir şekilde çıktığını ve serum aldığını vurgulayan Balaban, “Çok kötüydüm, bir gün öncesinde Çanakkale’de ilk tura çıktım. Hasta halimle ilk turda çıkabilirdim ama ben hasta halimle güreştim. Güneşin altında üşüyordum. Ben sevenlerim için mücadele ettim. En az 500 kişi ile fotoğraf çektirdim, 500 kişi ile çektirdiğim fotoğrafı değil de bir kişi ile yaşanılan sorun konuşuldu. Ben buna üzülüyorum. İnsanların yorumunu okuduğum zaman daha çok üzülüyorum. Ben birinci oldum, yerden kalkacak gücüm yok, nefes almakta zorlanıyorum. Bir kişi gelerek fotoğraf çekinmek istediğini söyledi. Ben de bir dakika beklemesini istedim. Buna itiraz etti. Çektirmek zorunda olduğum yönünde sözler söyledi. Ben insanları kırmıyorum, yaklaşma üslubu önemlidir. Ben hastayım, nabzım çok yüksek, nefes alamıyorum; benim derdim fotoğraf değil ki. Emrivaki konuşulursa olmaz. Beni aşağıya çekmeye çalışıyorlar. Bu hakaret içerikli yorumlar hakkında gerekli hukuki sureci başlatacağız. Ben kimseye durduk yere tepki vermedim. Ben 10 yıldır İsmail Balaban’ım. Ben tuvalette bile fotoğraf çektiriyorum. Yemek yerken fotoğraf çekiniyorum” diyerek sözlerini noktaladı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.29 16:55:59
Son Düzenlenme Tarihi :