SON DAKİKA

logo

AÜ Deprem Çalıştayı Raporu: "Antalya’nın tarihi simgesi Yivli Minare depremde yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya"

Antalya’nın ilk İslami yapılarından 13. yüzyıla ait Selçuklu eseri Yivli Minare’nin muhtemel bir depremde yıkılma ile karşı karşıya olduğunu belirten Akdeniz Üniversitesi Rektörü Özlenen Özkan, “Son Deprem Çalıştayı’mızda şehrimizin simge yapılarından Yivli Minare gündeme gelmiştir. Yivli Minare’nin tarihi eser olması nedeniyle malzeme dayanımına yönelik sınırlı düzeyde testler yapılmıştır. Yapılan ön araştırmalar ne yazık ki Yivli Minare’nin güneye doğru yatık olduğunu ve muhtemel bir depremde yıkılma riski taşıdığını ortaya koyuyor” dedi.
Akdeniz Üniversitesi, Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerin ardından deprem etkilerinin en aza indirilmesi, binalar için yeni tasarım metotlarının geliştirilmesi, mevcut yapılar için önlem alınması ve toplumda deprem bilincinin oluşturulması amacıyla, “Öncelikli Alanlarda Altyapı Projesi Desteği” çağrısı çerçevesinde 15 milyon TL ile üniversite tarihinin en yüksek proje desteğini veriyor.

"Toplam proje destek miktarını 15 milyon lira olarak belirledik"
Akdeniz Üniversitesi olarak deprem konusuna verdikleri önemi Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinden 1 yıl önce Deprem Çalıştayı düzenleyerek ortaya koyduklarını belirten Özkan, “Ancak 50 bini aşkın vatandaşımızı kaybettiğimiz felaket bizlere bir kez daha depremin ülkemizin en önemli gündem maddelerinden biri olduğu gerçeğini hatırlattı. Biz de çevik bir yönetim anlayışının gereği olarak harekete geçtik ve bugün, muhtemel depremlerin etkilerinin en aza indirilmesi hedefi istikametinde altyapı projeleri desteği ile ilgili çağrıya çıkıyoruz. Toplam proje destek miktarını 15 milyon lira olarak belirledik. Bu çerçevede binalar için depreme dayanıklı yeni tasarım metotları, mevcut yapılar için alınabilecek önlemler, deprem konusunda toplumun bilgilenmesine katkı sağlayacak uygulamalar konularındaki bilimsel araştırma projelerini destekleyeceğiz” ifadelerine yer verdi.

“Hedefe yönelik, çıktı odaklı, topluma katkı sağlayan projeler hep önceliğimiz olmalı”
Proje süresi, ek süreler dahil en fazla 24 ay olacağını sözlerine ekleyen Özkan, “Gerçekten adeta zamanla yarıştığımız bu dönemde bu süreden daha kısa sürede projelerin sonuçlarının ortaya çıkmasını bekliyorum. 9 Mayıs’ta başlayacak başvuru sürecimiz 9 Haziran’a kadar devam edecek. Başvurularla ilgili değerlendirme sürecimizin ardından ise 11 Temmuz’da sonuçları ilan edeceğiz. Bilimsel araştırma projelerini toplumun ihtiyaçlarına cevap veren çözümler üretmek amacıyla başlatılan çalışmalar olarak değerlendirmeliyiz. Göreve başladığımdan itibaren vurguladığım önemli bir nokta var: Hedefe yönelik, çıktı odaklı, topluma katkı sağlayan projeler hep önceliğimiz olmalı. Bu açtığımız proje çağrısı da bunun bir göstergesi” dedi.

“Yivli Minare’nin güneye doğru yatık olduğu görüldü”
Türkiye’nin deprem kuşağında yer almasının tarihi yapılar için büyük tehlike oluşturduğunu belirten Özkan, şöyle devam etti:
“Son Deprem Çalıştayı’mızda da bu konu şehrimizin simge yapılarından Yivli Minare özelinde gündeme gelmiştir. Yivli Minare’nin tarihi eser olması nedeniyle malzeme dayanımına yönelik sınırlı düzeyde testler yapılmıştır. Yapılan ön araştırmalar ne yazık ki Yivli Minare’nin güneye doğru yatık olduğunu ve muhtemel bir depremde yıkılma riski taşıdığını ortaya koyuyor. Tarihi yapılarımızı korumak adına hangi tarihi yapıların riskli olduğunun tespiti ve gerekli güçlendirme çalışmalarının yapılması çok önemli. Bu vesileyle tarihi yapılarımızın deprem dayanımıyla ilgili bir çalışma yapılması için de buradan çağrıda bulunmak istiyorum. Çünkü bilim insanları olarak sahip olduğumuz bilgi, beceri ve birikimleri kullanarak topluma fayda sağlayacak bilimsel araştırma projeleri geliştirmek ve bu projelerinin sonuçlarını hayata aktarmak, bizim görevimizdir.”
Özkan konuşmasını şu sözlerle tamamdı: “Bilimsel araştırma projelerimiz tamamlandığında sadece birer sonuç raporu veya makale olarak kalmamalı, proje çalışmalarının sonuçları topluma dokunacak şekilde hayata geçirilmelidir. Bu proje destek çağrımızla, kağıt üzerinde kalmayacak, gerçekten toplumda bir değişim oluşturacak projelerin filizleneceğine inanıyorum.”

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.04 13:26:15
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Isparta’da hemşire eşini öldüren kocanın yargılanmasına başlandı

Isparta’nın Eğirdir ilçesinde 2 çocuğunun annesi Selver Bulut’u öldürdüğü iddiası ile tutuklanan Mustafa Bulut’un yargılanmasına başlandı. Mahkemede tanık olarak dinlenen çiftin oğlu, babasından şikayetçi olmadığını söyledi, duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Hakkında "kadına, eşe karşı kasten öldürme" suçuyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Mustafa Bulut, Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesinde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya sanığın oğullarından Can Bulut katıldı.
Duruşma öncesi mahkeme başkanı tarafından çiftin çocuklarından Can Bulut’a, "Sanıktan şikayetçiysen seni müşteki olarak kabul edeceğim. Şikayetçi değilsen tanık olarak dinleyeceğiz. Kararını ver" diye soruldu. Can Bulut, "Bu olayda asıl mağdur babamdır. O yüzden şikayetçi değilim" dedi. Mahkeme başkanı tanıklık yapması için salon dışında beklemesini istedi. İşitme sorunu olan ve duruşma salonunda söylenenleri güçlükle duyan sanık Mustafa Bulut, savunmasını kendi tutacağı Antalya Barosundan bir avukat vasıtası ile yapmak istediğini, bu nedenle süre verilmesi talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti talebi yerinde bularak sanığa süre verilmesine karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Olay, 11 Aralık 2022 günü Isparta’nın Eğirdir ilçesi Sekibağ Mahallesi’nde sabah saat 04.30 sıralarında yaşandı. Eğirdir Kemik Eklem Hastalıkları Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesinde görevli hemşire Server Bulut (48), eşi M.B. tarafından silahla vuruldu. 2 çocuk annesi Bulut, olay yerinde hayatını kaybetti.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.23 16:12:28
Son Düzenlenme Tarihi :





Hedef: Kepez'e 30 bin zeytin fidanı

Kepez Belediyesi, tarımsal üretime ve doğanın korunmasına dikkat çekmek amacıyla zeytin bahçesi kurma seferberliğini sürdürüyor. Proje ile Kepez’e 30 bin zeytin fidanı dikilmesi planlanıyor.

Kepez Belediyesi, iklim değişikliğiyle önemi artan tarımsal üretimde ve doğanın korunmasında örnek bir çevreci projeye imza atıyor.  

Son 15 yılda ürettiği 544 mahalle parkıyla, sınırları içerisindeki şehir ormanları ile fabrika yerleşkelerinde yaptığı kent parkı projeleriyle ilçenin yeşil dokusunu artıran Kepez Belediyesi, çevre yatırımlarının merkezine ise geleceğin gıdası olarak görülen zeytini alıyor.

İMARLI ALANLARDA KALAN AĞAÇLAR KURTARILIYOR
Bu kapsamda imarlı alanlarda kalan zeytin ağaçları kesilmekten kurtarılıyor.  Kurtarılan ağaçlar ise parkların, bahçelerin ve caddelerin peyzajında kullanılıyor.  Mevcut yeşil dokuyu koruyan bu çalışmayla bugüne kadar yüzlerce zeytin ağacının kesilmesi önlendi.
İmarlı alanlarındaki mevcut zeytin ağaçlarını odun olmaktan kurtaran Kepez Belediyesi, tarımsal üretimi teşvik etmek amacıyla da zeytin bahçeleri kuruyor.  

KEPEZ TARİHİ MİRASINA SAHİP ÇIKIYOR
Kepez ilçesi, Perge Antik Kenti'ne bağlı büyük bir zeytinyağı üretim köyü olan Lyrboton Kome’ye ev sahipliği yapıyor. Bu tarihi mirasının bilinciyle zeytine sahip çıkan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü,  zeytin bahçesi projesini başlattı. Park ve Bahçeler Müdürlüğü, proje kapsamında İlçenin kırsal bölgelerindeki belediye ait arazilerde zeytin bahçeleri oluşturuyor. Belediyenin zeytin bahçelerine 30 bine yakın fidanın dikilmesi planlanıyor.

ORMAN ÇİFTLİĞİNE ZEYTİN BAHÇESİ
Kepez Belediyesinin önemli çevreci projelerinden birisi olan ve Kirişçiler Mahallesi’nde 180 dönüm araziye kurulan Antalya Orman Çiftliği de zeytin bahçesine dönüştürülüyor. Çiftlik arazisine daha önce 2 bin adet zeytin fidanı dikilmişti. Park ve Bahçeler Müdürlüğü çalışanları, çiftlik arazisinde 4 bin adet zeytin fidanını daha toprakla buluşturuyor.  Böylelikle Antalya Orman Çiftliği’nde 6 bin zeytin fidanından oluşan bir bahçe kurulmuş olacak.

Belediyenin, Duacı Mahallesi’ndeki 30 dönümlük arazisine de 600 ağaçtan oluşan zeytin bahçesi kazandırıldı.

KEPEZ’DE ZEYTİN SEFERBERLİĞİ
Başkan Hakan Tütüncü, tarımsal üretimi teşvik etmek ve doğanın önemine dikkat çekmek amacıyla zeytin bahçesi projesini başlattıklarını söyledi. Geleceğin gıdası olarak görülen zeytinle ilgili Kepez’de adeta bir seferberlik başlattıklarını belirten Başkan Tütüncü, açıklamasında şunları kaydetti:
“İmar alanlarında kalan zeytin ve diğer ağaçları, kesilmeleri yerine sökerek,  naklettiğimiz yeşil alanlarda yeniden toprakla buluşturuyoruz.
Kirişçiler Mahallemizde 180 dönüm araziye kurduğumuz Antalya Orman Çiftliğimizde, tarımsal üretime dikkat çekmek amacıyla buğday ve karpuz ekimi gerçekleştirmiştik. Tarımsal üretimi destekleyen bu projemize bir halka daha ekliyoruz. Şimdi de kırsal bölgelerdeki arazilerimizde zeytin bahçeleri kuruyoruz. Peygamber Efendimiz’in (SAV), ‘Kıyamet kopsa bile, o zaman elinizde bir fidan bulunuyorsa ve onu dikmek için de bir engel yoksa derhal o fidanı dikin.’ diye buyurdu. Belediye olarak elimizin değdiği her yere zeytin fidanı dikerek hem Peygamber Efendimiz’in buyruğunu yerine getiriyoruz hem de üretimi teşvik ediyoruz.

ANTALYALILARA ZEYTİN FİDANI DİKİN, ÇAĞRISI
 Hedefimiz, 30 bine yakın zeytin fidanını toprakla buluşturmak. Bu hedef için azimle çalışıyoruz.  Zeytin; bereket, bolluk demek.  Oluşturduğumuz zeytin bahçelerinin bereketini, buğday ekiminde olduğu gibi yine kent sakinlerimizle paylaşacağız. Antalyalıları, evlerinin bahçelerine zeytin fidanı dikerek, zeytin seferberliğimize destek olmaya davet ediyorum.
Doğayı koruyan, üretimi destekleyen projelerimize yenilerini eklemeye devam edeceğiz.”


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.11.01 10:17:56
Son Düzenlenme Tarihi :