SON DAKİKA

logo

Yo-yo testi nedir? Nasıl yapılır?

İlk etap kamp çalışmaları için Burdur'a hareket eden Antalyaspor, konaklayacağı tesise ulaşmasının ardından ilk antrenmanını gerçekleştirdi. Kırmızı beyazlılar, iki saatlik yolculuk dinlenmesinin ardından gerçekleştirdikleri ilk antrenmanda, teknik direktör Nuri Şahin ve performans antrenörü Dolu Arslan tarafından Yo-Yo testlerine tabii tutuldu. Peki yo-yo testi nedir ve nasıl yapılır?

Futbol dışında neredeyse tüm performans sporlarında kullanılan yo-yo testleri, sporcuların fiziksel özelliklerinin çıkarılmasının yanı sıra farklı mücadele seviyelerinde ve farklı oyun pozisyonlarında oynayan sporcular arasındaki farklılıklar ile birlikte fiziksel kapasitenin dönemsel ya da sezonsal değişiklikleri arasındaki farklılıkları belirlemede geçerli ve hassas bir test olma özelliğini taşıyor. 

Jens Bangsbo tarafından geliştirilen Yo-yo testi; devam eden, aralıksız olarak uygulanan aerobik güç ölçüm testi anlamı taşımaktadır. Bir çok farklı türe sahip olan ve özellikle sezon başı kamplarında tercih edilen bu test; aralıklı, aralıksız ve toparlanma ölçümü yapan 3 şekli ve bunların 1-2 level olarak kademelerinden oluşmaktadır. 

Sporcuların 2X20 metrelik bir alan içinde koşu hızının işitsel sinyal yoluyla belirlendiği mekik koşuları yaptıkları Yo-Yo testlerinde, her mekik koşusu arasında sporcuların yürüme ya da jog olarak yaptığı kısa bir toparlanma dönemi bulunuyor ve bu kısa toparlanma dönemi, aralıklı bir spordaki egzersiz örneğini yansıtıyor. 




Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.04 21:28:40
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Bir kıvılcım geleceğimizi yakmasın, ormanlarımız hep yaşasın!

Türkiye’nin bazı bölgeleri günlerdir aşırı rüzgarın etkisi altında kalırken, bugünden itibaren ise içerisinde Antalya’nın da bulunduğu bazı şehirlerde aşırı sıcak hava uyarısı yapıldı.
Ülkemizde orman yangınları açısından en riskli dönemin temmuz-eylül ayları arasında olduğunu hatırlatan TEMA Vakfı, iklim krizinin de etkisiyle, küçük bir kıvılcımın çok büyük orman yangınlarına dönüşebilme tehlikesine dikkat çekiyor. 
Orman yangınlarının %88’inin insan kaynaklı olduğunun altını çizen Vakıf, havaların ısınmasıyla birlikte artan orman yangını riskine karşı tüm vatandaşları dikkat göstermeye çağırıyor.
TEMA Vakfı’nın, Türkiye’deki orman yangınlarının çok büyük bir kısmının insan kaynaklı olduğu gerçeğinden hareketle geçen yıl başlattığı Orman Yangınları Farkındalık Projesi 2’nci yılında da devam ediyor. Başarılı 1 yılı geride bırakan projede bu yıl, orman yangınlarının daha çok yaşandığı yaz aylarında insanların ihmal ve dikkatsizliklerinden kaynaklanan yangınların önüne geçmek için farkındalığın artırılması hedefleniyor.
Projenin yeni döneminde hazırlanan “Cam Şişe”, “Mangal Ateşi” ve “Anız” konulu 3 adet film bulunuyor. Yangın temalı şarkılarla başlayan filmlerin sonunda  ‘Bu yaz yangınlar şarkılarda kalsın, doğaya cam şişe bırakma/ ormanda ve yakınında ateş yakma/anız yakma ormanlarımız hep yaşasın’ mesajı veriliyor ve izleyenler yangın öncesinde alınması gereken önlemlerin hatırlatıldığı DahaYanmadan.com web sayfasına yönlendiriliyor.
“Proje büyük ilgi gördü, farkındalık arttı”
Orman Yangınları Farkındalık Projesi’nin ilk yılında yoğun ilgi gördüğüne değinen TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Geçen yıl #DahaYanmadan çağrısıyla başlattığımız projede, televizyon, radyo ve dijital platformlarda yaygın iletişim çalışmaları gerçekleştirdik. Proje kapsamında hazırlanan farkındalık filmlerimiz ile gerçekleştirdiğimiz TV kampanyası ile yaklaşık 24 milyon kişiye eriştik, basında geniş yer aldık.
Yine proje kapsamında hayata geçirdiğimiz DahaYanmadan.com web sayfası üzerinden paylaştığımız bilgilendirme metinleri, görseller ve farkındalık filmleri ile orman yangınlarının önlenmesi için bireylere, kurumlara ve yetkililere düşen sorumlulukları hatırlattık. Tüm bu çalışmalarımızla çok sayıda insana ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kampanyamız ile ilgili aldığımız çok sayıda olumlu dönüşler sonucunda da kamuoyunda büyük bir farkındalık yarattığımıza inanıyoruz. Tüm bu güzel sonuçların ışığında daha fazla insana ulaşabilmek adına projemize ikinci yılında da devam ediyoruz ” ifadelerini kullandı.
Orman yangınlarının %88’i insan kaynaklı
Orman yangınlarının büyük bölümünün önlenebilir yangınlar olması nedeniyle Orman Yangınları Farkındalık Projesi’nde insan kaynaklı yangınların azaltılmasına odaklandıklarını belirten Deniz Ataç, “Ülkemizde, son 25 yıldaki orman yangınlarının çıkış sebebinin % 12’sinin doğal, %88'sinin ise kasıt, ihmal ve kaza ve sebebi bilinmeyen olarak tanımlanması yangınlarda insan etkisinin büyük olduğunu kanıtlıyor. Orman yangın istatistikleri göstermektedir ki; her yıl çıkan orman yangınları doğrusal olarak artıyor. 2000-2010 yıllarında yılda ortalama yaklaşık 2.000 orman yangını çıkarken, 2010 yılından günümüze bu sayı %28 artarak 2.600’ü aştı. Bu artış da hiç şüphesiz yangın sezonunda orman-insan etkileşiminin artıyor olmasından kaynaklanıyor. Orman varlıklarımızın %60’ı yangın riskinin en yüksek olduğu yerlerde yer alıyor. Bu durum da ülkemiz için hayati olan ormanların korunması adına yangınlara karşı çok dikkatli olmamız gerektiğini gösteriyor. Ancak bu dikkati yeterince gösteremediğimiz ne yazık ki çok açık” diye konuştu.
Ormanlarımız hep yaşasın
İklim krizinin orman yangınlarının yayılma hızını ve şiddetini artırdığına vurgu yapan Ataç, “Artık Bir kıvılcım çok büyük orman yangınlarına dönüşebiliyor. Bu nedenle çok daha dikkatli olunmalı, ormanlarımızın korunması için yangın riski yüksek dönemlerde bırakın ormanda ateş yakmayı, bir kıvılcım bile çıkarılmamalıdır. Unutulmamalıdır ki; ormanlar sadece ağaç topluluğu değil, bir ekosistemdir. Orman yangını sadece ormandaki bitkileri yakmıyor, içinde barındırdığı çok sayıda canlıyı da yok ediyor. Karbon yutağı olan ormanlarımız, yangınlar nedeniyle karbon salımı yapar hale dönüşüyor. Mevcut karbon depolama kapasitelerine ulaşabilmeleri için ise onlarca yıl gerekiyor” şeklinde konuştu.
Orman yangınlarına sebep olmamak için izmarit ve cam şişe atma, anız yakma, mangal ateşini söndür!
“Ormana ya da ormana yakın alana atılan bir izmaritin çevresindeki otları ve bitkileri yakmaya başlayacağı, iyi söndürülmemiş bir mangal ateşinin rüzgarın etkisiyle tekrar tutuşabileceği, ormana atılan bir cam şişenin ya da benzer özelliklerdeki bir atığın, güneş ışınlarının mercek etkisi ile ateş oluşturabileceği unutulmamalı. Aynı şekilde anız yakılmasının da orman sınırına yakın alanlarda yapıldığında, bir orman yangınına dönüşebildiği göz önünde bulundurulmalı” diyen Ataç, “Bu sebeple orman alanlarında ve orman sınırlarına yakın alanlarda kesinlikle ateş yakılmamalı, ormanlarda izin verilen piknik alanları dışında piknik yapılmamalı, yakılan piknik ateşlerinin tamamen söndürüldüğünden emin olunmalı ormana çöp, plastik, cam şişe ve cam parçaları atılmamalı, ormanlık alanlarda sigara içilmemeli ve orman kenarı karayollarına, ormana yakın alanlara sigara izmaritleri kesinlikle atılmamalı, anız yakmaktan vazgeçilmeli. Yangın riski görülen durumlarda ise hemen Acil Çağrı Hattı 112 veya Orman Yangını İhbar Hattı 177 aranarak ihbarda bulunulmalı” diyerek orman yangınlarının önlenmesi için vatandaşlara düşen sorumlulukları hatırlattı.
Ataç “TEMA Vakfı olarak küçük ihmallerin felaket getirdiğini hatırlatıyor, havaların ısınmasıyla birlikte artan orman yangını riskine karşı tüm halkımızı dikkat göstermeye çağırıyoruz” dedi.
* TEMA Vakfı

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.10 13:30:19
Son Düzenlenme Tarihi :





Çalıntı motosiklet polis denetimine takıldı

Antalya’nın Manavgat ilçesinde trafik ekipleri tarafından durdurulan plakasız motosikletin çalıntı olduğu tespit edildi. Ehliyeti de olmayan motosiklet sürücüsüne 9 bin 190 TL para cezası uygulanırken, motosiklet sahibine teslim edilmek üzerine yediemin otoparkına çekildi.
Dün gece saatlerinde..

Antalya’nın Manavgat ilçesinde trafik ekipleri tarafından durdurulan plakasız motosikletin çalıntı olduğu tespit edildi. Ehliyeti de olmayan motosiklet sürücüsüne 9 bin 190 TL para cezası uygulanırken, motosiklet sahibine teslim edilmek üzerine yediemin otoparkına çekildi.
Dün gece saatlerinde Antalya Caddesi’nde trafik denetimi yapan Manavgat Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Büro Amirliğine bağlı ekipler, durdurduğu motosikletin plakasının ve sürücüsünün de ehliyetinin olmadığını belirledi. Motosikletin sorgulamasında Alanya’dan çalıntı olduğu, İncekum Jandarma Karakolu tarafından çalıntı kaydının bulunduğu ve arandığı öğrenildi. Trafik ekipleri, motosiklet sürücüsü Mustafa El Ahmed’e sürücü belgesiz araç kullanmaktan 9 bin 190 TL ceza uygularken motosikletin çalıntı olması nedeniyle olay yerine Asayiş ekipleri çağrıldı.
Asayiş Büro Amirliği ekiplerinin yaptığı görüşmelerde motosikletin Alanya’da otel çalışanına ait olduğu ve 3 hafta önce otelin otoparkından çalındığı belirlendi. Anahtarının olmadan çalıştırıldığı gözlenen motosiklet yediemin otoparkına çekilirken, motosiklet sürücüsü ve motosiklette yolcu olarak bulunan yabancı uyruklu şahıs polis merkezine götürüldü.
Kaynak : İHA
Ekleme Tarihi : 2023.07.06 13:05:39
Son Düzenlenme Tarihi :