SON DAKİKA

logo






ASAT Yönetiminin aldığı bu karar İNSANİ olmadı ?

Türkiye genelinde olduğu gibi Antalya ilçelerinde de ciddi bir kuraklık tehditi var. Bu gidişle bırakın tarım alanlarının sulanmasını, belki de evlerimizdeki, işyerlerimizdeki çeşmelerimizden su belirli saatlerde akacak. Belki de bir bardak suya hasret kalacağız.

Antalya ve ilçelerinin su ihtiyacını karşılayan kurum Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı kısa adı ASAT olan Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel  Müdürlüğü. Başında da çok değerli bir isim var, belediyecilik konusunda uzmanlaşmış, kendini ispatlamış Avukat İbrahim Kurt.
ASAT’ın görev ve yetkileri ile ilgili ilk sırada “İçme, kullanma ve endüstri suyu ihtiyaçlarının her türlü yeraltı ve yer üstü kaynaklarından sağlanması ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılması için; kaynaklardan abonelere ulaşıncaya kadar her türlü tesisin etüt ve projesini yapmak veya yaptırmak, bu projelere göre tesisleri kurmak veya kurdurmak, kurulu olanları devralıp işletmek ve bunların bakım ve onarımını yapmak, yaptırmak ve gerekli yenilemelere girişmek...” geliyor.
Bu maddeye baktığım zaman, ASAT Yönetim Kurulu’nun “Bahçe ve Seralarda insani tüketim amacı ile verilmekte olan Bahçe-Sera Abonelikleri, Ülkemizde ve bölgemizde yağışların yetersiz olmasından dolayı yeraltı sularında düşümler, bazı kuyularda ise kurumalar izlenmeye başlandığından, İlimiz genelinde Yönetim Kurulumuzun 25.05.2021 tarih ve 2021/193 sayılı kararı gereği 26.05.2021 -  01.11.2021 arasında geçici olarak durdurulmuştur” açıklamasıyla ters düşüyor.
Siz “Bahçe ve Seralarda insani tüketim amacı ile verilmekte olan Bahçe-Sera Abonelikleri” diyeceksiniz, bir yandan da sıkıştığınız an insani tüketimi “es” geçip bahçe-sera aboneliklerini” geçici olarak durduracaksınız.
Kısaca ASAT Yönetim kurulunun bu kararı hiçte İNSANİ olmadı.
Evet, kapıda bir kuraklık tehditi var. Bu tehdite karşı tedbir almak ASAT’ın görevlerinin başınında gelir. Bir yandan yeni su kaynaklarını bulmak ve gerekli yatırımı yapmak,  bunun yanında su israfını en aza indirmek ASAT’ın görevidir. Bağ-bahçe-sera aboneliklerinin durdurulması yerine, 2 nci kademesi çok yüksek (caydırıcı)  bir fiyatın belirlenmesi neden düşünülmedi, soru işareti.
Sera-bağ-bahçe sahibi sulama suyu olarak ASAT’ın verdiği suyu kullanmasın, kullanırsa da ciddi bir rakam ödemek  zorunda kalsın. Ev ve işyerlerinde kademeli tarife nasıl uygulanıyorsa, sera-bağ-bahçelerde de uygulanıyordur. Elini yıkamak, içmek ya da başka kişisel ihtiyacı için yani ASAT’ın ifadesiyle İNSANİ ihtiyaçları için bir kişinin ne kadar su tüketeceğinin hesabı ASAT’ta vardır.  Buna göre bir kademe ve fiyat belirlensin. O kademe aşıldığı zamanda yüklü bir fiyat uygulanarak, bağ-bahçe ve sera sahiplerinin ASAT’ın suyunu sulama suyu olarak kullanmaları engellensin. Böyle bir şey mümkünken, kuraklık tehditi var diye bağ-bahçe ve sera aboneliklerinin durdurulması, işin kolayına kaçmak yönüdür ki, tekrar ediyorum bu da ASAT’a yakışmamaktadır. * Erkin ÖZGÜNSÜR

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.05.30 21:32:03
Son Düzenlenme Tarihi :





Rus ve Ukraynalılar ev alıp satıyor, kayıt dışı güzellik merkezleri açıyorlar

Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere, Antalya’da yerleşik yaşayan yaklaşık 100 bin yabancıyı farklı mesleklerde görmeye başladıklarını belirterek, “Rus kadınlar, giyinmeyi kuşanmayı, kendilerine bakmayı çok seviyorlar. Bizim kuaförlerimizde normal bakımlarını y..

Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere, Antalya’da yerleşik yaşayan yaklaşık 100 bin yabancıyı farklı mesleklerde görmeye başladıklarını belirterek, “Rus kadınlar, giyinmeyi kuşanmayı, kendilerine bakmayı çok seviyorlar. Bizim kuaförlerimizde normal bakımlarını yaptırırken, kendileri de artık kayıt dışı kuaför, güzellik, manikür, pedikür salonları açmaya başladılar” dedi.
Rus ve Ukraynalı vatandaşların kendi aralarında sosyal paylaşım ağları kurarak birçok iş dalında görünmeye başladıklarına dikkat çeken Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere, "O gruplarla öncelikle emlakçılığa başladılar. Ev alıp ev satıyorlar. Kendi birbirlerinden alıp satıyorlar. Konyaaltı’nda bazı sitelerin yüzde 90’ında ev sahibi Ukrayna ve Rusyalılar olmaya başladı. Hatta güvenlik görevlisi ve yöneticiler de kendilerinden. Şu anda bizim Antalya Vergi Dairesi ve Emlakçılar Odası denetime başladı. Fakat sitelere giremediler, kapıda bizi karşılayan ya Rus ya Ukraynalı çıkmaya başladı” diye konuştu.
Dünyanın ve Türkiye’nin gözde turizm merkezlerinden Antalya’da son dönemde yerleşik yaşamaya başlayan yabancı ülke vatandaşları sayısında artış yaşanmaya başladı. Rusya-Ukrayna arasında devam eden savaştan kaçan her ülkenin vatandaşlar özellikle, Konyaaltı, Alanya, Kemer, Demre, Kaş, Gazipaşa ilçesinin yanı sıra Lara bölgesinde konutlar satın aldı. Sayıları 100 bini aşan bu yabancıların kentte olumlu etkisinin yanı sıra, olumsuz yönleri son dönemde gündeme gelmeye başladı.
AESOB Başkanı Adlıhan Dere, 2 yıldır devam eden Ukrayna-Rusya savaşından sonra Antalya’da birçok Rus ve Ukraynalının ev aldığını kaydetti.
Bu ülke vatandaşlarının zorunlu ikametgah süresinin uzatıldığını dile getiren Dere, "Çıkan kararla Ruslar, Ukraynalılar ve yabancılar 250 bin dolar vererek ev sahibi olup vatandaşlık aldılar. Şimdi hükümetimiz bunu 450 bin dolara çıkardı. Ama bununla birlikte birçok sıkıntılar meydana gelmeye başladı. Burada yaşayan Rus ve Ukraynalı vatandaşlar kendi aralarında sosyal paylaşım ağları kurarak birçok iş dalında görünmeye başladılar. O gruplarla öncelikle emlakçılığa başladılar. Ev alıp ev satıyorlar. Kendi birbirlerinden alıp satıyorlar. Konyaaltı’nda bazı sitelerin yüzde 90’ında ev sahibi Ukrayna ve Rusyalılar olmaya başladı. Hatta güvenlik görevlisi ve yöneticiler de kendilerinden. Bizim Emlakçılar Odamız bu konuyla ilgili ciddi bir kayıp yaşamaya başlayınca bizlere konuyu ilettiler. Bizim Antalya Vergi Dairesi Başkanlığımız ve Emlakçılar Odası Başkanlığımız birlikte iş birliğiyle birçok yerlere denetim yaptılar. Fakat sitelere dahi girip denetleyemediler çünkü kapıda bizi karşılayan ya Rus ya Ukraynalı çıkmaya başladı” dedi.

"Güzellik merkezleri açmaya başladılar"
Bakıldığı zaman yerleşik yaşayan yabancıları farklı mesleklerde görmeye başladıklarını ifade eden Dere, “Rus kadınlar, giyinmeyi kuşanmayı, kendilerine bakmayı çok seviyorlar. Bizim kuaförlerimizde normal bakımlarını yaptırırken, kendileri de artık kayıt dışı kuaförler, güzellik, manikür, pedikür salonları açmaya başladılar. Bunları biz Kuaförler Odamızın taleplerinden öğreniyoruz” şeklinde konuştu.

"Onlar da yapsınlar"
Yurt dışından gelen yolcu sayısı ile otelde kalan yolcu sayısı örtüşmediğine ve ciddi bir kaçağın olduğuna değinen Dere, “Bu kaçakların ana sebebi 250 bin dolara vatandaşlık vererek satın alınan evler. Kendileri birkaç gün kaldıktan sonra geri dönerken bu evleri haftalık-aylık kiraya vermeye başladılar. Otelcilik yapmaya başladılar. Bunlar vatandaş olarak vergi açabiliyorlar, şirket açabiliyorlar. Bizim derdimiz buradaki kayıt dışının kayıt altına alınmasıdır. Bunlar ne iş yaparsa bizim vatandaşımızın geçtiği kayıtlara girmesi gerekiyor. Onlar da alsınlar, yapsınlar. Onlar bunu yapmıyorlar, otellerin dışında evlerde konaklama yapıyorlar. Her şeyi yapmaya başladılar. 100 bine yakın yaşayan yabancı nüfus var. Alanya’da 30 bine yakın nüfus var. İşlerini kendi aralarında birbirlerine yaptırıyorlar” ifadelerini kullandı.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.14 16:56:46
Son Düzenlenme Tarihi :