SON DAKİKA

logo

Antalya’da dün savaş alanına dönen sahilde bugün sıcak hava keyfi

Antalya’da dün sağanak yağışın etkisiyle adeta savaş alanına dönen dünyaca ünlü Konyaaltı sahili, bugün sıcak hava ile birlikte turist ve vatandaşların akınına uğradı. Kayalıklardan denize atlayanlar ve kürek sörfü yapanlar renkli görüntüler oluşturdu. Varyant seyir terası ise yasak olmasına rağmen adrenalin sever yamaç paraşütçülerin uğrak yeri olmaya devam etti.
Antalya’da dün etkili olan sağanak yağmur ve fırtına dünyaca ünlü Konyaaltı sahilini adeta savaş alanına çevirmişti. Bugün ise sıcak ve güneşli havayla beraber yerli ve yabancı vatandaşlar Konyaaltı Sahiline gelerek sıcak havanın keyfini sürdü. Öğle saatlerinde hava sıcaklığı 19 derece, deniz suyu sıcaklığının 20 derece ölçüldüğü kentte vatandaşlar denize girerek, güneşledi. Bazı turist ise dün dalgaların yıktığı cankurtaran kulelerinin yanında güneşlendi. Denizde kürek sörfü yapanlar da renkli görüntüler oluştururken. Bazı tatilciler ise zamanını sıcak kumsalın üzerinde kitap okuyarak değerlendirdi.
Öte yandan, varyant seyir terası, yasak olmasına rağmen adrenalin sever yamaç paraşütçülerin uğrak yeri olmaya devam etti. Ayrıca falezlerin alt kısmında bulunan kayalıklardan denize atlayanlar dikkati çekti.

"Bugün bakarsın yağmur yağar , diğer gün bakarsın sel götürür"
Konyaaltı sahiline gelen vatandaşlardan Cengiz Başsoy şunları dile getirdi: "Antalya’nın genel özelliği bu. Bugün bakarsın yağmur yağar , diğer gün bakarsın sel götürür. Ama biz bunu bildiğimiz için şu an buradayız. Çekirdek, çayımız ve kahvemiz var güneşin tadını çıkartıyoruz. Denize girmedik, daha vakti var”.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.07 13:53:03
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Burdur'da aranan 42 firari tutuklandı

(İHA) - Burdur İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından Nisan ayının ilk yarısında yapılan asayiş uygulamalarında farklı suçlardan yakalanan 42 firari tutuklanarak cezaevine gönderildi.
  Burdur İl Emniyet Müdürlüğü tarafından 1 Nisan-14 Nisan 2023 tarihleri arasında yapılan asayiş uygulamalarında; 3 adet kesici alet (bıçak-pala), 2 adet tabanca, 5 adet ruhsatsız av tüfeği ele geçirildi ve toplamda 4 şahıs hakkında "6136 sayılı Kanun'a muhalefet" suçundan adli işlem yapıldı.
  Mal varlığına karşı işlenen suçlar ile mücadele edilmesi ve vatandaşların maddi zararlarının giderilmesi amacıyla yürütülen çalışmalarda; meydana gelen 10 hırsızlık olayının tamamı aydınlatıldı ve olaya karışan 6 şüpheli yakalanarak haklarında adli işlem yapıldı.
  Aranan şahısların yakalanması amacıyla yürütülen çalışmalarda farklı suçlardan (hırsızlık, kasten yaralama, tehdit vb.) aranması olan toplamda 48 şahıs yakalanarak adli makamlara sevk edildi, 39 şahıs tutuklandı, 9 şahıs ise işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.
  Yakalanan şahıslardan "parada sahtecilik" suçundan 16 yıl 11 ay hapis cezasıyla aranan 1 şahıs ve "hırsızlık" suçundan 5 yıl hapis cezasıyla aranan 2 şahıs tutuklanarak cezaevine teslim edildi.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.18 10:55:03
Son Düzenlenme Tarihi :





Sığla ağacı Antalya, Muğla, Denizli, Isparta ve Burdur bölgesinde bulunuyor

Halk arasında günlük ve amber ağacı olarak da bilinen (Hamamelidaceae familyasına mensup Liquidambar Orientalis Miller) Ülkemiz dışında sadece Rodos Adası'nda rastlanan, Antalya, Muğla, Denizli, Isparta ve Burdur bölgesine özgü ülkemizin en gözde relik ve endemik türlerinden biri olan Anadolu Sığla ağaclarından, kadimden gelen yöntemlerle elde edilen, Sığla yağı (Styrax Liquidus) binlerce yıldan beri şifa ve güzel koku yaymaya devam ediyor.
Yüz yıllarca yaşayabilen sığla ağacı uygun koşullarda 35-40 metreye uzunluğa ulaşabilirken, bataklık alan, vadi, akarsu ve dere kenarları, deniz kıyısı gibi nemli ve taban suyu yüksek yerleri seviyor.
ÜRETİMİ MEŞEKKATLİ VE UZUN SÜRELİ
Sığla yağı elde etmek için bahar aylarında ağacın gövdesine çizikler çizilir. Temmuz ayından itibaren gövde üzerinde biriken salgı ve kabuklar özel bıçaklar ile kazınarak toplanır. Bu salgı ve kabuklar sıcak su ile kaynatıldıktan sonra özel preslerde sıkılarak sığla yağı elde edilir. Sığla yağının bileşiminde kokusunu veren sinnamik asit, uçucu yağlar ve reçine bulunur.
Meşakkatli ve uzun süren Sığla yağı üretiminin, uzman ekiplerce belirlenen ağaçta kabuk sıyırma işlemi ile başlanıp 50-70 santimetre yüksekliğinde, 10 cm genişliğinde, dış kabuk kısımları yontulmak suretiyle “kızıllatma" denilen işlem yapılıyor. 
Yapılan bu işlemden bir ay sonra “kızıllatma" yapılan tabaka boyunca 4-5 santimetre genişliğinde, 3-4 milimetre derinliğinde “göz çekme" adı verilen damar açma işlemine geçiliyor.  Damar açıldıktan 1-2 hafta sonra, yara sathını onarmak isteyen ağacın oluşturduğu "sur" adı verilen reçine sathı kaşıkla, belli zaman aralıklarında sıyrılarak alınmaya devam ediliyor. Damarlarda biriken yağ ve kabuk yongaları, damar boyutları değiştirilmeden yine kaşık denilen aletle sıyrılarak alınıyor. "Sur arkası" ismi verilen bu işlem Temmuz ayı başlarında sona eriyor.
Biriken sığla yağı sıyrılarak "margun"adı verilen kıl torbalara toplanıyor. "Sefer" adı verilen bu işleme Ekim ayı başına kadar devam ediliyor. Ekim ayı sonu ile Kasım ayı ortalarına kadar damarlarda toplanan yağ ve ağacın dip kısımlarına akarak oluşan, yağ karışımı yonga kaynayan kazandaki sıcak suya koyularak 2-3 dakika kadar kaynatılma işleminden sonra presleme işlemine geçiliyor. Presleme sonucu çıkan bileşik bir havuzda toplanarak dinlendirilmeye alınıyor. Bu işlem sonra suyun üstüne çıkarak ayrılan Sığla yağı satışa hazır hale geliyor.  
Ekonomik değeri çok yüksek olan sığla yağı, kozmetik, ilaç, kimya ve gıda sanayisi için binlerce yıldır, önemli bir hammadde kaynağı olarak kullanılırken dünya piyasalarında “Türk sitiraksı" olarak tanınıyor.
SIĞLA YAĞI BİRÇOK HASTALIĞA İYİ GELİYOR
Özellikle cilt hastalıklarında, kesi, yara ve yanıklarda çok etkili olan Sığla yağı, iyi bir antiseptik ve parazit öldürücü özellikte olup, astım, bronşit gibi solunum yolu ve akciğer hastalıklarında, pomat ve yakı halinde uyuz ve mantar gibi cilt rahatsızlıklarında, ağrı dindirici, İltihapları giderici, stres ve uyku sorunlarını azaltıcı, zihin açıcı, saç canlandırıcı olarak geleneksel ve modern tıp tarafından kullanılmakta. Buhur olarak kullanılan yongalar köz üzerine atıldığında bedeni rahatlatıcı koku yayması nedeni ile tütsü olarak tercih edilmekte.
* Orman Genel Müdürlüğü​

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.08.13 11:04:52
Son Düzenlenme Tarihi :