SON DAKİKA

logo






83 yaşındaki bileyci, 50 yıllık zanaat tutkusuyla gençlere taş çıkartıyor

Antalya’da yaşayan 83 yaşındaki bileyici Yusuf amca yaklaşık 75 yıllık iş hayatının 50 yılını bıçak bileyerek geçirdi. ‘İşleyen demir paslanmaz’ sözünü kendine ilke edinen yaşlı adam küçük dükkânında hem müşterilerini ağırlıyor hem de iş aşkıyla gençlere örnek oluyor

Antalya’da yaşayan 83 yaşındaki bileyici Yusuf amca yaklaşık 75 yıllık iş hayatının 50 yılını bıçak bileyerek geçirdi. ‘İşleyen demir paslanmaz’ sözünü kendine ilke edinen yaşlı adam küçük dükkânında hem müşterilerini ağırlıyor hem de iş aşkıyla gençlere örnek oluyor.
Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde bulunan “Demirciler Çarşısında” bileycilik yapan 83 yaşındaki Yusuf Zeki Sapmaz’ın hayatının neredeyse 75 yılı çalışarak geçti. Küçük dükkânının kepengini haftanın 6 günü kaldıran yaşlı adam dedesinden babasına, babasından da kendisine geçen bileycilik zanaatını hem aşkla yapıyor hem de ileri yaşına rağmen evinden dükkânına uzanan 1 saatlik yolu toplu ulaşımla aşarak gençlere taş çıkartıyor. Yusuf Zeki Sapmaz 8’li yaşlardan bu yana çeşitli işlerde çalıştığını vurgulayarak, yıllarca okulu ve işi arasında mekik dokuduğunu aktardı. Sapmaz, “Babam, dedem hatta dedemin babası da bu işlerle uğraşırdı. Daha ötesi varsa bilmiyorum. O zamanlar demircilik önemliydi, ‘kızını valiye vereceğine demirciye ver’ derlerdi. Şu anda fabrikalar bu işin üretim kısmını elimizden aldı. Tamirattan başka bir şey yapamıyoruz, o yüzden de gelirimiz daraldı. Kolay bir şey değil sıkıntı çok ama idare ediyoruz” dedi.

“Bu işi sevmesem yapamam”
50 yılını zanaata veren yaşlı adam, bir zanaatkârın işini sevmesi gerektiğini ve dikkatlice yapmasını gerektiğini vurguladı. Sapmaz, “Bu işi sevmesem yapamam, bir zanaatkâr işini sevmiyorsa kendini sakatlar, dikkatini işine vermeyen çok kişi ellini ve parmağını kestirdi. Dikkatli olmak lazım” şeklinde konuştu.

Haftanın 6 günü 1 saatlik yolu aşarak kepenk kaldırıyor
Pazar günleri hariç her gün dükkânını açtığını aktaran Sapmaz, “Pazar günleri yatıp dinleniyorum ama geri kalan günlerde hasta olmadıktan sonra geliyorum. Evden buraya tramvay ve otobüsle geliyorum. Kolay değil, arabası olanlar benim oturduğum yerden buraya 10 dakikada gelirken benim 1 saatimi alıyor. Sabah 09.30 gibi dükkânda oluyorum ve akşam 18.00 saatlerinde evime gidiyorum” dedi.

“Eser yaptığımda kendime güven duyuyorum”
Her işe sevgi katılarak yapılması gerektiğini vurgulayan yaşlı adam, “Buraya gelip ufacık bir eser yaptığımda kendime güven duyuyorum. İşte sanatın aşkı budur. Bunu bütün ve zanaatkâr için söylüyorum. Eğer usta dürüstse ve çırağına hakikatleri söyleyip onu doğru yolda tutabilirse işte en büyük mutluluk ustalıkta budur” şeklinde konuştu.

“İşleyen demir paslanmaz”
Sapmaz, gençlere ve yaşlılara da tavsiyelerde bulundu. Yaşlı adam, “Evde oturmak yerine dışarıya çıkıp bir şeylerle uğraşıp zanaattan zevk alırsan değerin artar. Ufak da olsa hareket ettiğin zaman herhangi bir yerim ağrıyor demezsin hem dinç olursan hem de kafanı dağıtırsın. Yaşlılar parklarda, ağaç altında otursunlar ki kafalarını dağıtsınlar. İleri yaşına rağmen çalışmaktan ve işinden duyduğu mutluluğu dile getiren Sapmaz, “İşleyen demir paslanmaz benim felsefem bu. Kim olursa olsun herkese tavsiyem, herkes çalışmalı ki o ekmeğin tadını alsın, kazandığı parayı müsrif olarak harcamasın, tasarruflu olsunlar. Beni yüksek görsünler diye değil yeri geldiğinde para harcasınlar. Çalışmayıp anne babadan beklemesinler. Sen çocuklarına ne vereceksin? Sen baba olduğunda o çocuklar senden istemeyecek mi, isteyecek. Tasarrufun en büyük önemi bunlar. Büyüklerimiz ‘ak akçe kara gün içindir’ derler. Bunlar hep tecrübeyle söylenmiş sözler bunu yaşamasalar söyleyemezlerdi” ifadelerini aktardı.

“Kendisi yaşam dolu bir insan”
Yaşlı adamın esnaf komşusu Ayşe Zardali ise Sapmaz’ın yaşına rağmen dinamik olmaya çalıştığını dile getirdi. “Biz bir malzeme kaldıracağımız zaman bize izin bile vermiyor. Eğer ben buraya gelmezsem ölürüm. 15-20 gün sonra hastalanırım diyor ve bunları yaparken de zevkle yapıyor. Buraya İki tramvay kullanarak geliyor. Bu yaştaki bir insanın bunları yapabilmesi çok güzel bir şey. Yusuf amca çok farklı bir insan, konuşması sohbeti çok hoşuma gider onu dinlemek beni dinlendirir sakin sakin anlatır her şeyi. Geçmişten konuşuruz sohbetlerimiz olur. Kendisi yaşam dolu bir insan” dedi.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.10.05 13:57:12
Son Düzenlenme Tarihi : 2023.10.05 14:01:25





Klima almadan önce bunlara dikkat edin

Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte klima talebinde sıçrama bekleniyor. Tüketicilerin klima satın almadan önce önemli püf noktalara dikkat etmeleri gerektiğine dikkat çeken Baymak Akademi Direktörü Mustafa Bozkurt, “Günümüzde piyasada çok farklı özelliklere sahip klimalar bulunuyor. Doğru klimaya karar verebilmek için kullanılacak yerin özelliklerine uygun bir seçim yapmanın yanı sıra; enerji verimliliği yüksek, hava kalitesini artıran, çok fonksiyonlu ürünler tercih edilmeli. Ayrıca seçilecek markanın yaygın bayi ve yetkili servis ağı ile 7/24 çalışan bir müşteri hizmetleri ekibi olmasına da dikkat edilmeli” diyor.

Yaşam kalitesini artıran klimalar, artık hayatın vazgeçilmezleri arasına girdi. Havaların ısınmasıyla, klimalara olan talebin artması bekleniyor. Klimaların uzun ömürlü olması, beklentileri karşılaması, bütçe dostu olması ve sorunsuz çalışması büyük önem taşıyor. Piyasada farklı özelliklere sahip yerli ve yabancı çok sayıda klima modeli olması, tüketicilerin seçimini de zorlaştırıyor. Özellikle üretim maliyetleri ve enerji fiyatlarındaki artışla birlikte klima fiyatlarının da artması tüketicilerin en doğru tercihi yapmasını çok daha önemli hale getiriyor. 

Baymak Akademi Direktörü Mustafa Bozkurt, “Doğru klima tercihi ve klimaların doğru kullanımıyla konforlu yaşam alanlarına sahip olmak mümkün. Bunu sağlamak adına hem sağlığınızı hem de bütçenizi korumak için tercihler çok büyük önem taşıyor. Nasıl bir klimaya ihtiyaç olduğu, mekânın özelliklerini dikkate alarak belirlenmeli” diyor. 

Elektrik tasarrufu için dikkat edilmesi gereken noktalar
Bozkurt, klima seçiminde dikkat edilmesi gereken ilk konunun cihazın verimi, enerji tüketim sınıfı ve montajı yapılacak alanın ısıtma ve soğutma ihtiyacına uygunluğu olduğunu belirtiyor. “Hem verimlilik hem de enerji tasarrufu için en az A+ ve üzeri enerji sınıfındaki inverter özellikli SEER ve SCOP değerleri yüksek cihazlar tercih edilmelidir” diyen Bozkurt, önerilerini şöyle sürdürüyor: “Klimaların enerji etiketlerinde belirtilen SEER yani mevsimsel enerji verimliliği oranı değeri ve SCOP mevsimsel performans katsayısı cihazın sahip olduğu enerji verimliliğini seviyesini gösterir. SEER ve SCOP değerleri ne kadar yüksek olursa ünite o kadar verimli çalışır ve elektrik tüketimi de düşük olur.” Özellikle soğutma modunda kullanılan ECO modu özelliğine sahip klimaların tercih edilmesinin elektrik sarfiyatını azaltacağına işaret eden Bozkurt “Klima kullanımında gerek sağlığımız gerekse düşük elektrik sarfiyatı için kullanılmasını tavsiye ettiğimiz oda sıcaklıkları; yazın 24-26 derece santigrat kışın 21-23 derece santigrat olmalı. Sıcaklık farkından kaynaklanan sağlık problemleri yaşanmaması adına; iklimlendirme yapılan alanlarda, ani sıcaklık değişiklikleri yapılmasını tavsiye etmiyoruz. Dış hava sıcaklığı ve iç ortam sıcaklığı arasında 6-8 derecelik bir fark olmasına dikkat edilmesini öneriyoruz. Örneğin dışarısı 30 dereceyken ev sıcaklığı 24 derece olmalı” değerlendirmesinde bulunuyor.

UV teknolojisi havanın temizlenmesine destek oluyor
Bahar aylarıyla birlikte alerjik tepkilerin yaygınlaşması, hava kalitesinin önemini daha da iyi kavramamızı sağlıyor. Bozkurt, yeni nesil Baymak Elegant Plus UV klimaların, ultraviyole teknolojisiyle; virüs, mantar ve bakterilerden büyük oranda koruyarak havanın temizlenmesine yardımcı olduğunu ifade ediyor.



Tercih edilecek klimanın fiyatına montajın dahil olmasının önemli kriterlerden bir diğeri olduğuna işaret eden Bozkurt, klima kumandasının oda termostatı olarak da kullanılabilmesi, favori ayarlara tek tuşla ulaşılabilmesi, klimanın otomatik devreye girme, kendi kendini temizleme, zaman programı yapabilme, sessiz çalışma (silence) özelliğine sahip olmasının yanı sıra; nem alma, ECO modu, Wi-Fi ile uzaktan kontrol gibi özelliklerin de tüketicilerin tercihinde etkili olması gerektiğini belirtiyor. 

Çevre için R32 gazı, sessizlik için düşük desibel seviyesi önemli
Öte yandan klimanın içinde kullanılan soğutucu akışkanın türü hem verimlilik hem de çevre duyarlılığı açısından önemli bir fark yaratabiliyor. Küresel ısınmayla birlikte alternatif akışkan arayışlarının başladığını ve çevre duyarlılığına sahip bilinçli tüketicilerin R32 soğutucu akışkan kullanılan klimaları tercih etmesinin faydalı olacağını ifade eden Bozkurt, gürültü seviyesinin de önemine dikkat çekiyor. “Klimanızın ne kadar gürültülü olduğu; marka modeli ile yaşı, türü ve bulunduğu şartlara göre değişkenlik gösterebilir” diyen Bozkurt, konfor isteyenlere desibel değeri düşük ve sessiz çalışma (silence) moduna sahip klimaların tercih edilmesini öneriyor. 

Garanti süresi kadar kapsamı da önemli
Bozkurt, “Klima satın alırken bir diğer önemli husus da garanti süresi. Düşük garanti süresi yerine daha uzun garanti verilen cihazlar tercih edilmeli ve bu garantinin tüm ürünü koşulsuz olarak kapsadığına dikkat edilmeli” uyarısında bulunuyor.

Bozkurt “Satın alınacak markanın bölgedeki yaygınlığı da ayrıca dikkat edilmesi gereken konular arasında yer alıyor. Satın alınacak markanın bulunulan bölgede yaygın bayi ve yetkili servis ağı, hızlı montaj ve servis hizmeti sağlayabilme kapasitesi,  7/24 çağrı merkezi ve yüksek müşteri memnuniyeti oranın olması da dikkate alınmalı” diyor.


-BAYMAK BSN.

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.04.20 11:08:00
Son Düzenlenme Tarihi :