Manavgat’ta yanan ormanlar yeniden filizleniyor
28 Temmuz 2021 tarihinde meydana gelen Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınında zarar gören orman sahaları tohumlama ve fidan dikmek suretiyle yeniden yeşermeye başladı. Yangın bölgesinde 16 bin hektarı tohumdan, 8 bin hektarı da fidan dikmek suretiyle toplam 24 bin hektarlık alanda ağaçlandırma çalışması yapılırken, orman yolları da yeniden açıldı.
28 Temmuz 2021 sadece Manavgat’ın değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük orman yangınının başlangıcı olarak tarihe geçti. Yeniköy Mahallesinden başlayarak Manavgat’ı aşıp, Akseki, Gündoğmuş ve Alanya ilçelerine ulaşan yangın, can ve mal kaybına da yol açmıştı.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yangının hemen ardından başlatılan kesim, temizlik ve ağaçlandırma çalışmaları meyvelerini vermeye başladı. Ekim yapılan alanlarda temizlik ve bakım çalışmaları da bütün hızıyla sürüyor.
Yangından en fazla zarar gören yerlerden biri olan Salur Mahallesinde tohumdan gelen fidanlar civar köylerden toplanan işçilerin otları ve zararlı bitkileri kesmeleriyle gün yüzüne çıkmaya başladı. Tohumdan gelen fidanların yoğunluğu yüzleri güldürdü.
"24 bin hektar alanda ağaçlandırma çalışması"
Manavgat Orman İşletme Müdürü Aydın Açıkbaş, 16 bin hektar tensil yani tohumla gelen gençleştirme, 8 bin hektar makine çalışmasıyla fidan dikmek suretiyle 24 bin hektar alanda ağaçlandırma çalışması yaptıklarını belirtti.
Orman ve köy yollarının da yenilendiğine değinen Açıkbaş, ağaçlandırma sahalarının ana sırtlarında açılan şeritlerin, 50 metre sağına, 50 metre soluna teraslama yapılarak keçi boynuzu, defne, zakkum, incir, badem gibi yapraklı bitkiler dikilerek yangına dayanıklı ormanlar oluşturulduğunu kaydetti.
"Fidanlar geliyor"
Salur Mahallesinde işçilerin çalıştığı bölgede incelemelerde bulunan Manavgat Orman İşletme Müdür Yardımcısı Yakup Su, Manavgat Orman İşletme Müdürlüğü olarak 28 Temmuz 2021 tarihinde meydana gelen büyük yangından sonra yanan sahalarda doğal gençleştirme çalışmalarıyla gelen gençliklerin bakımlarını yaptıklarını ifade etti.
“Salur Mahallesi Naras Barajının yakınındaki doğal olarak yetişen fidanların bakımlarını yaptıklarını belirten Su, " Sahada çok fazla gençlik gelmiş olup, birkaç yıl gençlik bakımları rutin şekilde köylülerle yapılacak olup daha sonra seyreltme işlemi yapılacak. Sahalarda çok fazla fidan geldiği için kaliteli ve boylu fertlerin daha sağlıklı gelişmelerini sağlamak amacıyla seyreltme ihtiyacı olacak. Bu çalışmaların sonucunda yangında zarar gören sahalar tekrar eski haline gelecek” dedi.
Kaynak : İHA
28 Temmuz 2021 sadece Manavgat’ın değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük orman yangınının başlangıcı olarak tarihe geçti. Yeniköy Mahallesinden başlayarak Manavgat’ı aşıp, Akseki, Gündoğmuş ve Alanya ilçelerine ulaşan yangın, can ve mal kaybına da yol açmıştı.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yangının hemen ardından başlatılan kesim, temizlik ve ağaçlandırma çalışmaları meyvelerini vermeye başladı. Ekim yapılan alanlarda temizlik ve bakım çalışmaları da bütün hızıyla sürüyor.
Yangından en fazla zarar gören yerlerden biri olan Salur Mahallesinde tohumdan gelen fidanlar civar köylerden toplanan işçilerin otları ve zararlı bitkileri kesmeleriyle gün yüzüne çıkmaya başladı. Tohumdan gelen fidanların yoğunluğu yüzleri güldürdü.
"24 bin hektar alanda ağaçlandırma çalışması"
Manavgat Orman İşletme Müdürü Aydın Açıkbaş, 16 bin hektar tensil yani tohumla gelen gençleştirme, 8 bin hektar makine çalışmasıyla fidan dikmek suretiyle 24 bin hektar alanda ağaçlandırma çalışması yaptıklarını belirtti.
Orman ve köy yollarının da yenilendiğine değinen Açıkbaş, ağaçlandırma sahalarının ana sırtlarında açılan şeritlerin, 50 metre sağına, 50 metre soluna teraslama yapılarak keçi boynuzu, defne, zakkum, incir, badem gibi yapraklı bitkiler dikilerek yangına dayanıklı ormanlar oluşturulduğunu kaydetti.
"Fidanlar geliyor"
Salur Mahallesinde işçilerin çalıştığı bölgede incelemelerde bulunan Manavgat Orman İşletme Müdür Yardımcısı Yakup Su, Manavgat Orman İşletme Müdürlüğü olarak 28 Temmuz 2021 tarihinde meydana gelen büyük yangından sonra yanan sahalarda doğal gençleştirme çalışmalarıyla gelen gençliklerin bakımlarını yaptıklarını ifade etti.
“Salur Mahallesi Naras Barajının yakınındaki doğal olarak yetişen fidanların bakımlarını yaptıklarını belirten Su, " Sahada çok fazla gençlik gelmiş olup, birkaç yıl gençlik bakımları rutin şekilde köylülerle yapılacak olup daha sonra seyreltme işlemi yapılacak. Sahalarda çok fazla fidan geldiği için kaliteli ve boylu fertlerin daha sağlıklı gelişmelerini sağlamak amacıyla seyreltme ihtiyacı olacak. Bu çalışmaların sonucunda yangında zarar gören sahalar tekrar eski haline gelecek” dedi.
Kaynak : İHA
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.04.13 11:55:38
Son Düzenlenme Tarihi :
Rektör Özkan: "Ev sahiplerinden daha insaflı olmalarını bekliyoruz"
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, üniversite yerleşkesinin kent merkezinde olması nedeniyle çevresindeki ev kiralarının yüksek olduğunu belirterek, "Etrafımızda kiralar olması gerekenden pahalı. Bundan canı yanan kimler oldu, bizim asistanlarımız (tıp fakültesi) var. Onlar da A..
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, üniversite yerleşkesinin kent merkezinde olması nedeniyle çevresindeki ev kiralarının yüksek olduğunu belirterek, "Etrafımızda kiralar olması gerekenden pahalı. Bundan canı yanan kimler oldu, bizim asistanlarımız (tıp fakültesi) var. Onlar da Antalya’yı yazarken bir değil birkaç kez düşünüyorlar. Bu anlamda hem ev sahibini etkilemeyecek hem de öğrencinin daha ideal şartlarda kalabileceği bir fiyat olursa her iki taraf için daha kıymetli olur. İnşallah daha insaflı olur ev sahipleri" dedi.
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, yaptığı açıklamada Akdeniz Üniversitesi’nin YKS yerleştirme sonuçlarına göre yüzde 99 doluluk oranına ulaştığını bildirdi. Yüzde 1’lik kesimi ise öğrencilerin meslek anlamında çok itibar etmediği bölümlerin oluşturduğunu dile getiren Özkan, birçok MYO ve fakültelerin tamamen dolduğunun altını çizdi. Turizmde en çok tercih edilen okulun Akdeniz Üniversitesi olduğunu vurgulayan Özkan, “Böyle de olması gerekirdi. Antalya dünyanın en önemli turizm merkezinden biridir. Kaliteli hizmet vermek ve onun bilimini yapmak üniversitelerin görevidir. Çok iyi bir gastronomi, turizm işletme ve rehberlik bölümlerimiz var. Türkiye birincisi fakültemiz var. Sadece merkezde değil, Manavgat ve Kemer’de fakültelerimiz var. Hepsi de dereceye giren fakültelerimizdir” diye konuştu.
"Antalya’yı yazarken birkaç kez düşünüyorlar"
Akdeniz Üniversitesi yerleşkesinin şehrin merkezinde olduğuna değinen Özkan, “Şehrin kalbinde kıymetli bir bölge, etrafı da öyle durumda. Antalya diğer şehirlerinden biraz daha farklı. Rusya-Ukrayna savaşından çok etkilendi. Oradan en çok göç alan şehir oldu. Gelen yabancılar da paralarla geldi, insanlar bunu fırsat bildi. Diğer şehirlere göre yüksek oranda kiralar yükseldi. Bundan da en çok etkilenen memurlar ve öğrenciler oldu. Etrafımızda kiralar olması gerekenden pahalı. Bundan canı yanan kimler oldu, bizim asistanlarımız (tıp fakültesi) var. Onlar da Antalya’yı yazarken bir değil birkaç kez düşünüyorlar. Hükümetimiz birkaç adım attı bunun için, umarım etkili olur. Kaliteli öğrenci, öğretim üyesi, asistan gelmesi açısından önemli bu. Siz ne kadar iyi olursanız olun, eğer yaşam şartlarınız kaliteli değilse elbette burayı haklı olarak tercih etmiyorsunuz. Bu anlamda bizi etkiliyor, daha da yukarı çıkmaması gerekir” ifadelerine yer verdi.
"Anadolu’da tercih edilen 3. üniversiteyiz"
Tıp fakültesi olarak Ankara ve İstanbul’dan sonra Anadolu’da tercih edilen ilk üniversite olduklarına değinen Özkan, “Ama keşke kiralar daha ideal olsaydı çok daha iyi öğrenciler çekerdik. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ait güzel yurtlar var. Bir tane yapılıyor, ek bir tane daha yapılması planlanıyor. Bu yurtlar inşallah dertlere deva olur. Şu etapta bizim 70 bin öğrencimizin hepsinin yurda yerleşmesi mümkün değil. En kısa zamanda daha hızlı bir çözüm bulunur. Etrafımız öğrencilerin ve asistanların tercih ettiği bölgeler. Bu anlamda hem ev sahibini etkilemeyecek hem de öğrencinin daha ideal şartlarda kalabileceği bir fiyat olursa her iki taraf için daha kıymetli olur. Eğitim tabii ki bir insan hakkıdır. İnşallah daha insaflı olur ev sahipleri. Ev sahiplerinin de bazıları bu kiradan geçiniyorlar” dedi.
Yüksek kira fiyatlarının Akdeniz Üniversitesi’ni tercih etme oranını da etkilediğini ifade eden Özkan, “Çok uygun değil fiyatlar. Bazı aileler iki çocuk okutuyor. Kesinlikle Antalya tercihleri yapılırken elbette bunu etkiledi. Antalyalı iseniz sorun değil” diye konuştu.
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, yaptığı açıklamada Akdeniz Üniversitesi’nin YKS yerleştirme sonuçlarına göre yüzde 99 doluluk oranına ulaştığını bildirdi. Yüzde 1’lik kesimi ise öğrencilerin meslek anlamında çok itibar etmediği bölümlerin oluşturduğunu dile getiren Özkan, birçok MYO ve fakültelerin tamamen dolduğunun altını çizdi. Turizmde en çok tercih edilen okulun Akdeniz Üniversitesi olduğunu vurgulayan Özkan, “Böyle de olması gerekirdi. Antalya dünyanın en önemli turizm merkezinden biridir. Kaliteli hizmet vermek ve onun bilimini yapmak üniversitelerin görevidir. Çok iyi bir gastronomi, turizm işletme ve rehberlik bölümlerimiz var. Türkiye birincisi fakültemiz var. Sadece merkezde değil, Manavgat ve Kemer’de fakültelerimiz var. Hepsi de dereceye giren fakültelerimizdir” diye konuştu.
"Antalya’yı yazarken birkaç kez düşünüyorlar"
Akdeniz Üniversitesi yerleşkesinin şehrin merkezinde olduğuna değinen Özkan, “Şehrin kalbinde kıymetli bir bölge, etrafı da öyle durumda. Antalya diğer şehirlerinden biraz daha farklı. Rusya-Ukrayna savaşından çok etkilendi. Oradan en çok göç alan şehir oldu. Gelen yabancılar da paralarla geldi, insanlar bunu fırsat bildi. Diğer şehirlere göre yüksek oranda kiralar yükseldi. Bundan da en çok etkilenen memurlar ve öğrenciler oldu. Etrafımızda kiralar olması gerekenden pahalı. Bundan canı yanan kimler oldu, bizim asistanlarımız (tıp fakültesi) var. Onlar da Antalya’yı yazarken bir değil birkaç kez düşünüyorlar. Hükümetimiz birkaç adım attı bunun için, umarım etkili olur. Kaliteli öğrenci, öğretim üyesi, asistan gelmesi açısından önemli bu. Siz ne kadar iyi olursanız olun, eğer yaşam şartlarınız kaliteli değilse elbette burayı haklı olarak tercih etmiyorsunuz. Bu anlamda bizi etkiliyor, daha da yukarı çıkmaması gerekir” ifadelerine yer verdi.
"Anadolu’da tercih edilen 3. üniversiteyiz"
Tıp fakültesi olarak Ankara ve İstanbul’dan sonra Anadolu’da tercih edilen ilk üniversite olduklarına değinen Özkan, “Ama keşke kiralar daha ideal olsaydı çok daha iyi öğrenciler çekerdik. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ait güzel yurtlar var. Bir tane yapılıyor, ek bir tane daha yapılması planlanıyor. Bu yurtlar inşallah dertlere deva olur. Şu etapta bizim 70 bin öğrencimizin hepsinin yurda yerleşmesi mümkün değil. En kısa zamanda daha hızlı bir çözüm bulunur. Etrafımız öğrencilerin ve asistanların tercih ettiği bölgeler. Bu anlamda hem ev sahibini etkilemeyecek hem de öğrencinin daha ideal şartlarda kalabileceği bir fiyat olursa her iki taraf için daha kıymetli olur. Eğitim tabii ki bir insan hakkıdır. İnşallah daha insaflı olur ev sahipleri. Ev sahiplerinin de bazıları bu kiradan geçiniyorlar” dedi.
Yüksek kira fiyatlarının Akdeniz Üniversitesi’ni tercih etme oranını da etkilediğini ifade eden Özkan, “Çok uygun değil fiyatlar. Bazı aileler iki çocuk okutuyor. Kesinlikle Antalya tercihleri yapılırken elbette bunu etkiledi. Antalyalı iseniz sorun değil” diye konuştu.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.25 15:28:05
Son Düzenlenme Tarihi :
- Reklam -
- Reklam -
- Reklam -