SON DAKİKA

logo

Boğaz ağrısına iyi gelecek 6 öneri

Havaların soğuması, kapalı yerlerde daha fazla vakit geçirilmesi ve ortamların yeterince havalandırılmaması salgın hastalıkların artmasına neden oluyor.
Boğaz ağrısı başlıca yaşanan şikayetler arasında yer alıyor. En önemli nedeninin viral enfeksiyonlar olduğu boğaz ağrısının tedavisi ise altta yatan nedene göre uygulanıyor. 
Bakteri kaynaklı boğaz ağrılarında antibiyotik kullanılabilirken, virüs kaynaklı olanlarda antibiyotik kullanımının herhangi bir faydası bulunmuyor. 
Memorıal Hastanesi KBB Bölümü’nde Prof. Dr. Erdal Seren, boğaz ağrısına nelerin iyi gelebileceği ile ilgili bilgi verdi.
Boğaz ağrısının yüzde 90’ı viral enfeksiyon kaynaklı
Yanma, kuruluk, yutkunma ile kötüleşebilen boğaz ağrısının yaklaşık yüzde 90’ının sebebini viral enfeksiyonlar oluşturur.  Bunun dışında bademcik iltihabı, infeksiyoz mononükleoz (öpücük hastalığı) gibi etkenler daha ciddi nedenleri oluştururken; sigara içmek, hava kirliliği ve evcil hayvan veya polenler gibi alerjik maddelere maruz kalmakta boğaz ağrısının sebepleri arasında yer almaktadır. 
Boğaz kültürü ve kan tahlili gerekebilir
Bazı durumlarda enfeksiyonlar, alerjik nezle, reflü, tiroid iltihapları ve çene eklem hastalıkları ile de karıştırılabilen boğaz ağrısının en belirgin semptomları arasında konuşma ve yutma esnasında şiddetli ağrı hissetmek, ses kısıklığı, öksürük, ateş, boğaz şişmesi, boğazda veya bademciklerde beyaz lekeler sayılabilmektedir. Öncelikle uzman bir doktor tarafından detaylı muayene gerçekleştirilerek tanısı konulan boğaz ağrısında bazen hastadan boğaz kültürü alınması ve kan tahlili yapılması, enfeksiyon etkenlerinin araştırılması gerekir. Bununla birlikte radyolojik görüntüleme yöntemleri ile de kitle veya beze gibi olasılıklar incelenebilir. 
Viral enfeksiyon kaynaklı boğaz ağrısında antibiyotik kullanılmıyor
Altta yatan nedene yönelik farklı tedavi yöntemlerinin uygulandığı boğaz ağrısı rahatsızlığında sebep eğer viral bir enfeksiyon ise uzman hekim tarafından antiviral ilaç tedavisi verilmektedir. Viral enfeksiyon sebepli boğaz ağrılarında antibiyotik kullanımının yeri bulunmamaktadır. Bunun yerine bol sıvı tüketimi, istirahat önerilir. Ancak bakteri etkenli boğaz ağrılarında mutlaka antibiyotik kullanılması gerekmektedir. Uygulanan antibiyotik tedavisi ile hastaların şikayetleri birkaç gün içinde azalmaya başlar. Bu rahatlama antibiyotik kullanımının bırakılmasına sebep olmamalıdır, yani verilen antibiyotik tedavisi tamamlanmalıdır. Aksi takdirde boğaz ağrısının geri dönme ihtimali artış gösterebilir.
Boğaz ağrısının bademcikten kaynaklanması durumunda ise devreye cerrahi girebilir.
Kişisel hijyeni sağlamak en önemli tedbir
Herkeste görülebilen boğaz ağrısı, 3-15 yaş arası kişilerde genellikle bakteriyel enfeksiyon sebebiyle izlenirken, erişkinlerde bu neden genellikle viral enfeksiyonlar, sigara kullanımı ve reflü olarak sıralanabilir. Kişisel hijyene dikkat etmek boğaz ağrısını önlemenin en iyi yolunu oluşturmaktadır. Özellikle boğaz enfeksiyonlarının yüzde 90 sebebinin viral enfeksiyonların olduğu düşünüldüğünde elleri sık yıkamak, ellerin gözlere ve ağıza temas ettirilmemesi, hapşırıp öksürürken ağzın kapatılması alınacak önlemler arasında yer almaktadır.
Bu uygulamalar ile boğaz ağrısını hafifletebilirsiniz
Uygulanacak tıbbi tedavi ile birlikte boğazınızı rahatlatabilecek, boğaz ağrısına iyi gelebilecek bazı uygulamalar şu şekilde sıralanabilir:
* Alkol ve tütün gibi tahriş edici maddelerden kaçınılmalıdır
* Ağrı kesici, boğaz pastili gibi ürünler kullanılabilir
* Ilık tuzlu su ile gargara yapılabilir
* Reflü kaynaklı boğaz ağrısı olanlar yüksek yastık ile yatabilir
* Uyku mekanlarında hava nemlendiricisi kullanılabilir. Bu cihaz diğer odalara da taşınabilir
* Boğaz kuruluğunu önlemek için bol sıvı tüketilebilir.
* Memorial Basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.11 14:20:48
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Çocukları Obeziteden Nasıl Koruyabiliriz?

Vücutta aşırı yağ depolanması olarak nitelenebilecek duruma obezite denmektedir.Obezite çocukluk çağının en sık görülen kronik hastalıklardan biri olarak kabul ediliyor. Uzmanlar, ebeveyn ve çocuk etkileşiminin de çocuklardaki obezite üzerinde büyük rolünün olduğunu düşünüyor. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzm. Prof. Alp Gürkan çocukları obeziteden korumanın yollarını açıkladı

Hızlı yaşam koşullarının getirdiği “fast food”lar, televizyon ile başlayan tüm gece atıştırmaları ve yiyecek alışkanlıklarımızda değişiklikle beraber tüm dünyada fazla kiloları da beraberinde getiriyor. Sağlıksız yeme alışkanlığı, kimyasal madde ve hormon içerikli gıdalar, günlük aktivitenin azalması vücutta giderek aşırı miktarda yağ depolanmasına neden oluyor. Özellikle ülkemizde çocukların katlanmak oldukları sınav maratonları, bilgisayar oyunları başında zaman geçirmeleri bu süreci artırıyor. Obez ailelerinin çocuklarının obez olması durumu normalden 2-3 kat daha fazladır. Anne ve babanın her ikisinin obez olması halinde çocuklarında % 80, biri obez ise çocuklarında %40, ikisi normal kilolu ise %10 oranında obez olma riski vardır.

2010 yılında yapılan Sağlık Bakanlığı Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması, 0-5 yaş arası çocuklarda %26,4 oranında; 6-18 yaş arası çocuklarda ise %22,5 oranında kilo sorunu olduğunu ortaya koymaktadır. Yaklaşık her 4 çocuktan birinde kilo problemi bulunmaktadır. Maalesef bu sorun yıllar içinde giderek derinleşmektedir. Beslenme-fizik aktivite bozukluğu dışında nadiren hormonal veya genetik faktörler de söz konusu olabilir. 

“Obezite Psikolojiyi de Olumsuz Etkiliyor”

Obezitenin yaratacağı çok ciddi ve çeşitli fiziksel sağlık sorunları dışında psikolojik rahatsızlıklara da yol açacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Görünüşleri nedeniyle arkadaş ortamından dışlanacaklardır. Buna fiziksel aktivite yetersizliği de eklenince bu kişiler giderek içine kapanırlar ve evden dışarı çıkmak istemezler. Bu da daha fazla psikolojik sorunlara yol açar. Kilolar verildikçe öz güvenleri yeniden artar, toplum yaşamına yeniden katılırlar ve depresyonları sona erer.

Obeziteyi Engellemek İçin Neler Yapılabilir?

Kalori alımının kısıtlanması ve günlük aktivitenin artırılması şeklinde özetlenebilecek yaşam biçiminin değiştirilmesi, obezite tedavisinin temelini oluşturmaktaysa da bunu uygulamak ve kalıcı hale getirmek çok kolay değildir. Her ne olursa olsun tıbbi tedavinin mutlaka endokrin veya metabolizma uzmanı ya da bu konuda deneyimli bir iç hastalıkları hekimi yanında diyetisyen ve psikolog desteğiyle yapılması gerekiyor. Hızlı kilo vermeye neden olan popüler diyet uygulamaları çocuklar için uygun değildir. Büyüme ve gelişmeyi olumsuz etkilerler. Bunun yerine çocuğa doğru beslenme alışkanlıkları edindirmek önemlidir. 

Çocuğun diyetinde şu değişiklikler yapılabilir:

  • Beyaz ekmek, makarna pilav veya patates gibi glisemik indeksi yüksek gıdalar yerine tahıllı ekmek, bulgur tüketilmesi,
  • Ara öğünlerde paketli işlenmiş gıdaların yerine meyve ve sebzelerin konulması, 
  • Gazlı ve şekerli içecekler yerine ayran, süt ve kefir içilmesi, 
  • “Fast Food” gıdalar yerine evde sağlıklı yöntemlerle hazırlanmış gıdalar tüketilmesi, 
  • Gidilecek yerlere mümkünse yayan veya bisikletle gidilmesi, 
  • Düzenli olarak yapılacak spor aktivitelerine yönlendirilmesi uygun olacaktır.

 Bunun dışında televizyon, bilgisayar veya telefonla geçirdiği vakte çocuğu da ikna ederek sınır konması yerinde olur. Burada ebeveynlerin çocuğa rol model olması çok önemlidir. Yiyecek tüketim alışkanlıklarına ebeveynlerin de uyması fiziksel aktivitelerini fazlalaştırmaları, günlük yürüyüşler, asansör yerine merdivenin kullanılması çocuğun bu alışkanlığını edinmesini kolaylaştıracaktır. 

Bir diğer dikkat edilmesi geren konu da uyku düzeninin sağlanmasıdır. Uyku süresinin yeterli ve zamanında olması hormonal dengeyi sağlayacağı gibi, açlık hissini de azaltacaktır. Günde 8-10 saat uyumak ve en geç gece 11’de uykuya gitmek çocuklar için en sağlıklı olanıdır. 

En önemli nokta; obezite oluşmadan önce çocuğa sağlıklı beslenme ve egzersiz alışkanlıklarının kazandırılmasıdır. Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz alışkanlığının ve bilincinin kazanılması özellikle çocukluk döneminde mümkündür. 


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.03.07 07:56:52
Son Düzenlenme Tarihi :





Kadın Balıkçı Gemisi sahiplerine 4,1 milyon lira destek verildi

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından, küçük ölçekli balıkçıların desteklenmesi kapsamında bu yıl 721 kadın balıkçı gemisi sahibine 4,1 milyon lira ödeme yapıldı.
Türkiye'de küçük ölçekli balıkçılığın pazar ve gelir imkanlarının çeşitlendirilmesi, güçlendirilmesi ve sürdürülebilir olması amacıyla çeşitli çalışmalar yürütülüyor.
Bununla birlikte küçük ölçekli balıkçılık, su ürünleri yetiştiriciliği, işleme-değerlendirme faaliyetlerinde kadınlar da güçlü bir şekilde yer alıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığınca kadın balıkçıların da yer aldığı küçük ölçekli balıkçılık faaliyetleri 2017'den itibaren destekleme kapsamına alındı. Bu destekleme modelinde söz konusu yıldan bugüne kadar toplam 152,6 milyon lira ödeme yapıldı.
Bu yıl ki desteklemelerde ilk defa balıkçı gemisi sahibi veya ortağı kadınlara yüzde 25 daha fazla ödeme gerçekleştirildi. Bu kapsamda 55 ilden toplam 15 bin 242 destek ödemesi yapılan küçük ölçekli balıkçıdan 721'ini kadın balıkçılar oluşturdu. Bakanlığın uyguladığı pozitif ayrımcılıkla 721 kadın balıkçı gemisi sahibine 4,1 milyon lira ödeme yapıldı.​
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) de balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğinde kadınlar ile gençlerin varlığını ve rollerini artırıp güçlendirmeyi tüm dünyada destekliyor.
Örgüt ayrıca bu alanda kadınlar için fırsat eşitliğini teşvik ediyor, geleceğin balıkçı topluluklarını desteklemek için kadınların ve gençlerin mesleki eğitimine vurgu yapıyor.
Öte yandan, balıkçılık sektöründe kadınlar çeşitli alanlarda ön plana çıkıyor. Tekne bakımından ağ onarımına, balık kasalamaktan satışına kadar daha birçok faaliyette kadın eli bulunuyor. Küçük ölçekli balıkçılıkta ve iç su avcılığında tayfa olarak eşine yardım eden pek 
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ BALIKÇILARA DESTEK ÖDEMELERİ ARTIRILDI
Küçük Ölçekli Balıkçılığın Desteklenmesi Tebliği kapsamında denizlerde avcılık yapan 12 metre altı ve iç sulardaki balıkçı teknelerinin dâhil olduğu desteklemede, gemi boylarına göre birim destekleme tutarları geçen yıla kıyasla yüzde 240 ila 314 oranları arasında yükseltildi.
Birim destekleme tutarları en düşük 3 bin 500 lira, en yüksek ise 6 bin lira olacak şekilde düzenlendi.
* Tarım Bakanlığı basın

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.06.30 13:33:36
Son Düzenlenme Tarihi :