Kaynak : Haber Merkezi

Ekleme Tarihi : 2023.07.03 17:10:10

Son Düzenlenme Tarihi :

Kahramanmaraş’ta konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Toplamda 11 vilayetimizde bin 757 şüpheli hakkında işlem yapılmıştı, 351 tutuklama gerçekleşti. Toplam 118 müteahhit, 192 yapı sorumlusu, 23 yapı sahibi şu anda ceza soruşturması çerçevesinde tutuklu durumdalar" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 6 Şubat depremlerinin merkez üssü Kahramanmaraş’ta valiliği ziyaret ederek, deprem süreci ile ilgili önemli bilgiler verdi. Asrın felaketi sonrası 11 ilde 984 bilirkişinin görevlendirildiğini ve raporların gerekli yerlere ulaştırıldığını belirten Bakan Tunç, “Hasar durumu olarak bütün deprem bölgesinde 15 adliye binamız ağır hasar almıştı, 49 adliye binamız orta ve az hasarlıydı, 11 adliye binamız içerisinde hasar gören hükümet konağı içerisindeydi. Ağır hasarlı binaların yerine yenisinin yapılması için çalışmaları başlattık ve ihale süreci başladı. Az hasarlı olanlara ise tadilatları yapıp hizmet vermesini sağladık. Adliye çalışanlarımız için konut yapımı söz konusu oldu ve bu bölgelerde lojmanlar da hasar görünce çalışanlarımızın ikamet edeceği konutların yapımı da başladık. 15 cezaevimiz hasarsız, 56 cezaevimiz az hasarlı, 3 orta hasarlı ve 11 cezaevimiz ağır hasarlı olarak kapatılmak durumunda kaldı. Bu cezaevlerinde bulunan 12 bin tutuklu ve hükümlüleri de başka cezaevlerine nakil etmek durumunda kaldık. Deprem bölgelerinde yeni mahkeme binalarının kurulması gerekiyordu çünkü hem soruşturmalar hem de delil tespitleri ile ilgili açılan davalarla ilgili bir yoğunlaşma başladı ve bu yoğunlaşma artmaya başladı. Bunu karşılayabilecek mahkeme sayısını da artırdık. 131 adet yeni mahkeme kurduk, 4 tane de 2’si adli 2’si idari olmak üzere istinaf mahkemesi kurulmasını sağladık” diye konuştu.

“Kahramanmaraş’ta 65 milyon TL harcama gerçekleştirdik”
Yaşanan deprem sonrası Kahramanmaraş’ta hasar alan adliye binaların tadilatlarını gerçekleştirmek için hızlı bir şekilde çalıştıklarına dikkat çeken söyleyen Tunç, “Kahramanmaraş’ta son yıllarda yapılan bizim adliye binalarımız özellikle ağır hasar görmedi. Merkez, Andırın, Elbistan, Göksun ve Pazarcık’ta bulunan adliye binalarımız depremdeki az hasarlarının tadilatlarını yaparak hizmet vermeye başladı. Kahramanmaraş’ta yapılan tadilatlar için toplam 65 milyon TL harcama gerçekleştirdik. Merkez adliye binasına ek bir binaya ihtiyacımız var ve onunla ilgili ihale süreçlerini takip ediyoruz. Göksun ve Türkoğlu’ndaki adliye binalarında ise daha önceden yapılması planlanan binaların 2024 yatırım programına alınması için takibimiz sürecek. Kahramanmaraş’ta 2002 öncesi 47 mahkeme vardı ve deprem öncesi bu mahkeme sayısı 85’e ulaşmıştı. Deprem sonrası Kahramanmaraş’ta 21 yeni mahkeme kurduk ve bu mahkeme sayısını 106’ya çıkarttık. Eğer ihtiyaç duyulması halinde 5 mahkeme daha kurulması kararını aldık”şeklinde konuştu.

“Elbistan’daki cezaevini hem açık hem de kapalı olarak inşa edeceğiz”
7,6 şiddetindeki depremin merkez üssü Elbistan’da ağır hasar alan cezaevinin yeniden inşasının başlayacağını ifade eden Bakan Tunç, “Kahramanmaraş’ta deprem sonrasında 8 adli yargı, Pazarcık’ta 2, Türkoğlu’nda 2, Elbistan’da 4, Afşin’de 2, Göksun’da 1 toplamda 18 adli yargı mahkemesi, Kahramanmaraş’ta 21 yeni mahkeme kuruldu. İlçelerle birlikte yeni kurulan mahkemelerle birlikte toplamda 106’ya ulaştı. İdari mahkeme ihtiyacı da özellikle delil tespitleri ile ilgili hasar tespitleri konusunda ihtiyaç oluştu. Kahramanmaraş’ta 1 idare mahkemesi vardı ve 2 yeni mahkeme kurduk ve şu anda 3 idare mahkemesi vatandaşlarımızın yargı ihtiyaçlarını sağlayacaklar. Elbistan’da cezaevimiz ağır hasar görmüştü ve kapatılmıştı. Burada bin 586 kişilik L tipi bir cezaevimiz vardı, 960 kişilik de açık cezaevimiz vardı. Bununla ilgili süreçleri takip ediyoruz ve yatırım programına dahil ettik. Elbistan’daki cezaevini yeniden hem açık hem de kapalı olarak inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“Bin 757 şüpheli hakkında işlem yapıldı, 351 tutuklama gerçekleşti”
Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremler sonrasında gerçekleştirilen soruşturmalar ve tutuklamalar hakkında bilgiler de veren Bakan Tunç, şunları dile getirdi: “Kahramanmaraş cezaevi ağır hasarlıydı ve kapatıldı, yerinde şu anda açık cezaevi hizmet veriyor. Türkoğlu cezaevi kampüsü az hasarlıydı tadilatları tamamlanmak üzere, lojmanları ile beraber tadilatlarını tamamlayıp kısa sürede faaliyet gösterecek. Kahramanmaraş denetimli serbestlik binası ağır hasarlıydı ve şu anda büyükşehir belediyesi binasında hizmet veriyor. Elbistan denetimli serbestlik binası ise az hasarlıydı ve tadilatı da tamamlanmak üzere. 11 vilayetimizde depremle ilgili ceza soruşturmaları ilk andan itibaren başlamıştı. Özellikle sorumlular hakkında tutuklamalar gerçekleşmişti, gözaltılar gerçekleşmişti. Toplamda 11 vilayetimizde bin 757 şüpheli hakkında işlem yapılmıştı, 351 tutuklama gerçekleşti. Kahramanmaraş’ta 412 şüpheli ile ilgili işlem yapılmıştı, 82 tutuklu söz konusu. Toplamda adli kontrol kararı verilen deprem bölgesinde 642, Kahramanmaraş’ta ise 150. Diğer tedbir kararları 764, Kahramanmaraş’ta ise 180. Tutuklulardan Kahramanmaraş’ta 82 tutukludan 15’i müteahhit, 65’i yapı sorunlusu, 2’si ise yapı sahibi. Deprem bölgesinde toplam 118 müteahhit, 192 yapı sorumlusu, 23 yapı sahibi şu anda ceza soruşturması çerçevesinde tutuklu durumdalar. Yargı mensuplarımız titizlikle soruşturmaları takip ediyorlar ve toplanan deliller ışığında bilirkişi dosyalarında çıkacak kusur durumlarına göre tutukluluk durumları da gözden geçirilmeye devam ediyor” diyerek bilgi verdi.

Kaynak : İHA

Ekleme Tarihi : 2023.07.28 18:00:14

Son Düzenlenme Tarihi :

Antalya’da dans okulu açmaya hazırlanırken SSPE hastalığına yakalanıp doktorların 6 ay ömür biçtiği 32 yaşındaki Halil Özçelik, 10 yıldır gözlerini kırpmadan yatağa mahkum şekilde yaşam savaşı veriyor. Görme, duyma, konuşma kabiliyetini kaybeden gencin kan çanağına dönen gözlerini görünce canının ..

Antalya’da dans okulu açmaya hazırlanırken SSPE hastalığına yakalanıp doktorların 6 ay ömür biçtiği 32 yaşındaki Halil Özçelik, 10 yıldır gözlerini kırpmadan yatağa mahkum şekilde yaşam savaşı veriyor. Görme, duyma, konuşma kabiliyetini kaybeden gencin kan çanağına dönen gözlerini görünce canının yandığını belirten anne Gülsüm Özçelik, “Ben gözlerimi kırparken canım acıyor ama elimden bir şey gelmiyor. Çünkü onun gözleri yanıyor” dedi.
Antalya’da yaşayan İbrahim-Gülsüm Özçelik çiftinin 3 çocuğundan en büyüğü Halil Özçelik (31), 2012 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Konservatuar bölümü 2. sınıf öğrencisiyken, sağ gözünde görme bozukluğu yaşamaya başladı. İlk olarak Behçet hastalığı teşhisi konulan Özçelik, denge ve konuşma bozukluğu yaşadıktan sonra okulu bırakıp Antalya’daki ailesinin yanına döndü. Burada hastalığı daha da ağırlaşan Özçelik’e SSPE (Subakut Sklerozan Panensefalit) teşhisi konuldu. Bir süre sonra iki gözünde görme kabiliyetini kaybeden Özçelik, ardından konuşma, yemek yeme ve hareket fonksiyonlarını da tamamen kaybetti. Özçelik ailesi, hastalığın tıbben kesin tedavisi bulunmadığını öğrenince ise adeta yıkıldı. Yüzde yüz engeli bulunan genç Halil, dans okulu açmayı planladığı hayatını artık görmeyen gözleri hiç kapanmadan yatakta ölümle savaşarak geçiriyor.

“Oğlumun güzel hayalleri vardı”
Anne Gülsüm Özçelik, oğlunun son durumunun stabil olduğunu ve gözlerini 10 yıldır kırpamadığını söyledi. Oğlunun dans okulu açmak istediğini dile getiren Özçelik, “Oğlumun hayalleri güzeldi. Çok üzülüyorum. O hayallerini gerçekleştiremedi. 10 yıldır elimden gelen her şeyi yaptım, hiçbir keşkem kalmadı. Çaresi yok, dört evre bir hastalık olduğunu söylediler. İlk teşhis konduğunda 6 ay yaşar denmişti, şuan 11’nci yılının içerisindeyiz. Hiçbir zaman böyle bir şey olacağını düşünmedim” dedi.

“Gözlerimi kırparken canım acıyor”
Oğlunu rüyasında sağlıklı bir şekilde gördüğünü ifade eden Özçelik, “Onu rüyamda hep ayakta görüyorum. Hatta üniversiteye gittiğini halini gördüm. Ben gözlerimi kırparken canım acıyor ama elimden bir şey gelmiyor. Çünkü onun gözleri yanıyor. Bir insan kısa bir süre gözünü kırpmadan duramıyor” diye konuştu.
Kendi ve oğlunun hastalığı konusunda maddi olarak sıkıntı yaşadıklarını da ifade eden Özçelik, “Kendim de tedavi görüyorum. Oğlumun masrafları da çok. Bez, ıslak mendik ve kağıt havlu ihtiyaçlarımız oluyor. Malum bunlar maddi olarak tutarlı şeyler” dedi.
Son olarak ev sahibinin çıkmaları yönündeki isteği üzerine daha da sıkıntıya girdiklerini aktaran Özçelik, “Çıksak bile kiralık ev yok. 10 yıldır bu evdeyiz ve düzenli kiramızı ödüyoruz. Ekim ayında çıkacağız. Oğlum bu şekildeyken götürmem çok zor” ifadelerini kullandı.

Kaynak : İHA

Ekleme Tarihi : 2023.07.06 11:27:24

Son Düzenlenme Tarihi :