Hamilelikte anne adaylarının en sık karşılaştıkları sorunların başında, ‘enfeksiyonlar’ geliyor. Anne ve bebeğin sağlığını doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyen enfeksiyonlar kimi zaman bebeğin hayatını tehdit edecek boyutlara ulaştığı için korunma yöntemlerine dikkat etmek büyük önem taşıyor
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Süheyla Ayşe Mutlu, “Ayrıca hamilelikte önerilen tüm aşıların yaptırılması ve enfeksiyonu olan biriyle temas durumunda ya da enfeksiyondan şüphelenildiğinde doktora başvurulması çok önemli. Tedaviler bebeğin sağlığı düşünülerek seçiliyor. Dolayısıyla ‘bebeğime zarar verir’ endişesiyle ilaçları kullanmamak ya da yarıda kesmek gibi bir hataya düşülmemeli. Aksi halde erken doğum gibi ciddi sorunlar gelişebiliyor. Doktorun önerdiği tedavi aksatılmadığında ise hamilelik süreci sağlıklı devam ediyor” diyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Süheyla Ayşe Mutlu, hamilelik döneminde sık karşılaşılan enfeksiyonları anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.
İDRAR YOLU ENFEKSİYONU
İdrar yolu enfeksiyonu hamilelik döneminde gelişen enfeksiyonlarda ilk sırada yer alıyor. Bunun nedeni ise büyüyen rahmin basısıyla boşaltım sistemindeki yavaşlama ve mesanenin tam olarak boşaltılamaması. Tedavi edilmemiş olan idrar yolu enfeksiyonu hamileliğin son dönemlerinde zarların erken açılmasına ve bunun sonucunda erken doğuma yol açabiliyor. Bu nedenle erken tedavisi büyük önem taşıyor. Dr. Süheyla Ayşe Mutlu, idrar yolu enfeksiyonunun en önemli belirtisinin idrar yaparken yanma olduğunu belirterek, “Sık idrara çıkma diğer belirtisi olsa da hamilelikte mesane kapasitesinin azalmasına bağlı olarak da görülebileceği için tek başına tanı koydurmaz. Bunun dışında kasık ve yan ağrısı gelişebilir” diyor. İdrar yolu enfeksiyonları antibiyotik kullanımıyla tedavi edilebiliyor ve bol sıvı alınması tedaviyi kolaylaştırıyor.
Nasıl korunmalı?
- Mevsime göre değişmekle birlikte günlük ortalama 2,5 litre su tüketin
- İdrarınızı uzun süre tutmayın
- Sık sık tuvalete gidin ve mesanenin tamamen boşaldığından emin olun
- Tuvaletten sonra genital bölge temizliğini iyi yapın
- İç çamaşırınızı her gün değiştirin, genital bölgeyi temiz ve kuru tutun
- Çok sıkı kıyafetler giymeyin
ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI
Etken olan mikroorganizmaların sonbahar ve kış aylarında doğada görülme sıklığının artmasının yanı sıra yeterince havalandırılmamış olan kapalı yerlerde uzun süre kalınması, soğuk havanın vücut direncini düşürmesi, yeterli ve uygun beslenmeye dikkat edilmemesi, havanın soğumasıyla birlikte sıvı tüketiminin azalması gibi nedenlerle soğuk algınlığı ve gribin görülme sıklığı artıyor. Dr. Süheyla Ayşe Mutlu, hamileliğin tek başına üst solunum yolu enfeksiyonuna yakalanmak için bir risk oluşturmadığına işaret ederek, “Ancak hamilelik döneminde enfeksiyon geliştiğinde komplikasyon görülme riski artıyor ve hastaneye yatırılarak tedavi edilme oranlarının hamile olmayanlara göre daha yüksek olduğu görülüyor.” diyor. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının genellikle tedavi gerektirmediğini, yatak istirahati ile bol sıvı alımıyla iyileşme sağlandığını ifade eden Dr. Süheyla Ayşe Mutlu, “Burun tıkanıklığı için serum fizyolojik benzeri ilaçlar kullanılabiliyor. Gerekli durumlarda ateş düşürücü olarak parasetamol türü ilaçlar verilebiliyor. Tabloya öksürük ve balgam eklenirse bakteriyel bir enfeksiyon düşünülüp antibiyotik tedavisi gerekebiliyor” bilgisini veriyor.
Nasıl korunmalı?
- Kapalı ortamlarda uzun süre bulunmayın, zorunlu iseniz maske kullanın
- Bulunduğunuz ortamı sık sık havalandırın
- Ellerinizi düzenli olarak sabun ve suyla 20 saniye boyunca yıkayın
- Hasta kişilerle yakın temastan kaçının
- Grip aşınızı (ilk 3 aydan sonra) mutlaka yaptırın.
VAJİNAL ENFEKSİYONLAR
Vajinal enfeksiyonlar hamilelikte en sık karşılaşılan diğer bir grup enfeksiyonu oluşturuyor. Hamilelik sürecinde hormonal değişiklikler vajinal akıntıda artmaya neden oluyor. “Açık sarı veya beyaz renkteki akıntı kokusuz ise kaşıntı veya yanmaya yol açmıyorsa, fizyolojiktir ve sorun oluşturmaz” diyen Dr. Süheyla Ayşe Mutlu, “Koku, kaşıntı ile hassasiyet eşlik eden artmış akıntı ise mutlaka incelenmeli ve saptanan ajana göre uygun tedavi planlanmalı. Aksi halde erken doğum tehdidine yol açabiliyor. En sık rastlanan Candida ve Gardnerella vajinalis enfeksiyonlarının tedavileri hamilelikte güvenle uygulanabiliyor” bilgisini veriyor.
Nasıl korunmalı?
- Pamuklu iç çamaşırı kullanın
- Islak mayo ile oturmayın
- Genital bölge temizliğine dikkat edin
- Flora dengesizliğine yol açabildiği için uygun pH’da olan genital bölge temizleyicileri tercih edin
HPV (Human Papilloma Virüsü)
Son yıllarda daha sık karşılaşılan bir diğer enfeksiyon ise Human Papilloma Virüsü’nün neden olduğu genital siğiller oluyor. Dr. Süheyla Ayşe Mutlu, çok yaygın ve büyük değilse genital siğillerin mutlaka tedavi edilmeleri gerekmediğine işaret ederek, “Tedavi ihtiyacı halinde asetik asit, kriyoterapi veya lazer ablasyon yöntemlerine başvurulabiliyor. Diğer tedavi yöntemleri anestezi altında yapıldığı için gereksiz risk oluyor, dolayısıyla tercih edilmiyor. Doğum sırasında virüsün bebeğe bulaşması oldukça nadir görülüyor. Vajina içinde siğilleri bulunan anne adaylarında sezaryen yöntemiyle doğum tercih ediliyor” diyor.
Nasıl korunmalı?
- Güvenli cinsel hayat en önemlisi, zira kondom bile tam anlamıyla korumuyor
- Hamilelik öncesinde HPV aşısı olmanızda fayda var
TOKSOPLAZMA
Hamilelik sürecinde daha nadir görülmekle birlikte, bebeğin sağlığını tehdit eden diğer bir enfeksiyon toksoplazma oluyor. Toksoplazma gondi paraziti enfekte olmuş kedilerin dışkılarının bulaştığı toprakla temas eden sebze ile meyvenin iyi yıkanmadan ve enfekte etlerin çiğ ya da az pişirilerek yenmesi yoluyla insana bulaşıyor. Parazit fetüse ulaşır ve enfeksiyon yaparsa, düşük ile ölü doğumlara neden olabiliyor. Ayrıca bebekte gelişim problemleri, körlük, sağırlık ve beyinde su toplanması gibi sorunlar gelişebiliyor.
Nasıl korunmalı?
- Hamilelik öncesinde ve hamilelik döneminde çiğ et veya iyi pişmemiş et tüketmeyin
- Meyve ve sebzeleri yemeden önce çok iyi yıkayın
- Toprakla uğraşıyorsanız eldiven kullanın ve ellerinizi çok iyi temizleyin.
- Evden dışarı çıkmayan ve çiğ et yemeyen ev kedilerinden bulaş olmaz. Yine de kumları temizlerken eldiven kullanın ya da bu işi başka bir aile ferdine bırakın.
Büyükşehirden Kaleiçi temizliği
Antalya Büyükşehir Belediyesi, her gün binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlayan Kaleiçi sokaklarını, temizlik ve süpürme işlemi yaparak pırıl pırıl hale getiriyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı’na bağlı Atık Yönetim Şube Müdürlüğü ekipleri, ken..
Antalya Büyükşehir Belediyesi, her gün binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlayan Kaleiçi sokaklarını, temizlik ve süpürme işlemi yaparak pırıl pırıl hale getiriyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı’na bağlı Atık Yönetim Şube Müdürlüğü ekipleri, kentin tarihi ve turistik bölgesi Kaleiçi’nde çevre ve görüntü kirliliğine neden olan çöpleri temizliyor, halk sağlığını korumak için ilaçlama çalışması yapıyor.
Büyükşehir Belediyesi’nin 18 kişilik ekibi, bir çavuş, bir şef, Kaleiçi ve Yat Limanı bölgesinde vatandaşlara sağlıklı ve hijyenik bir ortam oluşturmak için cadde ve sokakları titizlikle temizliyor. Ekipler her gün saat 06.00 ile 24.00 arasında adım adım sokak ve caddeleri temizleyerek, Kaleiçi’nin misafirlerini daha temiz karşılaması için hummalı şekilde çalışıyor.
"İlaçlama ekibi fece gündüz görevde"
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin 8 kişilik ilaçlama ekibi de Kaleiçi’nde vektörle mücadele çerçevesinde gece gündüz hizmet veriyor. İnsan akışının yoğun yaşandığı bölgede vatandaşların sağlığı için ekipler haşere ve sineklere karşı ilaçlama çalışması gerçekleştiriyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı’na bağlı Atık Yönetim Şube Müdürlüğü ekipleri, kentin tarihi ve turistik bölgesi Kaleiçi’nde çevre ve görüntü kirliliğine neden olan çöpleri temizliyor, halk sağlığını korumak için ilaçlama çalışması yapıyor.
Büyükşehir Belediyesi’nin 18 kişilik ekibi, bir çavuş, bir şef, Kaleiçi ve Yat Limanı bölgesinde vatandaşlara sağlıklı ve hijyenik bir ortam oluşturmak için cadde ve sokakları titizlikle temizliyor. Ekipler her gün saat 06.00 ile 24.00 arasında adım adım sokak ve caddeleri temizleyerek, Kaleiçi’nin misafirlerini daha temiz karşılaması için hummalı şekilde çalışıyor.
"İlaçlama ekibi fece gündüz görevde"
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin 8 kişilik ilaçlama ekibi de Kaleiçi’nde vektörle mücadele çerçevesinde gece gündüz hizmet veriyor. İnsan akışının yoğun yaşandığı bölgede vatandaşların sağlığı için ekipler haşere ve sineklere karşı ilaçlama çalışması gerçekleştiriyor.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.08.29 13:37:04
Son Düzenlenme Tarihi :
Adana’da okulların yanındaki ağır hasarlı binalar tehlike saçıyor
Kahramanmaraş merkezli depremin üzerinden 7 ay geçerken, Adana’da bulunan 2 bin 928 ağır hasarlı binadan bazılarının kontrollü olarak yıkımı gerçekleştirildi. Okul çevresinde bulunan ve yıkılmayan ağır hasarlı binalar ise yarın okullar açılacağı için hem öğrencileri hem velileri tedirgin ediyor.
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerden etkilenen illerden biri de Adana olmuştu. Adana’da depremde 13 bina yıkılırken 2 bin 928 bina ağır hasarlı ve 5 bin 119 bina ise orta hasarlı olarak değerlendirilmişti.
Depremin üzerinden 7 ay gibi süre geçmesine rağmen Adana’da birçok ağır hasarlı binanın yıkımına henüz başlanmadı. İlkokul, ortaokul ve liselerin bulunduğu yerlerde de okulların yanında ve yakınlarında birçok ağır ve orta hasarlı bina bulunuyor.
2023-2024 eğitim ve öğretim yılı 11 Eylül Pazartesi günü başlayacak. Fakat Adana’daki bazı okulların yanında bulunan ağır ve orta hasarlı binalar yüzünden öğrenciler, veliler korku içerisinde. Veliler çocukları okula gönderip göndermeme konusunda tedirginlik yaşıyor.
Lise öğrenicisi Kadir Yıldız, "Okulların açılmasını erteleyip, bu binayı erkenden yıkmaları lazım. Çalışmalar başladı ama çok geç yapıyorlar. Bir an önce okul tarafındaki ağır hasarlı binaların yıkılması lazım. Çünkü can kaybı yaşanabilir. Kardeşim bu okulda eskiden okuyordu, hala okuyor olsaydı kesinlikle ailemle falan konuşur kardeşimi bu okula göndermezdim. Bina gördüğünüz gibi hasarlı doğru düzgün bir şekilde durmuyor. En küçük bir depremde yıkılma ihtimali yüksek" diye konuştu.
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerden etkilenen illerden biri de Adana olmuştu. Adana’da depremde 13 bina yıkılırken 2 bin 928 bina ağır hasarlı ve 5 bin 119 bina ise orta hasarlı olarak değerlendirilmişti.
Depremin üzerinden 7 ay gibi süre geçmesine rağmen Adana’da birçok ağır hasarlı binanın yıkımına henüz başlanmadı. İlkokul, ortaokul ve liselerin bulunduğu yerlerde de okulların yanında ve yakınlarında birçok ağır ve orta hasarlı bina bulunuyor.
2023-2024 eğitim ve öğretim yılı 11 Eylül Pazartesi günü başlayacak. Fakat Adana’daki bazı okulların yanında bulunan ağır ve orta hasarlı binalar yüzünden öğrenciler, veliler korku içerisinde. Veliler çocukları okula gönderip göndermeme konusunda tedirginlik yaşıyor.
Lise öğrenicisi Kadir Yıldız, "Okulların açılmasını erteleyip, bu binayı erkenden yıkmaları lazım. Çalışmalar başladı ama çok geç yapıyorlar. Bir an önce okul tarafındaki ağır hasarlı binaların yıkılması lazım. Çünkü can kaybı yaşanabilir. Kardeşim bu okulda eskiden okuyordu, hala okuyor olsaydı kesinlikle ailemle falan konuşur kardeşimi bu okula göndermezdim. Bina gördüğünüz gibi hasarlı doğru düzgün bir şekilde durmuyor. En küçük bir depremde yıkılma ihtimali yüksek" diye konuştu.