SON DAKİKA

logo

Türkiye, nüfus büyüklüğüne göre dünyada 18. sırada

Dünya nüfusunun 1999 yılında 6 milyara, 2011 yılında 7 milyara ve 2022 yılında 8 milyara ulaştığı tahmin edildi. Birleşmiş Milletler nüfus tahminlerine göre 2022 yılında en fazla nüfusa sahip ülke, 1 milyar 425 milyon 887 bin 337 kişi ile Çin olurken, bu ülkeyi 1 milyar 417 milyon 173 bin 173 kişi ile Hindistan, 338 milyon 289 bin 857 kişi ile Amerika Birleşik Devletleri izledi. Bu üç ülke dünya toplam nüfusunun %39,9'unu oluşturdu.
Türkiye, 85 milyon 279 bin 553 kişi nüfusu ile nüfus büyüklüğüne göre 194 ülke arasında 18. sırada yer alırken, dünya toplam nüfusunun %1,1'ini oluşturdu.
Çocuk nüfus oranının en yüksek olduğu ülke Orta Afrika Cumhuriyeti oldu
Birleşmiş Milletler dünya nüfus tahminlerine göre ülkelerin toplam nüfusları içindeki 0-17 yaş grubu çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2022 yılında en yüksek çocuk nüfus oranına sahip olan ülke, %55,8 ile Orta Afrika Cumhuriyeti oldu. Bu ülkeyi %55,6 ile Nijer ve %54,3 ile Çad izledi. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülke, %14,2 ile Kore Cumhuriyeti oldu. Bu ülkeyi %14,3 ile Japonya ve Singapur, %15,3 ile İtalya ve Monako izledi.
Çocuk nüfus oranı dünya ortalaması, 2022 yılında %30,0 oldu. Türkiye'deki çocuk nüfus oranının %26,5 ile dünya çocuk nüfus ortalamasının altında kaldığı görüldü.
Türkiye'nin çocuk nüfus oranının Avrupa Birliği üye ülkelerinden yüksek olduğu görüldü
Birleşmiş Milletler dünya nüfus tahminlerine göre Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2022 yılında en yüksek çocuk nüfus oranına sahip olan ülkelerin sırasıyla %23,6 ile İrlanda, %21,1 ile İsveç ve %20,9 ile Fransa olduğu görüldü. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla %15,3 ile İtalya, %15,6 ile Malta ve %16,2 ile Portekiz oldu.
Genç nüfus oranının en yüksek olduğu ülke Suriye oldu
Birleşmiş Milletler dünya nüfus tahminlerine göre ülkelerin toplam nüfusları içindeki 15-24 yaş grubu genç nüfus oranları incelendiğinde, 2022 yılında en yüksek genç nüfus oranına sahip olan ülke, %23,6 ile Suriye oldu. Bu ülkeyi %22,3 ile Doğu Timor ve %22,1 ile Orta Afrika Cumhuriyeti izledi. Genç nüfus oranının en düşük olduğu ülke, %7,2 ile Katar oldu. Bu ülkeyi %7,8 ile Ukrayna, %8,4 ile Monako izledi.
Türkiye'nin genç nüfus oranının Avrupa Birliği üye ülkelerinden yüksek olduğu görüldü
Birleşmiş Milletler dünya nüfus tahminlerine göre AB üyesi 27 ülkenin genç nüfus oranları incelendiğinde, 2022 yılında en yüksek genç nüfus oranına sahip olan ülkelerin sırasıyla %13,0 ile İrlanda, %12,1 ile Danimarka ve Hollanda, %11,8 ile Fransa olduğu görüldü. En düşük genç nüfus oranına sahip olan ülkelerin ise sırasıyla %9,2 ile Bulgaristan, %9,4 ile Çekya, %9,5 ile Malta, Slovenya ve Litvanya olduğu görüldü.
Türkiye'nin genç nüfus oranının %15,2 ile AB üyesi 27 ülkenin genç nüfus oranlarından daha yüksek olduğu görüldü.
Erkekler için doğuşta beklenen yaşam süresinin en yüksek olduğu ülke Monako oldu
Birleşmiş Milletler dünya nüfus tahminlerine göre 2022 yılı için doğuşta beklenen yaşam süresinin dünya genelinde 71,7 yıl, erkekler için 69,1 yıl ve kadınlar için 74,4 yıl olduğu görüldü.
Ülkelerin 2022 yılı için doğuşta beklenen yaşam süreleri incelendiğinde, erkekler için doğuşta beklenen yaşam süresinin en yüksek olduğu ülke, 85,1 yıl ile Monako oldu. Bu ülkeyi 83,0 yıl ile Lihtenştayn ve 82,5 yıl ile İsviçre izledi. 
Türkiye'nin erkekler için 75,0 yıl olan doğuşta beklenen yaşam süresinin dünya ortalamasından yüksek olduğu görüldü.
Kadınlar için doğuşta beklenen yaşam süresinin en yüksek olduğu AB ülkesi İspanya oldu
Birleşmiş Milletler dünya nüfus tahminlerine göre AB üyesi 27 ülkenin kadınlar için doğuşta beklenen yaşam süreleri incelendiğinde, kadınlar için 2022 yılı doğuşta beklenen yaşam süresinin en yüksek olduğu ülke, 86,5 yıl ile İspanya oldu. Türkiye'nin kadınlar için 80,5 yıl olan doğuşta beklenen yaşam süresinin AB üye ülkeleri ortalamasından düşük olduğu görüldü.
* TUİK

Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2023.07.06 13:22:11
Son Düzenlenme Tarihi :

Yorum Yap






Antalya Elmalı'da üzerinde sera bulunan 6.330 m² tarla icradan satılıktır

Kıymet takdirine konu Elmalı İlçesi Çukurelma Mahallesi Edirne Mevkiinde konumlu 173 ada 176 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydı itibariyle 'TARLA' vasfında ve 6.330,50 m2 yüzölçümündedir. Taşınmaz tam hisse ile borçlu adına kayıtlıdır. Taşınmaz üzerinde 4.778,33 m2 yüzölçümünde plastik sera vardır. TOPLAM BEDELİ=ARZ BEDELİ+SERA BEDELİ =348.178TL+487.390 TL=835.568 TL'dir.

Basın İlan Kurumu’nun ilan portalı ilan.gov.tr’de yer alan ilana göre  satış;
1. Satış Günü : 07/06/2022 günü 11:00 - 11:05 arası
2. Satış Günü : 05/07/2022 günü 11:00 - 11:05 arası
Satış Yeri : Elmalı Belediye Başkanlığı 4. Kat İhale Salonu adresinde yapılacaktır. * DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN



Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2022.03.31 20:22:25
Son Düzenlenme Tarihi :





KÖYLÜNÜN SUYUNA SAYAÇ BAĞLANDI YAŞAM MALİYETİ ARTTI

    Antalya Ticaret Borsası, Antalya Tarım Konseyi ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin işbirliğinde Kırsal Mahalleler Bilgilendirme Toplantısı düzenlendi. Dünya Gazetesi Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım moderatörlüğünde online düzenlenenen toplantıya, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, ATB ve ATAK Başkanı Ali Çandır, Döşemealtı Belediye Başkanı Turgay Genç, Demre Belediye Başkanı Okan Kocakaya, Antalya Muhtarlar Derneği Başkanı Nazif Alp ile Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Gülçubuk konuşmacı olarak katıldı.

     Ali Ekber Yıldırım, mahalleye dönüştürülen köy ve beldelere belirli şartları sağlamak ve başvuru yapmak koşuluyla tekrar kırsal mahalle olma hakkı getirildiğini ancak düzenlemeyi kamuoyunun yeterince bilmediğini, konuya açıklık getirmek için böyle bir toplantının düzenlediğini kaydetti. Antalya’nın birçok konuda olduğu gibi bu konuda da öncülük ettiğini söyleyen Yıldırım, toplantıyı düzenleyenlere teşekkür etti.

ESKİ KÖYE YENİ STATÜ

    ATB Başkanı Ali Çandır, kır kent eşgüdümünü artırmak, kırsalda altyapı ve donanım hizmetlerini geliştirmek, kırsala mali kaynak aktarmak, kırsalın refahını artırmak ve tersine göç yaratmak gibi hedeflerle çıkarılan 6360 Sayılı Yasa ile İl Özel İdaresi ve köylerin tüzel kişiliklerinin ortadan kaldırıldığını, köyleri ilgilendiren konularda muhtarlıkların dava açma ve davaya katılma haklarının ortadan kaldırıldığını, köylerin başta tarım arazileri ve meraları olmak üzere gayrimenkullerinin belediyelere devredildiğini hatırlattı. Yasanın çıktığı dönemde Borsa olarak 640 km sahile sahip olan Antalya gibi illerde, ilçelere hizmet götürmenin zorluğu, hizmetlerin aksayacağı, kaynakların telef olacağı, hatta köylerde yaşayan insanların tavuk bile besleyemeyeceğini belirttiklerini anımsatan Çandır, “Ama söylemlerimiz karşılık bulmadı” dedi. Çandır, “Bugün eski köye yeni pozisyon, statü kazandırma gibi bir durumla karşı karşıyayız. Şimdi kırsal mahalle statüsü getiriliyor. Bu olabilir mi, nasıl oluru konunun uzmanlarından dinlemek istiyoruz" diye konuştu.

 KÖYLÜNÜN SUYUNA SAYAÇ BAĞLANDI

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, köyleri mahalleye dönüştüren 6360 Sayılı Büyükşehir Belediyesi Yasası çıkmadan önce Akdeniz Belediyeler Birliği Başkanı iken bir toplantı düzenleyerek yasanın sakıncalarını dile getirdiklerini anlattı. Antalya’nın turizmde olduğu kadar tarımda da lider bir kent olduğunu, köylerin mahallelere dönüştürülmesinin tarıma ve kırsal yaşama zarar verdiğini kaydeden Başkan Böcek, “Yasadan sonra köylünün suyuna sayaç bağladı, su bedelli hale geldi. Yasa kırsalda yaşamanın maliyetini artırdı” dedi. Böcek, şimdi yasadan geri adım atılarak mahalleye dönüştürülen köy ve beldelere başvuru yapmak koşuluyla kırsal mahalle olma hakkı tanıdığını belirtirken, muhtarlıkların kırsal mahalle olmak için başvuruda bulunmasını istedi. Böcek, Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak yerelden kalkınma hedefiyle kırsalda yürüttükleri projeler hakkında bilgi verdi.

 BİR GECEDE KÖYDEN MAHALLEYE

    Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, 6360 Sayılı Büyükşehir Belediyesi Yasası’na bin yıllardır sürdürülen köy kültürünün ortadan kaldırılması, mülkiyet haklarının ortadan kaldırılması gibi gibi nedenlerle daha başından itibaren karşı çıktığını anlatırken, yasayı çıkaranların büyük bölümünün de yasadan haberi olmadığını söyledi. Gülçubuk, 2012’de bir gecede 16 bin 220 köy ve 1053 kasabanın bir gecede mahalleye dönüştürüldüğüne dikkat çekti.

 

KIRSAL NÜFUS AZALDI

    Yasanın uygulandığı 30 büyükşehire yönelik anket çalışması yaptıklarını bildiren Gülçubuk, “Hiçbirinden yasanın olumlu geri dönüşünü almadık” dedi. 2011’de kırsal nüfus toplam nüfusun yüzde 23.2’si iken, 2020’de yüzde 7’ye düştüğüne dikkat çeken Gülçubuk, “Gelinen noktada kır nüfusu azaldı, kentleşme arttı, kırda oturan kentli arttı, kentte yeni kır sınıfı ortaya çıktı. Kırsalda yaşamanın maliyeti arttı. Kırsalda yaşam maliyeti artınca yeni göç dalgasıyla karşı karşıya kaldık” diye konuştu. Gülçubuk, büyükşehirlerin bütçesiyle bütün köylere hizmet götürmesinin zorluğunu da vurguladı.

 

KÖYE DÖNÜŞ İÇİN IŞIK

    Yeni düzenleme ile mahallelere kırsal mahalle olmanın yolunun açıldığını belirten Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, “Kırsal mahalle olan yerleşim alanları, vergi, su bedeli ve bazı harçlardan muaf olacak veya indirim uygulanacak. Emlak vergisinden muaf olacak, bu yerlerde ticari sınai ve turistik faaliyetlerde kullanılan bina, arsa, arazi için emlak vergisi yüzde 50 indirimli uygulanacak. Bina inşaat harcı ve imarla ilgili harçlar alınmayacak, alınması gereken diğer vergi, harç ve harcamalara katılma payları yüzde 50 indirimli uygulanacak. Bu düzenlemeden kırsaldaki bütün mahalleler yararlanmalı. Bunun için muhtarlıkların başvurusu gerekli” diye konuştu. Gülçubuk, kırsal mahalleye dönüşen yerlere büyükşehir belediyesinin hizmet götürmeye devam edeceğini vurguladı. Mahallelerin kırsal mahalle statüsü almak için önce ilçe belediyelerine başvurması gerektiğini, ilçe meclisinden alınacak kararın ardından konunun büyükşehir belediye meclisine geleceğini söyleyen Gülçubuk, “Meclis 90 gün içinde başvuruya yanıt vermeli. Şimdiye kadar yapılan başvuruların yüzde 85-90’ı olumlu sonuçlandı. Belediyeler kırsal mahalleye dönüşümü kolaylaştırmalı” dedi.

 

BAŞKANLARA ÖNERİ

    Gülçubuk, belediye başkanının tarıma verdiği önemin bu dönemdeki önemine dikkat çekti. Belediyelerde kırsal meclis ya da kırsal kalkınma konseyi oluşturulabileceğini, köylere ait taşınmazların dokunmaması ve halk yararına kullanılmasını, çiftçiye üretim maliyetini düşürecek katkılarda bulunabileceklerini söyleyen Gülçubuk, kırsalda üretilen ürünlerin katma değerini artırıcı girişimlerde bulunulması, kırsala altyapı hizmetlerinin düzenli götürülmesi, kentteki sosyal olanakların kırsala taşınması gibi hizmetler yapılabileceğini söyledi.

 

KÖY MALLARININ TEKRAR KAZANIMI İÇİN DAVA FORMÜLÜ

    Demre Belediye Başkanı Okan Kocakaya, Antalya’nın üretimin ve tarımın merkezi olduğunu belirtirken, yasadan en çok kendi bölgelerinin etkilendiğini söyledi. “Tarımı göz ardı edemeyiz. Biz köylüye destek olmalıyız ki üretsinler” diyen Kocakaya, yasanın çıkmasıyla belediyelere devredilen köyün ortak mal ve mülkleri tekrar alabilmeleri için hukuki sürece bakıp, bu konudaki davalara öncülük edebileceklerini söyledi.

 

KÖYLÜLERİN MALINI VERİRKEN SIKINTI YAŞIYORUZ

    Döşemealtı Belediye Başkanı Turgay Genç, köylerin mahalleye çevrilmesinin başından beri yanlış bir karar olduğunu söyledi. Genç, belediyeye geçen köy mallarını kooperatiflere vermek istediklerini ancak Satıştay ile karşı karşıya kaldıklarını bildirdi. İlçede 12 mahallenin kırsal mahalle olmak için başvurduğunu, belediye meclisinden taleplerin onaylandığını bildiren Genç, “Tarım ve hayvancılığı ilçemizde nasıl geliştiririz bununla ilgili ciddi çalışmalar yürütüyoruz. Üreticiyi koruma yönünde kararlar alıyoruz” dedi.

 

2 KOYUNLA GEÇİNEN KÖYLÜ FATURALARLA BAŞ EDEMEZ

    Muhtarlar Derneği Başkanı Nazif Alp, köyden mahalleye dönüştürülen köylerde üretimin aksadığını belirtirken, “Komşusunun şikayet ettiği bir besiciye çevre kirliliği nedeniyle ceza kesiliyor. Böyle bir ortamda kırsaldakiler besicilik yapıp, sütümüzü yoğurdumuzu üretebilir mi?” diye sordu. Yasa ile kırsalda yaşayanların bir çok vergi ve harçla karşı karşıya kaldığını anlatan Alp, “Toroslarda 2 koyunla geçinen köylü faturalarla nasıl baş edecek. Köyler kırsal mahalle olarak da olsa korunmalı. Tarımı kesinlikle kucaklamalıyız, köylümüzü yok saymamalıyız. Köylü bugün, yarın, yarından sonra da lazım. Yasa tekrar ele alınmalı. Buradan sesleniyorum, muhtarlarımız kırsal mahalle olmak için mutlaka başvuruda bulunsun” diye konuştu.


Kaynak : Haber Merkezi
Ekleme Tarihi : 2021.03.11 21:55:25
Son Düzenlenme Tarihi :