SON DAKİKA

logo

Tomruk yüklü kamyon bariyerlere girdi: 1 ölü

Antalya’nın Manavgat ilçesinde kamyonun bariyerlere çarparak devrilmesi sonucu meydana gelen kazada, ağır yaralanan kamyon sürücüsü hastanede yaşamını yitirdi. Güvenlik kamerasına yansıyan kazada, kamyonun hızlı olmadığı ve bariyerlere doğru hareket ettiği görüldü.
Kaza; Manavgat-Alanya D-400 ..

Antalya’nın Manavgat ilçesinde kamyonun bariyerlere çarparak devrilmesi sonucu meydana gelen kazada, ağır yaralanan kamyon sürücüsü hastanede yaşamını yitirdi. Güvenlik kamerasına yansıyan kazada, kamyonun hızlı olmadığı ve bariyerlere doğru hareket ettiği görüldü.
Kaza; Manavgat-Alanya D-400 Karayolu Tekandız mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Alanya istikametine gitmekte olan Soner Ayar’ın kullandığı 07 BER 576 plakalı tomruk yüklü kamyon, refüjdeki bariyerlere çarparak devrildi. Kazanın ardından yol kenarında bulunan dinlenme tesisindeki vatandaşlar kaza yerine koşarken, yola dökülen tomrukların bir başka kazaya sebep olmaması için ellerinde telefonlarının ışıklarıyla yoldan geçen araçları uyarmaya çalıştı.

Tur aracı duramayarak kaza yaptı
Vatandaşların çabaları tur aracının kaza yapmasını önleyemedi. Volkan Sağaç’ın kullandığı 34 ABK 872 plakalı tur minibüsü, vatandaşların çabalarına rağmen hızını kesmezken, kamyonun devrildiği yeri 100 metre geçtikten sonra yol kenarında bulunan vatandaşın karpuz tezgahı olarak kullandığı römorka çarptıktan sonra çalılıklar arasına girdi.

Kamyon sürücüsü itfaiye ve 112 Sağlık ekibi tarafından çıkarıldı
Kazanın ardından olay yerine gelen Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Manavgat Birimine bağlı kurtarma ve 112 Sağlık ekibi, kamyon sürücüsünü bulunduğu yerden çıkararak ambulansa aldı. Ambulansta yapılan müdahalenin ardından en yakın özel hastaneye kaldırılan 44 yaşındaki kamyon sürücüsü, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Diğer taraftan yaralanan tur minibüs sürücüsü, aracının başından ayrılmamak ve hastaneye gitmemek için 112 Sağlık ekibini uğraştırdı. Ekipler minibüs sürücüsünü ikna edip hastaneye götürdü.

Kaza anı güvenlik kamerasında
Kaza anı ise bir işletmenin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde kamyonun ışıklara geldiğinde hızlı olmadığı, yavaş giderek bariyerlere çarptığı görüldü.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.02 14:29:55
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Koreliler Hatay’da Kore gazileri için yeni ev inşa etti

Depremin yerle bir ettiği Hatay’a yardım eli uzatan Koreliler, Kore gazilerini unutmayarak, asrın felaketinde evleri yıkılan gaziler için yeni ev inşa etti.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde yerle bir olan Hatay’a dünyanın dört bir yanından destek gelmeye devam ediyor. Türkiye’de yaşayan Korelilerin 2009 yılında kurdukları Koreliler Derneği, vefa örneği gösterdi. Dernek, Kore gazilerinin yıkılan evlerini yeniden inşa ederek, hasar gören evlerin onarımını yaptı. Türkiye Kore Gazileri Anma Topluluğu’nun “Depremzede Kore Gazilerine Destek Projesi” çerçevesinde Kore gazileri için yapılan konutların açılışı Hatay’ın Bahçeköy Mahallesi’nde düzenlenen törenle gerçekleşti. Törende rahmetli Kore gazisi Salim Alkan’ın depremde yıkılan evinin yerine yeniden inşa edilen prefabrik konut, Alkan’ın eşi Meryem Alkan’a teslim edildi. Proje çerçevesinde rahmetli Kore gazisi Ali Çekmen’in eşinin yaşadığı evin depremde hasar gören kısmı da yeniden inşa edilerek teslim edildi. Kore gazisi İzzettin Alkan’ın depremde yıkılan evinin yeniden inşa süreci devam ederken, Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından yer tahsisi yapılan Hatay Muharip Gaziler Derneği’nin yeni binasının inşası ise önümüzdeki ay başlayacak.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’a ve Türkiye Kore Gazileri Anma Topluluğu başkan ve üyelerine teşekkür eden Türkiye Muharip Gaziler Derneği Genel Başkanı Beyazıt Yumuk, 1950’de başlayan Türk-Kore kardeşliğinin 6 Şubat’ta yaşanan deprem sonrası da devam ettiğini belirterek, “Kardeşlik sadece kan bağıyla olmuyor. Geçmişte kader birliği yaptığımız Koreli kardeşlerimiz, bugün 1950-1953 yılları arasında Kore halkının bağımsızlık mücadelelerinde yanlarında olan kahramanlara bir ahde vefa göstererek gazilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak üzere bizim yanımızdalar. Kore’de verdiğimiz 890 şehit ve 21 bin 212 gazimizin fedakarlıklarına karşı göstermiş oldukları vefadan dolayı kendilerine teşekkür ediyoruz” dedi.
Türkiye Kore Gazileri Anma Topluluğu Genel Sekreteri Osman Sooyong OH ise, depremden sonra bölgenin halini gördüklerinde 1950 yılında yaşanan Kore Bağımsızlık Savaşı’ndaki bölgenin durumuna benzettiklerini, bu yüzden çok üzüldüklerini söyledi. OH, “1950 yılında Kore’ye gelen kardeşlerimiz nasıl canlarını feda ettiyse biz de aynı şekilde deprem sonrası Türk halkına yardım etmek zorunda olduğumuzu hissettik. Türk devleti ve Kore gazilerimizle birlikte yürümeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Törene Hatay Büyükşehir Belediye Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Ahmet Kilisli, Türkiye Kore Gazileri Anma Topluluğu Başkanı Kyubaek Cho, Koreliler Dernek Başkanı Younghoon Kim, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Genel Başkanı Beyazıt Yumuk, Muharip Gaziler Derneği Hatay İl Başkanı Ramzi Bakır, Kore gazileri ve yakınları katıldı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.09.24 19:03:57
Son Düzenlenme Tarihi :





Akdeniz’de mikroplastik alarmı: "Her 1 kilometre karede 8 milyonun üzerinde mikroplastik tespit edildi"

Son yıllarda tüm dünyayı tehdit eden, artık insan vücudunda bile ortaya çıkan mikroplastikler, giderek Mersin ve Akdeniz için de büyük bir sorun haline geldi. Son dönemde kıyı şeridinde bile gözle görülür şekilde plastik atıkları görülürken, yapılan çalışmada Mersin Körfezi’nde her 1 kilometre karede 8 milyonun üzerinde mikroplastik tespit edildi.
Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Mersin Şubesi Başkanı Sinan Can, denizlerin gün geçtikçe kirlendiğini belirterek, "Bütün ülkelerin topyekun olarak bu kirlilik kaynaklarını görmesi ve denizel ortamların korunması için çalışmaların yapılması gerekmektedir. Eğer denizler temiz tutulmazsa insanlar denizleri kullanamayacak ve turizmin gelişimi ya da ilerlemesinde de set vurabileceğini söyleyebiliriz" dedi.
Son dönemde Mersin sahillerindeki kirlilik gözle görülür şekilde artarken, özellikle plastik ve mikroplastikler büyük bir tehdit oluşturuyor. Yıllardır küresel bir sorun haline gelen mikroplastikler artık Mersin ve tüm Akdeniz için de büyük bir tehdit olmaya başladı. Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nin Mersin Körfezi’nde yaptığı bir çalışmada, her 1 kilometre karede 8 milyonun üzerinde mikroplastik tespit edildi.

"Deniz kirliliği son yıllarda gözle görülür bir şekilde artmış bulunmaktadır"
Oluşan kirlilikle ilgili konuşan ÇMO Mersin Şube Başkanı Sinan Can, Mersin’in 321 kilometre kıyı şeridine sahip bir il olduğunu söyledi. Bunun 108 kilometresinin doğal kumsallardan oluştuğunu kaydeden Can, "Mersin yapısına baktığımız zaman batısında turizm ve tarım faaliyetlerinin yoğun olarak gerçekleştiği bir kent. Doğusunda ise sanayinin ve liman faaliyetlerinin gerçekleştiği bir kent. Böyle bir kentin deniz üzerinde ya da sucul ortamlar üzerindeki baskının çok fazla olması zaten beklenen bir durumdur. Deniz kirliliği ise son yıllarda özellikle gözle görülür bir şekilde artmış bulunmaktadır. Keza bu hem deniz çöpü hem de mikroplastikler noktasında önem arz etmektedir. İnsanlar denizleri kullandığı zaman, denizlere girdiği zaman denizlerde gördükleri atıkları ya da çöplerden doğrudan etkilenmektir. Bu açıdan deniz kirliliği son yıllarda artan bir kirlilik olarak karşımıza çıkmaktadır" diye konuştu.

"Her 1 kilometre karede 8 milyonun üzerinde mikroplastik var"
Kirliliğin farklı nedenleri olduğunu vurgulayan Can, "Bunlar karasal ve deniz faaliyetlerinden kaynaklı nedenler. Bir de tabii gelişen sektörlerin de deniz kirliliğine olan etkileri var. Fakat gerçekleştirilen tahminlere göre deniz kirliliğinin sebeplerinden yüzde 80’i karasal kaynaklı olduğu belirtiliyor. ODTÜ Deniz Bilimleri’nin yapmış olduğu kirlilik ölçümleri projesinde Mersin Sahili’nde 9 pilot bölge seçildi. Kirliliklere bakıldığı zaman yüzde 78,8 ile yüzde 98 arasında plastik kaynaklı olduğu görülüyor. Zaten deniz kirliliğinin en önemli noktalarından birisi de plastik kaynaklı. Bu plastik kaynakların da karasal noktadan geldiği belirtilmektedir. Diğer yandan Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nin Mersin Körfezi’nde yapmış olduğu bir çalışmaya göre ise her 1 kilometre karede 8 milyonun üzerinde mikroplastik tespit edilmiş. Bu da çok can alıcı bir veri" şeklinde konuştu.

"Deniz kirliliği giderek artıyor"
Gerçekleştirilen araştırmada Akdeniz Körfezi’nde deniz kirliliğinin giderek arttığının gözlendiğinin altını çizen Can, "Bu artışa nazaran tabii bunun önlenmesi, sağlıklı denizlere girilmesi açısından ciddi çalışmaların yapılması gerekir. En önemlilerinden birisi de farkındalık çalışmaları ve eğitim çalışmaları. Mersin’de bu çalışmaların giderek artırılması gerekmektedir. Diğer yandan, bizim denizlerimize ulaşan su kaynaklarımız derelerimiz, ırmaklarımız var. Buralarda ciddi anlamda kirlilik kaynağı olarak görülmektedir. Buralardan gelen kaynakların da önlenmesi son derece önemli. Nehirlerimiz ve derelerimize yapacağımız kirlilik baskıları doğrudan denizel ortamda biz onun karşılığını görebilmekteyiz. Sadece Mersin özelinde değil, bölgesel hatta ulusal olarak değerlendirmemiz gereken bir konu. Çünkü eğer bunu bölgesel olarak değerlendirirsek yalnızca Mersin’i düşünmüş oluruz. Fakat bu kirlilik kaynakları birçok noktada var" ifadelerini kullandı.

"Temiz tutulmazsa insanlar denizleri kullanamayacak"
Türkiye’de yasa ile denizlerin kirlenmesinin önüne geçildiğini dile getiren Can, "Hatta uluslararası sözleşmelere de taraf bir ülkeyiz. Yani denizlerimizin kirlenmesini doğrudan önleyebilecek olan uluslararası sözleşmelere de tabiyiz. Bütün ülkelerin topyekun olarak bu kirlilik kaynaklarını görmesi ve denizel ortamların korunması için çalışmaların yapılması gerekmektedir. Bu da son derece önemli. Giderek dikkati de o yöne çeken bir alan olarak görüyoruz. Mikroplastikler yapılan çalışmalarda görüyoruz ki denize girdiğimiz esnada yutulan sulardan ya da farklı noktalardan canlı bünyesine doğrudan girebilen maddeler olarak görüyoruz. Çünkü çok küçük boyutta kirlilik kaynakları bunlar. Diğer yandan da deniz canlıların gözle görülemeyecek boyutta olan bu kirlilikleri besin kaynağı olarak görüp yutarak, besin zincirine dahil edilmesi gibi bir tehlikeyle karşı karşıyayız. Diğer yandan deniz canlıların nesillerinin tükenmesine ya da azalmasına da sebep olur. Yani çok boyutlu bir nokta. Kirlilik kaynakları arttıkça, kirlilik gözle görülür bir şekilde arttıkça insanlar denizi kullanamaz hale gelecekler. Bu nedenle denizlerin temiz tutulması özellikle turizm faaliyetleri çerçevesinde oldukça önemli. Eğer denizler temiz tutulmazsa insanlar denizleri kullanamayacak ve turizmin gelişimi ya da ilerlemesinde de set vurabileceğini söyleyebiliriz" dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.03 11:13:56
Son Düzenlenme Tarihi :