SON DAKİKA

logo

Boşanma aşamasındaki kocası tarafından öldürülen doktor son yolculuğuna uğurlandı

 (İHA) - Antalya’nın Alanya ilçesinde, boşanma aşamasındaki kocası tarafından öldürülen doktor Melek Bağce, memleketi Konya’nın Ereğli ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. 
  Olay, Dr. Melek Bahce'nin görev yaptığı Küçükhasbahçe Mahallesi'ndeki aile sağlığı merkezinde meydana geldi. Merkezde görev yapan doktor Melek Bağce, iddiaya göre boşanmak üzere olduğu Mustafa Bağce tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Katil zanlısı Mustafa Bağce daha sonra tabancayla yaşamına son verdi. Doktor Melek Bağce’nin cenazesi işlemlerinin ardından yakınları tarafından alınarak memleketi Konya’nın Ereğli ilçesine getirildi. Melek Bağce için öğle namazını müteakip Ulu Cami’de cenaze namazı kılındı. Bağce’nin cenazesi namazın ardından Meydanbaşı Mezarlığında defnedildi. 

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.15 15:53:21
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Öztekin'den, Mehmet Tufan üzerinden Elmalı Projeleri ile ilgili önemli açıklamalar

Cumhur İttifakı Ak Parti Elmalı Belediye Başkan adayı Ümit Öztekin, geçtiğimiz dönem CHP Elmalı Belediye Başkan adayı olan ama başkan olamayan, yeni dönemde Halil Öztürk'ün listesinde 1 nci sıra meclis üyesi adayı olan Mehmet Tufan'a yüklenerek, "10 yılda bir sanayi sitesini bugünkü haline getirememen senin en büyük ayıbın” dedi. Öztekin, Elmalı'nın projeleri ile ilgili da çok önemli bilgileri kamuoyuyla paylaştı

    Elmalı Belediye Başkanı, Cumhur İttifakı Elmalı Belediye Başkan adayı Ümit Öztekin, “Halil olur olur belediye başkanı olursa belediyeyi yönetecek pek çok insan var. Bunlardan biri de 10 yıl Akçay’da belediye başkanlığı yapan, geçtiğimiz dönem CHP Elmalı Belediye Başkan adayı olan ancak yenilen, bu dönem ise Millet ittifakının listesinden birinci sıra meclis üyesi olan Mehmet Tufan” diyerek Mehmet Tufan’a seslendi ve “Bak bakalım Akçay Sanayi Sitesinin bugünkü haline. Ne görüyorsun ? 10 yılda bir sanayi sitesini bu hale getirememen  senin en büyük ayıbın” dedi.
    Mehmet Tufan döneminde, yıllarca sanayi esnafının çamur içinde, derme-çatma dükkanlarda, son derece sağlıksız ortamda hizmet verdiğini hatırlatan Elmalı Belediye Başkanı, Cumhur İttifakı Elmalı Belediye Başkan adayı Ümit Öztekin şunları söyledi:
    “Bizi hizmet etmemekle suçlayan Mehmet Tufan’a sesleniyorum. 10 yıl başkanlık yaptığın Akçay Sanayi Sitesi’nin bugünkü halini gördün mü ? Akçay Sanayi Sitesi’nin bana bıraktığın halini hatırlıyor olmalısın. Sanayi esnafı senin döneminde dizine kadar çamura batıyordu.  Bir önceki seçim döneminde Akçay Sanayi Sitesi’ni ziyaretimde esnafının perişan son derece sağlıksız bir ortamda iş yapmaya çalıştıklarını görünce ‘sizi bu mezbereden kurtulmanız için gereken çalışmayı yapacağım’ demiştim, inanmamışlardı.  Hoş vatandaş nasıl inansın ki.  Mehmet Tufan’ın başkan adayı fideyi bedava vereceğim diyor, herkesi Kıbrıs’a götürüyor, imar kanunu değiştireceğim diyor, Bak bakalım Mehmet Tufan sanayi çarşısının bugünkü haline. Moralin bozuluyor diye sen gitmiyorsun gerçi ama, Elmalı’ya gelip-giderken hiç olmazsa başını çevir bir bak.” 
SANDIK BAŞINDA
DEĞERLENDİRİN
    “Benim Akçaylı CHP’li kardeşlerim. Samimiyetle söylüyorum sizleri Ak Partili kardeşlerim kadar çok seviyorum. Sizlerde bu ülkenin vatansever evlatlarısınız. Lütfen elinizi vicdanınıza koyun” diye Akçayılara seslenen Elmalı Belediye Başkanı, Cumhur İttifakı Elmalı Belediye Başkan adayı Ümit Öztekin, sizi 10 sene idare edenlerin Akçay’ı ne halde bıraktıklarını ve hiçbir şey yapmadı dedikleri benimde neler yaptığımı lütfen  31 Mart’ta değerlendirin, çağrısında bulundu.
DURAN SAAT 
GÜNDE İKİ DEFA 
DOĞRU VAKTİ GÖSTERİR
    Mehmet Tufan’a yönelik eleştirilerini sürdüren Ümit Öztekin, duran saatin günde iki defa vakti doğru gösterdiğini kaydederek, “Mehmet Tufan diyor ki, Elmalı Belediyesi çok araç aldı. Ama bu araçlar bal yapmaz arı gibi vızır vızır dolaşıyor, diyor. Bunlara harcanan yakıt parasıyla Elmalı baştan aşağı imar edilir diyor. Bunların vizyonları bu. 
    Biz Elmalı Belediyesi’ni bölgenin araç ve ekipman bakımından en büyük merkezi yaptık. Batı Antalya’da bizimle yarışacak bir belediye yok. Doğuya gittiğimiz zaman Alanya ve Manavgat’la yarışıyoruz. Yaratanın izniyle Elmalı Belediyesi’ni bu hale getirdik. 
BAL YAPMAZ ARI DENİLEN
O ARAÇLARLA BAKIN
BENİM İŞÇİ KARDEŞLERİM
NELER YAPTI
    Bal yapmaz arı gibi denilen o araçlarla benim işçi kardeşim Elmalı’nın ovalarında 880 kilometre stabilize yol yaptı. 53 kilometre sıcak asfalt döktü. 44 kilometre sathi asfalt kaplama yaptılar. Elmalı’nın tamamında 108 milyon liralık yatırım yaptılar. O yüzden siyasette Mehmet Tufan’da derslerine biraz daha iyi çalışsın, diyorum.
2 MİLYON 938 BİN LİRAYA
TÜRKMEN TEPE BARAJININ
PROJESİ YAPILDI
İNŞAAT İÇİN ENGEL KALMADI
    
Mehmet Tufan’ın Eskihisar’da düzenlenen toplantıda, “Gelirken Türkmentepe Barajını göremedim, tünelde kaybolup gittim” dediğini hatırlatan Elmalı Belediye Başkanı, Cumhur İttifakı Elmalı Belediye Başkan adayı Ümit Öztekin, “Mehmet Tufan, birinci sıra meclis üyesi. Ben de sana Nisan meclisinde tek tek bunları bir kez daha anlatacağım diyerek şu bilgileri aktardı:
    “Dsi tarafından 1968 yılında Türkmen Barajı ile ilgili bir rapor hazırlanmış  Su geçirgen bir tabakanın olduğu bu nedenle da baraj yapılmasının mümkün olmadığı kaydediliyor. 51 yıldır Bugüne kadar hangi siyasi parti geldiyse, Elmalı’dan hangi siyasi partinin ilçe başkanı ya da belediye başkanı geldiyse Türkmen Barajı ile ilgili bir tek çalışma yapmadılar. Ama ben hem ilçe başkanlığım döneminde, hem de belediye başkanlığım döneminde Türkmentepe Barajı’nın yapılmasını ölümüne savundum. 2015 yılında yaşanılan afeti de fırsata çevirdik, Dsi’nin o günkü bölge müdürü başta olmak üzere genel müdürüne kadar birçok insanla ben kavga ettim. Hatta onlarca araçla, yüzlerce Elmalılı vatandaşlarımızla Antalya’ya gittik, Ak Parti İl Binası’nda o zamanın il başkanı Rıza Sümer’le görüştük. Bu memleketin Türkmentepe Barajı işini çözeceğiz dedim, Ardından İl Başkanı ile birlikte Dsi Bölge Müdürüyle bir toplantı yaptık ve bu toplantı sonunda da Türkmentepe Barajı’nın proje ihalesinin yapılmasını sağladık. 2 milyon 938 bin lira bedel ödendi, Ankara’dan bir mühendislik firması geldi Türkmentepe Barajı’nın projelerini 1,5 yılda tamamladı. 2018 yılında da bu proje kesinleşti.
Türkmentepe Barajı’nın yapım aşamasında hiçbir engel yok. Türkme-tepe Barajını yine biz yapacağız. “
TÜRKMENTEPE BARAJIYLA
DALGA GEÇENLER,ELMALI’YA GELEN
HER HİZMET ÖNCESİNDE DE DALGA GEÇTİLER AMA
    “Türkmentepe Barajıyla dalga geçenler bundan 3 sene önce Korkuteli yoluyla da dalga geçiyorlardı. 3 sene önce yeni Devlet Hastanesinin yapılmasıyla ilgili de dalga geçiyorlardı. Bundan 3 sene önce elektrik kesintilerini azaltacağız, indirici trafoyu yapacağız dediğimiz zamanda dalga geçiyorlardı” diyen Belediye Başkanı, Cumhur İttifakı Elmalı Belediye Başkan adayı Ümit Öztekin, “Varsınlar dalga geçsinler. Biz bu memlekete hizmet etmek, Elmalı’ya değer katmaktan başka bir amaç taşımıyoruz. Biz Elmalı’da yaşayan bütün vatandaşlarımızın daha güzel, daha rahat bir ortamda yaşaması, daha gelişmiş bir Elmalı, çocuklarının iş bulduğu, kadınlarının mutlu olduğu, erkeklerin kazanç problemi yaşamadığı Elmalı için çalışıyoruz” dedi.
TUFAN GELECEĞİ 
GÖRÜYOR
    Öztekin, “Sayın Tufan tünelden geçmişsin. Demek ki geleceği görüyorsun. Tünelden geçtim diyor ya doğru söylüyor” diyerek Güğübeli Projesi ile ilgili son bilgileri de paylaştı.
    “ 40 yıldır konuşulan Güğübeli Tüneli’nin de projeleri yapıldı. Bir tünelin sadece projesini yapmak 7-8 milyon lira. Tünelin inşaatı belki 100 milyon lira. 
    Güğübeli köprüsünü 700-800 metre geçince 4 bin 700 metre uzunluğundaki tünel başlayacak ve Bekçiler tarafına çıkacak. Fethiye tarafına değil de niye Söğüt tarafına çıkıyor ? Çünkü bu tünel Elmalı-Fethiye yolunu değil, batı Antalya ile Avrupayı bağlayan büyük yolun bir parçası olduğu için. 
Çanakkale köprüsü bittikten sonra bu yol başlıyor. Edirne’den, Çanakkale, İzmir, Denizli, Söğüt, Güğübeli Elmalı ve   Kumluca. Güzergah bu. Yüce Yaratan nasip ederse, Güğübeli’nden arabalarımızla geçeceğimiz günleri hep beraber göreceğiz.”


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2019.03.18 08:11:08
Son Düzenlenme Tarihi :





Göçerlerin doğal buzdolapları, 40 metrelik kar obrukları

Antalya’nın Akseki ilçesine bağlı 1920 metre rakımlı 80 haneli Çimi Yaylasında bölge sakinleri buzdolabı yerine kar obruklarını kullanıyor. Bölge sakinleri, peynir, yağ, yoğurt, çökelek, hatta etlerini obruklarda muhafaza ediyor, ihtiyacı olduğu zaman 40 metrelik obruğa girip içi kar dolu obrukta..

Antalya’nın Akseki ilçesine bağlı 1920 metre rakımlı 80 haneli Çimi Yaylasında bölge sakinleri buzdolabı yerine kar obruklarını kullanıyor. Bölge sakinleri, peynir, yağ, yoğurt, çökelek, hatta etlerini obruklarda muhafaza ediyor, ihtiyacı olduğu zaman 40 metrelik obruğa girip içi kar dolu obruktan malzemesini alıyor.

Soğuk hava deposu
İlçeye bağlı Çimi yaylasında vatandaşlar karla dolu obrukları buzdolabı yerine kullanıyor. Denizden bin 900 metre yüksekliğindeki Çimi yaylasındaki kuyu mevkisindeki obrukta kış boyunca biriken kar, yaz aylarında da erimiyor. Yazın yaylaya çıkanlar yiyeceklerini buzdolabı yerine derin obruklarda tutuyor.
Manavgat İlçesinden yaz ayında Çimi yaylasına çıkan Ramazan Arıcı, yaylaya çıkan vatandaşların obruğu yaz aylarında soğuk hava deposu olarak kullandığını anlattı. Obruğun derinliğinin yaklaşık 40 metre olduğunu belirten Arıcı, "Derin kar obruklarında sıcaklık sıfırın altındadır. Bölge sakinleri, peynir, yağ, yoğurt, çökelek, hatta etlerini obrukta saklar. Burada peynir çok kaliteli olur. Yoğurt yağ gibi olur, Yağlar taş gibi olur. Yani soğuk hava deposu gibidir. 80 haneli yaylada herkes bu obrukları kullanır. Buradaki göçerler keçilerden elde ettikleri ürünleri kar obruğuna getirerek 2 ay kadar burada saklarlar. Burası doğal bir buzdolabı. Buzdolabımız olmadığı için peynir, yoğurt, yağ gibi ürünlerimizi buraya getiriyoruz. Tulumlara ve bidonlara basılan yağ ve peynirleri burada bir iki ay bekletiyoruz. Burada ayrı bir lezzet oluyor" dedi.
Akseki ilçesi Çimi Yaylası’na çıkan Yörüklerden Bilal Arıcı, atalarından kalan geleneği sürdürerek ürettikleri peynirleri yaz aylarında sıcaklığı eksi 5-10 derece olan kar obruğunda sakladıklarını, mağarada saklanan peynirlerin daha lezzetli olduğunu ve bozulmadığını söyledi.
Obruğun organik soğuk hava deposu olduğunu anlatan Arıcı “Bu kar obruğu kış ayında yağan karlar ile dolar. Yaz ayında yaylaya çıktığımızda yaylada elektrik olmadığı için bozulacak tüm gıdalarımızı burada saklarız. Bu deliklerin içerisinde bol miktarda peynir, yağ ve yoğurt saklanmaktadır. Sahibi ihtiyacı olunca buradan çıkarıp evine götürür” dedi.
Arıcı, "Buradaki kar obruğu çok soğuk ve serindir. Buradaki peynir, yoğurtlarımızı ve buna benzer gıdalarımızı saklama deposu olarak kullanmaktayız. Yaz ayında Antalya’da hava sıcaklığı 35- 40 derece iken burası bizim bulunduğumuz yerde sıfırın altına kadar inmektedir. Bu soğuklukta doğal peynir, yoğurt ve yağlarımızı saklamaktayız. Buzdolabı gibi kullanmaktayız" şeklinde konuştu.
En iyi peynirin tuluma basılan peynir olduğunu dikkat çeken Arıcı, “Tulum peyniri deriye basılır. Yaklaşık 3 ay kar obruğunda bekletilir. Daha sonra pazarlara götürerek pazarlarız. Eskiden atalarımız peynirleri bu şekilde deri tulumlara basarlardı. Yeni nesil derilere basılan peynirin lezzetini bilmezler. Tulum peynirini tercih etmeyenler için bidonlara da basıyoruz. Aslında tulum peynirinin lezzeti ve kalitesi çok daha farklıdır" diye konuştu.
Manavgat ilçesinden nisan mayıs aylarında hava şartlarına göre yaylaya çıktıklarını anlatan Arıcı, “Yaylada keçilerimiz, koyunlarımız doğal ortamda beslenmektedirler. Keçilerden elde ettiğimiz sütten yayıklarda yağ çıkartırız. Ayrıca yine elde ettiğimiz sütten yaptığımız peynirleri ve yağları sıfırın altında 10-15 derece olan ve derinliği 35-40 metreyi bulan kar obruğuna getiriyoruz. Burada üç dört ay gibi bir süre durduktan sonra yayla göçüne doğru peynirleri çıkararak pazara götürüyoruz" dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.20 12:43:25
Son Düzenlenme Tarihi :