SON DAKİKA

logo

Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen: “Nedeni bilinmeyen inmelerde “PFO” araştırılmalı”

Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Anne karnında iken bebeğin..

Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Selçuk Küçükseymen, Patent foramen ovale (PFO) ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Anne karnında iken bebeğin gelişimi sürecinde kalbin sağ ve sol kulakçıkları (atrium) arasında kapak benzeri bir yapı olan foramen ovale açıklığının olduğunu belirten Küçükseymen, “Süt çocukluğu döneminde bu kapak kendiliğinden kapanır, fakat kapanmaz ise patent foramen ovale (PFO) olarak adlandırılan durum ortaya çıkar. Sağlıklı yetişkin insanların yaklaşık yüzde 20’sinde PFO bulunur ve PFO’lu genç yetişkinlerde (60 yaş altı) inme riski PFO’su olmayanlara kıyasla yüzde 40-50 daha yüksektir. Ayrıca bu hastalarda PFO sıklığı sağlıklı bireylerden daha yüksek oranda bildirilmiştir” dedi.
60 yaş altında inmenin nedeni bulunamıyorsa (kriptojenik) PFO açısından ciddi araştırma yapılması gerektiğini vurgulayan Küçükseymen, “Ayrıca nedeni bilinmeyen inme geçiren hastalarda bacaklardaki damarlarda pıhtı oluşumu (derin ven trombozu-DVT) sıklığı da daha yüksektir. PFO ile nedeni bilinmeyen inme arasındaki ilişki genç yetişkinlerde, yaşlılara kıyasla daha barizdir. PFO’su olan ve bir kez nedeni bilinmeyen inme geçiren bir insanın gelecek her bir yıl için tekrar inme geçirme riski yüzde 2.5 oranında bildirilmiştir” ifadelerini kullandı.

“Auralı migren hastaları dikkat!”
Küçükseymen, PFO bulunan dalgıçlarda vurgun olma riski olmayanlara göre 5 kat fazla olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunların dışında PFO’nun migren ile olan ilişkisi halen tam olarak çözülememesine rağmen aura ile seyreden migren vakalarda PFO’nun rolü olduğunu düşündüren veriler bulunmaktadır. Auralı migren olgularında da PFO sıklığının sağlıklı bireylere göre iki katına kadar arttığı, PFO kapatılmasının migrene bağlı baş ağrılarını azalttığı bilinmektedir. Çoğu insanda patent foramen ovale belirtileri görülmez. Nadiren de olsa PFO migren, ayağa kalkarken ve ayakta dururken nefes darlığı ortaya çıkabilir. PFO belirli felç türleri için daha yüksek risk olarak kendini gösterir.”

“Multidisipliner bir yaklaşımla tanı konuyor”
“İnme geçiren genç-yetişkin (60 yaş altı) hastalar nöroloji uzmanı tarafından inmenin nedenine yönelik yoğun bir araştırmaya tabi tutulur” diyen Küçükseymen, şunları söyledi: “Nedeni bulunamayan vakaları, nöroloji ve kardiyoloji uzmanı hekimler birlikte değerlendirir. Normal ekokardiyografik inceleme erişkin hastalarda çok net görüntüleme imkanı sağlamadığı için bu hastalarda yemek borusundan ekokardiyografik inceleme (transözefagal ekokardiyografi) yapılması gerekir. Bu işlem sırasında kol toplardamarlarından serum verilerek geçiş izlenebilir."

İnme geçirme riskini ortadan kaldırmak için PFO kapatma işlemi gerekli
Küçükseymen, nöroloji tarafından yapılan transkranial doppler tarama, PFO varlığını indirekt yolla gösteren bir yöntem olduğunu ve koldaki toplardamardan verilen serumun beyin atardamarında oluşturduğu ultrasonik sinyallerin ölçülmesi ile gerçekleştirildiğini bildirdi. Daha konforlu bir yöntem olmasına rağmen test pozitif olduğunda ekokardiyografi ile tanı kesinleştirmesi gerektiğini aktaran Küçükseymen, “Tüm bu testlerin pozitif ya da şüpheli olması durumunda, hastaların bacaklarında aktif ya da daha önceden pıhtılar (derin ven trombozu) oluştuğuna dair kanıtlar var ise, hastanın tekrar inme geçirme riski ve olabilecek işlemin öngörülebilir riskleri hasta ile paylaşıldıktan sonra PFO kapatma işlemine karar verilir” diye konuştu.

“PFO ameliyatsız kapatılabiliyor”
PFO’nun ameliyatsız kapatılabildiğini belirten Küçükseymen, “İşleminde kasık toplardamarından (femoral ven) iğne ile girilir ve buradan kalbe kadar uzanan ve PFO’dan geçen bir tel gönderilir. PFO’ya uygun büyüklükte seçilen kapama cihazı kasıktan ilerletilerek delikten geçirilir. Cihaz, deliği iki taraftan üzerine oturarak kapatır. Cihaz bırakılmadan önce PFO’nun uygun şekilde kapandığı ve takılan cihazın kalbin diğer bölümlerine zarar vermediği kontrol edilir ve işlem sonlandırılır. İşlem sonrası 3-6 ay içinde kalbin içini kaplayan hücre tabakası (endokardiyum) kapama cihazının üzerini kaplar ve cihaz artık vücudun bir parçası haline gelir” dedi.

İşlem sonrası dikkat edilmesi gerekenler
Son olarak Kücükseymen, işlem sonrası yapılması gerekenleri, “PFO kapama işlemi ortalama 1 saat kadar sürer. Kullanılan cihazlara göre hasta işlem sırasında uyanık olabilir ya da hafif uyutulabilir. İşlem sonrası hasta en az 6 saat yatakta ve bir gece hastanede kalır ve sabahında taburcu edilir. Kapama cihazı üzerinde pıhtı oluşumunu önlemek için kısa süre kan sulandırıcı ilaç kullanılması önerilir. Birkaç gün evde istirahat sonrasında hasta günlük aktivitelerine dönebilir. 6 hafta süreyle darbe almalarına neden olan durumlardan ve temas sporlarından (karate, boks, güreş, halter gibi) kaçınılmalıdır” sözleriyle anlattı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.23 15:22:09
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Hatay’da 5 ton kaçak akaryakıt ele geçirildi

Hatay’da jandarma ekiplerinin yaptığı çalışmada bir iş yerinin gizli bölümünde 5 ton 350 litre kaçak akaryakıt ele geçirildi, 1 şüpheli hakkında işlem başlatıldı.
Alınan bilgiye göre, İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılıkla Mücadele Şube Müdürlüğü ile Reyhanlı İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri kaçakçılıkla ilgili çalışma yaptı. Ekiplerin çalışmasında Reyhanlı İlçesi Harran Mahallesinde şüpheli A.Y’ye ait iş yerinde arama yapıldı. Aramada iş yerinin gizli bölümlerine saklanmış variller içerisinde 5 ton 350 litre kaçak akaryakıt ele geçirildi.
Kaçak yakıta el konulurken, şüpheli hakkında adli süreç başlatıldı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.05.20 15:26:52
Son Düzenlenme Tarihi :





İkiz kardeşlerinin acısını yüreğine gömüp afetzedelerin yardımına koşuyor

Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay’ın Antakya ilçesindeki 6 katlı binanın altında bulunan kokoreç dükkanlarında son siparişlerini hazırlarken yakalanan 17 yaşındaki ikizler, yıkılan binanın enkazında kalarak apartmandaki 32 kişiyle birlikte can verdi. İkiz kardeşlerinin adını yaşatmak adına sosyal medyada yardım kampanyası başlatan ağabey Anıl Durğun, bağışlanan yardım malzemelerini ihtiyaç sahibi afetzedelere ulaştırıyor.
Kahramanmaraş merkezli asrın felaketi depremlere 3 yıldır işlettikleri Hatay’ın Antakya ilçesindeki Atatürk Caddesi’nde bulunan kokoreç dükkanında son siparişlerini hazırlarken yakalanan ve yıkılan 6 katlı binanın enkazında kalan 17 yaşındaki ikiz kardeşler Seyit Ali ile Kerem Durğun, apartmandaki 32 kişiyle birlikte hayatını kaybetti. İkiz kardeşleri adına sosyal medyada yardım kampanyası başlatarak binlerce afetzedeye ihtiyaç malzemelerinin ulaştırılmasını sağlayan ağabey Anıl Durğun, “Deprem olduğu zaman ben yeni bir dükkan açmak için gittiğim Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da bulunuyordum. Maalesef 6 Şubat’taki depremde dükkanımızın giriş katta bulunduğu 6 katlı bina çöktü ve enkaz altında kalan 17 yaşındaki kardeşlerim Seyit Ali ile Kerem’i kaybettik. Kardeşlerimden birisi kolon altında kalarak hayatını kaybederken diğer kardeşimi enkazdan çıkardığımızda ise hiçbir şeyi yoktu. Ya donarak ya da korkudan hayatını kaybetmişti. Kardeşlerime ulaşmak için 7 gün boyunca bir sürü travma yaşadık. Enkazın başında beklemek, kardeşlerime ulaşmaya çalışmak çok zorlu bir süreçti. 13 Şubat Pazartesi günü kardeşlerimin cenazelerini çıkardık ve defnettik” dedi.

“Bu şehrin bütün sokakları onlarla anılacak”
“Kardeşlerim gerek müşterilerimiz gerekse de etraftaki insanlar tarafından çok sevilen iki gençti” diyen Durğun, “Kardeşlerimin öldüğünü hiçbir zaman kabullenmeyeceğiz ve onlar adına projeler üretmeye, kampanyalar oluşturmaya devam edeceğiz. Başlattığımız kitap kampanyamız hala devam ediyor. Çocuklara 23 Nisan’da ulaştırmak için ayakkabı kampanyası da başlattık. Bundan sonraki bütün projelerimiz, 6 Şubat’ta kaybettiğimiz tüm canlarımız için olacak. Bu şehrin bütün sokakları onlarla anılacak. Bir diğer projemiz ile de 6 Şubat’ta kaybettiğimiz canlarımızın isimlerini sokak ve caddelerimize verilmesini sağlamaya çalışmak olacak” diye belirtti.

“İkiz kardeşlerimizin adına tasarladığımız bir sürü projemiz var”
Arkadaşlarıyla beraber gerçek ihtiyaç sahiplerini bulmak için sahada olduklarını ifade eden Durğun, “Gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşarak neye ihtiyaç varsa onu temin etmeye çalışıyoruz. Burada bizim dışımızda bir sürü yardımsever var ve Allah onlardan razı olsun. Bize yardımcı oluyor ve bizim acımızı paylaşıyorlar. Hala da onlardan bir sürü yardım geliyor. O insanları asla unutamam. Kitap kampanyamız üniversiteye hazırlanan öğrencilerimizin sınav sürecini tamamlamasına kadar devam edecek. Kitap, kırtasiye malzemeleri ve ne gerekiyorsa hepsini onlara ulaştıracağız. Gönüllü öğretmenlerimiz de var. Onlarda sınava hazırlık sürecinde kardeşlerimizi yalnız bırakmıyorlar. Bizde onlar için ne yapabiliriz diye çalışıyoruz. İkiz kardeşlerimizin adına tasarladığımız bir sürü projemiz var. İkizlerimiz ve hayatını kaybeden tüm canlarımız adına burada 6 Şubat isimli kütüphane de kurduracağım. Onların adına ağaç diktik ve yine dikeceğiz. Bu böyle sürekli devam edecek” diye konuştu.

Arkadaşlarıyla son görüntüleri kaldı
Öte yandan, hayatını kaybeden ikizlerden geriye kokoreççi dükkanlarında arkadaşlarıyla çekilmiş olduğu mutlu anlara dair son görüntüler kaldı.
Ayrıca 40 yıllık olduğu öğrenilen 6 katlı binadaki daire sahiplerinin, 6 Şubat depreminden önce kentsel dönüşüme karşı çıktıkları ve bu nedenle binanın yıkılamadığı ileri sürüldü.

Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.09 11:06:32
Son Düzenlenme Tarihi :