SON DAKİKA

logo

Kemer’de “Türkiye Çevre Haftası” etkinlikleri düzenlendi

Türkiye Çevre Haftası Etkinlikleri kapsamında Kemer’de program düzenlendi. Çeşitli etkinliklerin yapıldığı programda Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, anaokulu öğrencileriyle Kemer Belediyesi Halk Plajı’nda göndere mavi bayrak flaması çekerken ilçede bulunan turistik tesisler sıfır atık programları ile ilgili sunumlar yaptı
 
Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında Kemer Belediyesi tarafından Mustafa Ertuğrul Aker Parkı’nda düzenlenen programa, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer Belediyesi Başkan Yardımcısı Baki Yalın, CHP Kemer İlçe Başkanı Hüsnü Ünal, Kemer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Derya Baytekin, Kemer Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Serap Minta, Kemer Belediyesi Zabıta Müdürü Erhan Kurtoğlu, Kemer Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü Gencay Kayrak, muhtarlar, Kemer Belediyesi Ülker-Orduvar Akman Kreş ve Gündüz Bakımevi öğretmenleri ile öğrencileri ve davetliler katıldı.
 
Anaokulu öğrencilerinin çevre haftasıyla ilgili şarkılar söylemesiyle başlayan programda çocuklara evlerinde bakıp toprağa dikmeleri için örümcek bitkisi dağıtıldı.
 
Kemer’de turizm sektörüne hizmet eden bazı otellerin de destek verdiği programda, Kemer Belediyesi Hizmet Alanı’nda atıl vaziyetteki atıklardan yapılan sanat eserleri ve Kemer Belediyesi Ülker-Orduvar Akman Kreş ve Gündüz Bakımevi öğrencilerinin “eko okul” projesi kapsamında atıklardan yaptığı eserler sergilendi.
 
Programda, Mavi Bayrak Koordinatörlüğü’nün istediği 33 kriteri tamamlayan Kemer Belediyesi Halk Plajı’na mavi bayrak asıldı. Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, mavi bayrağı göndere anaokulu öğrencileriyle birlikte çekti.
 
Programda açıklama yapan Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer’de geçen sene 48 mavi bayrak sayısının bu yıl 49’a yükseldiğini söyledi.
 
Kemer plajlarının dünyanın en güzel plajları arasında bulunduğunun altını çizerek “Bu sene mavi bayrağımızı anaokulu öğrencilerimizle göndere çektik. Çocuklarımızda da çevre bilinci gelişsin diye çalışıyoruz. Bu konuda da emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Belediyemiz tarafından atık malzemelerden de sanat eserleri sergilendi. Belediye olarak farkındalık oluşturmak için izmarit şeklinde bir izmarit kutusu yaptık. Üzerine de hem Türkçe hem İngilizce “İzmaritsiz bir Kemer için yere atma kutuya at” yazdık. Bunlar doğa için yapılan güzel şeyler. Çevre bilinci oluşturmak için projeler üretmeye devam edeceğiz.” dedi.
 
Kemer Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Serap Minta da “2021 yılında Kemer Belediye Başkanımız Necati Topaloğlu’nun talimatıyla Mustafa Ertuğrul Aker Parkı sahilindeki Kemer Belediyesi Halk Plajı’na mavi bayrak astık. Bu sene üçüncü yılımız. Plajımızda, engelli vatandaşlarımız da olmak üzere herkese daha güvenli, sağlıklı ve temiz bir plaj ortamı sağlıyoruz. Atık yönetimi olan ve cankurtaranımızda gün boyunca görev yaptığı bir plajımız var. Desteklerinden dolayı Belediye Başkanımız Necati Topaloğlu’na teşekkür ediyorum.” diye konuştu. -bld.bsn.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.06 13:17:19
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Uzmanından okullardaki enfeksiyon artışını önlemek için alınabilecek önlemler

Okulların açılması ile beraber kapalı alanlarda geçirilen vaktin artığını ve okula gitmeye başlayan öğrencilerin ailelerini en çok tedirgin eden konunun çocukların yakalanabileceği hastalıklar olduğunu belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Çağlar Erol, “Okullarda hijyenik ortamla..

Okulların açılması ile beraber kapalı alanlarda geçirilen vaktin artığını ve okula gitmeye başlayan öğrencilerin ailelerini en çok tedirgin eden konunun çocukların yakalanabileceği hastalıklar olduğunu belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Çağlar Erol, “Okullarda hijyenik ortamların sağlanması önem taşıyor. Okullar açılalı henüz bir kaç hafta olmuşken enfeksiyonlardaki artış gözle görülür oranda” dedi.
Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Çağlar Erol, hastalık riskini en aza indirmek için alınabilecek önlemlere dikkat çekerek bilgilendirmelerde bulundu. Okulların yeni bir eğitim-öğretim yılına başlamasının aileler için de bir dizi sağlık önlemlerini beraberinde getirdiğini dile getiren Uzm. Dr. Erol, ailelerin alması gereken sağlık önlemlerini anlattı.

“Aşılar ve aşı takibi önem taşıyor”
Çocukların aşı takiplerinin yapılmasının önemine değinen Uzm. Dr. Erol, “Aşılar çocukları birçok bulaşıcı hastalığa karşı korur. Covid-19 pandemisinin etkileri halen aklımızda iken, bulaşıcı hastalıklara karşı en güçlü kalkan olan aşıların takibini yakından yapmalıyız. Çocuklar için uygun yaş ve dozlarda aşıları yenilemek, hem toplumun hem bireyin bağışıklık seviyesini yükseltir” diye konuştu.

“Çocuklara el yıkama alışkanlığı kazandırılmalı”
Hijyenin çocukların okullarda ve evlerinde sağlıklı kalmalarının temel taşı olduğuna vurgu yapan Uzm. Dr. Erol, “Çocuklara el yıkama alışkanlığı kazandırmak, bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemeye yardımcı olur. Ağız hijyeni de unutulmamalı. Ayrıca okullarda hijyenik ortamların sağlanması da önemlidir. Okullar açılalı henüz bir kaç hafta olmuşken enfeksiyonlardaki artış gözle görülür oranda olmaktadır. Bu tamamen birlikte vakit geçirmekten, toplu olarak aynı ortamı paylaşmaktan kaynaklanmaktadır. Bireysel olarak enfeksiyondan çocuğumuzu korumak için yapabileceğimiz en kolay yöntemlerden biri ise hem kendisinin hem bulunduğu fiziksel ortamın hijyen standartlarını optimuma getirmektir” dedi.

“Maske kullanılabilir”
Okullarda enfeksiyon görüldüğü takdirde maske kullanmanın yararlı olacağını belirten Uzm. Dr. Erol, “Her ne kadar toplu yaşanılan alanlarda herkesin maske kullanımı yönetici kurumlar tarafından alınan veya kaldırılan bir karar olsa da, çocuğunuzun sınıfında arka arkaya enfeksiyonlar görülürse okulda maske kullanmasını bireysel olarak da olsa göz önüne almanızda fayda olacaktır. Her ne kadar çocuklar kurallara uyma ve onları uygulama konusunda biz erişkinlerden çok daha meziyetli olsa da maske takmayı ve doğru kullanmayı öğretmek, bu önlemin etkinliğini artırır” şeklinde konuştu.

“Semptomları izlemek önemli”
Çocukların okula gitmeden önce günlük olarak semptomlarını izlemenin önemli olacağını kaydeden Uzm. Dr. Erol, “Herhangi bir hastalık belirtisi (ateş, öksürük, burun akıntısı) gösteren çocuklarda bu durumlar ciddiye alınmalı, öğretmeni ile paylaşılmalı, gün içindeki semptomların seyri ile ilgili yine okuldan geri bildirim alınmalıdır. İnatçı semptomlar görüldüğünde ise bir sağlık profesyoneline, pediatri hekimine başvurulmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Düzenli sağlık kontrolleri yaptırılmalı”
Çocukların düzenli sağlık kontrollerinin, potansiyel sağlık sorunlarının erken teşhis edilmesine yardımcı olacağının altını çizen Uzm. Dr. Erol, şu bilgileri paylaştı:
“Özellikle alerji hikayesi olan çocuklarımızın sonbahar alerjenleri ile karşılaşmadan önce koruyucu önlemlerin alınması açısından hekimleri ile plan yapmaları önemlidir. Bitmeyen öksürük ve geniz akıntılarıyla kış boyu uğraşmamak adına bu erken hamleyi yapmanız önemlidir. Standart takiplerin aksatılmaması da ayrı bir önem arz etmektedir. Hem sağlık düzeyinin artırılması hem yaşam konforu açısından çocuğun düzenli takiplerini okul döneminde de olsa aksatmayın.”

“Aile içi iletişim”
Aile bireyleri arasındaki açık bir iletişimin, sağlık önlemlerini uygulamayı kolaylaştıracağını söyleyen Uzm. Dr. Erol, “Ebeveynler çocuklarıyla düzenli olarak konuşmalı ve onlara sağlıkla ilgili önemli bilgileri aktarmalıdır. Bunları bir dayatma ya da zorunluluk olarak değil, bir alışkanlık ve hayatın bir parçası olarak çocuğa iletmek hem hijyen ve sağlık kurallarına uyulmasını kolaylaştırır hem de süreklilik sağlar. Ayrıca bu kurallara sizin uyduğunuzu görmek, çocuğun rol model aldığı kişiler olarak ona sağlık konusunda öğreteceğiniz en kalıcı bilgiler olarak hayatında yer tutacaktır” dedi.

“Ruhsal sağlık için destek”
Sağlıklı çocuğun sadece fiziki olarak değil, ruhsal olarak da bir iyilik halinde olması gerektiğinin önemine değinen Uzm. Dr. Erol, şunları söyledi:
“Çocuğun okula, öğretmenine, arkadaş çevresine, ders rutinine uyum sağlaması da önemlidir. Bu uyum sürecinde ortaya çıkan yahut çıkabilecek olan pürüzleri hem öğretmenleri hem de çocuk gelişim uzmanları ile görüşüp, akademik hayatı eğlenceli ve severek gidilen bir mecra haline getirmek için elimizden geleni yapmalıyız. İştahı açık ve mutsuz çocuklar yerine, gülümseyen ve seçimleri olan çocuklar oluşturmaya çabalamalıyız. Salgın dönemi tekrar başımıza gelirse, çocukların ruhsal sağlığını etkileyebilir. Aileler çocukların duygusal ihtiyaçlarına duyarlı olmalı ve gerektiğinde profesyonel yardım aramalıdır. Okula geri dönmek veya yeni başlamak ebeveynlerde ve çocuklarda her zaman bir heyecanı tetikler. Bu ışıltıyı bütün yıla neşretmenin temel kuralı ise, hem evde hem de okulda mümkün olabildiğince sağlıklı kalmaktır.”
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.10.04 11:42:07
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.10.04 11:42:18





Antalya’da turistlerin yeni cazibesi noktası dünyaca ünlü falezlerin mağaraları

Antalya’nın dünyaca ünlü falezlerinin denizle buluştuğu noktada bulunan onlarca mağara, kente gelen turistlerin yeni çekim noktası oldu. Dünyanın dört bir tarafından gelen tatilciler bir yandan tatillerini yaparken diğer taraftan da dalgıçların rehberliğinde mağaralara dalış yaparak su altını keşf..

Antalya’nın dünyaca ünlü falezlerinin denizle buluştuğu noktada bulunan onlarca mağara, kente gelen turistlerin yeni çekim noktası oldu. Dünyanın dört bir tarafından gelen tatilciler bir yandan tatillerini yaparken diğer taraftan da dalgıçların rehberliğinde mağaralara dalış yaparak su altını keşfetmenin keyfini sürüyor.
Turizm kenti Antalya’da her yıl onlarca ülkeden milyonlarca turist ağırlamaya devam ediyor. Denizi, kumu, güneşi ve tatil merkezleri ile adeta birçok şehri kıskandıran Antalya’da bu yıl beklenen turist sayısı ise 17 milyon. Turizmi kenti Antalya’ya gelen milyonlarca turist bir yandan en güzel tatil merkezlerinde tatillerini yaparken diğer taraftan da dünyaca ünlü falezlerin denizle buluştuğu noktada bulunan onlarca mağaraya dalış yapıyor. Deniz canlıları açısından da birçok türü barındıran mağaralar şehre gelen turistlerin yeni çekim ve cazibe merkezi oldu. Özellikle Rus ve Avrupalı turistler mağara dalışlarına ilgi gösteriyor.

“Mağaralara dalış yapmak için çok sayıda turist geliyor”
Antalya’da uzun zamandır su altına dalış yapmak isteyen turistlere rehberlik yapan Antalya Sualtı Derneği Başkanı Semih Başaran, “Kaleiçi yat limanında dalışlarımızı yapıyoruz. Antalya su altı güzellikleri ile de öne çıkıyor. Bizim tarihimiz var, bu liman 2 bin yıl önce yapıldığı biliniyor. Aynı zamanda falezlerin doğal yapısından kaynaklanan mağaralar turistlerin ilgisini çekiyor. Mağaralara dalış yapmak için çok sayıda turist geliyor. Hiç eğitim almadan tanıtım dalışı şeklinde dalış da yapabiliyorlar. Bunlar da ayrı bir deneyim oluyor. Bu şekilde şehrimizin denizaltı güzelliklerini görme fırsatı buluyorlar” dedi.

“Çöplere çok sık rastlıyoruz”
Zaman zaman deniz altında istenmeyen görüntüler de gördüklerini belirten Başaran, “Çöplere çok sık rastlıyoruz. Pandemi döneminde daha çok maske ve eldiven görürken şimdi karasal çöpleri görmeye başladık. Özellikle pet şişeler canlılar için çok zararlıdır. Bunun yanında içecek kutularını çok sık görüyoruz. Diğer taraftan su altı canlılarına da zarar veriyoruz. Özellikle falezleri yaşam alanı haline getiren Akdeniz Fokları etkileniyor. Plastikler yaşamlarını tehdit ediyor” açıklamasını yaptı.

Daha çok Avrupalı turistler ilgi gösteriyor
Antalya’da su altına daha çok Avrupalı turistlerin ilgi gösterdiğini belirten Başaran, “Rus turistlerde azımsanmayacak derece fazla var. Arap ülkelerinden de gelenler var. Bir dalış 40 dakikaya yakın sürer. Daha önce eğitim aldı ise uzun da sürebilir. Mağaralara girmek için uzmanlık gerektiriyor. Bunu eğitimini almak gerekiyor. Oralara girince de yine çöp görüyoruz” sözlerine yer verdi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.06.25 13:49:09
Son Düzenlenme Tarihi :